İçeriğe atla

İsmail Habip Sevük

İsmail Habip Sevük ya da İsmail Hakkı Sevük[1] (d. 1892, Edremit - ö. 17 Ocak 1954, İstanbul), Türk yazar, edebiyat tarihçisi, gazeteci, siyasetçi.

Kurtuluş Savaşı boyunca Anadolu'da çıkarılan çeşitli gazetelerde Milli Mücadeleyi destekleyen yazılar kaleme aldı. Cumhuriyet döneminin ilk edebiyat tarihi kitabı olan “Türk Teceddüt Edebiyatı Tarihi” adlı eserin yazarıdır.[2] VII. TBMM’de Sinop milletvekili olarak yer almıştır (1943-1946).[1]

Yaşamı

1892'de Edremit'te dünyaya geldi. Babası Jandarma binbaşısı Mustafa Habib Bey’dir.[3] İlk öğrenimin Edremit'te, lise öğrenimini Bursa'da tamamladı. Edebiyat zevkini Bursa İdadisi'ndeki edebiyat öğretmeni Hüseyin Siret Bey'den aldı. Yükseköğrenimini İstanbul'da Darülfünun Hukuk Mektebi'nde tamamladı (1913).

Hukuk Mektebi'nden mezuniyetinin ardından öğretmenlik mesleğini seçti. 1914'te Maarif Nezareti'nin imtihanını kazanarak[3] Kastamonu'ya edebiyat ve felsefe öğretmeni olarak atandı. Kastamonu'da İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin kulüp müdürlüğünü ve cemiyetin yayın organı “Köroğlu” gazetesinin başyazarlığını üstlendi.[4]

1919'da İzmir’e geçerek İzmir Sultanisi'nde edebiyat öğretmenliği yaptı. İzmir'in işgali üzerine Balıkesir'e geçti. 1919-1920 arasında Balıkesir'de Mustafa Necati ve Vasıf Bey tarafından çıkarılan “İzmir'e Doğru” dergisini yönetti. Balıkesir'in de Yunan işgaline uğraması üzerine Kastamonu’ya tekrar gitti. Hamdi (Çelen) ve Hüsnü (Açıksöz) beylerin çıkardığı “Açıksöz” gazetesinde 13 Ekim 1922 gününe kadar başyazı yazdı. Türk Kurtuluş Savaşı bittikten sonra Ankara’ya gitti.

Ankara Erkek Lisesi’nde edebiyat öğretmenliği yapan İsmail Habip Bey, Aralık 1922'de Yunus Nadi'nin "Yeni Gün" gazetesinde yazarlığa başladı.[4] Yeni Gün'ün ve Anadolu Ajansı'nın muhabiri olarak 1923 yılı Mart ayında Mustafa Kemal Paşa'nın Adana, Mersin, Konya illerine yaptığı seyahate katıldı. Dönüşte izlenimlerini bir dizi halinde Hâkimiyet-i Milliye gazetesinde yayımladı

Vasıf Bey'in Maarif Vekaleti sırasında Edirne Milli Eğitim Müdürü oldu. Edirne Türk Ocağı başkanlığını üstlendi. 1925 yılında liseler için ders kitabı olarak hazırladığı “Türk Teceddüt Edebiyatı Tarihi” adlı eseri yayınlandı.

1926-27 Antalya Maarif Eminliği, 1927-1931 Adana Maarif Eminliği görevlerinde bulundu. Adana'da iken “Adana Mıntıkası Maarif Mecmuası” dergisini çıkardı. Dergi, 1928-1931 arasında 40 sayı yayımlandı. Maarif eminliklerinin kaldırılması üzerine 1931'de Galatasaray Lisesi edebiyat öğretmenliğine atandı.

1939 yılının sonuna doğru Mustafa Nihat Özön'ün “Metinlerle Muasır Türk Edebiyatı Tarihi” adlı eseri hakkında kaleme aldığı yazılar basında birçok yazarın katıldığı tartışmalara yol açtı[4]

Galatasaray Lisesi edebiyat öğretmeni iken milletvekilli seçildi. TBMM VII. dönemde Sinop milletvekili olarak yer aldı. Hiç evlenmeyen İsmail Habib Sevük, 1946'da emekliye ayrılarak kendisini tamamen yazmaya verdi. 17 Ocak 1954'te gırtlak kanseri nedeniyle İstanbul'da yaşamını yitirdi. Cenazesi Merkezefendi Mezarlığı’na defnedildi.

Edebiyat çalışmaları hakkında

İsmail Habip Bey, 1925'te basılan “Türk Teceddüt Edebiyatı Tarihi” ile dikkatleri üstüne çekmiş bir yazardır. Yazar bu eserde Tanzimat’a kadar olan Türk edebiyatının sadece genel bir görünümünü vermiş, yenileşme içindeki edebiyatı ele almış ve Türk edebiyatını Fransız edebiyatı ile eş zamanlı olarak vermiştir.[5]

Yazar "Tuna'dan Batı'ya" (1935) ve "Yurttan Yazılar" (1943) kitapları ile gezi türünde güzel örnekler verdi.

Atatürk'le ilgili anılarını "O Zamanlar" (1936), Atatürk'ün kişiliğini ve devrimlerini değerlendiren yazılarını da "Atatürk için" (1939) adlı eserlerinde topladı.

Batı kültür ve sanatını oluşturan şair ve yazarların yaşamlarını ve sanatlarını, “Avrupa Edebiyatı ve Biz" adlı iki ciltlik eserinde Türk edebiyatı ile kıyaslayarak anlattı (1940-41).

Eserleri

Gezi Yazıları

  • Tuna'dan Batı'ya, 1935-44.
  • Yurttan Yazılar, 1943.

Anı

O Zamanlar, 1936.(Kurtuluş savaşı anıları)

İncelemeleri

  • Türk Teceddüt Edebiyatı Tarihi, 1925.
  • Atatürk İçin, 1939.
  • Edebiyat Bilgileri, 1942.
  • Edebi Yeniliğimiz, 1931-32. (Türk Teceddüd Edebiyatı Tarihi'nin geliştirilmiş baskısıdır)
  • Avrupa Edebiyatı ve Biz, 1940-41.
  • Tanzimattan Beri, 1940.
  • Türk Güreşi, 1946
  • Mevlana, 1954.
  • Yunus Emre, 1954.

Kaynakça

  1. ^ a b "TBMM Albümü 1. Cilt (1920-1950)" (PDF). TBMM Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü. 6 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 3 Mart 2022. 
  2. ^ "Mehmet Güneş, Türk Edebiyat Tarihinde Mustafa Nihat Özön ve Metinlerle Muasır Türk Edebiyatı Tarihi, A.Ü. Türkiyat Araştırmaları Dergisi, Sayı 45, Erzurum, 2011". 7 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Şubat 2012. 
  3. ^ a b "Yasamoykusu.com sitesi, İsmail Habib Sevük, Erişim tarihi:16.02.2012". 8 Ağustos 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Şubat 2012. 
  4. ^ a b c "Liseedebiyat.com sitesi, Sevük, İsmail Habip, Erişim tarihi:16.02.2012". 2 Ekim 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Şubat 2012. 
  5. ^ "Nazım Hikmet Polat, Türk Edebiyatı Tarihçiliği Çalışmalarının Neresindeyiz? Türk Kültürü Kongresi Bildirileri Cilt II, 2005". 30 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Şubat 2012. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ali Canip Yöntem</span> Türk yazar, şair ve siyasetçi

Ali Canip Yöntem, Türk şair, yazar, edebiyat tarihi araştırmacısı ve siyasetçi.

<span class="mw-page-title-main">Hamdullah Suphi Tanrıöver</span> Türk yazar ve siyasetçi

Hamdullah Suphi Tanrıöver, Türk edebiyatçı, yazar, öğretmen, milletvekili, siyasetçi. Kurtuluş Savaşı ve cumhuriyetin ilk yıllarında TBMM'de yaptığı coşkulu konuşmaları nedeniyle "Millî Hatip" ve "Cumhuriyet Hatibi" olarak tanınan bir siyaset adamı ve yazardır. Ayrıca İstiklâl Marşı'nı Türkiye Büyük Millet Meclisinde ilk okuyan kişidir.

<span class="mw-page-title-main">Mustafa Necati</span> Türk siyasetçi, avukat ve öğretmen

Mustafa Necati, Türk siyasetçi, avukat, öğretmen.

<span class="mw-page-title-main">Falih Rıfkı Atay</span> Türk gazeteci ve yazar

Falih Rıfkı Atay, İstiklâl Madalyası sahibi Türk yazar, gazeteci ve milletvekili.

<span class="mw-page-title-main">Faruk Nafiz Çamlıbel</span> Türk şair, siyasetçi, öğretmen (1898 - 1973)

Ahmet Faruk Çamlıbel, Türk şair, siyasetçi, öğretmendir.

<span class="mw-page-title-main">Yakup Kadri Karaosmanoğlu</span> Türk yazar, diplomat

Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Türk yazar ve diplomattır. Türk Dil Kurumunun kurucularındandır.

<span class="mw-page-title-main">Halide Edib Adıvar</span> Türk yazar, öğretmen ve politikacı (1884–1964)

Halide Adıvar, Türk yazar, siyasetçi, akademisyen ve öğretmen. Halide Onbaşı olarak da tanınır.

<span class="mw-page-title-main">Ahmet Talat Onay</span>

Ahmet Talat Onay, şair, yazar, edebiyat araştırmacısı, halk edebiyatçısı, siyasetçi.

Dadaş, Erzurum yöresinde yerleşik veya menşei olarak bu yörenin insanını ya da özellikle bu yöreye ait bir folklor oyunu olan Erzurum barlarını oynayan oyunculardan her birini ifade eder. Bu sebeple dadaş ifadesi üzerinde fikir beyan edenler, bunu Erzurum ve bar sözcükleriyle ilişkilendirirler. Antik isimlerin fonetik açılımı açısından konuya ilişkin olarak anlamda ise şu fikir ileri sürülmüştür. “Theodosiopolis: Te-odo-si Opolis. Erzurum’un antik adıdır. Dadasi/Dağ-atasi-şehri; Atası dağlılar şehri; Dede’os/dadaş şehri bu bakımdan dadaşlar dağlılar olarak tanımlanmış. Dadaş genel anlamda Erzurum Türklerine denir. Genel olarak Erzurum yöresinde 1- Erkek kardeş, 2- Yiğit, delikanlı, babayiğit kimse. 3- Mert, cesur. 4- Arkadaş, dost. anlamlarında kullanılır. Ayrıca Ağabey, bar oynayan delikanlı, Erzurumlu arkadaş, hemşeri, geniş anlamı ile Erzurum bölgesinin efesi şeklinde de ifade edilir. Zaman zaman kişiye hitaben doğrudan söylenilebildiği gibi, bazen de yüceltme sıfatı olarak kullanılır. numune-yi misal bir Erzurumlu, bar tutan, at binen, cirit atan, kabadayı, tığ gibi bir delikanlıdır. Gerek Erzurum ve yöresinde ve gerekse Anadolu 'da dadaş olmanın müstesna bir durum olduğu, "efendilik" anlamında fıtrî (doğmatik), asaletli bir ruh hali olduğuna da inanılır. Bu düşünceden hareketle tarihî bir misyona sahip olan dadaşlar için zaman zaman serhat boylarında bekçi; düşkünün, fakirin, kimsesizin kimsesi; eli ve sofrası açık mert bir köylü, bir esnaf; camilerde görev yapan imanlı, toksözlü, nur yüzlü bir din görevlisi; siyasi açıdan medeni cesareti olan cesur bir hatip, yiğit bir komutan, görevini namus bilen bir devlet memuru, bir öğretmen, bir polis; kendisini ailesine ve çocuklarına adamış Erzurumlu bir ana veya babadır" tanımı, Türk halkının geniş bir kesimi tarafından yapılmaktadır. Ayrıca Dadaş, aile içinde ve dışında herkesin saygınlığını kazanmış, her konuda kendine güven duyulan, sofrası eşe - dosta yoksula düşküne açık, iyi bir aile reisi olarak da bilinmektedir. Türk İstiklâl Harbi boyunca Anadolu'da çıkarılan çeşitli gazetelerde Millî Mücadeleyi destekleyen yazılar kaleme alan ve Türkiye 'de Cumhuriyet döneminin ilk edebiyat tarihi kitabı “Türk Teceddüt Edebiyatı Tarihi” nin de yazarı olan İsmail Habip Sevük " Yurttan Yazılar, 1943 " adlı eserinde " Batı Anadolu'nun zeybeğine karşılık Erzurum'un dadaşı var. Dadaş, külhanbeyi değil kabadayıdır " ifadesi ile birlikte " dadaşlığın bir davranış biçimi, bir yaşama şekli, bir ahlâk anlayışı olarak kabul edilebileceği " vurgusunu yaparak " Dadaşlık ", yazar tarafından bir ibadet türü paralelinde değerlendirilmiş, hatta adeta bir mezhep olarak kendisince yorumlanmıştır. İsmail Habip Sevük 1943 yılında kaleme aldığı eserinde: " Bu mezhebin ibadetleri iyi silah kullanmak, güzel cirit oynamak; millî oyunları iyi bilmek ve paraya ehemmiyet vermemektir. Mezhepte en esaslı iki akide kimseden korkmayacak ve kimseyi öldürmeyeceksin. Korkmak en büyük ayıp, öldürmek ondan daha ayıp... Maksat hayat değil galebedir. Yiğitsen yen, hatta yenil, gene öylesin ; öldürdünse, yenmedin, yiğitliği lekeledin..." şeklinde konuyla ilgili açıklamalara yer vermiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti 'nin ilk Cumhurbaşkanı olan Türk siyasetçi ve devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk 'ün 23 Nisan 1920'de, Ankara'da, Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışında, Erzurum mebusu sıfatıyla Meclis ve Hükûmet Başkanlığına seçilmesi çok dikkat çekicidir. Atatürk'ün, Erzurum Milletvekili olarak ilk mecliste dadaşlar diyarı Erzurum 'u, Erzurumluları temsil etmesi; dadaşların ona, onun da dadaşlara verdiği önemi ortaya koymuştur.

<span class="mw-page-title-main">Vasıf Çınar</span> Türk devlet adamı

Hüseyin Vasıf Çınar, Türk öğretmen, gazeteci, siyasetçi ve diplomattır.

<span class="mw-page-title-main">Ruşen Eşref Ünaydın</span> Türk gazeteci, siyasetçi ve diplomat

Mehmet Ruşen Ünaydın, Türk gazeteci, yazar, siyasetçi ve diplomat. Türk Dil Kurumu ve Galatasaray'ın kurucularından biridir.

<span class="mw-page-title-main">Açıksöz</span>

Açıksöz, 15 Haziran 1919 – 14 Aralık 1931 tarihleri arasında Kastamonu'da yayımlanmış, başından sonuna kadar Millî Mücadele'ye destek vermiş yerel gazete.

<span class="mw-page-title-main">İsmail Canbulat</span>

İsmail Hakkı Canbulat, Türk siyasetçi.

<span class="mw-page-title-main">Rauf İnan</span>

Mehmet Rauf İnan -, Türk siyasetçi ve eğitimci.

Mustafa Kutlu, Türk yazar. Hikâye ve denemeleriyle tanınır.

Ali Haydar Taner, Türk öğretmen, çevirmen, yazar.

Mehmet Kazım Nami Duru, Türk asker, eğitimci ve siyasetçidir.

İshak Refet Bey ya da İshak Işıtman, -, Türk siyasetçi.

Mustafa Reşit Tarakçıoğlu,, Türk siyasetçi.

<span class="mw-page-title-main">Behçet Gücer</span> Türk siyasetçi

Yusuf Behçet Gücer, Türk siyasetçidir.