İçeriğe atla

İslami bankacılık

Brunei Sultanlığı İslam Bankası, Seria, Belait, Brunei

İslami bankacılık olarak adlandırılan sistem, aktivitelerini şeriatı esas alarak belirlemektedir. Şeriat, ödünç verilen paradan para kazanmayı (faizcilik ve tefecilik) yasaklamaktadır.

Faiz yasak olduğu için mevduat olarak toplanan para reel ekonomiye yatırılır. Sabit faiz yerine kâr/zarar ortaklığı söz konusu olduğundan bankalar, para yatıracağı projeleri daha özenli incelerler ve kredi verirken seçici davranırlar.

Tarihçesi

Modern İslami bankacılık, ilk defa 1970'li yıllarda ortaya çıktı. Sebep olarak da petrol fiyatlarındaki artıştan sonra Körfez ülkelerinde meydana gelen sermaye birikimi gösterilir. Kullanılan ilk yöntemler emek ve sermaye ortaklığı (mudarabe) ve sanayi yatırımlarında gereken sermayenin bir kısmının karşılama (müşareke) şeklinde olmuştur.[1]

O tarihten itibaren İslami bankacılık dünyada üç bölgede yayıldı.

  1. Körfez bölgesi: Burası İslami bankacılığın başladığı yerdir. İslami finans, bu bölgede Abu Dabi, Bahreyn, Dubai, Katar, Kuveyt ve Suudi Arabistan'da ve ayrıca Ortadoğu'nun bazı ülkelerinde de yaygınlaşmıştır.
  2. Uzakdoğu bölgesi: Brunei, Endonezya, Malezya ve Singapur'dan oluşan bu bölgede Müslümanlar hem varlıklı olduğundan hem de nüfusun hatırı sayılır çoğunluğunu ellerinde bulundurduğundan dolayı İslami bankacılık burada da yayılmıştır.
  3. Batı piyasası: Londra merkezli Batı piyasalarında artık büyüyen faizsiz borç pazarını göz ardı etmek istemeyen konvansiyonel bankaların alt birimleri bu esasa uygun işlemler yapmaya başlamıştır.[1]

Ancak Türkiye, bilhassa ilk iki bölgeyle kıyaslandığında son yıllarda İslami finansman konusunda hızlı bir ilerleme kaydedememiştir ve yalnızca sukuk konusunda gelişmeler yapılmıştır.[1]

Nasıl çalışır

İslami bankacılıkta paradan para kazanma yoktur, parayı reel ekonomiye yatırıp reel ekonomiden kazanma vardır. Dolayısıyla önceden belirlenmiş bir kâr mevzubahis olamadığı gibi bankalarla işlem yapanların para kaybetmeleri de mümkündür.

En yaygın İslami bankacılık yöntemleri

İslami bankacılık işlemleri arasında icare (bir mülkün ya da donanımın kiraya verilmesi) ile birlikte icare ve iktina (İslami kiralama yöntemi), mudarebe (bir taraftan sermaye, diğer taraftan işletme olmak üzere oluşturulan emek-sermaye ortaklığı); murabaha (sermaye sahibinin bir malı satın alıp belli bir kâr payı ekleyerek müşterisine vadeli olarak satması); müşareke (bir işletmenin sermayesine katılma, ona ortak olma) sayılabilir.[2]

  • İcare: Bu sistem konvansiyonel bankalara benzer şekilde çalışır. Katılım bankaları icare yöntemiyle gayrimenkul, makine gibi reel varlıkların finansmanı için kaynak sağlar. Yaygın olarak kullanılan türü, mülkiyetin devri ile sona eren kira sözleşmesidir. İcare ve iktina, bir nevi kiradır.
  • İsticrar: Bir malın alıcı tarafından satıcıya belirli zamanlarda alınacağının vadedilmesini konu alan mukavele şeklidir. Bazı bankalar tarafından müşterilerin doğal gaz, elektrik, su gibi ödemelerini finanse etmede kullanılır.
  • İstisna: Hâlihazırda var olmayıp gelecekte üretilecek bir malın satılması işlemi olup genellikle tarım ve inşaat projelerinde uygulanır. Müşteri, belirli bir peşinat ödedikten sonra kalan tutarı taksitler hâlinde bankaya geri öder. Bu yöntem, özellikle Körfez ülkelerinde büyük ölçekli inşaat projelerinin finansmanında başarılı bir şekilde kullanılmaktadır.
  • Karz-ı hasen: Bir günlük olarak verilen faizsiz kredilere verilen addır. İşlemin yerli para cinsinden kullanımı mümkündür. Bu sistemde maddi sıkıntıya düşmüş kişiye mali yardım yapmak üzere ihtiyaç duyduğu tutar verilerek hiçbir menfaat temin etmeden borç aynıyla geri alınır.
  • Menafaa: Bankanın telekomünikasyon, ulaşım gibi alanlarda faaliyet gösteren firmalara ait hakların (bilet, kontör gibi) mülkiyetini firmalardan peşin parayla satın aldığı finansman modelidir.
  • Mudarabe: Emek-sermaye ortaklığı demektir. Burada banka, yatırım için ihtiyaç duyulan kaynakların tamamını sağlarken müşteri emeğini koyar. Yapılan işlemden oluşan kâr, başlangıçta mutabakata varılan oranlarda banka ve müşteri arasında paylaşılır. Zarar olması durumunda müşterinin herhangi bir kusuru yoksa zararı banka üstlenir. Sistem, genellikle ticaret finansmanında kullanılır.
  • Murabaha: En sık kullanılan İslami finansman yöntemlerinden biridir. Bu metotta banka, müşterisinin istediği malı bizzat satın alarak belirlenen oranlarla vade farkı eklemek suretiyle müşterisine satar. Müşteri de malın peşin fiyatı ve bankaya ödeyeceği kâr payı konusunda bilgilendirilir. Pratik ve getiri oranı yüksek olan bu yöntem, Türkiye'de de en sık kullanılan finansman yöntemidir. Özel kişilere ve firmalara kısa ve orta vadeli ticari krediyi esnek bir mekanizmada takdim eden murabaha, mikro ve küçük ölçekli işletmelerin finansmanında da önemli bir rol oynar.
  • Muzaraa: Ziraat ortakçılığı demek olup en az iki kişinin tarım alanında ortaklaşa iş yapmasıdır. Bir taraftan arazi alınırken diğer taraftan çalışma ve emek konulmak suretiyle çıkacak ürünün belirlenmiş bir oran dahilinde paylaşılması şartıyla yapılan bir ortaklık anlaşmasıdır.
  • Müsakat: Muzaranın çok benzeri olan bu yöntemde ürün, meyve ağaçlarıdır.
  • Müsaveme: Bir eşyaya kıymet addedilerek pahalandırılması ve pazarlanması gibi anlamlara gelen müsaveme, fıkıhta bir malın maliyeti ve kâr oranı açıklanmadan pazarlık usulüyle satılması şeklinde tanımlanır. Bu metodun murabahaya oldukça benzemesine rağmen temel farkı, malın maliyetinin alıcı tarafından bilinmemesidir.
  • Müşareke: Burada katılım bankası gerekli sermayenin bir kısmını karşılarken diğer kısmını müşteri bizzat karşılar. Yapılan ortaklık sonucunda elde edilen kâr, başlangıçta anlaşılan oranlarda paylaşılır; oranın sermaye paylarıyla aynı olması şart değildir. Müşteri, yapılan işe sermayeye ek olarak emeğini kattığı için kârdan daha yüksek oranda pay alabilir. Herhangi bir zarar oluşması durumunda ise ortaklar payları oranında zarardan etkilenirler. Bu yöntemle genellikle sanayi finansmanı yapılır.
  • Selem: Belirli bir mal ya da hizmetin bedelinin tamamının peşin olarak ödenip ileri bir vadeyle satın alınmasıdır. Banka, peşin ödemeyle gelecekte üretilecek malı satın alır, fakat malı satmak için vadesini beklemek zorundadır. İslâm hukukuna göre para, altın, gümüş ve para benzeri varlıkların bu yöntemle satışı, elde edilen gelir faiz olarak değerlendirildiği için kesinlikle yasaktır. Özellikle İran'da uygulanan bir finansman yöntemi olan selemin getireceği riskten korunmak amacıyla bankalar, paralel selem işlemi de yapabilmektedir.
  • Sukuk: Arapça faizsiz bono olarak bilinen bu metot olup bilhassa 2005'ten beri popülerleşmeye başlamış bir finansman aracıdır. İslâm hukukuna göre menkul kıymet olabilecek varlıklar nispeten sınırlıdır. Buna göre ana firma, işleme konu olan malları özel amaçla kurulmuş bir şirket üzerinden varlıkları menkûl olarak kıymetleştirerek yatırımcılara satar. 14 farklı şekli bulunmaktadır.
  • Tekâfül: Arapça kökenli kefalet kelimesinden türemiş olan bu kelime, sözlükte 'dayanışma' demek olup 'İslâmî sigorta' olarak da bilinir. Tekâfül, çeşitli formlarda yüzlerce yıldır uygulanmaktadır. Mesuliyetin paylaşılması esasına dayanarak riskin belirli gruplar arasında dağıtılması esasına dayanır.
  • Teverruk: Malın taksitle alınıp satıcıdan başka birine peşin olarak satılmasıdır. Böylece nakit paraya ihtiyacı olan kişinin ihtiyacı karşılanır. Hanbelî Mezhebi'ne göre yapılmasında sakınca yoksa da başka mezheplerce kabul edilmez. Bu sistem, ödeme güçlüğü çeken müşterilerin borçlarını yeniden yapılandırmalarında kullanılabilir.

Türkiye'de İslami bankacılık

Son yıllarda gelişmesine rağmen Dünya'da belli başlı merkezlerde takdim edilen ürünlerin henüz çok azı Türkiye'de müşterilere takdim edilebiliyor. Türevleriyle birlikte Dünya'da 50'den fazla İslami finans ürünü varken Türkiye'de katılım bankaları tarafından 2015 itibarıyla murabaha ve sukuk başta olmak üzere henüz beş ürün hizmete sunuluyor. Dünya'da 75 ülkede 700 İslami finans kuruluşunun 2013 itibarıyla toplam aktif büyüklüğü 1,8 trilyon dolarıdır. Faizsiz bankacılıkla 2025'e kadar Dünya'daki Müslüman nüfusun tasarruflarının yarısını kendine çekebileceği tahmin ediliyor.

Bir yandan ürün azlığından şikayet edilen Türk İslami bankacılığı, diğer taraftan Avrupa'ya açılmış durumda. Kuveyt Türk, 23 Temmuz 2015'te Frankfurt’ta Avrupa'daki ilk şubesiyle faizsiz bankacılığı Almanya'da başlattı. Banka, yakın zamanda şubelerini bütün Avrupa’da açmayı hedefliyor.[3]

Türkiye'de faizsiz bankacılığın daha çabuk gelişmesi için Malezya İslam Bankaları Birliği, TKBB ile 2012 yılında bir işbirliği anlaşması imzaladı. Bu anlaşmayla Dünya'da kullanılan 52 üründen Türkiye'de kullanılmayan ürünlerin katılım bankacılığına kazandırılması hedefleniyor.[1]

Türkiye, 2015 civarı Bahreyn ya da Malezya modellerinden birine adapte olmaya çalışmaktadır. Yurt dışında kullanılan kira sertifikaları, teverruk, müşâreke, karz-ı hasen, tekâfül ve selem ile birlikte isticrâr, menfaa, müsâveme ve musâkaat gibi birçok ürünün potansiyeli olduğunu Türkiye finans ve hazineden sorumlu genel müdür yardımcısı Ali Güney ifade etmiştir. Uluslararası finansal danışmanlık şirketi Ünlü & Co. Borç Finansmanı ve Danışmanlık Bölümü Yönetici Direktörü Ayşe Akkın ise, İslami finansman modelinin mutlaka bir varlığa dayalı olması gerektiğinden daha güvenli olduğunu vurguluyor. Akkın, talebin yeterince olmaması ve hukuki altyapının daha elverişli olmaması sebebiyle Türkiye'de Dünya'da yaygın olarak kullanılan araçların yalnızca bir kısmının kullanılabildiğini ifade ediyor.[1]

Türkiye'de Albaraka Türk, Kuveyt Türk, Türkiye Finans, Ziraat Katılım, Emlak Katılım ve Vakıf Katılım bankaları İslami esaslarda faizsiz kredi desteği veren bankalardır. Bu bankalar ihtiyaç, konut, taşıt gibi finansman türlerinde tüketicilerin ihtiyaçlarına İslami usullerde destek sunmaktadır.

Devletin katkısı

Türkiye’de hükûmet, kamu bankaları eliyle İslami bankacılığı güçlendirmek üzere harekete geçmiştir. Faizsiz ya da katılım bankacılığına göre işlem yapmak üzere devlet, 2014'te Ziraat Bankası’na izin vermiştir. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) 15 Ekim 2014 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanan kararıyla Ziraat Bankası, bu alana 300 milyon dolar sermayeli bir “katılım bankası” ile girmiş; bu iş için bu bankaya dokuz ay süre tanınmıştır. Aynı zamanda faizli bankacılık yapan Ziraat Bankası'nın haram kârlarının faizsiz parayla karışmaması için sermayenin Ziraat’in değil, Hazine’nin olması üzerinde durulmaktadır. Plana göre Ziraat Bankası'ndan sonra devlete ait Vakıflar Bankası da faizsiz bankacılığa yönelecek; bu banka Vakıflar Genel Müdürlüğü aracılığı ile katılım bankası kuracak. Vakıfbank’ın ana ortağı olan Vakıflar Genel Müdürlüğü, kurulacak katılım bankasının büyük hissedarı olarak sermayeyi koyacak ve böylece Ziraat'te mevcut olan faiz problemi yaşanmayacak. Vakıflar Bankası ile eş zamanlı ya da hemen arkasından Halkbank da faizsiz bankacılığa geçerek devletin bütün gücüyle bu alana yoğunlaşması sağlanmış olacak.[4]

İslami bankalardan bazıları

Kaynakça

  1. ^ a b c d e "Uzmanlar İslami Finansı tartışıyor: EN YAYGIN İSLAMİ FİNANS YÖNTEMLERİ" (HTML). Finans Gündem. 9 Ekim 2014. 31 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Temmuz 2015. 
  2. ^ "Uzmanlar İslami Finansı tartışıyor: EN YAYGIN İSLAMİ FİNANS YÖNTEMLERİ" (HTML). Finans Gündem. 9 Ekim 2014. 31 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Temmuz 2015. 
  3. ^ DOĞAN, Kâzım (23 Temmuz 2015). "Avrupa'da ilk faizsiz bankacılık" (HTML). Hürriyet. 4 Haziran 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Temmuz 2015. 
  4. ^ Çetingüleç, Mehmet (29 Ekim 2014). "Türkiye'de İslami bankacılık güçleniyor" (HTML). Al-Monitor. 22 Şubat 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Temmuz 2015. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Para</span> devletçe bastırılan, üzerinde değeri yazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı, nakit

Para, mal ve hizmetlerin değiş-tokuşu için kullanılan araçlardan en yaygın olanı. Para sözcüğü ile genellikle madenî para ve banknotlar kastedilmekle birlikte; ekonomide, vadesiz mevduatlar ve kredi kartları da parayı meydana getiren unsurlardan sayılır. Vadeli mevduat, devlet tahvili gibi değişim araçları ise para benzeri olarak değerlendirilir.

<span class="mw-page-title-main">Banka</span> finansal etkinlikte bulunan kurum

Banka, faizle para alınıp verilebilen, kredi, iskonto, kambiyo işlemleri yapan, kasalarında para, değerli belge, eşya saklayan ve bunun dışındaki diğer ticari, finansal ve ekonomik etkinliklerde bulunan kuruluşlara denir. En yaygın üçüncül sektörlerden biridir. Banka sözcüğü İtalyanca banca sözcüğünden Türkçeye geçmiştir. Para bozma gişesi, para bozma yeri anlamına gelir. Kredilendirme faaliyetleri doğrudan banka tarafından veya sermaye piyasaları aracılığıyla dolaylı olarak da yapılabilir. Bankalar genellikle uluslararası bir dizi sermaye standardı olan Basel Anlaşmalarına dayanan asgari sermaye gereksinimine tabidir. Bankalar bir ülkenin finansal sistem ve ekonomisinde önemli bir rol oynadıklarından, yargı alanlarının çoğu bankalar üzerinde yüksek derecede düzenleme uygulamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Finans</span> Akademik disiplin

Finans, para, döviz ve sermaye varlıklarının incelenmesi ve disiplinidir. Mal ve hizmetlerin üretimi, dağıtımı ve tüketiminin incelenmesi olan ekonomi ile ilgilidir ancak ondan farklıdır. Kapsama dayalı olarak Finansal sistemlerde finansal faaliyetlere ilişkin disiplin, kişisel, kurumsal ve kamu finansmanı olarak ayrılabilir.

ISO 9362 (SWIFT kodu veya BIC kodu) uluslararası para transferlerinde ve haberleşmede kullanılan bir kod sistemidir. Kodlar finans kuruluşunun ismi, bulunduğu şehre göre verilmesi esastır. Her finans kuruluşunun merkezlerine ve birimlerin yaptığı işlere göre bir veya daha fazla kodu bulunabilmektedir. Operatörlerin bilgisayar aracılığıyla girdiği kodlar ve mesajlar karşı bankaya özel bir ağ yardımıyla iletilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Para piyasası</span> kısa vadeli fon arz ve talebinin karşılaştığı piyasa

Para piyasası, 1 yıldan kısa vadeli fon arz ve talebinin karşılandığı finansal piyasa türü. Para piyasalarındaki fonlar genellikle şirketlerin nakit, nakit benzeri veya nakde çevrilebilen dönen varlıklarını finanse etmek için kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Albaraka Türk</span> Yabancı sermayeli Türk katılım bankası

Albaraka Türk Katılım Bankası, 1984 yılında İstanbul, Türkiye'de kurulan bir faizsiz bankacılık kuruluşudur. Albaraka Türk, câri hesaplar ve katılma hesapları aracılığıyla fon toplayan ve topladığı fonları, bireysel finansman, kurumsal finansman, finansal kiralama ve proje bazında kâr zarar ortaklığı gibi hizmetlerle tekrar ülke içi ekonomide değerlendirerek işletmenin yanında, faizsiz bankacılık uygulamasıyla çeşitli finansman ve bankacılık hizmetlerini sunan bir kuruluştur.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye İş Bankası</span> özel sermayeli küresel Türk bankası

Türkiye İş Bankası A.Ş., kısaca İş Bankası, Türkiye'de bireysel ve ticari bankacılık hizmeti sunan en büyük özel bankadır. 1924'te Mustafa Kemal Atatürk'ün emriyle kurulan İş Bankası, cumhuriyet döneminin ilk ulusal bankasıdır. 2023'te 2.5 trilyon Türk lirası aktif büyüklüğe ulaşan banka, The Banker dergisinin açıkladığı sıralamaya göre ana sermaye bazında dünyanın en büyük 181. bankasıdır. Aralık 2021 itibarıyla 21'i yurt dışında olmak üzere 1.195 şube, 6.476 bankamatik ve 22 bini aşkın personeli bulunan İş Bankası'nın ayrıca Almanya'da İşbank AG, Gürcistan'da İşbank Georgia A.Ş. ve Rusya'da İşbank A.Ş. adıyla üç iştiraki vardır.

<span class="mw-page-title-main">Türk Ekonomi Bankası</span> Özel sermayeli Türk bankası

Türk Ekonomi Bankası (TEB), Türkiye'de faaliyet gösteren İstanbul merkezli özel mevduat bankasıdır. 1927 yılında Kocaeli Halk Bankası T.A.Ş. unvanıyla kurulup 1982 yılına kadar bu isimle faaliyet göstermiştir. Bu tarihten itibaren yurt çapında faaliyet göstermeye başlayan bankanın genel müdürlüğü İstanbul’a taşınmış, unvanı da Türk Ekonomi Bankası A.Ş. (TEB) olarak değişmiştir. Banka, 2005 yılında Euro bölgesinin ve dünyanın önde gelen bankalarından biri olan BNP Paribas ile stratejik ortaklık anlaşması imzalamıştır. Türk Ekonomi Bankası, Türkiye'deki faal bankalar arasında Ziraat Bankası (1863) ve Türkiye İş Bankası'ndan (1924) sonra en köklü üçüncü banka konumundadır.

<span class="mw-page-title-main">VakıfBank</span> Kamusal sermayeli Türk bankası

Türkiye Vakıflar Bankası Türk Anonim Ortaklığı ya da kısaca VakıfBank, 1954 yılında kurulmuş, Türkiye Bankalar Birliği'nin 2024 yılı Haziran ayı raporuna göre Türkiye'nin aktif büyüklük açısından en büyük 2. bankasıdır. Genel müdürü Abdi Serdar Üstünsalih'tir.

<span class="mw-page-title-main">İslam Kalkınma Bankası</span>

İslam Kalkınma Bankası 7 Aralık 1973'te, tamamı İslam Konferansı Örgütü'ne üye 7 ülke tarafından, geri kalmış İslam ülkelerini kalkındırmak amacıyla kurulmuş olan kurum. Merkezi Cidde'dedir. Başkanlığını Dr. Ahmad Mohamed Ali Al MADANI yürütmektedir. İslam Konferansı Teşkilatı üyesi ülkeler arsında ticaretin arttırılması bankanın stratejik amaçları arasında olup bunun için finansman imkânları sağlamaktadır. Ticaret kredilerini için 2005 yılından beri banka şemsiyesi altında faaliyet gösteren Uluslararası İslam Ticaret Finans Kuruluşu ticaretin gelişmesine önemli katkı sağlamaktadır. Türkiye, İcra Kurulunda Dr. Selim C. Karataş tarafından temsil edilmektedir. Banka’nın amacı, İslam felsefe ve prensipleri (Şeriat) doğrultusunda, üye ülkelerin ve Müslüman toplumların münferit veya birlikte ekonomik kalkınmalarına ve sosyal gelişmelerine katkıda bulunmaktır. Banka’nın kuruluş amacı doğrultusundaki fonksiyonları aşağıdaki şekilde özetlenebilir: • Üye ülkelerdeki kuruluşlara veya verimli projelere sermaye iştirakinde bulunmak, • Üye ülkelerdeki kamu ve özel sektör projelerine kredi sağlamak, • Üye ülkeler arasındaki ticaretin geliştirilmesine yardımcı olmak ve bu amaçla gerekli çalışmaları yapmak, • Üye ülkeler arası teknik işbirliğine yardımcı olmak ve teknik yardım sağlamak, • Üye ülkelerde kalkınma faaliyetlerine katkıda bulunan personele eğitim imkânları sağlamak, • Müslüman ülkelerdeki ekonomik, mali ve bankacılık faaliyetlerinin İslami kurallara uygun şekilde yürütülmesi yönünde araştırmalar yapmak. Kuruluş Tarihi : 1974 Üye sayısı : 56 Merkezi : Cidde - Suudi Arabistan Üyeler:

Türkiye Emlak Katılım Bankası A.Ş., 25 Şubat 2019 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan faaliyet izniyle Katılım bankası olarak yeniden kurulmuş kamu bankası. önceli olan Türkiye Emlak Bankası A.Ş. ise 8 Ocak 1988'de Anadolu Bankası ve Türkiye Emlak Kredi Bankası'nın birleşmesi ile kurulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'deki bankalar listesi</span> Vikimedya liste maddesi

Türkiye'de faaliyet gösteren 62 banka bulunmaktadır. Bunlar; 33 mevduat bankası (3 adet devlet mevduat bankası, 30 adet yerli ve yabancı sermayeli özel mevduat bankaları, 1 adet TMSF'ye ait banka, 19 kalkınma ve yatırım bankası ve 9 katılım bankası şeklindedir.

<span class="mw-page-title-main">Kuveyt Türk</span> Yabancı sermayeli Türk katılım bankası

Kuveyt Türk, 16.12.1983 gün ve 831/7506 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı'nın tespit ettiği esaslara uygun olarak faaliyet göstermek üzere 1989 yılında Özel Finans Kurumu statüsünde kurulmuştur. Özel Finans Kurumları'nın faaliyetleri, 1999 yılında Bankacılık Kanunu kapsamına girinceye kadar geçen süreçte bir yanda Bakanlar Kurulu Kararı, diğer yanda Merkez Bankası ve Hazine Müsteşarlığı'nın tebliğleri ile yürütülmüştür. 1999 yılı Aralık ayından itibaren diğer Özel Finans Kurumları gibi Kuveyt Türk de 4389 sayılı Bankacılık Kanunu'na tâbi hale gelmiştir. Mayıs 2006'da ünvanı, Kuveyt Türk Katılım Bankası AŞ olarak değişmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Merkez Bankası</span>

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Merkez Bankası, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin merkez bankasıdır. Merkezi Lefkoşa'dadır. 16 Mayıs 1983 tarihinde yasası kabul edilen KKTC Merkez Bankası, 6 Haziran 1984 tarihinde 43 çalışanı ile faaliyetine başlamıştır.

Örtülü sermaye, kurumların, sıkı ilişki içinde bulundukları kişi ve kurumlardan sağladığı, sürekli olarak işletmede kullanılmasıyla sermaye işlevi gören borçlardır.

<span class="mw-page-title-main">Ziraat Katılım</span> Kamusal sermayeli Türk katılım bankası

Ziraat Katılım, tamamı T.C. Hazinesi tarafından ödenmiş 675.000.000 TL sermayesi ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun 15.10.2014 tarih ve 29146 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 10.10.2014 tarih ve 6046 sayılı izniyle kurulan katılım bankası. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun 14.05.2015 tarih ve 29355 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 12.05.2015 tarih, 6302 sayılı kararı ile faaliyet izni almıştır. 2022 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda alınan karara istinaden Ziraat Katılım Bankası'nın sermayesi 2.650.000.000 -TL’ye yükseltilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Vakıf Katılım Bankası</span> Kamusal sermayeli Türk katılım bankası

Vakıf Katılım, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Bayezid Han-ı Sani Vakfı, Mahmut Han-ı Evvel Bin Mustafa Han Vakfı, Mahmut Han-ı Sani Bin Abdulhamit Han-Evvel Vakfı ve Murat Paşa Bin Abdusselam Vakfı tarafından ödenmiş 805.000.000.- TL sermayesi ile 25 Haziran 2015 tarihinde bir anonim şirket olarak kurulmuş, 17 Şubat 2016 tarihinde Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'ndan faaliyet izni almış katılım bankası. Yönetim Kurulu Başkanlığını İbrahim Şenel, Genel Müdürlüğünü Mehmet Ali Akben yapmaktadır. Vakıf Katılım Bankası karz uygulamaları, katılma hesapları mudarebe, murabaha ve icazet belgelerine sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">TROY</span> ödeme şeması

TROY, Bankalararası Kart Merkezi tarafından 2015'te kurulan ve işletilen bir kartlı ödeme sistemidir. Türkiye'nin ilk ve tek yerli ödeme sistemidir. Kredi kartı, banka kartı ve ön ödemeli kart hizmeti sunmaktadır. TROY'un açılımı "Türkiye’nin Ödeme Yöntemi"dir. Bu yerli ödeme sistemi, bankalar ve işletmeler arası para akışını sağlayan elektronik bankacılık yöntemi olarak kullanılır.

Al-Ahli Bankası olarak bilinen Ulusal Ticaret Bankası (NCB),, bir Suudi Arabistan bankasıdır. Enstitü, Suudi Arabistan'daki toplam varlığa göre en büyük ve piyasa değeri açısından en büyük ikinci bankadır ve varlıklar açısından dünyanın en büyük İslami bankalarından biridir. NCB, İslami bankacılık ve finans uygulamaktadır. 2014 yılında NCB, önümüzdeki beş yıl içinde tamamen İslami bir bankaya dönüşeceğini duyurdu.

<span class="mw-page-title-main">Devlet bankası</span>

Devlet bankası veya kamu bankası genel bir finans kuruluşudur. Para politikasını mutlaka kontrol etmediği için merkez bankası'ndan farklıdır. İki tür devlet bankası vardır: merkez bankaları ve kamu ticari bankaları. Birçok ülkelerin en büyük bankaları devlet bankasıdır. Özel banka'dan farklı, sermayeleri, mülkleri devlete aittir.