İçeriğe atla

İslâm Yahudileri

İslâm Yahudileri ya da İslâm Alemi Yahudileri, Bernard Lewis'in The Jews of İslam (Princeton, New Jersey: Princeton Univercity Press, 1984) adıyla 1984'te yayımladığı kitabı. Lewis bu kitabında konu hakkında birçok konuşma dizisini genişleterek yayımladı. Eserin genel teması İslâm âlemindeki Yahudilerin Hristiyan toplumlarındaki durumdan farklı, daha birleşik ve ayrı bir gelenek teşkil ettiğidir. Esere göre bu içiçelikten bir Musevi-İslâm kültürü oluşmuştur ve bu bir sentez değil bir bir bileşimdir. İlk bölümde Kur'an'da müslüman-gayrimüslim yaklaşımı, Muhammed ve ardıllarının Yahudilerle ilişkisi, bu dönemlerdeki Müslüman-Yahudi çatışmaları vs. gibi konular ele alınmaktadır. İkinci bölümde Musevi-İslâm geleneği düşüncesi temellendirilirken üçüncü bölümde Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Yahudilerin tarihi özetlenmektedir. Bu kesimde Yahudilerin Osmanlı'da "kendi gelen" tanıma uğradığını ve güven duygusuyla yeni ele geçirilmiş bölgelerde iskân edildiği bilgileri mevcuttur. Son bölümde ise Musevi-İslâm geleneğinin çöküşü aktarılmaktadır. Bu kesimde ise İslâm toplumlarının artan etnik huzursuzlukları ve Batı'nın Orta Doğu üzerinde artan nüfuzu belirin etkenler olarak gösterilmektedir.[1]

Kaynakça

  1. ^ İrvin Cemil, Schick (1986). "Kitabiyat". Tarih ve Toplum. 6 (31). s. 56-57. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Yahudilik</span> tek tanrılı etnik bir İbrahimî din

Yahudilik, Yahudi milletinin kolektif inancını, kültürünü, hukukî kurallarını ve medeniyetini içeren etnik bir dindir. İlk İbrahimî din olmasının yanı sıra insanlık tarihindeki en eski dinler arasında da yer alan Yahudilik, monoteizm temelli dinlerin ilk örneğidir. Yahudilik, riayetkâr Yahudiler tarafından "Avraham'ın YHVH ile yaptıkları sözleşmenin bir ifadesi" olarak yorumlanır. Geniş metinleri ve uygulamaları, çeşitli teolojik pozisyonları ve örgütlenme biçimlerini kapsayan Yahudilik, bir İbrani felsefi görüşü olmakla birlikte aynı zamanda bir dünya görüşüdür. Torah, Tanah'ın bir parçasıdır ve Midraş ile Talmud gibi ikincil metinlerle birlikte temsil edilen tamamlayıcı bir sözlü geleneğin parçasıdır. Dünya çapındaki toplam 14 ila 15 milyon takipçisi ile Yahudilik, en büyük onuncu dindir.

Mişnah/Mişna, Yahudilik'in medenî ve ceza hukuku olan Talmud'un ilk bölümüdür. Sözlü kanunlar ilk olarak Haham Yehuda HaNasi tarafından derlenmiş ve Mişna (משנה) adı verilmiştir. Mişna İbranice Şana kökünden gelir bu tekrarlayarak belleme anlamındadır. Mişnalar İbranice kaleme alınmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Antisemitizm</span> Yahudi ulusuna, kültürüne ve dinine karşı duyulan düşmanlık, önyargı veya ayrımcılık

Antisemitizm (anti-semitizm), Yahudi milletine karşı duyulan düşmanlık, nefret, ön yargı veya ayrımcılıktır. Bu tür pozisyonlara sahip bir kişiye antisemit denir. Antisemitizm bir ırkçılık olarak kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Sabatay Sevi</span> 17. yüzyılda Müslüman olmaya zorlanmış Yahudi din adamı ve tarikat lideri

Sabatay Sevi, Yahudi din adamı ve tarikat lideriydi.

<span class="mw-page-title-main">Endülüs</span> 711–1492 yılları arasında İber Yarımadasında Müslümanların hakimiyeti altındaki bölgeler

Endülüs, 711-1492 yılları arasında İber Yarımadası'nda Berberi milletinin de katkısı ile Arapların etkisi altında bulunan bölgelere verilen isimdir. Müslümanların İber Yarımadası'ndaki varlığı en son Moriskoların 1609 yılında İspanya'dan Müslümanlığı bırakmadıkları için göçe zorlanarak sınır dışı edilmesiyle son bulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Bernard Lewis</span> Amerikalı tarihçi

Bernard Lewis, İngiliz asıllı Amerikalı tarihçidir. Princeton Üniversitesi'nde profesörlük yapmıştır. İslâm tarihi ve İslâm-Batı ilişkisi hakkında uzmanlaşmıştır. Orta Doğu hakkında uzmanlaşmış batılı uzmanlar arasında en çok okunan yazarlardandır. George W. Bush'un danışmanlığını yapmıştır.

Şalom, Türk Yahudi toplumuna yönelik yayın yapan, tamamını gönüllü yazar, köşe yazarı ve çizerlerin oluşturduğu, İstanbul'da yayınlanan haftalık gazete.

Zimmî, İslam devletinin egemenliğini kabul eden gayrimüslim kişilerdir.

<span class="mw-page-title-main">Kudüs Tapınağı</span>

Kudüs Tapınağı ya da Kutsal Tapınak, Kudüs'ün Eski Şehrindeki Moria Tepesi'nde bulunan ve Yahudilerce kutsal sayılan tapınak. Birinci Tapınak, Kral Süleyman tarafından M.Ö. 960 dolaylarında kurulmuş ve II. Nebukadnezar yönetimindeki Babilliler tarafından Kudüs Kuşatması sonrası M.Ö. 587'de yıkılmıştır. İkinci Tapınak ise, M.Ö. 520 dolaylarında açılmış ve Titus tarafından yönetilen Romalılar tarafından 70'te yıkılmıştır.

Tarihte Yahudilik ile İslam arasındaki etkileşimin tarihi, İslamın Arap Yarımadası'nda doğup buradan yayılmaya başladığı 7. yüzyıla kadar uzanır. Gerek Yahudiliğin gerekse İslamın kökenleri Ortadoğu'da, İbrahim'e dayandığından, her ikisi de İbrahimi olarak kabul edilir. Yahudilik ile İslam'ın paylaştığı birçok ortak yön bulunmaktadır: temel dini görünümü, yapısı, hukuk felsefesi ve uygulaması ile İslam ile Yahudilik birbirine benzer. Gerek bu benzerliklerden ötürü, gerekse Müslüman kültürü ve felsefesinin İslam dünyası içinde yaşayan Yahudi cemaatleri üzerindeki etkisi yoluyla, geride kalan 1.400 yıl boyunca bu iki din arasında kesintisiz ve hatrı sayılır bir fiziki, teolojik ve siyasi örtüşme ortaya çıkmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Onüçüncü Kabile</span>

Onüçüncü Kabile, Macar tarihçi Arthur Koestler'in (1905-1983) Türk tarihini de ilgilendiren bir kuramı ve bu kuramı tanıttığı kitabının adıdır.

İspanya’daki Yahudi kültürünün altın çağı ya da İberya’daki Arap hakimiyetinin altın çağı olarak bilinen dönem, İber Yarımadası’ndaki Yahudilerin toplumda yaygın kabul gördüğü ve Yahudi dini, kültürel ve ekonomik yaşamının canlandığı İslam hakimiyeti altındaki tarihi döneme atıfta bulunmaktadır.

İslam ve antisemitizm, Yahudilere ve Yahudiliğe karşı İslami öğretiler ve İslam hakimiyeti altındaki Yahudilere yapılan muamelelerle ilgilidir.

İsrail ve Yahudiye toprakları dışında kalan Orta Doğu bölgelerinde Yahudiler en azından Babil Sürgünü'nden beri 2600 yıldır yaşamaktadır.

İran'daki Yahudilerin tarihinin başlangıcı Antik çağın son zamanlarına rastlar. Dini kitaplar olan Yeşaya, Daniel, Ezra ve Nehemya kitaplarında Yahudilerin Pers İmparatorluğu'ndaki yaşamı ve deneyimleri aktarılmıştır. Ezra kitabında, Pars Krallarının Yahudilerin Kudüs'e dönmesine ve Tapınağın tekrar inşa edilmesine izin verdiği yazılıdır; "İsrail Tanrısı'nın buyruğu ve Pers kralları Koreş'in, Darius'un, Artahşasta'nın buyrukları uyarınca tapınağın yapımını bitirdiler." Yahudi tarihi için önemli olan bu olay M.Ö. 6. yüzyılda gerçekleşti ve bu sırada İran'da köklü ve etkili bir Yahudi cemaati bulunmaktaydı.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Yahudilerin tarihi</span>

Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Yahudilerin tarihi, Osmanlı topraklarında var olan Yahudilerin tarihidir.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı toplumu</span> Osmanlı İmparatorluğu bünyesinde yaşamış halkların sosyal yapısı

Osmanlı toplumu, Osmanlı İmparatorluğu bünyesinde yaşamış halkların bütününü ifade eder. Toplum, Müslüman ve Müslüman olmayan (gayrimüslim) milletlerden oluşuyordu. Gayrimüslimler, "cizye" vergisi ödemek dışında toplumdan bir ayrıma tâbi değildi. Müslüman toplumun yaşantısı şeriat ile şekillenirken, farklı milletlerin din ve örflerine göre mahalli yaşam tarzlarını koruma imkânı da vardı. Toplumu "yönetenler" ve "yönetilenler" olarak, art zamanlı şekilde, iki sınıfa ayırmak mümkündür. Sınıflar arası geçiş yasak değildir, ancak sınırlı tutulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu'nda Hristiyanlık</span>

Osmanlı İmparatorluğu'nun millet sistemi altında Hristiyanlar ve Yahudiler, devlete sadakat göstermesi ve cizye vergisini ödemesi karşılığında Osmanlı hukukuna göre zimmi olarak kabul edilirdi.

<span class="mw-page-title-main">Ehl-i kitap</span> Yahudiler ve Hristiyanlar için kulanılan İslami terim

Ehl-i Kitâp, Müslümanların Musevileri ve Hristiyanları değerlendirme şekli. İslâm, başka inançların varlığını kabul etmekle beraber onların hepsini ayrı kategori içine dahil etmemiştir. Onlardan putperest olanlara çok şiddetli karşı çıkarken Ehl-i Kitâp kabul ettiği Museviler ve Hristiyanları menşe itibarıyla daha farklı değerlendirmiştir. Bunlardan dolayı Müslüman erkeklerin Ehl-i Kitâp hanımlarla evlenmelerine izin verilmiştir. Müslümanlara Musevilerin kestiği hayvanların etleri aynı sebepten helâl kılınmıştır.

Künhü'l-Ahbâr,, Gelibolulu Mustafa Âlî tarafından kaleme alınan tarih kitabıdır.