İçeriğe atla

İskender kebap

İskender kebabı
Ülke(ler)Türkiye Türkiye
BölgesiBursa / Marmara bölgesi
Yaratıcısıİskender Efendi
TürüEt Yemeği
TipiKebap
Servis şekliSıcak
Ana malzemelerKuzu eti, domates sosu, pide ekmeği, tereyağı ve yoğurt

İskender kebap, iskender döner veya Bursa Kebabı; Bursa yöresinin meşhur kebap yemeklerinden biridir. 1867 yılında Kayhan Çarşısı'nda başlamıştır. Aslında temel malzemesi döner olsa da iskenderi iskender yapan, üstündeki tereyağ, domates sosu, yanındaki yoğurt ve altındaki yağlı pide parçalarıdır. Ayrıca iskenderin eti herhangi bir dönerin etinden farklıdır. İskender kebabının yapıldığı et, Uludağ kekiği ile beslenen koçlardan elde edilir. İskender etinin yağı daha az olur. Kullanılan domates sosu ve yoğurt da kaliteyi çok etkilemektedir. Adını, 19. yüzyılın sonlarında Osmanlı İmparatorluğu'nda Bursa'da yaşayan mucidi İskender Efendi'den alır.[1]

Tarihçe

1850'li yıllarda Mehmet Efendi Lokantası ile işe başlayan aile, o dönemlerde Bursa’da yaygın olan kuzu çevirme ve tandırcılık işi yapmaktadır. Pişirilen etin (tandır veya kuzu çevirme) sabit mekânda olduğu kadar baş üstündeki tablalarda satıldığı böyle bir Osmanlı döneminde; oğul İskender, arayışlara girerek “İşi nasıl farklılaştırabiliriz?” ve “Daha iyisini nasıl yapabiliriz?” gibi düşünceleri, amcası Sabit Dede’den aldığı destekle hayata geçirmeye çalışır. Babasının “Başımıza icat çıkartma.” sözleri üzerine önce konuyu annesine anlatır, sonra da babasını ikna eder. Sonuçta yüzyıllardır yerdeki ateşe paralel olarak pişirilen kuzuyu, dik mangalda ayağa kaldırma teklifinde bulunur babasına. Böylece dikey kebap fikrini Bursa’da denerler ve babası Mehmet Efendi’ye desteğiyle iş gelişmeye devam eder.

Yöresi

Bu amaçla yola çıkan İskender Efendi zamanla kemikli eti; kemik ve sinirlerinden arındırır, bir şişe takar ve bunu ateş karşısında döndürerek pişirdikten sonra ince ince keserek sunumunu yapar. Bu farklı sunum Bursa’da çok dikkat çeker ve İskender Efendi’nin “dönen kebabı” olarak anılmaya başlar. Çünkü et kemiksizdir, dikey bir ocakta pişmektedir, farklı bir şekilde kesilmektedir. Ancak bugünkü kebap şeklinde değil; daha basit, çatal ve bıçak kullanılmayan, o günkü adıyla alaturka denen pide üzerine konan etlerin kenarına konan yoğurt, salça ve tereyağı ile desteklenmiş, bir lezzet tabağı hâline gelmiştir. Artık Bursa’da iskender denince o tabak akla gelmektedir. Bu yıllarda Bursa’nın nüfusu çok azdır. Kayhan-Tahtakale-Reyhan üçgeni ve Maksem, Tophane gibi semtlerden ibarettir. İnsanlar birbirlerini tanımaktadır. O dönemde Mehmet oğlu İskender Efendi ile tanınmaya başlayan iskender döner kebabın sunulduğu mekân 20–30 metrekarelik bir dükkândır. 1928 yılında Harf İnkılâbı ile levhası olan ilk dükkâna taşınır.

Diğer adları

İskender kebap

Halk dilinde “döner kebap”, “döner” şeklinde anılmaya başlanmış ve lakap; Mehmet oğlu İskender Efendi şeklinde önce tabelaya ve günümüz ticari ortamında da bir ticari unvana dönüşmüştür. Ticari unvanın uzun zamandır kullanılmasıyla birlikte İskender Efendi, Bursa ile özdeşleşmiş ve âdeta bir simgesi olmuş, kişiliğiyle yemeğini bütünleştirerek bir ünlenme sürecine girmiştir. Bursa Kebap, Hacıbey kebap, Uludağ kebap veya yoğurtlu Kebap olarak da adlandırılır.

Dönerin pişirilmesi

Hazırlanan döner daha önceden yanmış olan döner ocağı ateşinin karşısında 10–15 cm mesafede yanan ateşin önüne konulur. Döner bu ateşte yavaş yavaş pişer, piştikten sonra bıçakla yukarıdan aşağıya doğru ince bir şekilde kesilir. Böylece döner servis için hazır hâle gelmiş olur.

İskender dönerin servise hazırlanışı

Pide ızgarada tavlanır. Pidelerin koyulacağı tabakların sıcak olması gerekir. Bu nedenle tabaklar ızgaranın üzerinde ısıtılır. Pide doğranır ve hemen sıcak tabağın içine konulur. Sosu gezdirilir. Çok hızlı bir şekilde üzeri dönerle kaplanır. Bu işlemler olurken tereyağı tava içinde mangala atılarak kebap hazırlandığı anda tereyağı da hazırlanmış olur. Tamamlanmış olan kebabın üzerine tereyağı gezdirilir. Bütün işlemlerin aynı zamanda yapılması uygundur. Kebap hazırlanıp, tereyağı dökülmeden beklenirse kebap soğur. Bu nedenle bu işlemlere çok dikkat etmek gerekir. Kebap hazırlandığında sos beklerse kebap lezzetini kaybeder.

Hazırlanışı

  • Aynı döner gibi, iskenderin döner eti dikey biçimde duracak şekilde bir şişe geçirilir.
  • Kömür ateşinde pişirilir.
  • Piştikçe dış tabaka döner, bıçağıyla yaprak gibi dilimlenir.
  • Bu dilimler, tereyağlı pide parçalarının üstüne serilir.
  • Yanına yoğurt koyulduktan sonra veya serpme (çırpılmış yoğurt), isteğe göre üzerine tereyağı ve domates sosu serpilerek servis yapılır. Yanında şıra ile birlikte yenilmesi tavsiye edilir.

Benzer yemekler

Balaban kebabı, Manisa kebabı ve Pideli köfte İskender kebabın üzerine döner yerine köfte konulması ile yapılmış yemeklerdir.

Ayrıca bakınız

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ Partner, CTRLF5 Dijital. "İskender Kebabın Hikayesi | İskender İskenderoğlu ve Evlatları | İskender Kebap Bursa". iskenderiskenderoglu.com.tr. 19 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Mart 2022. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Cağ kebabı</span> Erzurumda meşhur olan Türklere ait bir şişli et yemeği

Cağ kebabı, oğlak veya kuzu etinden yapılan Türk mutfağında bir çeşit kebaptır. Geleneksel olarak Erzurum'un Oltu ilçesinde yapılan cağ kebabı, önceden terbiye edilmiş etin yatık bir şişe geçirilip odun ateşi üzerinde pişirilmesiyle hazırlanır. Cağ adı verilen şişler kullanılarak servis yapıldığından bu adı almıştır. Günümüzde Türkiye'nin birçok yerinde yapılıp tüketilmektedir. Hazırlanan parça etler, bu malzemeye eklenen soğan, reyhan, tuz ve karabiber gibi baharatlar ile birlikte iyice yoğrulur. Daha lezzetli olması istenirse hazırlanan et 24 saat serin ortamda veya buzdolabında dinlendirilir ve bu süre sonunda cağ kebabı pişirilmeye başlanabilir. Et yatık biçimde odun ateşinin kızgın közüne 10–15 cm yüksekte pişirilir ve döner bıçağı ile birer porsiyon kesilip cağ, bico üzerinde ızgaraya konulur. Burada biraz daha pişirilir.

<span class="mw-page-title-main">Kebap</span> ateşte susuz olarak pişirilen geleneksel et yemeği

Kebap, mangalda meşe kömüründe veya odun fırınında, ayrıca günümüzde fırınlarda da pişirilerek yenen et yemeklerine verilen isimdir. Doğrudan doğruya ateşin üzerinde tutularak ya da bir kap içinde susuz olarak pişirilir.

<span class="mw-page-title-main">Adana kebabı</span> Adana menşeili bir kebap türü

Adana kebabı, Adana'ya özgü, "zırh" adı verilen, satıra benzer bir bıçak ile elde kıyılan parça etten yapılan Türk mutfağında bir kebap veya şiş köfte çeşidi.

<span class="mw-page-title-main">Döner</span> Türk mutfağından geleneksel et yemeği

Döner, içyağı ve yöresel baharatlarla iyice terbiyelenmiş ve dövülmüş et parçalarının, bir şişin üzerine geçirilerek, dik bir şekilde asıldıkları odun ateşi karşısında pişirildiği, Türk mutfağına özgü bir yemek.

<span class="mw-page-title-main">Büryan</span> Etli bir pilav yemeği (Bkz. TDK)

Büryan, püryan ya da biran olarak da adlandırılan, Türkiye'nin birçok yerinde yapılan fakat daha çok Siirt ve Bitlis yöresine ait bir et yemeğidir. Arapçada Perive olarak da adlandırılır. Sonuç olarak kuyu kebabının bir türevidir. Yemeğin adı Türkçeye "pişirilmeden önce kızartılmış" anlamanına gelen Farsça'da biryani sözcüğünden girmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Türk mutfağı</span> Türk gastronomi geleneğine dahil bütün yiyecek ve içecekler

Türk mutfağı, Türkiye'nin ulusal mutfağıdır. Orta Asya, Selçuklu ve Beylikler ile Osmanlı kültürünün mirasçısı olan Cumhuriyet Dönemi Türk Mutfağı hem Balkan ve Orta Doğu mutfaklarını etkilemiş hem de bu mutfaklardan etkilenmiştir. Ayrıca Türk mutfağı yörelere göre de farklılıklar gösterir. Karadeniz mutfağı, Güneydoğu mutfağı, Orta Anadolu mutfağı gibi birçok yöreler kendilerine ait zengin bir yemek haznesine sahiptirler.

Balıkesir mutfağı, Balıkesir ve çevresine ait yemek kültürü.

<span class="mw-page-title-main">Pideli köfte</span> Bursa mutfağından kaynaklanan pideli, yoğurlu, soslu köfte

Pideli köfte, farklı illerde pide üzerinde servis edilen köfte çeşididir.

<span class="mw-page-title-main">Papara</span> Türkiye ve diğer bazı Balkan ülkelerinde geleneksel olarak yapılan yemek

Papara veya Popara Türkiye ve diğer bazı Balkan ülkelerinde geleneksel olarak yapılan bir yemek çeşididir. Batı Marmara'da papara, doğu Marmara'da ve batı Karadeniz'de ekmek makarnası olarak adlandırılır.

Arnavutluk tarih boyunca birçok devletin yönetimi altına girmiş, bu süreçte yalnızca siyasi veya askeri olarak değil, aynı zamanda kültürel açıdan da etkilenmiştir. Bu sebepten dolayı Arnavut mutfağı başta Türk, İtalyan ve Yunan mutfakları olmak üzere genel itibarıyla Akdeniz mutfağından izler taşımaktadır. Bugün Arnavut halkı tarafından sıkça tüketilen ve yapılan baklava, aşure, kadayıf gibi tatlılar; dolma, yaprak sarma, tarator gibi aperitifler ve ayran, siyah çay, Türk kahvesi gibi içecekler Osmanlı zamanından başlayarak Türk mutfağından Arnavut kültürüne geçen yiyecek ve içeceklerden bazılarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Barbekü</span>

Barbekü veya barbekü ızgarası bir et pişirme yöntemidir, bir yemek tarzı ve bu tarz yemeklerin pişirildiği ve servis edildiği bir yemek ya da aktivitedir. Mangal, kebap, biftek, steak ile benzer özellikleri vardır. Barbekü sosu, sebze, baharat gibi ürünler de eklenebilir.

<span class="mw-page-title-main">Manisa kebabı</span> Manisaya özgü bir kebap türü

Manisa kebabı, özellikle Manisa, İzmir ve Aydın yöresinde yapılan pideli köfte çeşididir. Domates, sivri biber, yoğurt ve domates salçası kullanılarak hazırlanır. İsteğe bağlı olarak kebabın üstüne tereyağı veya sumak eklenir ve altına pide konularak sunulur. Eskişehir'de Balaban kebabı ve Bursa'da Pideli köfte olan çeşitleri vardır.

<span class="mw-page-title-main">Irak mutfağı</span> Vikimedya liste maddesi

Irak mutfağı, Irak'ın ulusal mutfağıdır. Arap kültürünün mirasçısı olan Irak mutfağı Orta Doğu mutfaklarından etkilenmiştir. Ayrıca Irak mutfağı yörelere göre de farklılıklar gösterir. Güney Irak mutfağı, Kuzey Irak mutfağı gibi birçok yöreler kendilerine ait zengin bir yemek haznesine sahiptirler. Irak mutfağı ya da Mezopotamya mutfağı uzun bir geçmişe sahiptir yaklaşık 10.000 yıl öncesine dayanmaktadır. Günümüzde, ırak mutfağı İran, Kürt ve Arap mutfaklarından etkilenmiştir. Kürt ve Arap mutfağı oldukça tutulmakta olup Irak'ın her yerinde şavurma lokantalarından ırak otellerinin lüks lokantalarına kadar her yerde bulunabilinmektedir. Hızlı yiyecekler, Arap, Kürt ve Batı mutfakları da oldukça popüler olup geniş miktarda bulunabilmektedir. ırak mutfağı Kürtler ve Araplarla binlerce yıllık etkileşimle günümüze gelmiş gayet zengin ve farklı bir mutfaktır. Mutfağın temel malzemeleri kuzu eti, yöresel baharatlardır, pirinç ve bulgurdur. Bu nedenle ırak mutfağı ağır yemeklerden oluşur. Mutfağın temel bileşenleri Kebaplar, Lahmacunlar, Etli yemekler ve hamurlu tatlılar olup dünyanın her yerinde tanınmakta ve tercih edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Suriye mutfağı</span>

Suriye mutfağı, Suriye'nin ulusal mutfağıdır. Arap ve Kürt kültürünün mirasçısı olan Suriye mutfağı Orta Doğu mutfaklardan etkilenmiştir. Ayrıca Suriye mutfağı yörelere göre de farklılıklar gösterir. Güney Suriye mutfağı, Kuzey Suriye mutfağı gibi birçok yöreler kendilerine ait zengin bir yemek haznesine sahiptirler. Suriye mutfağı ya da Mezopotamya mutfağı uzun bir geçmişe sahiptir yaklaşık 10.000 yıl öncesine dayanmaktadır. Günümüzde, Suriye mutfağı Kürt ve Arap mutfaklarından etkilenmiştir. Kürt ve Arap mutfağı oldukça tutulmakta olup Suriye'nin her yerinde döner lokantalarından Suriye otellerinin lüks lokantalarına kadar her yerde bulunabilinmektedir. Fast Foodlar, Arap, Kürt ve Batı mutfakları da oldukça popüler olup geniş miktarda bulunabilmektedir. Suriye mutfağı Kürtler ve Araplarla binlerce yıllık etkileşimle günümüze gelmiş gayet zengin ve farklı bir mutfaktır. Mutfağın temel malzemeleri kuzu eti, yöresel baharatlardır, pirinç ve bulgurdur. Bu nedenle ırak mutfağı ağır yemeklerden oluşur. Mutfağın temel bileşenleri Kebaplar, lahmacunlar, Etli yemekler ve hamurlu tatlılar olup dünyanın her yerinde tanınmakta ve tercih edilmektedir. Fast food tarzı Batı kültürünün de arttığı bu devirlerde, fast-food'la yarışabilir hızlı hazırlanabilen bir mutfaktır.

Romanya mutfağı, geleneksel olarak en çok Türk mutfağından, daha sonra da Avusturya, Alman, Yunan ve Macar mutfaklarından etkilenmiştir. Köfteler, çorbalar, dolmalar, tatlılar, salatalar dört yüzden yıldan fazla egemenliği altında kaldıkları Osmanlı İmparatorluğu'nun yemeklerine çok benzer. Alkollü içkilerden en çok şarap içilir. Romanya şarabı, dünyada en çok üretilen ilk on arasındadır. Bira da tercih edilen alkollü içkilerdendir.

<span class="mw-page-title-main">Beyti kebabı</span>

Beyti, kıyma veya kuzu etinden oluşan, şişte ızgara yapılan, lavaşa sarılı, üzerine domates sosu ve yoğurt ilave edilerek servis edilen bir Türk yemeğidir.

Kirde kebabı, bir çeşit kebaptır. Osmanlı saray mutfağında yer alır. İzmir'in yöresel lezzetlerindendir. Bayramlarda hazırlanır. Kirde kebabı, kuzu veya dana etiyle yapılan ana yemeklerden biridir. Baharatlarla harmanlanmış et, sebze ve domatesle pişirilip kat kat kreplerin arasına konularak yapılır. Üzerine kızgın tereyağıyla yoğurt konularak sunum yapılır.

Ramazan kebabı , bir çeşit kebaptır.

<span class="mw-page-title-main">Gyros</span>

Gyros dikey bir döner şişinde pişirilen ve domates, soğan, patates kızartması ve caciki gibi malzemelerle birlikte sarılmış veya pide ekmeğine doldurulmuş olarak servis edilen Yunan kökenli bir yemektir. Yunanistan'da normalde domuz eti veya bazen tavukla yapılırken diğer ülkelerde dana eti ve kuzu eti de kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Suvlaki</span>

Suvlaki, şişte ızgara edilmiş küçük et parçaları ve bazen sebzelerden oluşan bir Yunan fast food yiyeceğidir. Genellikle direkt şiş üzerinden sıcakken yenilir. Yanında limon, sos, dilimlenmiş domates ve soğan gibi sebzeler ve kızarmış patates ile birlikte veya pide içine dürüm yapılmış bir şekilde servis edilebilir. Yunanistan ve Kıbrıs'ta genellikle domuz eti kullanılmakla birlikte, bazı bölgelerde ve dünya genelinde tavuk, dana ve kuzu eti de kullanılabilmektedir.