İçeriğe atla

İskân politikası

Kontrol Edilmiş

İskân politikası, bir diğer kelime anlamıyla yerleştirme, konumlandırma politikası. Osmanlı Devleti'nin Rumeli'de alınan toprakları Türkleştirmek ve İslamlaştırmak amacıyla uyguladığı stratejidir.[1][2] Politikayı ilk olarak uygulayan padişahın Orhan Bey olduğu bilinmektedir.[2] Osmanlı Devleti, bu politikayı uzun yıllar boyunca devam ettirmiştir. Devletin gerilemesi ve toprak kayıplarının artmasıyla beraber, zamanla; politikanın uygulanmasında çeşitli sorunlar meydana gelmiştir.[3] []

Özellikleri

Fethedilen yerlere cami, çeşme, yol, köprü, medrese, hastane gibi yapılar inşa edilerek bölgeye Türk-İslam kimliği kazandırılmıştır.Fethedilen bölgelere Anadolu'dan göç ettirilen Türkler yerleştirilmiştir. Osmanlı Devleti, fethedilen yerdeki yerel halka hoşgörülü davranmış, inançlarına saygı göstermiş ve onların Osmanlı'ya bağlılıklarını sağlamıştır. Fethedilen yerlerin siyasal, askerî ve sosyal yönden güvenliğini sağlamıştır. Yapılacak olan fetihlerin devam etmesini sağlamıştır. Daha düzenli ve yerleşik bir düzen oluşturmuştur.[4] Rumeli’ye göç edenlerin, Anadolu’ya tekrar geri dönmemelerini sağlamıştır.

Sonuçları

  • Anadolu'daki bazı Türkler yurtlarından edildiği gerekçesiyle isyan etmiştir.
  • Balkanlarda Türk nüfusu artmış, Türk kültürü yayılmıştır.[5][]
  • Anadolu'da anlaşmazlık içinde olan ailelerden bir kısmı göçmen olarak Rumeli'ye yerleştirilmiştir; bu sayede iç çatışmalar engellenmiştir.
  • Dervişler ve şeyhler, orada bulunan yerel halka tekke ve zaviyeler aracığıyla İslamiyet'i yaymıştır.
  • Şehirlere, birtakım mimari eserler bırakılmıştır. Devlet, bu eserler sayesinde fethedilen bölgelerde kalıcılığı sağlamıştır.

Dipnotlar

  1. İskân politikası, ilk olarak Hayrabolu adlı şehirde uygulanmıştır.
  2. İskân politikasını ilk olarak uygulayan padişah Orhan Bey'dir.
  3. İskân politikasını düzenli olarak uygulayan padişah I. Murad'dır.

Kaynakça

  1. ^ "İskan politikası nedir osmanlı devletinin iskan politikası amaçları". www.hurriyet.com.tr. 12 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Haziran 2020. 
  2. ^ a b Ortaöğretim Tarih 10 Ders Kitabı. Millî Eğitim Bakanlığı. 2019. s. 61. 
  3. ^ Uluçay, Kerim Önder. "İskan politikası". www.derstarih.com. 9 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Haziran 2020. 
  4. ^ Gürer, Ahmet Şamil. "Osmanlı Devleti'nin İskân politikası ve tanzimat ilkelerinin konar-göçer ahali üzerindeki tatbiki". sobild.ankara.edu.tr. 24 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Haziran 2020. 
  5. ^ "Osmanlı devletinin iskan politikası nedir". www.sabah.com.tr. 9 Ocak 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Haziran 2020. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Karesi Beyliği</span> Türk beyliği

Karesi Beyliği, Karesioğulları Beyliği, Karasi Beyliği veya Karasioğulları Beyliği, Anadolu Selçuklu Devleti'nin gerilemesinden sonra Oğuz boyları tarafından Balıkesir-Çanakkale ve Bergama yöresinde kurulan Anadolu Türk beyliğidir. Eşrefoğulları'ndan sonra en kısa hüküm süren beyliktir. Bu yöredeki ilk Türk devletidir.

<span class="mw-page-title-main">Orhan Gazi</span> 2. Osmanlı padişahı (1324–1362)

Orhan Gazi veya Orhan Bey, Osmanlı İmparatorluğu'nun ikinci padişahıdır. 1324 ile 1362 yılları arasında hüküm sürmüştür. Babası Osman Gazi'den 16.000 km² olarak aldığı beyliği, oğlu I. Murad'a 95.000 km² ila 100.000 km² arsa bıraktığı biliniyor.

<span class="mw-page-title-main">Çimpe Kalesi</span>

Çimpe Kalesi, 14. yüzyılın ortalarında Osmanlı Ordusu tarafından fethedilen, Balkan topraklarının güneydoğu kesiminde Gelibolu Yarımadası’nda yer alan bir kaledir. 1352 yılında Osmanlı tarafından fethedilmiştir. 14. yüzyıl ortalarında Osmanlı Türklerinin Çimpe Kalesi’ni alarak Rumeli'ye geçişi Balkanlar'ın tarihinde oldukça önemli bir dönüm noktası olmuştur. Belgelerde kalenin adı “Cinbi”, “Çinpi” olarak da geçer.

<span class="mw-page-title-main">Dadaloğlu</span> Türk halk ozanı

Dadaloğlu, Osmanlı Devleti'nin Anadolu Türkmenlerini iskân etme politikasına karşı koymuş bir halk ozanıdır. 18. yüzyılın son çeyreğinde Kayseri'nin Tomarza ilçesinde doğup 19. yüzyılın ortalarında öldüğü bilinmektedir. Çukurova ve Binboğa dağları arasında yarı göçebe bir hayat sürmüştür. Doğum ve ölüm tarihleri hakkında kesin bilgi yoktur.

<span class="mw-page-title-main">Menteşe Beyliği</span> Anadoluda bir Türk beyliği

Menteşeoğulları Beyliği Anadolu Selçuklu Devleti'nin çökmesi ve dağılmasıyla başlayan Anadolu Beylikleri döneminde Güneybatı Anadolu’da kurulmuş bir Türk beyliğidir. Sınırları aşağı yukarı bugünkü Muğla iline denk gelen bu beyliğin hakimiyeti, 13. yüzyılın ortalarından 15. yüzyılın başlarına kadar devam etti. Diğer Anadolu Beylikleri gibi Osmanlı İmparatorluğu hakimiyetine girdi. Muğla ili Osmanlı Devleti'nin son dönemlerine kadar Menteşe Sancağı olarak anıldı.

<span class="mw-page-title-main">Yörükler</span> Göçebe Türk topluluğu

Yörükler, göçebe olan, çoğunlukla Anadolu dağlarında ve kısmen Balkan Yarımadası'nda yaşayan Oğuz kökenli bir Türk alt grubudur. Balkanlar'daki Yörükler, Kuzey Makedonya'nın doğu kesimlerinden Bulgaristan, Yunanistan ve Güney Trakya'ya kadar geniş bir alana yayılmıştır. İsimleri, "yürümek" anlamına gelen "yürü" fiilinden türemiştir, yürük olarak da adlandırılırlar. Yörükler, diğer sancaklar gibi bir toprak birimi değil, Osmanlı İmparatorluğu'nun ayrı bir örgüt birimi olan Yörük Sancağına bağlıydı.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesi</span> Türkiye ile Yunanistan arasında din esasına dayanılarak gerçekleştirilmiş zorunlu göç

Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesi, 1923 yılında Lozan Barış Antlaşması'na ek olarak yapılan sözleşme uyarınca Türkiye Cumhuriyeti ve Yunanistan Krallığı'nın kendi ülkelerinin yurttaşlarını din esası üzerine tehcir ve zorunlu göçe tabi tutmasına verilen addır. Göçe tabi tutulan kişilere ise mübadil denir.

<span class="mw-page-title-main">Afşar boyu</span> Oğuz Türklerinin yirmidört boyundan biri

Afşar boyu veya Avşar boyu, Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmud'a göre Divân-ı Lügati't-Türk'teki yirmi iki Oğuz bölüğünden diye tanımladığı altıncısıdır. Bu boyların Bozoklar kolundan Oğuz Kağan'ın oğlu Yıldız Han'ın dört oğlundan en büyüğü olan Afşar'ın soyundan gelir.

<span class="mw-page-title-main">On İki Ada Türkleri</span>

On İki Ada Türkleri, Trablusgarp Savaşı'ndaki İtalyan işgali sonrasında bu ülkenin yönetimine geçen On İki Ada'nın 1947'de Yunanistan'a bırakılmasıyla da Yunanistan vatandaşı haline gelmiş, günümüzde bu adalarda yaklaşık 5.000 kişilik bir nüfusa sahip Türk toplumu için ve bu toplum ile doğrudan bağları mevcut Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının memleketlerini ve/veya kökenlerini ifade etmek için kullanılan tanımdır. Söz konusu Türk toplumu özellikle Rodos ve İstanköy'de yoğunlaşmış olduğundan Rodos Türkleri veya İstanköy Türkleri tanımları da kullanılır. Rodos'ta yaşayan Türklerin sayısı 3.000 ve İstanköy'de yaşayan Türklerin sayısı ise 2.000. Ayrıca, Adalılar deyimi veya içlerinden bazıları evvelce Girit'ten bu adalara göçmüş olduğundan ve/veya kültür benzerlikleri nedeniyle, kısmen doğru olacak şekilde, Giritliler deyimi de kullanılıyor olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Muhacir</span>

Muhacir, Osmanlı Devleti tarafından kendi vatanlarındaki etnik temizlik veya savaş gibi sebeplerden dolayı Osmanlı İmparatorluğu'na göç eden Müslümanlara verilen genel isimdir. Türkçeye "Mekke'den Medine'ye göç eden" anlamındaki Arapça sözcükten geçmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Erdel, İvrindi</span>

Erdel, Balıkesir ilinin İvrindi ilçesine bağlı bir mahalledir.

<span class="mw-page-title-main">Dipsizgöl, İnegöl</span>

Dipsizgöl, Bursa ilinin İnegöl ilçesine bağlı bir mahalledir.

<span class="mw-page-title-main">Balaban, Büyükorhan</span>

Balaban, Bursa ilinin Büyükorhan ilçesine bağlı bir köydür. Bursa'ya 89 km, Büyükorhan'a 6 km uzaklıktadır.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı Yunanistanı</span>

1828 yılında yapılan Edirne Antlaşması ile bağımsızlığını kazanana kadar Yunanistan'ın büyük bir kısmı Osmanlı Devleti sınırları içindeydi.

Gelibolu'nun fethi hakkında fazla bilgi bulunmamaktadır. Sadece iki ordunun karşılaştığı ardından Osmanlı askerlerinin üstünlüğü ile savaşın bittiği ve Osmanlı Türklerinin Rumeli'ye geçtiği bilinmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Karalılar, Kırcaali</span>

Karalılar Köyü Bulgaristan'ın Kırcaali ilinin Ardino ilçesine bağlı bir köyüdür.

<span class="mw-page-title-main">Nohut ekmeği</span>

Nohut Ekmeği ya da Nohutlu Ekmek çok eski dönemlerden beri Orta Asya'da yapılan ve Türk göçleri ile Anadolu ve Rumeliye yayılmış bir ekmek.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'ye göçler</span>

Türkiye'ye göçler üç başlık altında incelenebilir.

İskân Kanunu, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 14 Haziran 1934'te kabul edilen ve 21 Haziran 1934'te T.C. Resmî Gazete'de yayımlanan yasadır. Göçle ilgili temel ilkeleri belirleyen yasayla birlikte Türk olmayan azınlıklara yönelik toplu ve zorunlu yeniden yerleştirme yoluyla yeni bir asimilasyon politikası yürürlüğe girdi. 26 Eylül 2006'da yürürlüğe giren İskân Kanunu ile yürürlükten kaldırıldı.

Osmanlı döneminde Bulgaristan tarihi, Osmanlı İmparatorluğu'nun, 14. yüzyılın sonlarında İkinci Bulgar İmparatorluğu'nun dağılmasıyla birlikte ortaya çıkan daha küçük krallıkların fethinden başlayıp, 1878'de Bulgaristan'ın bağımsızlığına kadar yaklaşık 500 yıllık bir zamanı kapsamaktadır. 93 Harbi'nin sonuçları ile beraber, işlevsel olarak bağımsızlığını kazanan yarı bağımsız bir Bulgaristan Prensliği kurulmuştur. 1885'te Doğu Rumeli'yi içerisine alan özerk Bulgaristan Prensliği, 1908 senesinde bağımsızlığını ilan etmiştir.