
Element, aynı cins atomlardan oluşan ve kimyasal yollarla kendinden daha basit ve farklı maddelere ayrılamayan saf maddelere verilen isimdir.

Hidrojen, sembolü H, atom numarası 1 olan kimyasal bir element. Standart sıcaklık ve basınç altında renksiz, kokusuz, metalik olmayan, tatsız, oldukça yanıcı ve H2 olarak bulunan bir diatomik gazdır. 1,00794 g/mol'lük atomik kütlesi ile tüm elementler arasında en hafif olanıdır. Periyodik cetvelin sol üst köşesinde yer alır. Hidrojenin adı, Yunancada "su oluşturan" anlamına gelen ὑδρογόνο'dan (idrogono) kelimesinden gelir.

Karbon, doğada yaygın bulunan ametal kimyasal elementtir. Evrende bolluk bakımından altıncı sırada yer alan karbon, kızgın yıldızlarda hidrojenin termonükleer yanmasında temel rol oynar. Dünyada hem doğal halde, hem de başka elementlerle bileşik halinde bulunan karbon, ağırlık olarak Dünya'nın yerkabuğunun yaklaşık %0,2'sini oluşturur. En arı (katışıksız) biçimleri elmas ve grafittir; daha düşük arılık derecelerinde maden kömürünün, kok kömürünün ve odun kömürünün bileşeni olarak bulunur. Atmosferin yaklaşık % 0,05'ini oluşturan ve bütün doğal sularda erimiş olarak bulunan karbon dioksit, kireç taşı ve mermer gibi karbonat mineralleri, kömürün, petrolün ve doğalgazın başlıca yapıtaşları olan hidrokarbonlar, en bol bulunan bileşikleridir.
Alkali metaller periyodik tablonun birinci grubunda yer alan metallerdir. Fransiyum dışında hepsi, yumuşak yapıda ve parlak görünümdedir.

Sodyum, periyodik cetvelde Na simgesi ile gösterilen ve atom numarası 11 olan element. Sodyum yumuşak ve kaygan bir metal olup alkali metaller grubuna aittir. Doğal bileşiklerin içinde bol miktarda bulunur. Yüksek oranda reaktiftir, sarı bir alevle yanar, su ile şiddetli reaksiyon verir ve havada hızla oksitlenir. Dolayısıyla, vazelin, gazyağı gibi hava ve su ile temasını kesecek bir ortamda saklanması gerekir.

Baryum (Yunanca'da βαρυς = ağır), sembolü Ba olan kimyasal bir elementtir. Ağır manasına gelen "barys" kelimesinden türemiştir. İngilizcede Barite ağırlık yoğunluk manasında kullanılmaktadır. Baryum elementinin atom numarası 56 olup Periyodik tablonun 6. sırasında ve 2. grubunda bulunur. 2. grupta bulunması özelliğinden dolayı Baryum bir toprak alkali metalidir. Baryum ilk defa 1774 yılında İsveçli kimyacı Carl Wilhelm Sheele tarafından tanımlanmıştır. Baryum element halinde beyaz-gri metalik rengindedir fakat yüksek reaktivitelikten dolayı element halinde bulunmaz. Baryum'un hemen hemen bütün bileşikleri ise zehirlidir. Metalik Ba yakıldığında elma yeşili bir renk verir. Metalik halde saklanması çok zordur. Aktif bir element olduğu için su, hava ve asitlerle kolayca reaksiyon verir. Toprak alkali grup içerisinde doğada en yaygın bulunan element Kalsiyum(Ca)dur. Bu sınıftaki metallerin özellikleri birbirine benzemesine karşın bilhassa Kalsiyum, Stronsiyum, Baryum diğerlerinden ayrılır. Bu üç element adi derecede suyu ayrıştırarak Hidrojen açığa çıkarır ve Hidroksit(OH) oluştururlar. Bu Hidroksitler de ısıtıldığında su kaybederek Oksit haline dönmektedirler. Karbonatları ısı karşısında kolay ayrışmasına karşın Baryum Karbonat (BaCO3) en zor ayrışanıdır. Sülfatları suda hemen hemen hiç erimez.

Demir, simgesi Fe ve atom numarası 26 olan kimyasal bir elementtir.

Osmiyum, simgesi Os, atom numarası 76, atom ağırlığı 190,23 akb, erime noktası 3045,0 °C, kaynama noktası 5027,0 °C olan bir geçiş metalidir. Oda sıcaklığında 22.59 g/cm³ ile bilinen en ağır yoğunluklu metaldir. Gümüşi renkte bulunur. Yunanca koku manasına gelen osmë 'den gelir. Tükenmez kalemlerin toplarında, bazı aletlerin millerinde ve flamanlarda kullanılır. Platin ile birlikte çıkar.

Platin, periyodik cetvelde Pt simgesi ile gösterilen kimyasal bir element olup atom numarası 78'dir. Ağır, dövülebilir, sünek, grimsi beyaz renkli, geçiş metalleri grubunda, kıymetli metallerdendir. Altından sonraki en kıymetli metaldir. Korozyona dayanıklı olup bazı bakır ve nikel cevherlerinde bulunur. Kuyumculukta, laboratuvar cihazlarında, elektrik kontaktlarında, diş hekimliğinde ve otomobil egzoz kontrol cihazlarında kullanılır.

Molibden, periyodik cetvelde atom numarası 42 ve simgesi Mo olan elementtir..

Bronz ya da tunç, bakırın önemli bir alaşımıdır. Tarihi bağlamda bakır ile kalay ve/veya arsenik'den oluşan bakır alaşımlarına tunç denir. Bununla birlikte günümüzde bronz kavramı çağdaş kullanımda bakırın bakır-nikel, bakır-berilyum ve bakır-çinko (pirinç) alaşımı dışındaki bütün alaşımları için kullanılmaktadır. Pirinç bakırın çinkoyla yaptığı alaşımdır. %10 çinko bulunduran pirince ticari bronz da denilmektedir.

Cıva sembolü "Hg" ve atom numarası 80 olan kimyasal element. "Hg" sembolü, Latincedeki hydrargyrum sözcüğünden gelir. Oda sıcaklığında sıvı hâlde bulunan Cıva için İngilizcede iki sözcük kullanılır: "mercury" ve "quicksilver".

İndiyum, "zayıf metal" sınıfında sembolü "In" olan, 49 protonlu kimyasal elementtir. 1863 yılında Alman kimyacılar Theodor Richter ve Ferdinand Reich tarafından bulundu.
Titanyum sembolü Ti olan 22 atom numaralı kimyasal elementtir.

Lantan, La sembolü ile bilinen, atom no: 57 ve atom ağırlığı: 138.92 olan kimyasal element.

Rodyum, periyodik tabloda Rh sembolüyle gösterilen atom numarası 45 olan elementtir. Az bulunan beyaz-gümüş renkte ve platin grubuna aittir. Alaşımlarda platinle birlikte katalizör olarak kullanılır. Kıymetli metaller arasında dünyada 3. en pahalı olanıdır.

Tulyum, atom numarası 69, atom ağırlığı 168,9, yoğunluğu 9,3 olan, yaklaşık 1500 °C'de eriyen nadir element.

Paladyum, Pd işaretiyle bilinen, platine benzer, atom no: 46 ve atom ağırlığı: 106.42 olan kimyasal element. 1803'te William Hyde Wollaston tarafından bulunan Kıymetli metallerden sayılır. Paladyum metali gruptaki metallerin en değerlisidir. Beyaz altın elde edilmesinde kullanılır. 21.09.2020 itibarıyla fiyatı 2,337.50$ ons'dur.

Asteroit madenciliği ya da uzay madenciliği, asteroitlerden ve dünyaya yakın küçük gezegenlerden hammadde çıkarılması işleminin adıdır. Asteroit madenciliği, asteroitlerden mineral ve gaz, uzayda inşa edilecek yapılarda kullanmak üzere demir, nikel ve titanyum, astronotların bu yapılarda çalışmalarını devam ettirebilmeleri için gerekli su ve oksijen, roket yakıtında kullanmak için hidrojen ve oksijen temin etmek gibi görevler üstlenir. Uzay araştırmalarında bu aktivitelere "yerinde kaynak temini" denir.
Toprak, Antik Yunanlılar tarafından "o zamanlar mevcut olan ısı kaynakları tarafından daha fazla değiştirilemeyen maddeler" olarak tanımlanmıştır. Alüminyum oksit ve magnezyum oksit gibi çeşitli oksitlerin toprak elementi olduğu düşünülüyordu. Beril toprağı ve zirkon toprağı gibi gerçek topraklar ile kireç toprağı ve barit toprağı gibi alkali topraklar arasında bir ayrım yapılmıştı. Bu maddeler saf maddeler yani element olarak kabul edilmişti. Fransız kimyager Antoine Laurent de Lavoisier daha sonra bunların muhtemelen oksijen ile o zamanlar hala bilinmeyen bazı metalik elementler arasındaki bileşikler olduğu sonucuna vardı.