İçeriğe atla

İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi

İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi

İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi (Fransızca: La Déclaration des droits de l'Homme et du citoyen) Fransız Devrimi'nin temelini oluşturan, 26 Ağustos 1789’da[1] demokrasi ve özgürlük sebep gösterilerek yayımlanan temel metinlerden birisi olmuştur.

1789 Fransız Devrimi'nin ardından, insan haklarını korumak amacıyla Fransız İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi yayımlandı. 26 Ağustos 1789'da Fransa Ulusal Meclisi'nde kabul edilen 1789 Fransız İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi, 1791′de kabul edilen Fransız Anayasası'na önsöz olarak eklenmiştir.

Bildiri; insanların özgür doğduğunu ve eşit yaşamaları gerektiğini, insanların zulme karşı direnme hakkı olduğunu, her türlü egemenliğin esasının millete dayalı olduğunu ve mutlak egemenliğin bir kişi ya da grubun elinde bulunamayacağını, devleti idare edenlerin esas olarak millete karşı sorumlu olduğunu, hiç kimsenin dini ve sosyal inançları yüzünden kınanamayacağını ortaya koyuyordu.

Tarihi

24 Mayıs 1773’te Fransa’da “Grande Loge Nationale”, yani günümüzün “Grand Orient de France”ı (GOdF) oluşturulmuştur ve bunun için Fransız Devrimi’nin başarıları olan ilkelerini içinde barındıran bir anayasa hazırlanmıştır. Grand Orient de France’ın bir genelgesinde sonradan İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi olarak değişen “yasa çoğunluğun ifadesidir” sözcükleri bulunmaktadır. İnsanlar daha sonra bundan gururla Demokrasisi’nin vatandaşları olarak anılmıştır.

İngiliz kolonilerinin Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi’nden sonra Marquis de Lafayette, 1777 yılında Amerikan bağımsızlığı, eşitlik, özgürlük ve kardeşlik fikirlerini savunmak için Amerika’ya gitmiştir. Böylece Protestanların yurttaşlık hakları için savaş vererek köleliğin kaldırılması için çaba göstermiştir. Özgürlük düşüncesinin inançlı demokratı ve savunucusu olarak “Demokrasi ve İnsan Hakları” için oldukça uğraşmıştır. Bu iki kavram Amerika’da ilk defa asıl olarak George Mason’un kaleminden çıkarak 1776’da “Virjinya İnsan Hakları Bildirgesi”nde kesin olarak belirlenmiştir. Bu dönemde Lafayette George Washington’un yanında Mason Locası’nda yer almıştır.

1778’de Fransa ve Amerika İngiltere’ye karşı birlik olmuş ve İngiltere Fransa’ya savaş ilan etmiştir.

İçerik

İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi bir önsöz ve 17 maddeden oluşmaktadır. Bunlar; insanların hakları ve ulus üzerinde varılan temel hükümleri içermektedir. Bu hükümler özgürlük, mülkiyet, güvenlik ve baskıya karşı koyma gibi doğal ve devredilemez hakların vatandaşlara verilmesi gerektiğini ifade etmektedir. Her bir insan özellikle hukuk ve kanun önünde eşit olmalıdır. Aynı zamanda mason ve devlet teorisyeni Montesquieu tarafından kendi yazdığı “Kanunların Ruhu” adlı kitabında da talep edilen demokratik güçler ayrılığını da içermektedir.

Önsöz

Ulusal Meclisin tasarladığı gibi Fransız halkının temsilcileri, tek sebebinin resmî kötü durum ve yönetim bozukluğunun olduğu insan hakları konusundaki habersizlik, dikkatsizlik veya küçümsemeyi de göz önünde tutarak; insanların doğal, devredilemez ve kutsal olan haklarını önemli bir bildirge ile açıklamaya karar vermiştir. Bunun amaçları da;

  • Toplumun tüm üyelerinin bu bildirgeyi bilmesi ve hak ile görevlerini hatırlaması
  • Yasama ve yürütme eylemlerinin diğer politik kurumlarla karşılaştırılabilmesi ve bu sayede kurallara uyulmasının sağlanması
  • Basit ve tartışılmaz ilkelerden oluşan vatandaş haklarının, daima anayasanın ve kamu refahının korunması ile bir yol alınmasıdır.

Buna uygun olarak da ulusal meclis en büyük varlık olan insan ve yurttaş haklarının korunmasını kabul edip açıklamıştır.[2]

Madde 1 İnsanlar, haklar bakımından özgür ve eşit doğar ve yaşarlar. Sosyal farklılıklar ancak ortak faydaya dayanabilir.

Madde 2 Her bir politik birleşmenin amacı; doğal ve dokunulamaz insan haklarını korumaktır. Bunlar; özgürlük hakkı, mülkiyet hakkı, güvenlik hakkı ve baskıya karşı direnme hakkıdır.

Madde 3 Egemenliğin temeli, esas olarak ulustadır. Hiçbir kuruluş, hiçbir kimse açıkça ulustan kaynaklanmayan bir iktidarı kullanamaz.

Madde 4 Özgürlük başkalarına zarar vermeden istediğini yapabilmektir: Her bir insanın doğal haklarını kullanması da toplumun diğer üyelerinin de aynı hakları kullanmasını garanti altına alacak sınırlar içindedir. Bu sınırlar da sadece yasalarla belirlenebilir.

Madde 5 Yasa sadece topluma zarar verebilecek eylemleri yasaklar. Yasaların yasaklamadığı hiçbir şey engellenemez ve kimse yasanın emretmediği bir şeyi yapmaya da zorlanamaz.

Madde 6 Yasa genel iradenin ifadesidir. Bütün yurttaşlar bizzat veya temsilcileri aracılığıyla yasaların oluşturulmasına katılma hakkına sahiptir. Koruyan veya cezalandıran olarak yasa herkes için aynı olmalıdır. Bütün yurttaşlar yasalar önünde eşit olduğu için yeteneklerine uygun olarak ve özellikler ile yetenekleri konusunda ayrım görmeden, her türlü rütbe, mevkii ve göreve de eşit olarak getirilirler.

Madde 7 Yasanın belirlediği haller veya yasanın öngördüğü biçimin dışında başka bir yoldan hiç kimse suçlanamaz, yakalanamaz ve tutuklanamaz. Keyfi düzenlemeler yapılmasını isteyen, keyfi emirler veren, bunları uygulayan veya uygulanmasına izin verenler cezalandırılmalıdır. Ancak yasaya uymaya davet edilen veya yasalarca yakalanan her yurttaş yasalara itaat etmelidir. Yasalara karşı gelmek onu suçlu kılar.

Madde 8 Yasalar sadece kesin ve açık bir şekilde gerekliliği olan cezalar belirlemelidir ve hiç kimse suçun işlenmesinden önce ilan edilen ve gereği şekilde uygulanan yasalar dışındaki başka bir yasa nedeniyle cezalandırılamaz.

Madde 9 Her insan suçlu olduğuna karar verilinceye kadar masum sayıldığı için; tutuklanması kaçınılmaz olduğunda, yani suçlu olduğu karar verildiğinde göreceği sertlik yasa tarafından ağır bir şekilde cezalandırılmalıdır.

Madde 10 Hiç kimse, dışavurumu yasalarla oluşturulan düzene zarar vermediği sürece inançları nedeniyle sorumlu tutulamaz.

Madde 11 Düşüncelerin ve inançların serbestçe dışavurumu en değerli insan haklarından bir tanesidir. Her bir yurttaş yasaların belirlediği durumlarda bu özgürlüklerin kötüye kullanımından sorumlu olmak şartı ile bu ifadelerini özgürce konuşabilir, yazabilir ve yayınlayabilir.

Madde 12 İnsan ve yurttaş haklarının garanti altına alınması resmî bir gücü gerektirmektedir. Bu güç herkesin yararı için oluşturulmuştur. Bu gücü kendilerine emanet edilenlerin özel çıkarları için oluşturulmamıştır.

Madde 13 Bu kamusal gücün ve yönetim görevlerinin devamlılığını sağlamak için genel bir vergi zorunludur. Bu vergilendirme bütün yurttaşların olanaklarına göre eşit ölçüde bölünmelidir.

Madde 14 Bütün yurttaşlar bizzat veya temsilcileri aracılığıyla verginin gerekliliğini belirleme, bunu serbestçe kabul etme, bu vergilerin kullanımını gözlemleme ve verginin miktarını, matrahını, tahsil şekli ve süresini belirleme hakkına sahiptir.

Madde 15 Toplum tüm kamu görevlilerinden, görevleriyle ilgili olarak hesap sorma hakkına sahiptir.

Madde 16 Hakların güven altına alınmadığı ve güçler ayrılığının belirlenmediği bir toplumun anayasası yoktur.

Madde 17 Mülkiyet dokunulmaz ve kutsal bir hak olduğu için, yasaların belirlediği kamusal gereklilik açıkça doğmadıkça ve meşru bir tazminat ödenmedikçe kimse bu haktan yoksun bırakılamaz.[3]

Kaynakça

  1. ^ "1789 Fransız Bildirisi ve 1948 Evrensel İnsan Hakları Bildirisi" (PDF). Doç. Dr. Jale Civelek. dergipark.org.tr. Erişim tarihi: 18 Mayıs 2020. []
  2. ^ "26 Ağustos 1789 İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi", 17. Die Gaste. Mayıs-Temmuz 2011. 19 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Mayıs 2020. 
  3. ^ Kaynak17 Temmuz 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

İlgili Araştırma Makaleleri

Liberalizm, bireysel özgürlük üzerine kurulan bir siyasi felsefe veya dünya görüşüdür. Bireysel özgürlük ve bireysel haklar düşüncesiyle yola çıkan liberalizm, daha sonraki yıllarda farklı türlere bölündü ve bireylerin eşitlik ilkesinin de önemini vurgulamaya başladı. Klasik liberalizm bireysel özgürlüklerin rolünü vurgularken, sosyal liberalizm özgürlüğe vurgu yaptığı kadar; bireylerin eşitlik hakkı ilkesinin önemine vurgu yapar ve özgürlük ile eşitlik arasında denge kurmayı amaçlar. Liberal görüşü savunanlar geniş bir görüş dizisi benimsemekle birlikte genellikle ifade özgürlüğü, inanç özgürlüğü, basın özgürlüğü, sivil haklar ve sivil özgürlükler, seküler devlet, liberal demokrasi, ekonomik ve siyasi özgürlük, hukukun üstünlüğü, özel mülkiyet ve piyasa ekonomisi gibi fikirleri destekler.

<span class="mw-page-title-main">Amerikan Bağımsızlık Bildirisi</span> Amerikanın Britanyadan ayrılığını açıklayan bildirge

Amerikan Bağımsızlık Bildirisi, Amerika Birleşik Devletleri'ni kuran belgedir. Belge, 4 Temmuz 1776'da Philadelphia'daki daha sonra "Independence Hall" adı verilen Pennsylvania Eyalet Evi'ndeki İkinci Kıta Kongresi'nde kabul edildi. Bildiri, dünyaya On Üç Koloni'nin neden artık Britanya sömürgesi değil de bağımsız egemen eyalet olarak görüldüğünü açıklamakta.

<span class="mw-page-title-main">İnsan hakları</span> İnsanlığın evrensel değerleri

İnsan hakları, tüm insanların sadece insan olmakla sahip olduğu temel hak ve özgürlüklere denir. İnsan hakları; ırk, ulus, etnik köken, dış görünüş, din, dil,ense ve cinsiyet ayrımı gözetmeksizin tüm insanların yararlanabileceği haklardır. Bu hakları kullanmakta herkes eşittir. Diğer yandan insan hakları terimi bir ideali içerir. Bu terimi kullananlar, bu alanda olanı değil, olması gerekeni dile getirirler.

<span class="mw-page-title-main">Olympe de Gouges</span>

Olympe de Gouges Fransızca telaffuz: [olɛ̃p də ɡuʒ] , Fransız filozof, yazar, kadın hakları savunucusu, aktivist ve oyun yazarı.

<span class="mw-page-title-main">Fransız Devrimi</span> 1789dan 1799a kadar Fransada devrim

Fransız Devrimi veya Fransız İhtilâli (1789-1799), Fransa'daki mutlak monarşinin devrilip yerine cumhuriyetin kurulması ve Katolik Kilisesi'nin ciddi reformlara gitmeye zorlanmasıdır. Milliyetçilik akımını ve Yakınçağ'ı başlatmasıyla Avrupa ve Dünya tarihinde büyük bir dönüm noktası olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">İnsan Hakları Evrensel Bildirisi</span> BM İnsan Hakları Komisyonunca 1948de kabul edilen bildiri

İnsan Hakları Evrensel Bildirisi, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu'nun Haziran 1948'de hazırladığı ve birkaç değişiklik yapıldıktan sonra 10 Aralık 1948'de, BM Genel Kurulunun Paris'te yapılan 183. oturumunda kabul edilen 30 maddelik bildiridir.

<span class="mw-page-title-main">Telif hakkı</span> aklın orijinal bir eseri üzerinde gerçek veya tüzel bir kişinin sahip olduğu tüm özel ayrıcalıklar

Telif hakkı, bir kişi ya da kişilerin her türlü fikrî emeği ile meydana getirdiği bilgi, düşünce, sanat eseri ve ürününün kullanılması ve kopyalanması ile ilgili hukuken sağlanan haklardır. Telif hakkının doğması için tescile gerek yoktur. Fikir ve sanat eserleri üzerindeki haklar eserin üretilmesiyle birlikte doğar. Bununla birlikte eser sahibi isterse ülkenin ilgili tescil birimlerinde isteğe bağlı olarak kayıt tescili yaptırabilir. Telif hakları, genellikle belli bir süre için geçerlidir.

<span class="mw-page-title-main">Siyaset felsefesi</span> felsefe ve siyaset bilimi alt disiplini

Siyaset felsefesi, devlet, hükûmet, siyaset, özgürlük, mülkiyet, meşruiyet, haklar, hukuk gibi konular hakkındaki, bu kavramlar nedir, neden ihtiyaç vardır, bir hükûmeti ne meşru kılar, devlet hangi özgürlükleri ve hakları neden korumalıdır, hangi biçimde kurumsallaşmalıdır, kanun nedir, vatandaşın devlete karşı yükümlülükleri nelerdir, bir hükûmet yasal olarak neden ve nasıl görevden çekilmelidir gibi temel sorulara cevap arayan ve bu konuları felsefeden faydalanarak inceleyen sosyal bilim dalıdır.

Doğal hukuk kuramı, doğal hukuk veya doğa hukuku içeriği doğal olarak var olan, doğal olarak ayarlanmış ve her şeyin üzerinde geçerliliğe sahip bir hukuk olarak tanımlanabilir. Doğal hukuk; insanın akılla erişebileceği, yazılı olmayan hukuk kuralıdır. Bu kuramı destekleyenler arasında Aristoteles ve Thomas Aquinas da yer alır ki, Aquinas'ın tavrı Katolik Kilisesi tarafından da kabul edilmektedir. Doğal hukuk kuramı, gerek etik gerekse hukuk felsefesi açısından büyük önem taşımaktadır ve farklı filozofları farklı yönlerde etkilemiştir.

<span class="mw-page-title-main">Frédéric Bastiat</span> Fransız siyasetçi (1801-1850)

Claude-Frédéric Bastiat Fransız ekonomist, yazar ve Fransız Liberal Okulu'nun önde gelen bir üyesiydi.

<span class="mw-page-title-main">Kadın hakları</span>

Kadın hakları, kadınların erkeklerle eşit şekilde sahip olduğu sosyoekonomik, siyasi ve yasal hakların tamamına verilen isim.

Anayasal cumhuriyet ya da Meşruti cumhuriyet, devlet yönetiminin tamamen anayasaya dayanması anlamına gelir. Yasama, yürütme ve yargının anayasaya dayanması, devlet iktidarını sınırlayan ve kişi haklarını güvence altına alan bir durumdur. Çünkü, 1789 İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi'nin 16. maddesine göre, insan haklarının sağlanmadığı ve kuvvetler ayrılığının belirtilmediği bir toplumda anayasa yoktur.

Lâik hukuk insanların bir toplum olarak birlikte yaşama ihtiyacından doğan, kaynağını doğrudan insan aklından alan, toplumsal gereksinimlere göre değişebilen, evrensel nitelikte genel geçerliliğe sahip olduğu kabul edilen hukuk anlayışıdır.

Zarar ilkesi, bireylerin eylemlerinin sadece diğer bireylere zarar vermemek için sınırlanması gerektiğini öne sürer. John Stuart Mill, 1859 tarihli "Özgürlük Üzerine" adlı denemesinde ilkeyi şu şekilde açıklamıştır: "Medeni bir toplumun herhangi bir üyesi üzerinde, isteğine karşı doğru bir şekilde uygulanabilecek gücün tek amacı, başkalarına zarar verilmemesini sağlamaktır." Bu ilke, Fransa'nın 1789 tarihli İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi'nde de şu şekilde ifade edilmiştir: "Özgürlük, başkalarına zarar vermeyen her şeyi yapma özgürlüğünde yatar; bu nedenle her insanın doğal haklarının sınırları, diğer toplum üyelerine aynı hakları sağlayanlar dışında belirlenemez. Bu sınırlar yalnızca yasalarla belirlenebilir." Bu ilke, daha önce Thomas Jefferson'ın 1785 tarihli "Virginia Eyaleti Üzerine Notlar" adlı eserinde de ifade edilmiştir. Jefferson burada, "Hükümetin meşru güçleri, sadece başkalarına zarar veren eylemlere kadar uzanır" şeklinde yazmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Haklar Bildirisi</span>

Haklar Bildirisi, ABD Anayasası'nın 15 Aralık 1791'de tek bir bölüm olarak kabul edilen ilk 10 ek maddesidir. Haklar Bildirisi'nin esin kaynakları Magna Carta, İngiliz Haklar Bildirgesi ve kolonilerin krala ve parlamentoya karşı yürüttüğü mücadele ile Amerikan halkı arasında gitgide yaygınlaşan eşitlik düşüncesidir. Haklar Bildirisi, Bu maddelerle birey haklarına ilişkin güvenceleri ve federal yönetim ile eyalet yönetimlerine getirilen sınırlamaları pekiştirmiştir. James Madison tarafından 1789'da Amerika Birleşik Devletleri'nin Birinci Kongresi'ne bir dizi makale olarak sunuldu ve eyaletlerin dörtte üçü tarafından onaylandıktan sonra 15 Aralık 1791'de yürürlüğe girdi.

<span class="mw-page-title-main">Kanun önünde eşitlik</span>

Kanun önünde eşitlik veya hukuksal eşitlik, bireylerin birer hukuksal kişilik olmaları nedeniyle yasa önünde eşitliklerini anlatan ilkedir. Özellikle çoğulcu demokrasilerde gelişmiş bir kavramdır. Yasalar; herkes için, toplum içindeki yeri, ekonomik gücü, toplumsal kökeni, cinsiyeti gözetilmeden, herhangi bir ayrım yapılmadan düzenlenip uygulanır.

<span class="mw-page-title-main">Amerika Birleşik Devletleri Yüce Mahkemesi</span> Amerika Birleşik Devletlerindeki en yüksek mahkeme

Amerika Birleşik Devletleri Yüce Mahkemesi, en üst düzey temyiz mahkemesi ve kararlarıyla ABD Anayasası'nı yorumlayan organ. Açılan davalar çerçevesinde devletin ulusa, eyaletin eyalete ve hükûmetin yurttaşa karşı yetkilerinin sınırlarını belirler.

"Bütün insanlar eşit yaratılmıştır" ifadesi, 1776'da Amerikan Devrimi'nin başlangıcında Thomas Jefferson tarafından yazılan ABD Bağımsızlık Bildirgesi'nde ünlü bir şekilde yer almaktadır. Cümlenin tamamı şöyledir: "Bu gerçeklerin apaçık olduğunu, tüm insanların eşit yaratıldığını, Yaratıcıları tarafından bazı devredilemez haklarla donatıldıklarını, bunların arasında Yaşam, Özgürlük ve Mutluluk arayışı olduğunu kabul ediyoruz." Bu ifade John Locke'un yazılarından esinlenilmiş ve Amerikan tarihindeki çeşitli etkili şahsiyetler tarafından kullanılmıştır. Amerikan Devrimi döneminden kalma önemli ve kalıcı bir ifade olarak kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Haklar Bildirgesi</span> bir toplumun vatandaşlarına temel hakların ilanı

Haklar Bildirgesi, temel haklar bildirgesi, haklar beyannamesi veya haklar şartnamesi, bir ülkenin vatandaşlarına ait en önemli hakları içeren bir listedir. Amacı, bu hakları kamu görevlileri ve özel vatandaşlar tarafından ihlallere karşı korumaktır.

<span class="mw-page-title-main">Kadın ve Yurttaş Hakları Bildirgesi</span> Fransız feminist Oymphe de Gouges tarafından yazılmış 1791 tarihli manifesto

Kadın ve Yurttaş Hakları Bildirgesi, 14 Eylül 1791'de Fransız aktivist, feminist ve oyun yazarı Olympe de Gouges'in 1789 İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi'ne yanıt olarak yazılmıştır. Olympe de Gouges Bu belgeyi 15 Eylül'de yayınlayarak, Fransız Devrimi'nin toplumsal cinsiyet eşitliğini tanımasındaki başarısızlıklarını ortaya çıkarmayı umuyordu. Yazılarının bir sonucu olarak, de Gouges vatana ihanetle suçlandı, yargılandı ve mahkûm edildi, en sonunda da Jirondenlerle birlikte idam edildi.