İçeriğe atla

İnsan gözü

Kontrol Edilmiş
Yüzün sağ tarafındaki göz, görünür bileşenlerini gösterir: beyaz sklera, açık kahverengi iris, göz kapakları ve kirpiklerle çevrili göz çukurunda siyah göz bebeği
1. vitreus cisim 2. ora serrata 3. siliyer kas 4. siliyer zonüller 5. Schlemm kanalı 6. göz bebeği 7. ön oda 8. kornea 9. iris 10. mercek korteksi 11. mercek çekirdeği 12. siliyer süreç 13. konjonktiva 14. alt eğik kas 15. alt rektus kası 16. medial rektus kası 17. retinal arterler ve damarlar 18. optik disk 19. dura mater 20. merkezi retinal arter 21. merkezi retinal damar 22. optik sinir 23. girdaplı damar 24. ampuler kılıf 25 sarı benek 26. fovea 27. sklera 28. koroid 29. üst rektus kası 30. retina

İnsan gözü, görünür ışığa tepki veren ve görsel bilgilerin, nesneleri görmek, dengeyi korumak ve günlük ritmi korumak gibi çeşitli amaçlarla kullanılmasına izin veren duyusal sinir sisteminin organıdır.

Arizona Göz modeli. "A" diyoptri cinsinden konaklamadır.

Göz yaşayan bir optik cihaz olarak düşünülebilir. Gözün en dıştaki beyaz kısmı (sklera) gibi dış katmanları ile yaklaşık olarak küresel şekillidir ve iç katmanlarından biri (pigmentli koroid) gözün optik ekseni dışında gözü esasen geçirmez tutar.

Optik bileşenler sırasıyla optik eksen boyunca, gözün optik gücünün çoğunu oluşturan ve dış dünyadan gelen ışığın odaklanmasını büyük ölçüde sağlayan birinci mercek (kornea – gözün şeffaf kısmı), diyafram (iris– gözün renkli kısmı) gözün içine giren ışık miktarını kontrol eden açıklık (göz bebeği), daha sonra ışığın görüntülere odaklanmasını sağlayan başka bir mercek (kristal mercek) ve son olarak görüntülerin düşüp işlendiği gözün ışığa duyarlı kısmı (retina) 'dan oluşur.

Retina, optik sinir yoluyla beyinle bağlantı kurar. Gözün geri kalan bileşenleri gözün gerekli şeklini almasını sağlar, besler, bakımını yapar ve korur.

Retinadaki üç tip hücre, ışık enerjisini sinir sistemi tarafından kullanılan elektrik enerjisine dönüştürür: çubuklar az yoğun ışığa yanıt verir ve düşük çözünürlüklü, siyah beyaz görüntülerin algılanmasına katkı yapar; koniler yüksek yoğunluklu ışığa yanıt verir ve yüksek çözünürlüklü, renkli görüntülerin algılanmasına katkı yapar; ve yakın zamanda keşfedilen ışığa duyarlı ganglion hücreleri, tüm ışık yoğunluklarına tepki verip retinaya ulaşan ışık miktarının ayarlanmasına, melatonin hormonunun düzenlenmesine ve baskılanmasına ve sirkadiyen ritmin sağlanmasına katkı yapar.[1]

Yapı

A detailed depiction of eye using a 3D medical illustration
Gözün ayrıntılı tıbbi çizimi
İnsan gözünün MRI taraması

İnsan yüzünün solunda ve sağında iki gözü vardır. Gözler kafatasının içinde göz çukuru denilen kemikli boşluklardadır.

Göz hareketlerini kontrol eden altı adet ekstraoküler kas vardır. Gözün önden görünen kısmı beyazımsı sklera, renkli iris ve göz bebeğinden oluşur. Bunun üzerinde konjonktiva adı verilen ince bir tabaka vardır. Ön kısma gözün ön segmenti de denir.

Göz mükemmel küre şeklinde değildir; daha ziyade anterior (ön) segment ve posterior (arka) segmentten oluşan kaynaşmış iki parçalı ünitedir. Ön segment kornea, iris ve lensten oluşur.

Kornea şeffaftır ve daha kavislidir ve vitreus, retina, koroid ve sklera adı verilen dış beyaz kabuktan oluşan daha büyük arka segmentle bağlantılıdır. Korneanın çapı genellikle yaklaşık 11,5 milimetre (0,45 in) ve merkezine yakın kalınlığı 0,5 mm (500 μm)'dir.

Arka odacık geri kalan altıda beşi oluşturur; çapı genellikle yaklaşık 24 milimetre (0,94 in)'dir. Limbus denilen alan kornea ve sklerayı birbirine bağlar.

İris, siyah gibi görünen, gözün merkezini (göz bebeği) eşmerkezli olarak çevreleyen pigmentli dairesel yapıdır. Göze giren ışık miktarını kontrol eden göz bebeği boyutu irisin dilatör ve sfinkter kasları tarafından ayarlanır.

Işık enerjisi göze korneadan, göz bebeğinden ve daha sonra mercek yoluyla girer. Mercek şekli yakın odaklama (uyum) için değiştirilir ve siliyer kas tarafından kontrol edilir. İki mercek arasında, her biri optik yolda ilerleyen ışığı kıran dört optik yüzey vardır.

Optik sistemin geometrisini açıklayan temel modellerden biri Arizona Göz modelidir.[2] Bu model gözün uyumunu geometrik olarak açıklar. Retinanın ışığa duyarlı hücrelerine (fotoreseptör konileri ve çubukları) düşen ışık fotonları, optik sinir tarafından beyne iletilen ve görme olarak yorumlanan elektrik sinyallerine dönüştürülür.

Boyut

Gözün boyutu yetişkinler arasında yalnızca bir veya 2 milimetre farklıdır. Göz küresi genellikle genişliğinden daha kısadır. Yetişkin bir insan gözünün sagittal dikey (yüksekliği) yaklaşık 23,7 milimetre (0,93 in), enlemesine yatay çapı (genişlik) 24,2 milimetre (0,95 in) ve eksenel ön-arka boyutu (derinlik) ortalama 22,0-24,8 milimetre (0,87-0,98 in) olup cinsiyetler ve yaş grupları arasında anlamlı bir fark yoktur.[3] Enine çap ile göz çukurunun genişliği arasında güçlü bir ortak ilişki bulunmuştur (r = 0,88).[3] Tipik bir yetişkin gözünün önden arkaya çapı 24 milimetre (0,94 in) ve hacmi 6 santimetreküp (0,37 cu in)‘tür.[4]

Göz küresi hızlı büyür ve doğumda yaklaşık 16-17 milimetre (0,63-0,67 in) çapından üç yaşına gelindiğinde 22,5-23 milimetre (0,89-0,91 in)'ye çıkar. 12 yaşına gelindiğinde göz tam boyutuna ulaşır.

Bileşenler

İnsan gözünün şematik diyagramı. Sağ göz yatay bölümünün görüntüsü.

Göz, çeşitli anatomik yapıları çevreleyen üç kat veya katmandan oluşur. Lifli tunik denilen en dış katman, göze şekil veren ve daha derindeki yapıları destekleyen kornea ve skleradan oluşur. Vasküler tunik veya uvea adlı orta tabaka koroid, kirpiksi cisim, pigmentli epitel ve iristen oluşur. En içteki retina, oksijenlenmesini koroid kan damarlarından (arka tarafta) ve retina damarlarından (ön tarafta) alır.

Gözün boşlukları önde kornea ile mercek arasında sulu humourla, merceğin arkasında ise jöle benzeri bir madde olan vitreus cisim ile arka boşluğun tamamını doldurur. Sulu humour, kornea ile iris arasındaki ön oda ve iris ile mercek arasındaki arka oda olan iki alanda bulunan berrak sulu sıvıdır. Lens, konaklama (odaklanma) amacıyla lensin şeklini değiştirmek için kas kuvvetlerini ileten yüzlerce ince şeffaf liflerden oluşan askı bağı (Zinn zonülü) tarafından siliyer gövdeye asılır. Vitreus cisim, su ve proteinlerden oluşan, ona jöle benzeri ve yapışkan bir bileşim veren berrak bir maddedir.[5]

Gözün dış kısımları

Ekstraoküler kaslar

Her gözün göz çukurunda yedi adet göz dışı kas vardır.[6] Bu kaslardan altısı göz hareketlerini, yedincisi ise üst göz kapak hareketini kumanda eder. Altı kas dört rektus kasıdır - lateral rektus, medial rektus, alt rektus ve üst rektus ve iki eğik kas, alt eğik ve üst eğik. Yedinci kas, levator palpebra superioris kasıdır. Kaslar farklı gerilimler uyguladığında, küreye tork uygulanır ve bu tork onun neredeyse saf bir dönüşle, yalnızca yaklaşık bir milimetre ötelemeyle dönmesine neden olur.[7] Böylece gözün göz merkezindeki tek bir nokta etrafında dönme hareketi yaptığı düşünülebilir.

Görüş

Görüş alanı

İnsan gözünün yan görünümü, yaklaşık 90° zamansal açıdan bakıldığında, iris ve gözbebeğinin, kornea ve sulu humourın optik özellikleri nedeniyle izleyiciye doğru nasıl dönmüş göründüğünü gösterir.

İnsan gözünün (sabitleme noktasından, yani kişinin bakışının yönlendirildiği noktadan ölçülür) görüş alanı yüzün anatomisine göre değişir, ancak tipik olarak 30° üste (yukarı, kaşla sınırlı), 45° nazal (burunla sınırlı), 70° alta (aşağı) ve 100° temporal (şakağa doğru) şeklindedir.[8][9][10] Her iki göz için, birleşik (binoküler görüş) görüş alanı yaklaşık 100° dikey ve maksimum 190° yataydır; bunun yaklaşık 120°'si yaklaşık 40 derecelik iki tek gözlü alanla (her iki gözle görülen) çevrelenen binoküler görüş alanını (tek gözle görülen) oluşturur.[11][12]

Binoküler görüş için 4,17 steradyan veya 13.700 kare derecelik alandır.[13] Yandan geniş açılarla bakıldığında iris ve gözbebeği bakan kişi tarafından hala görülebilir, bu ise kişinin bu açıda çevresel görüşünün olduğunu gösterir.[14][15][16]

Dinamik aralık

Retinanın statik zıtlık oranı yaklaşık 100:1'dir (yaklaşık 6,5 f-stop). Göz, bir hedefi yakalamak için hızla hareket ettiğinde (seğirmeler), gözbebeğinin boyutunu ayarlayan irisi ayarlayarak pozlamayı yeniden ayarlar. İlk karanlığa uyum yaklaşık dört saniyelik derin ve kesintisiz karanlıkta gerçekleşir. Retina çubuk fotoreseptörlerindeki ayarlamalarıyla tam uyum otuz dakika içinde %80 oranında tamamlanır. Süreç doğrusal değil çok yönlüdür. Bu nedenle ışığa maruz kalmanın kesintiye uğraması karanlığa uyum sürecinin yeniden başlatılmasını gerektirir.

İnsanın gözbebeği, çevreye uyum sağlamak için 2 mm'den 8 mm'ye kadar boyutlara sahip olabilir.

İnsan gözü, 10−6 cd/m2 veya metrekare başına milyonda bir kandela (0,000001) ile metrekare başına 108 cd/m2 veya yüz milyon (100.000.000) kandela arasındaki parlaklığı algılayabilir.[17][18][19] (yani 1014 veya yüz trilyon 100.000.000.000.000, yaklaşık 46,5 f-stop aralığına sahiptir). Bu aralık öğle güneşine bakmayı (109 cd/m2)[20] veya yıldırım düşmesini içermez.

Aralığın alt ucunda, geniş bir görüş alanında yaklaşık 10−6 cd/m2‘lik (metrekare başına 0,000001 kandela) sabit ışık için mutlak bir görüş eşiği vardır.[21][22]

Aralığın üst sınırı, normal görsel performans açısından 108 cd/m2 (100.000.000 veya metrekare başına yüz milyon kandela) olarak verilmiştir.[23]

Gözbebeğinin büyümesi ve küçülmesi

Göz, kamera gibi optik aletlerde bulunan merceklere benzer bir mercek içerir ve aynı fizik ilkeleri uygulanabilir. İnsan gözünün göz bebeği gözün açıklığıdır; iris, açıklık durdurucu görevi yapan diyaframdır. Korneadaki kırılma, etkili açıklığın (giriş gözbebeği) fiziksel gözbebeği çapından biraz farklı olmasına neden olur. Giriş gözbebeği çapı genellikle yaklaşık 4 mm'dir, ancak aydınlık bir yerde 2 mm'den (f/8,3) karanlıkta 8 mm'ye (f/2,1) kadar değişebilir. İkinci değer yaşla birlikte yavaş yavaş azalır; Yaşlı insanların gözleri bazen karanlıkta 5–6 mm'yi geçmeyecek kadar genişler ve ışıkta 1 mm kadar küçük olabilir.[24][25]

Hareket

Işık çemberi, optik sinirin retinadan çıktığı optik disk'tir

Görüntüler retinada saniyede birkaç dereceden fazla kayıyorsa, insan beynindeki görsel sistem bilgiyi işlemek için çok yavaş kalır.[26] Dolayısıyla hareket halindeyken görebilmek için beynin, gözleri çevirerek başın hareketini telafi etmesi gerekir. Ön gözlü hayvanların retinasında çok yüksek görme keskinliğine sahip küçük fovea centralis alanı vardır. İnsanlarda yaklaşık 2 derecelik görüş açısını kapsar. Dünyayı net görebilmek için beynin, göz önüne alınan nesnenin görüntüsü foveaya düşecek şekilde gözleri çevirmesi gerekir. Göz hareketlerinin doğru yapılamaması ciddi görme bozukluklarına yol açabilir.

İki gözlü olmak, beynin stereovizyon adı verilen bir nesnenin derinliğini ve mesafesini belirlemesini sağlar ve görüşe üç boyutluluk hissi verir. Stereovizyonu uyarmak için her iki gözün de, ilgili nesnenin iki retinanın karşılık gelen noktalarına düşmesini sağlayacak kadar doğru bir şekilde bakması gerekir; aksi halde çift görme oluşabilir. Doğuştan şaşı olan bazı kişiler, tek gözünün görüşünü görmezden gelme eğilimindedir, bu nedenle çift görme sorunu yaşamazlar ve stereovizyonları olmaz. Gözün hareketleri, her göze bağlı altı kas tarafından kumanda edilir ve gözün yükselmesine, aşağıya inmesine, yakınlaşmasına, uzaklaşmasına ve yuvarlanmasına izin verir. Bu kaslar nesneleri takip etmek ve eş zamanlı baş hareketlerini düzeltmek için hem istemli hem de istemsiz olarak kumanda edilir.

Hızlı

Hızlı göz hareketi, REM, tipik olarak en canlı rüyaların gerçekleştiği uyku aşamasını ifade eder. Bu aşamada gözler hızlı hareket eder.

Sakkadyen

Gözün kısa ve hızlı hareketleri (seğirmeler), beynin ön lobunca kumanda edilen, her iki gözün aynı yönde hızlı ve eşzamanlı hareketleridir.

Sabit

Tek bir noktaya dikkatle bakıldığında bile gözler etrafta kayar. Bu, bireysel ışığa duyarlı hücrelerin sürekli olarak farklı derecelerde uyarılmasını sağlar. Girdiyi değiştirmeden bu hücreler çıktı üretmeyi durdurur.

Göz hareketleri kayma, oküler titreme ve mikro sakkadlardan oluşur. Bazı düzensiz sürüklenmeler, seğirmeden küçük ve mikro sakkattan büyük hareketler derecenin onda birine kadar ulaşabilir. Araştırmacıların mikrosakkad tanımlarını genliğe göre farklıdır. Martin Rolfs[27] 'çeşitli görevlerde gözlemlenen mikrosakkatların çoğunluğunun 30 dakikalık yaydan daha küçük genlikli olduğunu' belirtir. Ancak diğerleri, "mevcut fikir birliğinin büyük ölçüde 1°'ye kadar büyüklükleri içeren bir mikrosakkat tanımı etrafında pekiştirildiğini" belirtir.[28]

Vestibülo-oküler

Vestibülo-oküler refleks, iç kulağın vestibüler sisteminden gelen sinirsel girdiye yanıt olarak kafa hareketinin tersi yönde bir göz hareketi üreterek baş hareketi sırasında retinadaki görüntüleri sabitleyen refleks göz hareketidir. Böylece görüntü görsel alanın merkezinde tutulur. Örneğin baş sağa doğru hareket ettiğinde gözler sola doğru hareket eder. Bu, görsel sabitliği korumak için oküler kaslara girdi sağlayan yukarı ve aşağı, sola ve sağa kafa hareketleri ve sağa ve sola eğim için geçerlidir.

Düzgün takip

Gözler ayrıca etrafta hareket eden bir nesneyi de takip edebilir. Bu takip, vestibülo-oküler refleksten daha az doğrudur çünkü beynin gelen görsel bilgiyi işlemesini ve geri bildirim sağlamasını gerektirir. Sabit hızda hareket eden bir nesneyi izlemek nispeten kolaydır, ancak gözler buna ayak uydurmak için sıklıkla seğirir. Düzgün takip hareketi, yetişkin insanlarda gözü 100°/s'ye kadar hareket ettirebilir.

Hızı belirlemek için başka bir referans noktası olmadığı sürece, kötü ışık koşullarında veya hareket halindeyken hızı görsel olarak tahmin etmek daha zordur.

Optokinetik

Optokinetik refleks (veya optokinetik nistagmus), görsel geri bildirim yoluyla retinadaki görüntüyü sabitler. Tüm görsel sahne retina boyunca sürüklendiğinde, gözün aynı yönde ve görüntünün retina üzerindeki hareketini en aza indirecek bir hızda dönmesine neden olduğunda tetiklenir. Bakış yönü ileri istikametten çok fazla saptığında, bakışı görme alanının merkezine sıfırlamak için telafi edici bir kısa ve hızlı hareket başlatılır.[29] Örneğin hareket halinde bir trene pencereden bakarken gözler, tren görüş alanı dışına çıkana kadar kısa bir süreliğine (retina üzerinde sabitlenerek) hareket eden trene odaklanabilir. Bu noktada göz, treni ilk gördüğü noktaya (gözün kısa ve hızlı hareketiyle) geri döner.

Yakın tepki

Yakın mesafe görüşüne uyum, bir görüntüyü retinaya odaklamak için üç işlem içerir.

Yakınlaşma hareketi

İki göz aynı nesneye işaret etmek için birleşir.

Binoküler görüşlü bir yaratık bir nesneye baktığında, gözler dikey eksen etrafında dönmelidir, böylece görüntünün izdüşümü her iki gözde de retinanın merkezinde olur. Yakındaki bir nesneye bakmak için gözler 'birbirlerine doğru' döner (yakınsama), daha uzaktaki nesneye bakmak için ise 'birbirlerinden uzağa' döner (ıraksama).

Göz bebeğinin kısılması

Mercekler, ışık ışınlarını kenarlarından ve merkeze yakın olanlardan daha iyi kıramaz. Bu nedenle herhangi bir merceğin oluşturduğu görüntü kenarlarda biraz bulanıktır (küresel sapma). Çevresel ışık ışınlarını perdeleyerek ve yalnızca daha iyi odaklanmış merkeze bakarak en aza indirilebilir. Gözde, göz bebeği yakındaki nesnelere odaklandığında daralarak bu amaca hizmet eder. Küçük açıklıklar ayrıca alan derinliğinde artış sağlayarak daha geniş bir "odaklanmış" görüş aralığına olanak tanır. Bu şekilde gözbebeğinin yakın görüş için iki amacı vardır: küresel sapmayı azaltmak ve alan derinliğini artırmak.[30]

Lens uyumu

Merceğin eğriliğini değiştirme, merceği çevreleyen siliyer kaslar tarafından gerçekleştirilir; bu işleme "akomodasyon" denir. Akomodasyon, siliyer cismin iç çapını daraltır, bu da aslında merceğin çevresine bağlı olan askı bağının liflerini gevşetir ve ayrıca merceğin daha dışbükey veya küresel bir şekle gevşemesini sağlar. Daha dışbükey bir mercek ışığı daha güçlü bir şekilde kırar ve yakın nesnelerden gelen ıraksak ışık ışınlarını retinaya odaklayarak daha yakın nesnelerin daha iyi odaklanmasına olanak tanır.[30][31]

Tıp

İnsan gözü, bir pratisyen hekimin görevlerinin ötesinde özel ilgi ve bakımı gerektirecek kadar karmaşıktır. Bu uzmanlar, farklı ülkelerde farklı işlevlere sahiptir. Göz bakım uzmanları, hem oftalmolog (M.D.) hem de optometrist (O.D.), göz hastalıklarını teşhis eden ve görüşü düzeltmek için gözlük reçete edebilen profesyonellerdir. Genellikle, yalnızca oftalmologlar cerrahi yöntemleri yapma lisansına sahiptir. Oftalmologlar ayrıca kornea, katarakt, lazer, retina veya oküloplastik gibi bir cerrahi alanda uzmanlaşabilirler.

Göz bakım uzmanları şunlardır:

Pigmentasyon

Avrupa'da ve yakınlarında açık renkli gözlerin yüzdesi:[32]
  80+
  50–79
  20–49
  1–19

Kahverengi

İnsanlarda kahverengi, dünyadaki insanların yaklaşık %79'unun sahip olduğu en yaygın göz rengidir.[33] Kahverengi gözler, irisin stromasında nispeten yüksek melanin konsantrasyonundan kaynaklanır ve bu da hem daha kısa hem de daha uzun dalga boylarındaki ışığın emilmesine neden olur.[34]

Koyu kahverengi gözler insanlarda baskındır.[35] Dünyanın birçok yerinde, neredeyse mevcut olan tek iris rengidir. Kahverengi gözler Avrupa, Doğu Asya, Güneydoğu Asya, Orta Asya, Güney Asya, Batı Asya, Okyanusya, Afrika ve Amerika'da yaygındır.

Kehribar

Kehribar göz

Kehribar gözler, güçlü sarımsı/altın ve kızıl/bakır tonuna sahip tek renktir ve bu, lipochrome (yeşil gözlerde de vardır) adı verilen sarı pigmentten kaynaklanıyor olabilir.[36][37] Kehribar gözler ela gözlerle karıştırılmamalıdır. Ela gözler kehribar veya altın rengi benekler içerebilse de genellikle yeşil, kahverengi ve turuncu gibi birçok başka renge sahip olma eğilimindedir. Ayrıca, ela gözler renk değiştirebilir ve benekler ve dalgalanmalardan oluşabilirken, kehribar gözler katı altın rengindedir. Kehribar altına benzemesine rağmen, bazı insanlar ela ile karıştırılan kızıl veya bakır renkli kehribar gözlere sahiptir, ancak ela daha donuk olma eğilimindedir ve yukarıda belirtildiği gibi kırmızı/altın benekli yeşil içerir. Kehribar gözler ayrıca çok açık altın-gri miktarları içerebilir. Bu göz rengine sahip kişiler Avrupa'da ve daha az sayıda Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Güney Amerika'dadır.[38]

Ela

Ela göz

Ela gözler, Rayleigh saçılması ve irisin ön sınır tabakasındaki orta miktarda melaninin birleşiminden kaynaklanır.[39] Ela gözler genellikle kahverengiden yeşile doğru renk değiştirir gibi görünür. Ela çoğunlukla kahverengi ve yeşilden oluşsa da, gözdeki baskın renk kahverengi/altın veya yeşil olabilir. Bu yüzden ela gözler kehribarla karıştırılabilir ve tam tersi de geçerlidir.[40][41][42][43][44][45][46]

Bu bileşim bazen çok renkli yani göz bebeğinin yakınında açık kahverengi/kehribar ve güneş ışığında bakıldığında irisin dış kısmında kömür veya koyu yeşil (veya tam tersi) olan bir göz gibi iris oluşturabilir.

Ela göz renginin tanımı değişir: bazen fındık kabuğunun renginde olduğu gibi açık kahverengi veya altınla eşanlamlı olduğu düşünülür.[40][42][45][47]

ABD nüfusunun yaklaşık %18'i ve dünya nüfusunun %5'i ela gözlüdür. Ela gözler Hollanda ve Birleşik Krallık'ta çok yaygındır [48], Güney Avrupa, Orta Doğu ve Güney Amerika'da ise daha az miktarda vardır.[49]

Yeşil

Yeşil gözler Kuzey, Batı ve Orta Avrupa'da yaygındır.[50][51] İzlanda'daki erkeklerin yaklaşık %8-10'u ve kadınların yaklaşık %18-21'i ve Hollanda'daki erkeklerin yaklaşık %6'sı ve kadınların yaklaşık %17'si yeşil gözlüdür.[52] Avrupalı Amerikalılar arasında, yeşil gözler yakın Kelt ve Cermen soyundan gelenlerde yaklaşık %16 ile en yaygın olanıdır.[52]

Yeşil renk, kehribar veya irisin stromasında (az veya orta düzeyde melanin konsantrasyonlu) açık kahverengi pigmentasyon ve yansıyan ışığın Rayleigh saçılmasıyla oluşan mavi gölge’nin birleşiminden kaynaklanır.[34] Yeşil gözler sarımsı pigment lipofuscin içerir.[53]

Kaynakça

  1. ^ Zimmer, Carl (Şubat 2012). "Our Strange, Important, Subconscious Light Detectors". Discover Magazine. 19 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Mayıs 2012. 
  2. ^ Schwiegerling, Jim (2004). Field guide to visual and ophthalmic optics. SPIE FG. Bellingham, Wash: SPIE Press. ISBN 978-0-8194-5629-8. 
  3. ^ a b "Variations in eyeball diameters of the healthy adults". 16 Ekim 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2024. 
  4. ^ Cunningham, Emmett T.; Riordan-Eva, Paul (17 Mayıs 2011). Vaughan & Asbury's General Ophthalmology (18. bas.). New York: McGraw-Hill Medical. ISBN 978-0-07-163420-5. 4 Kasım 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2024. 
  5. ^ "eye, human."Encyclopædia Britannica from Encyclopædia Britannica Ultimate Reference Suite 2009
  6. ^ Haładaj, R (2019). "Normal Anatomy and Anomalies of the Rectus Extraocular Muscles in Human: A Review of the Recent Data and Findings". BioMed Research International. Cilt 2019. s. 8909162. doi:10.1155/2019/8909162. PMC 6954479 $2. PMID 31976329. 
  7. ^ Carpenter, Roger H.S. (1988). Movements of the eyes (2nd ed.). London: Pion, Ltd 0-85086-109-8.
  8. ^ Savino, Peter J.; Danesh-Meyer, Helen V. (2012). Colour Atlas and Synopsis of Clinical Ophthalmology – Wills Eye Institute – Neuro-Ophthalmology. Lippincott Williams & Wilkins. s. 12. ISBN 978-1-60913-266-8. 
  9. ^ Ryan, Stephen J.; Schachat, Andrew P.; Wilkinson, Charles P.; David R. Hinton; SriniVas R. Sadda; Peter Wiedemann (2012). Retina. Elsevier Health Sciences. s. 342. ISBN 978-1-4557-3780-2. 
  10. ^ Trattler, William B.; Kaiser, Peter K.; Friedman, Neil J. (2012). Review of Ophthalmology: Expert Consult – Online and Print. Elsevier Health Sciences. s. 255. ISBN 978-1-4557-3773-4. 
  11. ^ Dagnelie, Gislin (2011). Visual Prosthetics: Physiology, Bioengineering, Rehabilitation. Springer Science & Business Media. s. 398. ISBN 978-1-4419-0754-7. 
  12. ^ Dohse, K.C. (2007). Effects of Field of View and Stereo Graphics on Memory in Immersive Command and Control. s. 6. ISBN 978-0-549-33503-0. []
  13. ^ Deering, Michael F. (1998). The Limits of Human Vision (PDF). 1 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 27 Nisan 2024. 
  14. ^ Spring, K. H.; Stiles, W. S. (1948). "Apparent shape and size of the pupil viewed obliquely". British Journal of Ophthalmology. 32 (6). ss. 347-354. doi:10.1136/bjo.32.6.347. PMC 510837 $2. PMID 18170457. 
  15. ^ Fedtke, Cathleen; Manns, Fabrice; Ho, Arthur (2010). "The entrance pupil of the human eye: a three-dimensional model as a function of viewing angle". Optics Express. 18 (21). ss. 22364-22376. Bibcode:2010OExpr..1822364F. doi:10.1364/OE.18.022364. PMC 3408927 $2. PMID 20941137. 
  16. ^ Mathur, A.; Gehrmann, J.; Atchison, D. A. (2013). "Pupil shape as viewed along the horizontal visual field". Journal of Vision. 13 (6). s. 3. doi:10.1167/13.6.3. PMID 23648308. 
  17. ^ Ivergard, Toni; Hunt, Brian (2008). Handbook of Control Room Design and Ergonomics: A Perspective for the Future, İkinci Basım. CRC Press. s. 90. ISBN 978-1-4200-6434-6. 
  18. ^ Kaschke, Michael; Donnerhacke, Karl-Heinz; Rill, Michael Stefan (2013). Optical Devices in Ophthalmology and Optometry: Technology, Design Principles and Clinical Applications. Journal of Biomedical Optics. 19. s. 26. Bibcode:2014JBO....19g9901M. doi:10.1117/1.JBO.19.7.079901. ISBN 978-3-527-64899-3. 
  19. ^ Banterle, Francesco; Artusi, Alessandro; Debattista, Kurt; Alan Chalmers (2011). Advanced High Dynamic Range Imaging: Theory and Practice. CRC Press. s. 7. ISBN 978-1-56881-719-4. 
  20. ^ Pode, Ramchandra; Diouf, Boucar (2011). Solar Lighting. Springer Science & Business Media. s. 62. ISBN 978-1-4471-2134-3. 
  21. ^ Davson, Hugh (2012). The Physiology of The Eye. Elsevier. s. 213. ISBN 978-0-323-14394-3. 
  22. ^
    Insert the text of the quote here, without quotation marks.
  23. ^ Narisada, Kohei; Schreuder, Duco (2004). Light Pollution Handbook. Astrophysics and Space Science Library. 322. s. 8. Bibcode:2004ASSL..322.....N. doi:10.1007/978-1-4020-2666-9. ISBN 978-1-4020-2665-2. 
  24. ^ Timiras, Paola S. (2007). Physiological Basis of Aging and Geriatrics, Fourth Edition. CRC Press. s. 113. ISBN 978-1-4200-0709-1. 
  25. ^ McGee, Steven R. (2012). Evidence-based Physical Diagnosis. Elsevier Health Sciences. s. 161. ISBN 978-1-4377-2207-9. 
  26. ^ Westheimer, Gerald; McKee, Suzanne P (1975). "Visual acuity in the presence of retinal-image motion". Journal of the Optical Society of America. 65 (7). ss. 847-850. Bibcode:1975JOSA...65..847W. doi:10.1364/josa.65.000847. PMID 1142031. 
  27. ^ Rolfs, Martin (2009). "Microsaccades: Small steps on a long way". Vision Research. 49 (20). ss. 2415-2441. doi:10.1016/j.visres.2009.08.010. PMID 19683016. 
  28. ^ Alexander, R. G.; Martinez-Conde, S (2019). "Fixational eye movements". Eye Movement Research. Springer, Cham. s. 78. 
  29. ^ Cahill, H; Nathans, J (2008). "The Optokinetic Reflex as a Tool for Quantitative Analyses of Nervous System Function in Mice: Application to Genetic and Drug-Induced Variation". PLOS ONE. 3 (4). s. e2055. Bibcode:2008PLoSO...3.2055C. doi:10.1371/journal.pone.0002055. PMC 2323102 $2. PMID 18446207. 
  30. ^ a b Saladin, Kenneth S. (2011). Anatomy & physiology : the unity of form and function (6cı bas.). New York: McGraw-Hill. ss. 620-622. ISBN 978-0-07-337825-1. 
  31. ^ "Human eye". Encyclopædia Britannica. 6 Haziran 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  32. ^ "Frost: Why Do Europeans Have So Many Hair and Eye Colors?". cogweb.ucla.edu. 17 Ocak 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Şubat 2018. 
  33. ^ Debrowski, Adam. "Which Eye Colors Are the Rarest?". All About Vision (Amerikan ingilizcesi). 26 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Şubat 2021. 
  34. ^ a b Fox, Denis Llewellyn (1979). Biochromy: Natural Coloration of Living Things. University of California Press. s. 9. ISBN 978-0-520-03699-4. 
  35. ^ Eiberg H, Mohr J (1996). "Assignment of genes coding for brown eye colour (BEY2) and brown hair colour (HCL3) on chromosome 15q". Eur. J. Hum. Genet. 4 (4). ss. 237-41. doi:10.1159/000472205. PMID 8875191. 
  36. ^ Howard Hughes Medical Institute: Ask A Scientist 1 Eylül 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Hhmi.org. Retrieved on 23 December 2011.
  37. ^ Larry Bickford Eye Color 23 Ekim 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Eyecarecontacts.com. Retrieved on 23 December 2011.
  38. ^ Ruiz-Linares, Andrés; Adhikari, Kaustubh; Acuña-Alonzo, Victor; Quinto-Sanchez, Mirsha; Jaramillo, Claudia; Arias, William; Fuentes, Macarena; Pizarro, María; Everardo, Paola; de Avila, Francisco; Gómez-Valdés, Jorge; León-Mimila, Paola; Hunemeier, Tábita; Ramallo, Virginia; Silva de Cerqueira, Caio C. (25 Eylül 2014). "Admixture in Latin America: Geographic Structure, Phenotypic Diversity and Self-Perception of Ancestry Based on 7,342 Individuals". PLOS Genetics. 10 (9). ss. e1004572. doi:10.1371/journal.pgen.1004572. ISSN 1553-7390. PMC 4177621 $2. PMID 25254375. 
  39. ^ Lefohn A, Budge B, Shirley P, Caruso R, Reinhard E (2003). "An Ocularist's Approach to Human Iris Synthesis". IEEE Comput. Graph. Appl. 23 (6). ss. 70-5. doi:10.1109/MCG.2003.1242384. 13 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Haziran 2024. 
  40. ^ a b Zhu, Gu; Evans, David M.; Duffy, David L.; Montgomery, Grant W.; Medland, Sarah E.; Gillespie, Nathan A.; Ewen, Kelly R.; Jewell, Mary; Liew, Yew Wah; Hayward, Nicholas K.; Sturma, Richard A.; Trenta, Jeffrey M.; Martina, Nicholas G. (2004). "A genome scan for eye color in 502 twin families: most variation is due to a QTL on chromosome 15q". Twin Res. 7 (2). ss. 197-210. doi:10.1375/136905204323016186. PMID 15169604. 
  41. ^ Albert, Daniel M; Green, W Richard; Zimbric, Michele L; Lo, Cecilia; Gangnon, Ronald E; Hope, Kirsten L; Gleiser, Joel (2003). "Iris melanocyte numbers in Asian, African American, and Caucasian irides". Transactions of the American Ophthalmological Society. Cilt 101. ss. 217-222. PMC 1358991 $2. PMID 14971580. 
  42. ^ a b Mitchell R, Rochtchina E, Lee A, Wang JJ, Mitchell P (2003). "Iris color and intraocular pressure: the Blue Mountains Eye Study". Am. J. Ophthalmol. 135 (3). ss. 384-6. doi:10.1016/S0002-9394(02)01967-0. PMID 12614760. []
  43. ^ Lindsey JD, Jones HL, Hewitt EG, Angert M, Weinreb RN (2001). "Induction of tyrosinase gene transcription in human iris organ cultures exposed to latanoprost". Arch. Ophthalmol. 119 (6). ss. 853-60. doi:10.1001/archopht.119.6.853. PMID 11405836. 
  44. ^ Frank RN, Puklin JE, Stock C, Canter LA (2000). "Race, iris color, and age-related macular degeneration". Trans Am Ophthalmol Soc. Cilt 98. ss. 109-15; discussion 115-7. PMC 1298217 $2. PMID 11190014. 
  45. ^ a b Regan S, Judge HE, Gragoudas ES, Egan KM (1999). "Iris color as a prognostic factor in ocular melanoma". Arch. Ophthalmol. 117 (6). ss. 811-4. doi:10.1001/archopht.117.6.811. PMID 10369595. 
  46. ^ Hawkins TA, Stewart WC, McMillan TA, Gwynn DR (1994). "Analysis of diode, argon, and Nd: YAG peripheral iridectomy in cadaver eyes". Doc Ophthalmol. 87 (4). ss. 367-76. doi:10.1007/BF01203345. PMID 7851220. 
  47. ^ Hammond BR, Fuld K, Snodderly DM (1996). "Iris color and macular pigment optical density". Exp. Eye Res. 62 (3). ss. 293-7. doi:10.1006/exer.1996.0035. PMID 8690039. 
  48. ^ "Arşivlenmiş kopya". 18 Haziran 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Haziran 2024. 
  49. ^ Barrel, Amanda (25 Kasım 2022). "Eye color percentages around the world". MedicalNewsToday. 19 Ocak 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Haziran 2024. 
  50. ^ Blue Eyes Versus Brown Eyes: A Primer on Eye Color 17 Ekim 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Eyedoctorguide.com. Retrieved on 23 December 2011.
  51. ^ Why Do Europeans Have So Many Hair and Eye Colors? 28 Ekim 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Cogweb.ucla.edu. Retrieved on 23 December 2011.
  52. ^ a b Sulem, P.; Gudbjartsson, D. (2007). "Genetic determinants of hair, eye and skin pigmentation in Europeans". Nature Genetics. 39 (12). ss. 1443-1452. doi:10.1038/ng.2007.13. PMID 17952075. Erişim tarihi: 21 Şubat 2022. 
  53. ^ "OCA2: The Gene for Color" 6 Ekim 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. allaboutgenes.weebly.com. Retrieved on 8 September 2016.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Optik</span> fizik biliminin bir alt dalı

Optik, ışık hareketlerini, özelliklerini, ışığın diğer maddelerle etkileşimini inceleyen; fiziğin ışığın ölçümünü ve sınıflandırması ile uğraşan bir alt dalı. Optik, genellikle gözle görülebilen ışık dalgalarının ve gözle görülemeyen morötesi ve kızılötesi ışık dalgalarının hareketini inceler. Çünkü ışık bir elektromanyetik dalgadır ve diğer elektromanyetik dalga türleri ile benzer özellikler gösterir.

<span class="mw-page-title-main">İbnü'l-Heysem</span> Arap fizikçi, matematikçi ve astonom (965–1040)

İbn-i Heysem, Ḥasan Ibn el-Heysem, Batılıların söyleyişiyle Alhazen veya tam ismiyle Ebū ʿAlī el-Ḥasan ibn el-Ḥasan ibn el-Heysem, Arap matematikçi, astronom, ve İslam'ın Altın Çağının önemli fizikçilerinden biriydi. "Modern optiğin babası" olarak da anılır. Özellikle görsel algı dinamiklerine önemli katkılarda bulunmuştur. En etkili eseri, 1011–21 yılları arasında oluşturduğu ve Latince baskılar sayesinde günümüze kadar gelmiş Kitāb el-Manāzir olmuştur. Polimat, felsefe, teoloji ve tıp üzerine yaptığı birçok çalışmayı da kitaplarına kaydetmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Hipermetropi</span> göz kusuru

Hipermetropi, kelime köken anlamı, aşırı görme olan bir göz kusurudur. Hafif hipermetropların uzağı çok iyi görmeleri nedeniyle halk arasında böyle isimlendirildiği düşünülmektedir. Göz ya normalden daha kısa ya da korneası daha düz olduğu için göze yakın cisimlerden gelen diverjan, birbirinden uzaklaşan ışınlar retinanın arkasında sanal bir noktada odaklanır. Bu durumda retina üzerinde oluşan görüntü bulanıktır.

<span class="mw-page-title-main">Miyopi</span> göz kusuru

Miyopi bir göz kusurudur. Miyop bir gözün ön arka çapı kırma gücüne göre daha uzundur, bu nedenle göze paralel gelen ışınlar retinanın önünde göz yuvarlağı içerisindeki bir noktada odaklanmaktadır. Miyoplarda, gözün kırıcı bileşenleri gözün ön-arka çapına göre fazla güçlüdür veya gözün ön-arka çapı gözün kırıcı bileşenlerine göre fazla uzundur. Bazen bu her iki durum bir arada bulunabilir. Yakındaki nesnelerden yayılarak gelen ışınların, retinada odaklanabilmesi için uzağa bakıştan daha çok mercek gücü gerekir, miyop bir gözün kırıcı bileşenleri, diğer bir deyişle mercek gücü fazla olduğu için yakından gelen ışınları retina üzerinde odaklayabilir, işte bu nedenle miyop kişiler yakını net görebilirler. Uzaktan gelen ışınlar 6 metreden sonra göze paralel olarak geliyor olarak kabul edilebilir, bu paralel ışınlar retinada odaklanamayacağı için miyoplar uzağı net göremezler. Kalın mercekli gözlükle geçici olarak düzeltilebilir. Ayrıca lazer yöntemi ile tamamen tedavi edilebilir. Göz gelişimi genel olarak genetik tabanlıdır; ancak çevresel etmenlerin de göz gelişimine önemli etkisi olduğu görülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Göz</span> görme organı

Göz, göz çukurunda bulunan, iri bir bilye büyüklüğünde, görmeyi sağlayan küremsi bir organdır.

Göze renk veren anatomik yapı iristir.

<span class="mw-page-title-main">Gözün evrimi</span>

Gözün evrimi, taksonlarda geniş ölçekte rastlanan özel bir homolog organ örneği olarak anlamlı bir çalışma konusudur. Gözün görsel pigmentler gibi bazı bileşenleri ortak bir atadan geliyor gibidir. Yani bu pigmentler, hayvanlar farklı dallara ayrılmadan evvel evrimlerini tamamlamıştır. Bununla birlikte görüntü oluşturma yeteneğine sahip, karmaşık gözler, aynı proteinler ve genetik malzeme kullanılarak birbirinden bağımsız olarak 50 ila 100 kere evrimleşmiştir.

Görsel algı çevredeki objelerin görülebilir spektruma yansıttığı ışığı kullanarak çevreyi yorumlayabilme yeteneğidir. Bu, etrafı ne kadar net görmeyi ifade eden görsel keskinlikten farklıdır. Bir kişi 20/20 vizyonu olsa bile görsel algısal işleme ile ilgili problemler yaşayabilir.

<span class="mw-page-title-main">Göz bebeği</span>

Göz bebeği, gözün iris kısmının ortasında bulunan boşluktur ve ışığın retina üzerine düşmesini sağlar. Göz bebeğinden geçen ışık ışınları gözün içindeki dokular tarafından doğrudan soğurulduğu ya da gözün içinde yansıyan ışın saçılmalarının dar göz bebeğinden geri çıkmaması nedeniyle siyah renkli olarak görünür.

<span class="mw-page-title-main">Astigmatizma</span>

Astigmatizma, gözün kırma gücündeki dönme asimetrisinden kaynaklanan bir tür kırma hatasıdır. Bu, herhangi bir mesafede görmenin bozulmasına veya bulanıklaşmasına neden olur. Diğer semptomlar arasında göz yorgunluğu, baş ağrısı ve gece araba kullanma zorluğu sayılabilir. Astigmatizma sıklıkla doğumda ortaya çıkar ve yaşamın ilerleyen dönemlerinde değişebilir veya gelişebilir. Yaşamın erken dönemlerinde ortaya çıkar ve tedavi edilmezse ambliyopiye neden olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Kafadan bacaklı gözü</span>

Kafadan bacaklılar, aktif deniz avcıları olarak, su koşullarında kullanım için uzmanlaşmış duyusal organlara sahiptir. Kafadan bacaklı gözü, iris, dairesel lens, vitreus kavitesi, pigment hücreleri ve ışığı, retinadan optik sinirler boyunca beyne giden sinir sinyallerine dönüştüren fotoreseptör hücrelerden oluşan kamera tipi bir gözdür. Geçtiğimiz 140 yıl boyunca, kamera tipi kafadan bacaklı gözü yakınsak evrim örneği olan omurgalı gözüyle karşılaştırılmıştır. Her iki organizmanın da bağımsız olarak kamera göz özelliğini geliştirdiği ve her ikisinin de benzer işlevleri paylaştığı görülmüştür. Bunun gerçekten yakınsak evrim mi, yoksa paralel evrim mi olup olmadığı konusunda düşünce ayrılıkları vardır. Omurgalılardaki kamera tipi gözden farklı olarak, kafadan bacaklı gözü vücut yüzeyinin yayılması sayesinde oluşur ve sonuç olarak korneadan yoksundurlar. Omurgalı gözünün aksine, kafadan bacaklı gözü bir teleskop veya kamera lensi gibi harekete odaklanır. İnsan gözü ise bunu lensin şeklini değiştirerek yapar. Göz, tamamen içsel olan lens gibi, yaklaşık olarak küreseldir.

Lens ışığın kırılarak retinada odaklanmasını sağlayan saydam ve bikonveks bir yapıdır.Lens şekil değiştirerek odak uzunluğunu değiştirir. Böylece çeşitli mesafelerdeki cisimlere odaklanabilmeyi sağlar. Bu ayarlama akomodasyon diye de bilinir.Akomodasyon kameranın lens hareketleriyle odaklanması gibidir.Lensin ön yüzü arka yüze göre daha düzdür. İnsanlarda, doğal ortamındaki lensin kırma gücü yaklaşık 18 diyoptri, yani gözün toplam kırma gücünün kabaca üçte biri kadardır.

<span class="mw-page-title-main">Koni hücreleri</span>

Koni hücreleri veya koniler, insan gözü de dahil olmak üzere birçok omurgalının gözlerinin retinalarındaki fotoreseptör hücrelerdir. Farklı dalga boylarındaki ışığa farklı tepki verirler ve bu nedenle renkli görmeden sorumludurlar. Loş ışıkta daha iyi çalışan çubuk hücrelerin aksine, nispeten parlak ışıkta en iyi şekilde çalışırlar. Koni hücreleri, retinanın çevresine doğru, sayıları hızla azalan çok ince, yoğun şekilde paketlenmiş konilere sahip 0,3 mm çapında çubuksuz bir alan olan fovea centralis'te yoğun bir şekilde toplanmıştır. Optik diskte bulunmazlar ve kör noktaya katkıda bulunurlar. İnsan gözünde yaklaşık altı ila yedi milyon koni vardır ve bunlar en çok sarı beneğe doğru yoğunlaşmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Çevresel görüş</span> Area of ones field of vision outside of the point of fixation

Çevresel görüş veya dolaylı görme, sabitlenme noktasının dışında, yani bakışın merkezinden uzakta veya geniş açılardan bakıldığında "gözün köşesi" içinde meydana gelen görmedir. Görme alanındaki alanın büyük çoğunluğu çevresel görüş kavramına dahildir. Uzak periferik görüş, görsel alanın kenarlarındaki alanı ifade etmektedir, orta periferik görüş, orta eksantriklikleri ifade etmektedir ve bazen para-merkezi olarak adlandırılan yakın-periferik görüş, görsel alanın bitişiğinde bulunmaktadır.

Biçim algısı, nesnelerin görsel öğelerinin, özellikle şekiller, desenler ve önceden tanımlanmış önemli özelliklerle ilgili olanların tanınmasıdır. Bir nesne retina tarafından iki boyutlu bir görüntü olarak algılanır, ancak görüntü aynı nesne için görüntülendiği bağlam, nesnenin görünen boyutu, bulunduğu açı açısından farklılık gösterebilir. Görüntülendiğinde ne kadar aydınlandığını ve görüş alanının neresinde bulunduğunu gösterir. Bir nesneyi gözlemlemenin her örneğinin benzersiz bir retina tepki modeline yol açmasına rağmen, beyindeki görsel işleme, bu deneyimleri benzer olarak tanıyabilir ve değişmez nesne tanımaya izin verir. Görsel işleme, en düşük seviyelerin çizgileri ve konturları tanıdığı ve biraz daha yüksek seviyelerin sınırları tamamlama ve kontur kombinasyonlarını tanıma gibi görevleri yerine getirdiği bir hiyerarşide gerçekleşir. En yüksek seviyeler, tüm bir nesneyi tanımak için algılanan bilgiyi bütünleştirir. Esasen nesne tanıma, onları kategorize etmek ve tanımlamak için nesnelere etiketler atama, böylece bir nesneyi diğerinden ayırt etme yeteneğidir. Görsel işleme sırasında bilgi oluşturulmaz, bunun yerine uyarıcının en ayrıntılı bilgisini ortaya çıkaracak şekilde yeniden biçimlendirilir.

Astigmatizm (veya Astigmatizma) ile bir optik sistemde, iki dik düzlemde yayılan ışınların farklı odaklara sahip olduğu bir sistem sorunudur. Bir çarpı görüntüsünü oluşturmak için astigmatizma ile optik bir sistem kullanılırsa, dikey ve yatay çizgiler iki farklı mesafede keskin odakta olacaktır. Terim, "yok" anlamına gelen Yunanca α- (a- ) ve στίγμα ( stigma), ("bir işaret, nokta, delinme" anlamına gelen") birleşiminden oluşmuştur.

<i>Tapetum lucidum</i>

Tapetum lucidum, birçok omurgalının gözünün içindeki bir doku tabakasıdır. Retina'nın hemen arkasında yatan bir geriyansıtıcıdır.

Mikropsi, nesnelerin gerçekte olduğundan daha küçük olarak algılandığı, insanın görsel algısını etkileyen bir durumdur. Mikropsiye optik faktörler, gözdeki görüntülerin bozulması, beyindeki değişiklikler ve psikolojik faktörlerden kaynaklanır. Dissosiyatif fenomenler, beyin lateralizasyon bozukluğunun sonucu olabilen mikropsi ile bağlantılıdır.

<span class="mw-page-title-main">Görüş keskinliği</span>

Görüş keskinliği genellikle görüşün netliğini ifade eder, ancak teknik olarak kişinin küçük ayrıntıları hassasiyetle tanıma yeteneğini değerlendirir. Görüş keskinliği optik ve sinirsel faktörlere bağlıdır. Gözün optik faktörleri, retinadaki görüntünün keskinliğini etkiler. Nöral faktörler, retinanın, beyne giden nöral yolların ve beynin yorumlama yeteneğinin sağlığı ve işleyişidir.

<span class="mw-page-title-main">Bileşik göz</span> eklem bacaklı gözü

Bileşik göz, böcekler ve kabuklular gibi eklembacaklılarda bulunan görsel bir organdır. Parlaklığı ve rengi ayırt eden kornea, lens ve fotoreseptör hücrelerden oluşan küçük bağımsız fotoresepsiyon birimleri olan binlerce ommatidiadan oluşabilir. Bu eklembacaklı gözü tarafından algılanan görüntü, biraz farklı yönlere yönlendirilmiş çok sayıda ommatidiadan gelen girdilerin bir kombinasyonudur. Tek açıklıklı gözlerle karşılaştırıldığında bileşik gözlerin görüntü çözünürlüğü zayıftır; ancak çok geniş bir görüş açısına ve hızlı hareketi ve bazı durumlarda ışığın polarizasyonunu tespit etme yeteneğine sahiptirler. Bileşik göz, her birinin kendi merceği olan bir ommatidia koleksiyonundan oluştuğu için, ışık tek bir giriş noktası kullanmak yerine her bir ommatidiaya girecektir. Her bir merceğin arkasındaki ayrı ışık alıcıları, hareket sırasında veya bir nesne hareket ettiğinde ışık yoğunluğundaki bir dizi değişiklik nedeniyle açılıp kapatılır ve titreme frekansı olarak bilinen bir titreme etkisi yaratır; ommatidia açılıp kapatılır; bu, harekete daha hızlı tepki verilmesini kolaylaştırır; bal arıları 0,01 saniyede tepki verirken, insanlarda bu süre 0,05 saniyedir.