
Galatasaray Lisesi, İstanbul'un Beyoğlu ilçesinin Galatasaray semtinde bulunan bir lisedir. Türkiye'nin en eski eğitim kurumlarından biri olan okul Fransızca eğitim vermektedir.

Topkapı Sarayı, İstanbul Sarayburnu'nda, Osmanlı İmparatorluğu'nun 600 yıllık tarihinin 400 yılı boyunca, devletin idare merkezi olarak kullanılan ve Osmanlı padişahlarının yaşadığı saraydır. Bir zamanlar içinde 4.000'e yakın insan yaşamıştır.

Beylerbeyi Sarayı, İstanbul'un Üsküdar ilçesinde bulunan yazlık bir Osmanlı sarayıydı. Günümüzde müze olarak kullanılan Beylerbeyi Sarayı, kendisine bağlı çeşitli yapı ve diğer unsurlardan oluşan bir kompleksin parçasıdır. Adını, bulunduğu Beylerbeyi semtinden alır. Osmanlı Padişahı Abdülaziz'in talimatıyla, 1863-1865 yıllarında, Sarkis Balyan'ın mimarlığında inşa edilmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu'nda kölelik, Osmanlı İmparatorluğu'nun ekonomisinin ve geleneksel toplumunun yasal ve önemli bir parçasıydı. Köle edinilen ana kaynaklar Güney Avrupa, Doğu Avrupa, Balkanlar ve Kafkasya'daki savaşlar, siyasi olarak organize edilmiş köleleştirme seferleri ve Afrika'dan getirilen siyahilerin satıldığı köle ticaretiydi. Büyük askeri seferlerin ardından köle satış fiyatlarının düştüğü bilinir. Osmanlı İmparatorluğu'nun idari ve siyasi merkezi olan İstanbul'da, 16. ve 17. yüzyıl nüfusunun yaklaşık beşte biri kölelerden oluşuyordu. Bu yüzyılların gümrük istatistikleri, İstanbul'un Karadeniz'den yaptığı ilave köle ithalatının 1453'ten 1700'e kadar toplam 2,5 milyon civarında olabileceğini gösteriyor.

Kızlar ağası ya da Darüssaade ağası, Osmanlı Devleti'nde haremden sorumlu olan yüksek düzeydeki görevliye verilen isimdi.

Yıldız Sarayı, ilk kez Sultan III. Selim'in (1789-1807) annesi Mihrişah Sultan için yaptırılmış, özellikle Osmanlı padişahı II. Abdülhamit (1876-1909) döneminde Osmanlı Devleti'nin ana sarayı olarak kullanılmış olan saray. Günümüzde Beşiktaş ilçesinde yer alır. Dolmabahçe Sarayı gibi tek bir yapı halinde değil, Marmara Denizi sahilinden başlayarak kuzeybatıya doğru yükselip sırt çizgisine kadar tüm yamacı kaplayan bir bahçe ve koruluk içine yerleşmiş saraylar, köşkler, yönetim, koruma, servis yapıları ve parklar bütünüdür.

Osmanlı saray mutfağı ya da matbah-ı âmire, Osmanlı İmparatorluğu'nda saray mutfağına verilen isimdir.

Silahtar Ağa, Enderûn'un en nüfuzlu siması ve amiriydi. Saray anane ve nizamına göre has oda ağalarının en kıdemlisi, padişaha silahtar olurdu. Fakat asırlar boyunca daima padişahlar silahtarlarını has odalılar arasından, sevdikleri ve itimat ettikleri bir sima olarak kendileri seçmişlerdi. Silahtar yapmak istedikleri zülüflü ağayı, aşağı koğuşlardan birinde de olsa, evvela bir fermanla has odaya aldırtmış ve sonra da silahtar tayin etmişlerdir.
Mabeyin ya da Mabeyn-i Hümayun veya Mabeyn-i Hümayun-ı Cenab-ı Mülukane Osmanlı sarayında padişahın özel kalem müdürlüğü işlevini gören kurumdu. Özellikle 19. yüzyılda bu kurum büyük bir önem kazanmıştır.
Kadınefendi, on yedinci yüzyılın başlarına doğru Osmanlı İmparatorluğu'nun padişahın dört adet zevcesine yada eşine verilen unvandı. Bu unvan onyedinci yüzyılın sonunda resmi kullanıma girdi ve ondokuzuncu ve yirminci yüzyıllara kadar kullanıldı.
İmrahor şu anlamlara gelebilir;
- İmrahor, Osmanlı'da padişahın atlarına bakmakla görevli olan saray görevlisi.
- Yapı
- İmrahor İlyas Bey Camii, Arnavutluk Görice'deki tarihi camii.
- İmrahor Camii, Bizans döneminde yapılmış İstanbul'da ayakta kalan en eski dinî yapı.
- İmrahor Camii (Üsküdar), Üsküdar'daki tarihi camii.
- Yerleşim yeri
- İmrahor, Korkuteli, Antalya ili Korkuteli ilçesine bağlı mahalle
- İmrahor, Arnavutköy, İstanbul ili Arnavutköy ilçesine bağlı mahalle
- İmrahor, Ulukışla, Niğde ili Ulukışla ilçesine bağlı köy
- İmrahor, Çankaya, Ankara ili Çankaya ilçesine bağlı mahalle
- İmrahor, Yunanistan, Batı Yunanistan Bölgesinde bir şehir
İmrahor, İstanbul ilinin Avrupa Yakası'nda bulunan Fatih ilçesinde bir semttir. Bir semt olduğundan kesin sınırları çizilememekle birlikte, idari olarak Yedikule mahallesinin sınırları içinde kaldığı söylenebilir. İmrahor İlyasbey Caddesi, semtin ana aksını oluşturur. İmrahor, 2008 yılında yapılan idari düzenlemelere değin Fatih ilçesine bağlı bir mahalleydi.

İmrahor Camii ya da Mirahur Camii, İstanbul'un Üsküdar ilçesinin Salacak Mahallesi'nde yer alan, Osmanlı döneminden kalma tarihi bir camidir. Sinan Paşa'nın imrahoru olan Mehmet Ağa tarafından yaptırılmıştır. Yapımına 1597 yılında başlanan cami, 1 yıllık inşaat sürecinden sonra 1598 yılında ibadete açılmıştır. Cami mimari olarak Osmanlı esintilerini yansıtmaktadır.

Eski Saray ya da Sarây-ı Atîk-i Âmire, İstanbul ili Fatih ilçesine bağlı Beyazıt mahallesinde Süleymaniye Camii ile Bayezid Camii arasında İstanbul Üniversitesi ana yerleşkesi içerisinde Osmanlı döneminde İstanbul'da inşa edilmiş ilk saray.

Salacak Fatih Camii, İstanbul'un Üsküdar ilçesinin Salacak Mahallesi'nde yer alan, Osmanlı Dönemi'nden kalma tarihi bir camidir. 7. Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılmıştır. Yapımına 1453 yılında başlanan cami, aynı sene 1453 yılında ibadete açılmıştır. Cami mimari olarak Osmanlı esintilerini yansıtmaktadır.
Şivekar Sultan, Osmanlı Padişahı İbrahim'in hanımıdır. Sultan İbrahim'in arzusu üzerine İstanbul'da aranarak bulunan Ermeni kökenli bir kadındı.
Harem, II. Mehmed döneminde kurumsallaşan ve Osmanlı padişahının annesi, kız kardeşi, cariyeleri ve bunların hizmetkârlarının yaşadığı saray alanı. Osmanlı hareminde ortalama olarak 400 kadın bulunduğu, bu sayının 1600'e kadar çıkabildiği ifade edilmektedir.
Birun, Osmanlı saray teşkilatında "dış saray" olarak adlandırılan ve önemli saray çalışanlarının bulunduğu yönetici bölümüdür. Bîrun bölümündeki görevliler arasında yeniçeriler, doktorlar, terziler, bekçiler mevcuttu.
Has oda ya da Hane-i Hassa (خانه خاصّه), Enderun ile Harem Dairesi arasında bulunan sadece Osmanlı padişahının hizmetine tahsis edilmiş yazlık ve kışlık bölümlerden oluşan iki katlı bir dairedir. Fatih döneminden itibaren yazlık köşklerin ve havuzun bulunduğu Mermer Sofa padişah tarafından adeta yapının balkonu gibi kullanılmıştır. Hane-i has olarak da bilinen Has Oda, Osmanlı sarayında enderun olarak bilinen iç bölümün en önemli dairesidir. Fatih Kanunnamesiyle kurulan Has Oda Teşkilatı görevli ağalar, padişahın özel hizmetlerini yerine getirmekle sorumludurlar. Padişahın hayatını korumakla da sorumlu olan Hasodalılar ilk etapta 32 kişiden oluşmaktaydılar.