İçeriğe atla

İmamoğlu Höyüğü

Arkeolojik Höyük
Adı:İmamoğlu Höyük
il:Malatya
İlçe:Battalgazi
Köy:İmamlı
Türü:Höyük
Tahribat:
Tescil durumu:
Tescil No ve derece:
Tescil tarihi:
Araştırma yöntemi Kazı

İmamoğlu Höyüğü, Malatya il merkezinin 15 km. kuzeydoğusunda yer alan bir höyüktür. Höyük, Karakaya Baraj Gölü içinde bir ada haline gelmiş olup yamaçları tahrip olmuştur. Ada halindeyken de, 1987 yılında höyükte kazı çalışmaları yapılmıştır. Fırat'a dökülen Höyük Deresi ve Kırmısı Dere'nin birleşme noktasındadır. Büyük olasılıkla Fırat'ın oluşturduğu bir birikinti tepesidir. Yamaçları göl suları altından kalmadan önce 14 metre yükseklikte ve 150 x 140 metre boyutlarındaydı.[1]

Kazılar

Prof. Dr. Kılıç Kökten tarafından 1945 yılında "İmamlı" adıyla tanıtılan höyükte Dr. Ümit Serdaroğlu ve Prof. Dr. Mehmet Özdoğan tarafından yüzey araştırmaları yapılmıştır. Daha sonra ODTÜ TAÇDAM (Tarihsel Çevre Değerlerini Araştırma Merkezi) ve Kültür Bakanlığı adında[2] Edibe. Uzunoğlu başkanlığında 1980-87 yılları arasında kazı yapılmıştır.[1]

Tabakalanma

Höyükte tabakalanma eskiden yeniye doğru, Kalkolitik Çağ, Erken Tunç Çağı, Orta Tunç Çağı, Geç Tunç Çağı, Demir Çağı ve Roma imparatorluğu – Geç Helenistik Dönem olarak öngörülmektedir. Erken Tunç Çağı'na ait birçok yapı katı saptanmıştır.[1] Kazı çalışmalarının genel sonuçlarına göre höyükteki en yoğun yerleşmeler Demir Çağı, Orta Tunç Çağı ve Erken Tunç Çağı olarak görülmektedir.[3] Orta Tunç Çağı kültürünün en alttaki evresinde tespit edilen 30 çöp çukuru, Erken Tunç Çağı yerleşiminde önemli tahribata neden olmuştur.[4]

Buluntular

Erken Tunç Çağı tabakalarında önemli yapılar ortaya çıkarılmıştır. Yapılar temelden itibaren kerpiçten yapılmış olup duvarlar sıvanmış ve beyaz renkte badanalanmıştır. Bu tabakalarda bulunan dairesel planlı üç ev, Arslantepe Höyüğü'ndekilere benzemektedir. Bu tabakanın en üst yapı katında, tepenin tüm üstünü kaplayan, bir konak olduğu düşünülen ve dokuz odası kazılan büyük bir yapı ortaya çıkarılmıştır. Bu yapı, kazı başkanı tarafından "merdivenli ev" olarak adlandırılmıştır. Güneyde ve kuzeyde iki "mutfağı" olan bu yapının kuzeydeki mutfağı 5,5 x 5,5 metre boyutlarındadır. Güneydeki mutfak ise 5 x 5 metre boyutlarda olup batısındaki, merdivenle çıkılan bir odadan geçilmektedir. Bu oda 8 x 10 metre boyutlarında olup binanın girişi olarak düşünülmektedir. Kuzey tarafında yedi basamaktan oluşan, ilk basamağı muhtemelen sahanlık olarak kullanılmasını gerektiren şekilde uzun tutulmuş kerpiç bir merdiven vardır. Merdiven, iki metre yukarıdaki kilerle bağlantı sağlamaktadır. Güney mutfağı ise Erken Tunç Çağı günlük yaşamıyla ilgili pek çok bilgi vermektedir. Mutfağın iç mekanında, oturma sekisi, öğütme sekisi, hemen yanında bir depolama kabı, ötede üçgen küllüklü kubbeli bir fırın gibi sabitler yer almaktadır. Güney mutfağının üç kez sıvandığı, 8-10 kez kirli beyaz bir renkte badana yapıldığı görülmekte olup uzun süre kullanıldığı ve onarım yapıldığı anlaşılmaktadır. Batıdaki odada dokuz, doğudaki odada ise üç erzak küpü bulunmuştur. Odalardan birinde, biri 1,50 metre, diğeri 1,80 metre uzunlukta iki seki bulunmaktadır. Sekiler 10 cm. yükseklik ve 30 cm. genişliktedir. Üstlerindeki kap kacak tabanı izleri, bu sekilerin üzerinde yemek yendiği fikri uyandırmaktadır. Öte yandan bu katın ani bir yangın geçirdiği anlaşılmaktadır. Erzak küplerinden ikisi tepeleme buğday ve arpa dolu olarak dışarı çıkarılmış olarak bulunmuştur. Bir de, içindeki kemiklerden anlaşıldığı kadarıyla, kavurma saklandığı sanılan küp vardır.[1][5][6][7]

Erken Tunç Çağı yapı katlarında bir kısmı kabartmalı Karaz Kültürü çanak çömleği ve boya bezekli mallar bulunmuştur.[1]

Höyükte Demir Çağı kültür tabakası çok yoğun ve yaygın bir yapılaşma göstermektedir.[8] Höyük konisinde Demir Çağı yapılarının temelleri 30 cm. kalıktaki bir yangın tabakası üstüne oturmaktadır. Bu yangın tabakası, alttaki Geç Tunç Çağı son evresinin yıkılışını belirleyen yangındır.[9]

Pişmiş toprak buluntular içinde bir heykelcik ilginçtir. Kuş başlı, kolları yanlara doğru üçgen olarak stilize edilmiş, belden aşağısı çan etek şeklindeki heykelciğin bir benzeri Şemsiyetepe Höyüğü'nde bulunmuş olup oradaki kazı başkanı prof Dr. Muhibbe Darga tarafından Erken Tunç Çağı sonu, Orta Tunç Çağı başı olarak tarihlendirilmiştir.[10]

Kaynakça

  1. ^ a b c d e "TAY – Yerleşme Dönem Ayrıntıları". 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mart 2012. 
  2. ^ 3. Kazı Sonuçları Toplantısı (1981) Sh.: 17
  3. ^ 7. Kazı Sonuçları Toplantısı (1985) Sh.: 185
  4. ^ 8. Kazı Sonuçları Toplantısı (1986) Sh.: 215
  5. ^ 7. Kazı Sonuçları Toplantısı (1985), Sh.: 184
  6. ^ 7. Kazı Sonuçları Toplantısı (1985), Sh.: 217, 218
  7. ^ 9. Kazı Sonuçları Toplantısı (1987) Sh.: 209-210
  8. ^ 7. Kazı Sonuçları Toplantısı (1985) Sh.: 181
  9. ^ 7. Kazı Sonuçları Toplantısı (1985), Sh.: 182
  10. ^ 8. Kazı Sonuçları Toplantısı (1986) Sh.: 215-216

İlgili Araştırma Makaleleri

İkiztepe Höyüğü, Samsun ili Bafra ilçesinin 7 km. kuzeybatısında yer alan bir höyük'tür. Günümüzde Kızılırmak'ın denize döküldüğü yerin hemen batısında yer alan höyük adını, uzaktan bakıldığında iki tepe olarak görülmesinden almaktadır. Fakat gerçekte dört tepedir. Bu tepeler kazı başkanları tarafından romen rakamlarıyla tanımlanmıştır. Güneydeki en büyük tepe, günümüzde ovadan 29 metre yükseklikte olup Tepe I olarak adlandırılır. Tepe II, bunun kuzeyindedir ve 22,5 metre yüksekliktedir. En kuzeydeki Tepe III, 12,3 metredir. Tepe II'nin batısına düşen Tepe IV ise 16 metredir. Bugün denizden 7 km. içeride olan İkiztepe Höyüğü MÖ 5-3 binlerde denize oldukça yakın konumdaydı.

Değirmentepe Höyüğü, Malatya ilinin 24 km. kuzeydoğusunda Karakaya Barajı Gölü suları altında kalmış olan bir höyüktür.

Köşkerbaba Höyük, Malatya İl merkezinin 31 km. kuzeydoğusunda, Karakaya Baraj Gölü suları altında kalmış olan bir höyüktür. Öncesinde Fırat kıyısından 100 metre içerdeydi. Höyük adını hemen yakınındaki bir yatırdan almaktadır. Höyüğün en üst tabakası eski yıllarda köprü inşaatı sırasında büyük ölçüde tahribata uğramıştır.

Şemsiyetepe Höyüğü, Elazığ il merkezinin batısında, Bilaluşağı Köyü'nün hemen güneyinde yer alan bir höyüktür. Höyüğün büyük bir bölümü günümüzde Karakaya Baraj Gölü kıyısında kalmıştır. Höyük, 70 x 90 metre ölçülerinde, 5-6 metre yükseklikte dairesel ve küçük bir tepedir. Esasen höyük orta boy bir yerleşme sayılırdı, fakat Fırat günümüze kadar yerleşmenin kuzey ve kuzeybatı kesimini yemiştir.

Domuztepe Höyüğü, Osmaniye il merkezinin 35 km. güneydoğusunda yer alan bir höyüktür. Günümüzde Aslantaş Barajı kıyısında yer alan höyüğü tarihöncesi yerleşim katları su altında kalmıştır.

Kavuşan Höyük, Diyarbakır ili Bismil ilçesinin 10 km güneydoğusunda, Şeyhan Deresi ile Dicle'nin birleştiği bölgenin hemen doğusunda yer alan bir höyüktür. Dicle kıyısından 65-70 metre kadar güneydedir. Höyüğü kuzey yarısı Dicle tarafından yenmiş olup, güney yamaçları ise Şeyhan Deresi alüvyonlarıyla örtülmüştür. Yüzey de yaygın tarım yapılmasıyla tahrip olmuştur. Höyük boyutları 175 x 75 metre olup, yükseklik kuzey kesimde 8 metre iken güneyde 2 metre kadardır. Alan olarak 1,5 hektar olduğu belirtilmektedir.

Samsat Höyük, Adıyaman ili, Samsat ilçesi hemen kuzeydoğusunda, günümüzde Atatürk Baraj Gölü altında kalmış olan bir höyüktür. Baraj gölü suları altında kalmasından önce Fırat kıyısından 700 metre içeride olmasına karşın iskan edildiği dönemde hemen nehrin kıyısındaydı. Yüksek bir höyük sayılabilecek olan Samsat Höyük, ova seviyesinden 37-40 metre yükseklikte olup taban alanı 500 x 350 metre kadardır. En dik yamacı doğu yamacı, en düşük eğimli yamacı ise güneybatıya bakan yamacıdır. Adı, Klasik Çağ kaynaklarında Samosate, Samosatum, İslami Dönem kaynaklarında ise Semisat, Sumaisat olarak geçmektedir. Yer olarak, Fırat'ın oldukça geniş, dolayısıyla sığ olduğu bir kesimdedir. Yerleşim olarak ise höyük, teras ve alt şehirden oluşmaktadır. Samsat Höyük, taşıdığı öneme karşın yeterince kazı çalışmaları yapılamadan baraj gölü altında kalıp yok olmuş bir arkeolojik yerleşimdir.

Şaraga Höyük, Şanlıurfa ili Birecik ilçesi yakınlarında ve Fırat'ın batı kıyısında yer alan bir höyüktür. Önemli bir tarihi merkez olan Karkamış'ın 10 km kuzeyindedir. Höyük, 200 x 150 metre boyutlarında ve 25 metre yüksekliktedir.

Çine Tepecik Höyük, Aydın İl merkezinin güneyinde, Çine İlçesinin 5 km. batısında, Karakollar Köyü'nün 3 km. güneybatısında yer alan bir höyüktür. Çine Çayı'nın 1 km. doğusunda bulunan höyük 120 x 40 metre boyutlarında olup 9 metre yüksekliktedir.

Yeniköy / Gavur Höyüğü, Elazığ il merkezinin kuzeybatısında, Pulur / Sakyol Höyük'ün kuzeydoğusunda Laluşağı Köyü'nün 3 km. kuzeyinde yer alan bir höyüktür. Günümüzde Keban Baraj Gölü altında kalmıştır. Adını, yakınındaki göçerlerin mevsimlik köyü Yeniköy'den almaktadır. Tepe, kabaca 200 x 150 metre boyutlarında olup 14 metre yüksekliktedir. Höyükte yapılan kazıları kazı başkanı olarak yöneten Dr. Hamit Zübeyir Koşay, tepenin Huğu-Gavur Höyük olarak da bilindiğini yazmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Maşat Höyük</span>

Maşat Höyük, Tokat İl merkezinin güneybatısında, Zile'nin 20 km. güneybatısında, Yalınyazı Köyü'nün 1 km. güney-güneybatısında yer alan bir höyüktür. Höyük 450 x 225 metre boyutlarında olup ova tabanından, kazı yapıldığı yıllarda yaklaşık 29 metre yükseklikteydi.

Beşik - Yassıtepe Höyüğü, Çanakkale İl merkezinin güneydoğusunda, Yeniköy'ün yaklaşık olarak 2 km. güneyinde yer alan bir höyüktür. Troya'dan 7 km. mesafededir. Bu konumuyla doğal olarak Troya'nın uydu yerleşimlerinden biri olarak görülmektedir. Beşige Koyu kuzeyinde küçük bir burun üzerindedir.

İmikuşağı Höyüğü, Elazığ İli, Baskil İlçesi, İmikuşağı Köyü'nün kuzeybatısında yer alan bir höyüktür. Fırat'ın doğu kıyısındadır. Tohma Çayı'nın Fırat'a döküldüğü bölgenin karşısındadır. Nehir yatağından 38 metre yüksekteki höyük 200 x 150 metre boyutlarındadır. Ovadan yüksekliği ise 20 metredir.

Tille Höyük, Adıyaman ilinin Kâhta ilçesinin 30 km. doğusunda, Fırat'ın batı tarafında yer alan bir höyüktür. Höyüğün doğu, batı ve güney yamaçlarında eski adı Tille, günümüzde adı Geldibuldu olan küçük bir köy yerleşimi vardır. Fırat'a katılan bir derenin dar vadisindeki yerleşme doğu terasıyla birlikte 200 x 140 metre, 26 metre yüksekliktedir ve üstünde bir düzlük vardır.

Kuşsaray Höyüğü, Çorum İl merkezinin 15 km. kuzeydoğusunda, Düvenci Ovası'nda, Kuşsaray Köyü'nün 400 metre batısında yer alan bir höyüktür. Tepenin, 150 x 100 metrelik bölümünün surla çevrili olduğu anlaşılmaktadır. Yüksekliği 20-25 metredir.

Kaman Kalehöyük, Kırşehir İl merkezinin kuzeybatısında, Kaman İlçesi'nin 3 km. doğu-kuzeydoğusunda yer alan bir höyüktür. Tepe yaklaşık 280 metre çapında olup 16 metre yüksekliktedir.

Karaoğlan Höyüğü, Ankara İl merkezinin 25 km. güneyinde, Mogan Gölü'nün güneydoğu ucunda yer alan bir höyüktür. Bulunduğu bölge Ankara bölgesinden güneydoğu ve güneybatı yönlerine uzanan ana ticaret yollarının kavşağı durumundaydı. Tepe, 260 x 180 metre boyutlarında ve 18-20 metre yüksekliğindedir. Höyük Ankara – Konya kara yolu üzerindedir.

Yassıhöyük, Denizli İl merkezinin güneydoğusunda, Acıpayam İlçe'sinin 8 km. kuzeyinde, günümüzde belde olan Yassıhöyük Köyü'nün hemen kuzeyinde yer alan bir höyüktür. Höyüğü oluşturan iki tepeden büyük olanı 350 x 200 metre boyutlarında, 14 metre yükseklikte, diğer ise 190 x 150 metre boyutlarında ve 5 metre yüksekliktedir. Kültür toprağı ova tabanından en az 4 metre daha derine uzanmaktadır. Denizli İli, Acıpayam ilçesinin Yassıhöyük Köyü yakınlarındaki aynı adla bilinen höyük, arkeoloji yazınında Yassıhöyük 1 olarak geçmektedir.

Yassıhöyük, Kırşehir İl merkezinin 25 km. kuzeyinde, Karahıdır Köyü'nün güneyinde yer alan bir höyüktür. Tepe, 635x500 metre boyutlarında ve 12-13 metre yüksekliğindedir. Kırşehir'in Kaman İlçesi sınırları içinde olan Kaman Kalehöyük'ün 30 km. kadar doğusuna düşmektedir.

Maydos Kilisetepe Höyüğü, Çanakkale İli sınırları içinde, Gelibolu Yarımadası'nın Çanakkale Boğazı'na bakan tarafında, Eceabat İlçesi içinde yer alan bir höyüktür. Maydos Kale olarak da bilinmektedir. Tepe üzerinde Çanakkale Savaşı sırasında tahrip olan bir Orta Çağ kalesinin kalıntıları vardır. Tepe, 200 x 180 metre boyutlarında ve 33 metre yüksekliktedir. Günümüzde denizden yaklaşık olarak 200 metre ilçeride bulunmaktadır.