İçeriğe atla

İlâhî Nizam ve Kâinat

İlâhî Nizam ve Kâinat, Bedri Ruhselman’ın 1959 yılında ruhsal irtibat celseleri yoluyla almış olduğu ruhsal tebliğleri düzenleyerek yazdığı eserdir.[1][2][3][4] Kitap Ruhselman’ın vasiyeti üzerine, 1959 yılından itibaren, görevlendirilmiş üç kişi tarafından zamanı gelince açığa çıkarılmak üzere, üç nüsha hâlinde, 54 yıl boyunca, İstanbul Karaköy’deki 5. Noter’de saklanmış, nihayet 2 Nisan 2013 tarihinde MTİAD1950 Yayınevi tarafından yayımlanarak piyasaya sürülmüştür.

Konusu

Kitap, dünya insanının nereden gelip nereye gittiğini; tekâmül aşamaları ve geçişlerini, dünyanın işlevini, maddeyi, maddenin yapısını, maddî mekanizmaları, ruhu, ruh ve madde münasebetinin nedenlerini ve nasıl kurulduğunu, âlemleri, şuuru, uykuyu, rüyaları, manyetizmayı, zamanı, zamanın idraklere hitap eden kısımlarını, üst âlemlerdeki zaman yapısını, kaderi, kader mekanizmasını, dünyayı sevk ve idare eden planları, cennet ve cehennem sembolleriyle ifade edilmiş bilgilerin özlerini, dünyada yaşanacak coğrafî değişikleri, devre sonu inkılâbının (dönüşümünün) son aşamalarında neler yaşanacağını, kısaca ruhtan madde kâinatına, fizikten kuantuma, zaman kavramından boyut kavramına, vicdandan erdeme kadar birbirinden farklı pek çok konuyu net bir şekilde, açık bilgilerle ele almaktadır. Kitabın son kısımlarında ise daha çok dünyanın geleceğine ilişkin kehanetler bulunmaktadır.[5][6]

Notlar

  1. ^ "www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakci". 20 Aralık 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Aralık 2016. 
  2. ^ "indigodergisi.com/2013/08/ilahi-nizam-ve-kainati-anlamak". 20 Aralık 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Aralık 2016. 
  3. ^ "indigodergisi.com/2013/05/ilahi-nizam-ve-kainati-okumanin-9-sarti". 20 Aralık 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Aralık 2016. 
  4. ^ "www.formsante.com.tr/anasayfa/pozitif/2835-sir-kitap-ilahi-nizam-ve-kainat". 20 Aralık 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Aralık 2016. 
  5. ^ "54 yıldır sır gibi saklanan kitap, Sabah gazetesi". 12 Nisan 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Nisan 2013. 
  6. ^ "54 yıldır beklenen kitabın sırrı, Akşam gazetesi". 10 Nisan 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Nisan 2013. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Reenkarnasyon</span> ölümden sonra ruhun yeniden bedenlendiği inancı

Reenkarnasyon veya ruh göçü, ruhun sürekli olarak tekrar bedenlendiğine inanan spiritüalistlerin bu olaya verdiği addır. Reenkarnasyon kavramı Asya dinlerindeki tenasüh kavramından biraz farklı olmakla birlikte, benzerlik arz eder. Günümüzde ruh göçüne inanan insanların sayısı bir milyarı aşmaktadır. Ayrıca Dürzîlik ve Nusayrîlik gibi Orta Doğu'da yayılmış bazı dinlerde de bu inanış mevcuttur.

<span class="mw-page-title-main">Rigveda</span>

Rigveda veya Rig Veda, Vedik Sanskrit ilahilerinin (sūktas) eski bir Hint koleksiyonudur. Vedalar olarak bilinen dört kutsal kanonik Hindu metninden (śruti) biridir. Bugün pek çok Shakha'dan Śakalya Shakha olmak üzere yalnızca biri hayatta kaldı. Geri kalan Shakha'larda bulunan içeriklerin çoğu artık kaybolmuştur veya halka açık şekilde mevcut değildir.

Deneysel neo-spiritüalizm ya da kısaca neo-spiritüalizm, deneysel spiritüalizmin son şekli olup Dr. Bedri Ruhselman tarafından kurulmuştur. Ruhselman'a göre bu ne bir dindir ne de bir felsefe. Kimseye "gelin bizim yolumuza girin" diye bir çağrıda da bulunmaz; çünkü neo-spiritüalizme göre herkesin ruhsal gelişme gereksinimleri farklı farklı ve dolayısıyla yürüyeceği yollar farklı farklıdır. Neo-spiritüalizm hakkında bilgi veren kaynaklardan biri "Dharma Ansiklopedi"dir.

Vika, kendi içinde çeşitli kollara ayrılan, doğa tabanlı, dogmatik olmayan çağdaş bir pagan dinidir. Vika inanışına sahip olanlar, kendilerini Vikan olarak adlandırır. Hristiyanlık öncesi Batı ve Kuzey Avrupa geleneklerine dayanan Vika, 1950'lerde İngiltere'de yayılmaya başlamış ve zamanla özellikle Avrupa ve ABD'de taraftar bulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Ruh</span> yaşayan bir varlığın manevi özü

Ruh, can ya da tin; din ve felsefede, insan varlığının fiziksel olmayan yönü ya da özü olarak tanımlanır ve genellikle bireysellikle eşanlamlı olarak ele alınır. Teolojide ruh kişinin tanrısallığa ortak olan kısmı olarak tanımlanır ve genellikle bedenin ölümünden sonra kişinin varlığını sürdüren kısmı olarak ele alınır.

Tekâmül, sözlük anlamı "olgunlaşma", "gelişim" ve "evrim" olan bir terimdir.

<span class="mw-page-title-main">İhvân-ı Safâ</span> Hurufiler ya da ansiklopedistler

İhvan-ı Safâ, Basra'da 10. yüzyılda ortaya çıkan bir felsefe çığırının taraftarlarına verilen bir addır. Bir nevî felsefe ansiklopedisi mahiyetindeki risalelerini Almancaya çeviren Dietrici[kim?], bunların adlarının "Hâlis Kardeşler" anlamına geldiğini söylüyor.

Bedri Ruhselman, Türk hekim, keman virtüözü ve neo-spiritüalizmin ya da Türkçedeki adıyla, deneysel yeni-ruhçuluğun kurucusudur.

<span class="mw-page-title-main">Alperen Ocakları</span> aşırı sağcı gençlik örgütü

Alperen Ocakları Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı ya da kısaca Alperen Ocakları, kimi zaman Alperenler olarak anılan, Nizam-ı Âlem Ocakları ismiyle kurulmuş olan aşırı sağcı gençlik yapılanmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Kutsal Ruh</span>

Kutsal Ruh, Yahudilikte Tanrı'nın evren veya yaratıkları üzerindeki ilahi gücü, kalitesi ve etkisine atıfta bulunur. İznik Hristiyanlığı'nda Kutsal Ruh, Üçlü Birliğin üçüncü kişisidir. İslam'da Kutsal Ruh, ilahi eylemin veya iletişimin bir aracısı olarak hareket eder.

Gnostisizm Antik Mısır hermetizmini, Antik Yunan ezoterizmini, İbrani geleneklerini, Zerdüştçülüğü, bazı Doğu geleneklerini ve dinlerini, Hristiyanlığı eklektik bir tutumla sentezleyen, birçok tarikâtın benimsediği mistik felsefeye verilen genel addır. Daha açık bir ifade ile Gnostisizm, hakikatin bilgisine ilham keşf ve sezgi ile ulaşılacağını savunan mistik bir felsefi düşüncedir.

Spiritizm, Hermetistler’in ve Platon ve Pisagor gibi filozofların döneminden 19. yüzyıla dek sistemsiz bir şekilde dalgalanan, reenkarnasyonu kabul eden ruhçuluğun; Fransa’da Allan Kardec tarafından kurulan ilk sistemli biçimidir. Kardec’in sistemli hale getirdiği spiritizm adıyla bilinen deneysel spiritüalizmin belli başlı ilkeleri şöyle özetlenebilir:

Mukadderat terimi çeşitli inanç sistemlerinde, mistisizmde ve kimi felsefi akımlarda farklı anlamlarda kullanılmış bir terimdir. Terimin genellikle, kişinin gelecekte karşısına çıkması kesinleşmiş olaylara istinaden “takdir olunmuş olanlar”, “karşılaşılması kaçınılmaz olanlar” ya da “karşılaşılması kaçınılmaz hale gelmiş olanlar” anlamlarında kullanıldığı görülmektedir. İlk bakışta kader sözcüğüyle eş anlamlı olduğu sanılabilirse de, farklı görüşlerin bu terime yükledikleri anlam farklıdır; dolayısıyla mukadderat terimi fatalist (yazgıcılık) görüşteki tümüyle ezelden çizilmiş ve planlanmış bir geleceği ifade eden kader terimiyle eş tutulamaz.

<span class="mw-page-title-main">Psikostazi</span>

Psikostazi ya da psikostasya, Antik Mısır geleneğindeki bir kavramın Antik Yunancadaki adıdır.

<span class="mw-page-title-main">Ektoplazma</span>

Ektoplazma (ectoplasm), trans haline girmiş medyumların vücutlarından, özellikle ağız, burun, kulak gibi organlarından çıktığı, havada yayıldığı, bazen gözle görülebildiği ve elle dokunulabildiği ileri sürülen şekilsiz (amorf) süptil maddelere verilen addır. Terim 1913'te Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü'nü almış Fransız Fizyolog Charles Richet tarafından eski Yunancadaki “dışında” anlamına gelen “ektos” ve “yaratılmış, benzeyen” anlamına gelen “plasma” sözcüklerinden türetilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Istırap</span>

Istırap, çeşitli felsefi ve dini sistemlere konu oluşturmuş, mistisizm, ezoterizm ve spiritüalizmde önem verilen ve ruhsal gelişimi sağlayıcı, öğretici niteliğiyle ele alınan bir kavramdır. Istırap konusunun işlendiği bu alanlarda, ıstırap, elin sobaya değmesi veya kesici bir aletle yaralanması gibi fiziksel bedenle ilgili maddi acılar anlamından ziyade, manevi acılara ilişkin bir kavram olarak ele alınır.

<span class="mw-page-title-main">Gök katları</span>

Gök katları, kavramı pek çok gelenekte bulunan, beş duyu ile algılanamayan âlemdeki farklı ortamları derecelendirmek üzere kullanılmış bir kavram olup çeşitli din ve mitolojilerde farklı sayılarla ifade edilmiştir.

Doğum işareti, spiritüalist terminolojiye ait bir terim olup, vücutta doğuştan bulunan, maddi bir nedenle açıklanamayan, varlığın geçmiş yaşamlarından kaynaklandığı ileri sürülen izlere verilen addır.

J. R. R. Tolkien, İngiliz Edebiyatı'na bir mitoloji kazandırmak gayesiyle "Orta Dünya evreni"ni kurguladı. Tolkien kurgusal Orta Dünya evreninde hiçbir dine açıkça göndermede bulunmadı. Silmarillion’da kendi yaratılış öyküsünü kurdu. Yazar, kitaplarında ögeleri birbiriyle tutarlı bir kurgusal evren yapmaya büyük bir çaba harcadı. Öyle ki, 81 yıllık yaşamının büyük bir kısmını bu efsaneyi üretmeye adamıştır. Orta Dünya evreninin gerçek dünyayla alternatif ırkları, milletleri, dilleri, vs. vardır. Bunlara örnek olarak Ainur, elfler, insanlar, cüceler, orklar, balrog, ejderha, troll, kartal, ent, hobbit verilebilir.

<span class="mw-page-title-main">Maya mitolojisi</span>

Maya mitolojisi, Mezoamerikan mitolojisinin bir parçasıdır ve doğanın kişileştirilmiş güçlerinin, tanrıların ve bunlarla etkileşime giren kahramanların ana rolleri oynadığı tüm Maya masallarını kapsar. Maya sözlü geleneğinin diğer kısımları burada dikkate alınmaz.