Türkçe ya da Türk dili, Güneydoğu Avrupa ve Batı Asya'da konuşulan, Türk dilleri dil ailesine ait sondan eklemeli bir dildir. Türk dilleri ailesinin Oğuz dilleri grubundan bir Batı Oğuz dili olan Osmanlı Türkçesinin devamını oluşturur. Dil, başta Türkiye olmak üzere Balkanlar, Ege Adaları, Kıbrıs ve Orta Doğu'yu kapsayan eski Osmanlı İmparatorluğu coğrafyasında konuşulur. Ethnologue'a göre Türkçe, yaklaşık 90 milyon konuşanı ile dünyada en çok konuşulan 18. dildir. Türkçe, Türkiye, Kuzey Kıbrıs ve Kıbrıs Cumhuriyeti'nde ulusal resmî dil statüsüne sahiptir.
Halüsinasyon veya varsanı, bir duyu organını uyaran hiçbir nesne veya uyarıcı olmaksızın, kişinin sadece kendisinin duyabildiği, görebildiği, dokunabildiği ve koklayabildiği, gerçek olmayan duyuların algılanmasına veya sanıların alınmasına verilen isimdir. Halüsinasyonlar, benzer fenomenlerden ayrı tanımlanmaktadır. Örneğin rüya görmek uyanık olma hali barındırmaz; psödohalüsinasyonda istemsiz duyusal algıların gerçek olmadığı kişi tarafından bilinir; yanılsamalar saptırılmış ve yanlış yorumlanmış gerçek duyusal algılar barındırır; zihinsel imge kişinin istemi kontrolü altındadır gibi. Ruh hastalıklarında sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Beş duyunun da varsanısı olabilir; görme, işitme, dokunma, koklama ve tat duyusu. Halüsinasyonlarda kişi, bir hastalığının olduğunu bilmeden, gördüğü, işittiği ve hissettiğine bütünüyle inanır. Gözlerinde bozukluk olan kişide veya migrende görülen ışık parıltıları varsanı içine girmez. Bunlarda hasta, olayın nedenini bilmektedir.
Meteoroit, dış uzayda bulunan küçük bir kaya veya metal cisimdir. Meteoroitler, asteroitlerden önemli ölçüde daha küçük ve boyutları taneciklerden bir metreye kadar değişen nesneler olarak ayırt edilirler. Meteoroitlerden daha küçük nesneler, mikrometeoroit veya uzay tozu olarak sınıflandırılır. Pek çoğu kuyruklu yıldızlardan veya asteroitlerden gelen parçalardır, diğerleri ise Ay veya Mars gibi gök cisimlerinden çarpma etkisiyle fırlatılmış olan uzay enkazıdır.
Anlambilim, anlam bilimi, anlam bilgisi ya da semantik, anlamları inceleyen bilimdir. Anlam bilimi felsefî ya da mantıksal ve dilbilimsel olmak üzere iki farklı açıdan ele alınabilir. Felsefî ya da mantıksal yaklaşım, göstergeler ya da kelimeler ile bunların göndergeleri arasındaki bağlantıya ağırlık verir ve adlandırma, düz anlam, yan anlam, doğruluk gibi özellikleri inceler. Dilbilimsel yaklaşım ise zaman içinde anlam değişiklikleri ile dilin yapısı, düşünce ve anlam arasındaki karşılıklı bağlantı vb. konular üstünde durur.
Uluslararası Ses Abecesi veya Uluslararası Fonetik Alfabe, seslerin kâğıt üzerinde gösterilebilmesi için oluşturulmuş standart alfabedir. Tüm dillerdeki konuşma seslerini bir örnek biçimde kodlayabilmek için oluşturulmuş işaretler ve simgeler sistemidir. Bu sistemden en çok dilbilimde ve sözlüklerin hazırlanmasında yararlanılır.
Roland Barthes, Fransız felsefeci, göstergebilimci, edebiyat eleştirmeni, edebiyat ve toplum teorisyeni.
Edimbilim, edim bilimi veya pragmatik, işaretlerin kullanımı ve işaretler ile işaretlerin kullanıcıları arasındaki ilişkiyi inceler. Edimbilim, dilsel fiilleri ve dilin kullanımını araştıran dilbilimsel bir alandır. Sözdizim ve anlambilimin yanı sıra dilsel göstergelerin özellikleriyle uğraşan göstergebilimin alt alanıdır.
Kanat, uçma veya hareket etme amacıyla kullanılan ve genellikle kuşlar, böcekler veya uçaklar gibi hayvanlar veya araçlar tarafından kullanılan bir yapıdır. Kanatlar, aerodinamik prensiplere dayalı olarak tasarlanmış ve şekillendirilmiştir, böylece hava akışını kontrol ederek uçuş veya hareket sağlayabilirler. Kanat belli bir evrimsel ve biyolojik süreç sonrası oluşabilmesinin yanı sıra beşeri olarak da modellenebilip uçmak veya bir sıvı içerisinde hareket sağlamak için de özelleştirilebilmektedir.
Göstergebilim, semiyotik veya semiyoloji; göstergelerin yorumlanmasını, üretilmesini veya işaretleri anlama süreçlerini içeren bütün etmenlerin dizgesel bir biçimde incelenmesine dayanan bir bilim dalıdır. Fransızlar semiyoloji terimini kullanmışlardır. Semiyotik disiplinlerarası bir sahadır. Anlam bilimi, dil bilimi, fonetik, mimarlık, sosyoloji, psikanaliz ve daha birçok bilim dalı ve disiplinin oluşturduğu disiplinler arası bir disiplindir. Kültürel kodlar, gelenekler ve metni anlam süreçlerine göre düzenlenmiş işaret sistemleri diye nitelenen her şey semiyotiğin inceleme alanına girmektedir. Semiyoloji, yapısalcılığın modeli olarak düşünülmektedir.
Luvice veya Luvi dili Anadolu dillerine mensup bir dildir. Aynı zamanda Hititlerin de hiyeroglif yazılarında kullandıkları dildir. Mısır ve Girit hiyeroglif yazısından farklı olan bu hiyeroglif yazısı, daha çok mühürlerde ve kaya anıtları gibi büyük yazıtlarda kullanılmıştır.
İletişim, iletilmek istenen bilginin hem gönderici hem de alıcı tarafından anlaşıldığı ortamda bilginin bir göndericiden bir alıcıya aktarılma sürecidir. Organizmaların çeşitli yöntemlerle bilgi alışverişi yapmalarına olanak tanıyan bir süreçtir. İletişim tüm tarafların üzerinden bilgi alışverişi yapılacak ortak bir dili anlamalarına ihtiyaç duyar.
Yansıma veya yansıma ses, doğadaki seslerin bir nesne, olay veya durum ile bağdaştırılmasına denir. Sesleri betimlemeye yarayarak bir söz sanatı olarak düzyazı, karikatür ve şiirlerde kullanılabilir. Küçük çocukların ifadelerinde ve karikatürlerde sıkça rastlanılır. Yansıma sözcükleri tek başına anlam taşımaz. Kalıplaşmış yansıma sözcükler olduğu gibi yazar tarafından söz konusu durumu belirtmek için yeni sözcükler de oluşturulabilir. Gösterge olarak betimlenen ile betimleyen arasındaki ses benzerliği ilişkisinden ötürü ikon grubuna girer.
Örnek, İstanbul ilinin Ataşehir ilçesine bağlı bir mahalle. 1950 yılında kurulan mahallede; 1 lise, 3 ilköğretim okulu, 5 park ve bahçe ile 4 cami bulunmaktadır ve sağlık hizmeti veren iki aile sağlık merkezi ve on üç eczane yer alıyor..
Gösterge; kendisinden başka bir şey işaret eden, temsilî olan ve yorumlanabilen her türlü cisim, durum veya olay.
1940 Türkiye nüfus sayımı, 20 Ekim 1940 Pazar günü, 63 il, 370 ilçe, 34.024 nahiye ve köyde yapılmıştır.
Nur Koçak, Türk ressamdır. Yapıtları dünya çapında birçok sanat müzesinde sergilenen Koçak, kadınların toplumdaki yerine odaklanan çalışmalar yapmaktadır. İlkokul, ortaokul, lise onuncu sınıfın sonuna kadar TED Ankara Koleji'nde okumuş, liseyi Western High School, ABD, Washington DC'de bitirmiştir.
Kanın Sesi, Yaşar Kemal'in 1991'de yayımlanan romanıdır. Yazarın Yağmurcuk Kuşu (1980) ve Kale Kapısı (1985) ile Kimsecik üçlemesinin oluşturan üçüncü ve son romanıdır. Üçleme, Yaşar Kemal'in öz yaşam öyküsü diye nitelendirilir. Yağmurcuk Kuşu İsmail Ağa'nın üvey oğlu tarafından öldürülmesiyle sona erer. Kale Kapısı'nda İsmail Ağa'nın öz oğlu Mustafa'nın üvey oğlan Salman'dan duyduğu korku işlenir. Mustafa'yla birlikte köyün diğer çocukları ve çevredekilerin de Salman'dan korktukları görülür. Kanın Sesi'nde bütün korkuların üzerine gidilir ve en çok korkulan nesnelerin üstüne gidilerek bu korkuyu yenmeye çalışılır.
M2 Metro Hattı veya Buca metrosu, İzmir Metrosu'nun batıda Üçyol istasyonu ile doğuda Çamlıkule istasyonu arasında inşa edilmekte olan 13,5 km uzunluğundaki metro hattıdır. On bir istasyonu bulunan hat, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından inşa edilmektedir. Sürücüsüz araçların hizmet vereceği hat, ülkenin altıncı sürücüsüz metro hattı olacaktır. Hatta çalışacak araçlar dahil toplam proje maliyeti yaklaşık 755 milyon eurodur. Hattın gelecekte güneyde İnkılap'a kadar toplamda 2,1 km daha uzatılması ve üç yeni istasyona sahip olması planlanmaktadır.
Sarkis Zabunyan, kavramsal sanatçı, ressam.