
F-16 Fighting Falcon, çok amaçlı, tek jet motorlu, 4. nesil savaş uçağı. General Dynamics şirketi tarafından, ABD Hava Kuvvetleri için geliştirilmiştir. Hafif avcı uçağı olarak tasarlanmış olmasına rağmen birçok başka amaç için de kullanılmakta olan avcı uçağıdır. Geniş kullanım alanı ve yüksek manevra kabiliyeti sayesinde birçok ülkeye ihraç edilmiştir. Faal olarak çeşitli ülkeler tarafından kullanılmaktadır. II. Dünya Savaşı sonrası üretilen uçaklar içinde, MiG-21'den (10,000+) ve F-4 Phantom-II'den (5.195) sonra en çok üretilen 3'üncü savaş uçağıdır. Temmuz 2016 itibarıyla 4.573 adet üretilmiştir.

Füze, genellikle bir sevk maddesi, jet motoru veya roket motoruyla desteklenen, kendi kendine hareket edebilen, havada giden menzilli bir silahtır.

Havadan Havaya Füze, uçak ve helikopterlerin diğer hava araçlarını bertaraf etmekte kullandığı silahlardır. Bu silahlar, ısıya veya hedefe gönderilip yansıyan radar ve lazer sinyallerine veya hedeften çıkan radar sinyallerine güdümlüdürler.

9K32 Strela-2, NATO rapor ismi adıyla SA-7 Grail, GRAU-Index 9K32 bir IR güdümlü Rus yapımı silahtır.

Hayalet uçak, radar sistemleri tarafından yakalanamayan ya da yakalanması çok güç olan uçaklara verilen resmî olmayan bir isimdir. Stealth teknolojisi'ne sahiptir.

Pike bombardıman uçağı isabet oranını artırmak ve uçaksavar ateşinden daha iyi korunmak için hedefinin üzerine pike yaparak saldıran bir bombardıman uçağıdır.

Havacılık, insanlar tarafından üretilmiş hava taşıtlarıyla uçmak ya da uçmak için gerekli olan makinelerin tasarımıyla veya bakımlarıyla uğraşmak demektir. Daha genel bir anlamda, havacılık terimi, hava taşıtı ile ilgili olan tüm eylemleri, endüstrileri, kurumları kapsamaktadır. Ticari havacılık, sivil havacılık, genel havacılık, askerî havacılık, deniz havacılığı, kara havacılığı, ultralight havacılık, sanal havacılık gibi türleri bulunmaktadır.

DME, havacılıkta yaygın olarak kullanılan bir radyo seyrüsefer yardımcısı. Taşıtın yer istasyonundan olan uzaklığını -genellikle deniz mili (nm) cinsinden- ölçen aviyonik bir sistemdir.

SACLOS terimi ikincil nesil füze güdümleme sistemidir. Bu sistemde füze ateşlendikten sonra operatör hedef vurulana kadar hedefi işaretlemeye devam etmektedir. Bu iş için elektronik işaretleme sistemlerinden faydalanılır.
Güdüm sistemi, bir füze, uydu, roket, uçak, helikopter, gemi veya benzeri aracın, iki veya üç boyutlu ortamdaki bir konumdan ayrılarak varmaya programlandığı bir başka konuma ulaşabilmesini sağlayan elektromekanik aygıt veya aygıtlara verilen genel isimdir. Özellikle askeri terminolojide bu söylem, herhangi bir insan kontrolü olmaksızın otonom seyir yeteneğine sahip araçlar için kullanılır. Operasyonunda yüksek oranda beşeri katkıya ihtiyaç duyan benzeri sistemlere ise navigasyon veya seyrüsefer sistemleri denir ve bunlar güdüm sistemlerinden farklı bir kategoride değerlendirilirler.

Boeing E-3 Sentry Amerika Birleşik Devletleri üretimi bir Havadan Erken Uyarı ve Kontrol uçağıdır. ABD, Birleşik Krallık, Fransa, Suudi Arabistan ve NATO hava savunma kuvvetlerinde her türlü hava şartında gözetleme, komuta, kontrol ve iletişim görevlerinde kullanılmaktadır. Toplam 68 adet üretildikten sonra 1992 yılında üretimi sona ermiştir.

Radyo seyrüseferi veya radyo navigasyonu, Dünya üzerindeki bir noktadan başka bir noktaya giderken, seyrüsefer yardımcısı olarak radyo frekansları ile çalışan araçların kullanımı. Radyo seyrüsefer yardımcıları genellikle; vericinin gönderdigi radyo elektromanyetik dalgalarının alıcı tarafından alınması ve ses, görüntü veya yazıya dönüştürülmesi prensibiyle çalışırlar.

Transponder, hava araçlarında bulunan, radar sorgulamasına cevap vermek için tasarlanmış; hava aracının yer, hız gibi temel bilgilerini radyo frekanslarına yanıt olarak trafik kontrolörlerine ileten, uçağın en önemli iletişim sistemini oluşturan elektronik cihazdır. Bir hava aracının transponderi devre dışı olduğu zaman o hava aracına dair hiçbir bilgi alınamaz ve iletişim kurulamaz. Bazı kaynaklarda XPDR, XPNDR, TPDR veya TP şeklinde kısaltılır. Hava aracındaki transponder yerdeki ikincil radarlarla ve diğer uçaklardaki çarpışmayı önleyici sistemlerle sinyaller vasıtasıyla haberleşir. Mode C ve Mode S transponderler basınç altimetresinden aldıkları irtifa bilgisini de yayınlayabilirler.
IFF, II. Dünya Savaşı esnasında ABD'de askerî amaçlarla üretilmiş bir transponder sistemi. IFF kısaltması İngilizce Identification friend or foe sözcüklerinin akronimidir. Aslen askerî amaçlar için üretilen sistem günümüzde pek çok ülkede gerek askerî gerekse sivil uçakların yer birimlerindeki ikincil radarlar (SSR) ve diğer taşıtlardaki transponder sistemleri tarafından tespiti için kullanılır.
Konumlandırma sistemi, uzayda bir nesnenin konumunu belirlemek için bir mekanizmadır. Bu görev için teknolojiler metrelik hassasiyetle dünya çapında kapsama alanı dışında alt milimetre hassasiyetle çalışma kapsamı arasında değişmektedir.

Radar kesiti (RCS), bir nesnenin radarla ne kadar algılanabilir olduğunun bir ölçüsüdür. Daha büyük bir RCS, bir nesnenin daha kolay tespit edildiğini gösterir.

ACAS ya da bilinen diğer adıyla TCAS, hava taşıtlarında transponder adı verilen bir çeşit radarı kullanarak pilotlara, diğer uçaklar ile çarpışmayı önlemek için "yüksel" veya "alçal" gibi ikazlar veren bir sistemdir.
Otomatik hedef tanıma, bir algoritmanın veya cihazın, sensörlerden elde edilen verilere dayanarak hedefleri veya diğer nesneleri tanıma yeteneğidir.

Birincil radar, uzayın büyük bir bölümüne elektromanyetik dalga gönderip hedeften yansayan dalgayı alan geneleksel bir radar sensörüdür. Bu terim, genellikle radar sinyali göndermeyen hedeflerin yerini belirlemek için kullanılan bir radar sistemini ifade eder. Hedefin bir transponder ile sinyal göndermesi ile çalışan ikincil radar gibi birincil radar da hava trafik kontrolünün alanındadır.
Rice Dağılımı, istatistik ve radyo mühendisliği gibi alanlarda sıklıkla kullanılan bir sürekli olasılık dağılımıdır. Bu dağılım, özellikle ikincil radyo sinyalleri, radar sinyalleri, akustik sinyaller ve rüzgar hızı gibi doğal süreçlerin amplitüdlerini modellemek için kullanılır.