İçeriğe atla

İkilem

William Ewart Gladstone'u ikilemde gösteren karikatür: Bekçi köpeğinden kaçmak için tırmanırsa adamın gazabıyla yüzleşecek ama adamdan kaçınmak için düşerse de köpek ona saldıracak.

İkilem ya da dilemma (Yunancaδίλημμα), ikisi de kesin olarak kabul veya tercih edilemeyen iki olasılıklı bir çelişki durumunu ifade eder. İnsanı istenmeyen seçeneklerden birini, çoğunlukla iki seçenekten birini izlemeye zorlayan tartışma, sorun veya usa vurma durumu.[1]

Bir ikilem, iki olası çözümü olan bir çatışma, sorun veya durumdur. Bir ikilem meydana geldiğinde, bir kişi istenen iki seçenek veya aksine, iki istenmeyen seçenek arasında zor bir seçim yapmak zorundadır. Kelime Yunanca dilēmmadan gelir (di “iki kere” + lēmma “öncül”); kişinin iki elverişsiz seçenek arasında seçim yapmasına neden olurken mantık ve söylemde kullanılan bir terimdir. Bir ikilem, bir anlatıda öncü bir role sahip olabilir ve anlatıdaki karakterin davranışının arkasındaki neden olabilir - bir çatışma türü olarak, sayısız edebi eserin anahtar parçasıdır. Edebiyatta, sinemada ya da tiyatrodaki birçok kahraman bir kişi mi yoksa bir kalabalığımı kurtarmak gibi ya da iki sevgili arasında seçim yapmak gibi ikilemlere maruz kalırlar.

Annem bana iki seçenek verdi: bulaşıkları yıkamak veya banyo temizlemek. İkisi de çok eğlenceli değildi. Ne ikilem ama!

—Örnek ikilem

İkilem çeşitleri

Ahlaki/Etik İkilem

Kişinin ahlak ya da etik çatışmasıyla karşı karşıya kaldığı “ahlaki ikilem” ya da “etik ikilemdir”. Böyle bir ikilemde, bir durumu seçmek diğerini ihlal edecek; ya da, bir şeyi yapmak olumlu sonuçlar verecek ama ahlaki açıdan yanlış olacaktır. Örnek olarak Robin Hood'un felsefesi “yoksulları beslemek için zenginlerden çalmak” verilebilir.[2]

Nedensellik ikilemi

Kişinin seçim yapmakta zorlanacağı ve her iki seçiminin de neden sonuç ilişkisinin birbirine bağlı oduğu durumlardır. Örnek olarak Yumurtamı tavuktan yoksa tavuk mu yumurtadan çıktı? ikilemi verilebilir. Eğer önce Tavuk oluştuysa, nereden geldi? Tersine, önce yumurta vardıysa, onu ne yumurtladı?[2]

Tutuklu ikilemi ya da tutsak ikilemi

Tutsak ikilemi, oyun teorisinde analiz edilen bir oyunun standart bir örneğidir; bu, tamamen rasyonel iki kişinin kendi menfaatlerine olduğunu bilseler bile neden işbirliği yapmadığını sorgular.[2]

Sophie'nin seçimi ikilemi

Bu ikilem, hangi seçim yapılırsa yapılsın sonuçlardan birinin ölüm diğerinin ise yok olma anlamına geldiği durumlar için kullanılır. Bu ikilem, William Styron adlı yazarın 1976'da yazdığı aynı isimli kitaptan almaktadır. Kitabın kahramanı olan kadın nazi kampına gönderilir ve orada iki çocuğundan birini ölüme, gaz odasına, göndermesi için seçim yapmaya zorlanır.[2]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ "TDK Sözlüğü". 29 Aralık 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Ekim 2020. 
  2. ^ a b c d "Literary Terms Web Sitesi". 25 Nisan 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Şubat 2020. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

Etik veya ahlak felsefesi, doğru davranışlarda bulunmak, iyi bir insan olmak ve insani değerler hakkında düşünme pratiğidir. Etik sözcüğü Yunanca "kişilik, karakter" anlamına gelen "ethos" sözcüğünden türemiştir.

Safsata, bir düşünceyi ortaya koyarken ya da anlamaya çalışırken yapılan yanlış çıkarsamadır. Safsatalar ilk bakışta geçerli ve ikna edici gibi görülebilen fakat yakından bakıldığında kendilerini ele veren sahte argümanlardır.

Ahlak ya da sağtöre, kelimenin en dar anlamıyla, neyin doğru veya yanlış sayıldığı anlamına gelir. Terim genellikle kültürel, dinî, dünyevi ve felsefi topluluklar tarafından, insanların çeşitli davranışlarının yanlış veya doğru oluşunu belirleyen bir yargı ve ilkeler sistemi kavramı ve/veya inancı için kullanılır. Ahlak, kelimesinin etimolojik kökeninin Arapça “hulk” ; ” sözcüğüne dayandığı bilinir.

Oyun teorisi veya Oyun kuramı, istatistik, sosyal bilimler, biyoloji, mühendislik, siyasi bilimler, bilgisayar bilimleri kullanılan meşhur teoridir. Oyun teorisi, bireyin başarısının diğerlerinin seçimlerine dayalı olduğu seçimler yapması olan bazı stratejik durumların matematiksel olarak davranış biçimlerini yakalamaya çalışır. İlk başlarda bir bireyin kazancının ötekinin zararına olduğu yarışmaları çözümlemek için geliştirilmişse bile, daha sonradan birçok kısıta dayanan çok geniş bir etkileşim alanını incelemeye başlamıştır. Bugün:

Oyun teorisi, sosyal kelimesinin geniş anlamda insan ve insan-dışı oyuncuları kapsayacak biçimde tanımlandığı, sosyal bilimlerin rasyonel yönü için bir birleşik alan kuramı veya bir tür şemsiyedir.

Yalan veya yalan söylemek, doğru olmayan söz, hakikat ve gerçeğin aksi, haksız söz ve bir kimseden söylemediği halde söz nakletmek manalarına gelmektedir. Yalanın aslı sözdedir; geçmişte olsun ve gelecekte, vaat olsun veya başka bir şey. Doğruluğun (sıdk) karşıtı, bir konuda kasıtlı veya kasıtsız olarak gerçeğe aykırı haber veya bilgi vermek anlamlarında da kullanılmıştır. Istılahta ise gerçeğin ve hakikatin aksini söylemeye yalan denmektedir. İnsanın en büyük ve en kötü sıfatlarından biri yalan söylemektir.

<span class="mw-page-title-main">Sosyal psikoloji</span> toplumun insanların düşüncelerini ve davranışlarını nasıl etkilediğini araştıran bilim dalı

Sosyal psikoloji bireylerin düşüncelerinin, iç dünyalarının ve davranışlarının başkalarının gerçek, hayalî ve anlaşılan oluşundan nasıl etkilendiğine dair bir bilimsel çalışmadır. Bu alanda araştırma yapanlar genellikle psikolog veya sosyolog'lardan oluşmaktadır. Buna rağmen bütün sosyal psikologlar hem birey, hem de topluluk bazında çalışırlar. Benzerliklerine rağmen iki alan amaçları, yaklaşımları, yöntemleri ve terimlerinde farklılaşırlar. Biyofizik ve kavrama psikolojisi gibi sosyal psikoloji de disiplinlerarası bir alandır.

Biyoetik, tıp ve biyoloji alanında ortaya çıkan yeniliklerin, çeşitli teknolojik gelişmelere bağlı olan bilimsel sonuçların, etik düzlemde meydana getirdiği kapsamlı sorunların irdelenmesi üzerinden gelişen etik alanı ya da bölümüdür. Kelime anlamı olarak "canlı etiği" olarak da anlaşılır. Dolayısıyla biyoetik tüm bir yaşamı konu edinen etik tartışmadır.

<span class="mw-page-title-main">Tıp etiği</span> Hekimlik uygulamalarına ilişkin ahlaki ilkeler sistemi

Tıp etiği, tıbbın ve sağlık alanındaki bilimsel ve pratik çalışmaların etik yönden değerlendirilmesi ve ahlaki ikilemlere bir çözüm bulunmasını hedefleyen disiplindir. Genel konusu insan yaşamıdır.

Sistemik yanlılık, bir sürecin doğasındaki, belli bir neticenin oluşması lehine olan eğilimdir. Genellikle insanları ilgilendiren sistemlerde görülür ve bilimsel gözlemler gibi insanî olmayan sistemlerde ise sistemik hata ile paralellik arz eder.

Psikolojide karar verme, bir fikrin veya hareketin mümkün diğer seçenek arasından seçilmesiyle sonuçlanan zihinsel (cognitive) bir işlem olarak dikkate alınır. Her karar verme işlemi bir hareketle sonuçlansın veya sonuçlanmasın, mutlaka nihai bir seçim ortaya koyar. Tanımlamak gerekirse, karar verme, karar verenin tercih ve değerlerine göre alternatifleri belirlemesi ve onlar arasından seçim yapmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Mühendislik etiği</span> Meslek etiği kavramının mühendislik yorumu

Mühendislik etiği, mühendislerin mühendislik uygulamaları için geçerli olan ve mesleğe, topluma, işe, işverene, meslektaşlarına karşı uymaları gereken etik davranışlar bütünüdür. Bilimsel bir disiplin olarak bilim felsefesi, mühendislik felsefesi ve teknoloji etiği gibi konularla yakından ilgilidir. Mühendislik etiğinin tek bir uygulaması ve standardı yoktur, dallara göre değişen anlamı ve uygulaması vardır.

<span class="mw-page-title-main">Euthyphron ikilemi</span> Platonun yarattığı, ahlakın kökeni üzerine etik problem

Euthyphron ikilemi ya da İlahi buyruk teorisi ilk kez Platon'un Euthyphron ile diyaloğunda ortaya atılmış olan felsefi ve teolojik problem. Kısaca "ahlaki davranışlar tanrı tarafından emredildiği için mi ahlakidir, yoksa ahlaki olduğu için mi tanrı tarafından emredilmiştir" şeklinde bir sorudan ibarettir ve 2400 yıldır din felsefesinin temel sorularından biri olmuştur. İkilem tek tanrılı dinlerdeki teolojik tartışmalarda küçük bir farklılıkla yeniden kurulmuştur. İkilemde ya birinci ya ikinci seçenek tercih edilmek zorunda kalınmış, Hristiyanlıkta Ockham ile Augustinus, İslamiyette de Eş'ariyye ve Mutezile akımları iki farklı ucu desteklemiştir. Din felsefesindeki bu tartışma bugün de canlılığını korumaktadır.

Metaetik, etik anabilim dalının etik özelliklerinin, anlatım ve bildirimlerinin, tutumlarının ve yargılarının doğasını anlamak, arayıp bulmak ve ortaya çıkarmak maksadıyla uğraşan koludur.

Erdem etiği, zihin, karakter ve dürüstlük duygusunu vurgulayan normatif etik teorilerdir. Erdem etiği ile ilgilenenler, eylemin sonuçlarına odaklanan erdemlerin ve diğer ilgili sorunların doğasını ve tanımını tartışırlar. Bunlar, erdemlerin nasıl elde edildiğini, çeşitli gerçek yaşam bağlamlarında nasıl uygulandıklarını ve evrensel bir insan doğasında mı yoksa çok sayıda kültürde mi kök salmış olduklarını içerir.

<span class="mw-page-title-main">John Leslie Mackie</span> Avustralyalı filozof (1917 – 1981)

John Leslie Mackie Avustralyalı bir filozoftur. Din felsefesine, metafizik ve dil felsefesine önemli katkılar sağladı ve belki de en çok meta-etik konusundaki görüşleriyle, özellikle de ahlaki şüpheciliği savunmasıyla tanınıyordur. Altı kitap yazmıştır. En çok bilinen Etik: Doğru ve Yanlış İcat Etmek (1977); kitap, cesurca "Nesnel değer yoktur" ifadesini kullanarak başlamaktadır. Kitap, etik keşfedilmek yerine icat edilmelidir tartışması üzerinedir.

Bilişselcilik, etik cümlelerin birer önerme olduğunu, yani doğru veya yanlış olabildiklerini savunan meta-etik görüştür. Karşıtı olan gayribilişselcilik ahlaki cümlelerin önerme olamayacağını savunur. Bilişsellik ahlaki gerçekçiliği, etik öznelliği ve hata teorisini de kapsayan geniş bir tezdir.

Ahlaki nihilizm ya da Etik nihlizm, ahlakın hiçbir şekilde olmadığına dair meta-etik görüştür; bu nedenle, hiçbir eylem bir diğerine göre daha tercih edilebilir değildir. Örneğin, ahlaki bir nihilist, herhangi bir nedenden ötürü birini öldürmenin ne doğru ne de yanlış olduğunu söyleyebilir. Ahlaki nihilizm, bireysel veya kültürel ahlaki değerleri kabul eden ahlaki görecelilikten farklıdır.

İntihar, etikte ve felsefenin diğer dallarında, çeşitli filozoflar tarafından farklı şekilde yanıtlanan zor sorular ortaya çıkarır. İntihar üzerine felsefi bakış açıları felsefi akımlara, zamana ve yazara göre değişir. Bununla birlikte, inançlı yazarlar için, genellikle inandıkları dinler ile paralellik gösterir.

Kurgusal eserlerin yaratılmasında ve eleştirisinde, karakter kusuru, kurgusal karakterde bulunan bir önyargı, kısıtlama, sorun, kişilik bozukluğu, ahlaksızlık, fobi, önyargı veya eksikliktir. Kusur, şiddetli bir öfke gibi karakterin eylemlerini ve yeteneklerini doğrudan etkileyen bir sorun olabilir. Ya da karakterin güdülerini ve sosyal etkileşimlerini etkileyen basit bir zayıflık veya kişilik kusuru olabilir.

Uygulamalı etik, ahlaki değerlendirmelerin pratik yönüdür. Özel ve kamu yaşamında, mesleklerde, sağlıkta, teknolojide, hukukta ve liderlikte gerçek dünyadaki eylemlere ve bunların ahlaki değerlendirmelerine ilişkin etiktir.* Örneğin biyoetik; ötenazi, kıt sağlık kaynaklarının tahsisi veya insan embriyolarının araştırmalarda kullanılması gibi yaşam bilimlerindeki ahlaki sorunlara en iyi yaklaşımı belirlemekle ilgilenir. *** Çevre etiği, hükümet ve şirketlerin kirliliği temizleme sorumluluğu gibi ekolojik konularla ilgilenir.* İş etiği, ihbarcıların kamuya ve işverenlerine karşı görevlerini içerir.