II. Dünya Savaşı, 1939'dan 1945'e kadar süren küresel savaştır. Savaşa dönemin büyük güçleri ve dünya ülkelerinin büyük çoğunluğu katıldı, Müttefikler ve Mihver olmak üzere iki karşıt askerî ittifak kuruldu. 30'dan fazla ülkeden gelen 100 milyondan fazla personelin doğrudan katıldığı bu topyekûn savaşta, savaşın büyük tarafları tüm ekonomik, endüstriyel ve bilimsel kapasitelerini savaş için seferber ettiler. 70 ila 85 milyon ölümle sonuçlanan II. Dünya Savaşı, insanlık tarihindeki en ölümcül savaştı ve savaş boyunca askerî personelden daha çok sivil kayıp verildi. Milyonlarca insan soykırımdan, planlanmış açlık ölümlerinden, katliamlardan ve hastalıklardan öldü. Tanklar, zırhlı araçlar, savaş uçakları, stratejik bombardımanlar, uçak gemileri, radar ve sonar, nükleer silahların geliştirilmesi ve roketler gibi birçok savaş teknolojisi savaşta önemli rol oynadı.
Nihilizm, evrenin ve insan yaşamının özünde herhangi bir anlam taşımadığını savunan bir felsefi yaklaşımdır. Ancak bu, her türlü anlam ve değerin tamamen reddi gerektiği anlamına gelmez. Nihilizme göre, toplumsal, ahlaki ve kültürel değerler insan yapımıdır ve mutlak bir gerçeklik taşımaz.
İdeoloji, özellikle tamamen epistemik olmayan nedenlerle bir kişi veya grup tarafından benimsenen inanç veya felsefeler kümesidir. bu durumda "pratik unsurların teorik unsurlar kadar önemli olduğu" anlamına gelir. Daha önceden genellikle ekonomik, siyasi veya dini teorilere ve politikalara uygulanan terim, Karl Marx ve Friedrich Engels'e kadar uzanan bir geleneğe sahipti. Ancak daha yakın zamanlarda yapılan kullanımlarda terim genellikle ek olarak kullanılmaktadır.
Claus Offe, Marksist siyaset bilimci. Jürgen Habermas'ın öğrencisi ve düşünce akımı olan Frankfurt Okulu'nun bir üyesidir. Halen Berlin'de Hertie School of Governance'de ders vermektedir.
Abhazya Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti veya kısaca Abhazya ÖSSC, Gürcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ne bağlı 1931'den 1996'ya kadar varlığını sürdürmüş özerk Sovyet sosyalist cumhuriyettir.
Büyük Temizlik, Büyük Tasfiye veya Büyük Terör, Sovyetler Birliği'nde 1936-1938 yılları arasında yapılan siyasi baskı kampanyasıdır. Komünist Parti ve devlet görevlileri arasında temizliğe yol açarken, Kızıl Ordu ile toprak sahiplerinin baskı altına alınmasına ayrıca geniş çapta polis araştırması, tutuklamalara ve keyfî infazlara yol açmıştır. Rus tarihçesinde en yoğun tasfiye harekâtıdır, 1937-1938 arası Yejovşçina, Sovyet gizli polisi NKVD'nin şefi Nikolay Yejov'un adından kaynaklanır. 600.000 ila 1.2 milyon kişinin öldüğü tahmin edilmektedir.
Aşırı sol, radikal sol veya ekstrem sol siyasi yelpazenin solunda standart siyasi solun ötesinde olan politikalardır. Terimin tek ve tutarlı bir tanımı yoktur; bazı bilim insanları bunu sosyal demokrasinin daha solunu temsil ettiği şeklinde değerlendirirken diğerleri bunu komünist partilerin soluyla sınırlı tutar. Bazı durumlarda aşırı sol, bazı otoriterlik biçimleri, anarşizm, komünizm ve Marksizm ile ilişkilendirilmiş veya devrimci sosyalizm, buna ek olarak ilgili komünist ideolojileri veya anti-kapitalizm ve küreselleşme karşıtlığını savunan gruplar olarak karakterize edilmiştir. Aşırı sol terörizm, ideallerini demokratik süreçleri kullanmak yerine siyasi şiddet yoluyla gerçekleştirmeye çalışan aşırıcı, militan veya isyankar gruplardan oluşur.
Sovyetler Birliği'nin yaklaşık yetmiş yıllık tarihinin hiçbir döneminde ülkenin resmî bir lideri olmadı ve devlet başkanı de facto olarak yöneticilik yaptı, çünkü ülkedeki siyasi sistemi oluşturan iktidar tüm sovyetler arasında paylaştırılmıştı. Buna karşın her dönem pratikte üst düzey liderler bulunmaktaydı ve bu liderlerin genellikle Halk Komiserleri Konseyi Başkanlığı ya da Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreterliği makamları vasıtasıyla sorumlukları ve yetkileri bulunurdu. Devletin kuruluşunda Sovyetler Birliği Komünist Partisi (SBKP) öncü parti ilkesine uygun olarak devletin ana yönetim organı olarak konumlandı ve bu durum Sovyet Anayasası 6. maddesi ile anayasal olarak koruma altına alındı. Böylelikle SBKP toplumunda öncü rolü oynayan parti olarak tek parti yönetimi ile devlet yönetiminde söz sahibi oldu.
Sovyet savaş suçları, 1919 ve 1991 arasında Kızıl Ordu ve NKVD tarafından işlenen savaş suçlarını ifade eder. Bazı durumlarda, bu suçlar, Sovyet lideri Josef Stalin'in emriyle işlendi. Diğer durumlarda ise, savaş esirlerine ve sivillere karşı partizan savaşı veya diğer ülkelerin SSCB ile silahlı çatışmaları sırasında Sovyet birlikleri tarafından herhangi bir emir alınmadan işlendi.
Marksizm-Leninizm, adını Karl Marx ve Vladimir Lenin'den alan, 1920'li yıllarda komünist partiler arasında popülerlik kazanan ideolojik akım. Marksizm-Leninizm; Marx, Engels ve Lenin'in ortaya koyduğu temel öğretilere bağlı kalarak, değişen koşullara ve çağın gereklerine uygun bir biçimde sosyalist sistemde yeniden uygulanmasıdır.
Moğolistan Demokratik Devrimi, 1990 yılında Moğolistan'da gerçekleşen demokratik barışçıl devrimdir. Devrim, sosyalist hükûmete karşı açlık grevleri ve protesto gösterileri ile başladı. Başkent Ulan Batur'un Sühbatur Meydanı'nda çoğunlukla gençler tarafından öncülük edilen protestolar kansız bir şekilde otoriter yönetimin istifasıyla sona erdi ve yeni bir anayasa oluşturuldu ve çok partili demokratik düzene geçildi.
İslam astronomisi, özellikle İslam'ın Altın Çağı sırasında, İslam dünyasında yapılan astronomik gelişmeleri kapsar ve çoğunlukla Arapça yazılmış eserlerden oluşur. Bu gelişmeler özellikle Uzak Doğu ve Hindistan'da daha sonra Orta Doğu, Orta Asya, Endülüs ve Kuzey Afrika'da gerçekleşti. Orta Çağ İslam astronomisi, yabancı dildeki kaynakların özümsenmesi ve bu kaynakların birbiriyle benzeşmeyen unsurlarının İslami özelliklere sahip bir bilim yaratmak için birleştirilmesi gibi yönleri nedeniyle diğer İslami bilimlerin doğuşuyla paralellik gösterir. Bu kaynaklar özellikle Arapça diline tercüme edilmiş ve üzerine çalışmalar gerçekleştirilmiş Yunan, Sasani ve Hint eserlerinden oluşuyordu.
Sovyetler Birliği, Komünist Parti üyelerinin devlet kurumları ile diğer örgütlerdeki tüm kilit pozisyonları elinde bulundurduğu sosyalist federasyondu. Medeni ve siyasi haklar büyük bir ölçüde sınırlandırılmış ve nüfusun tamamı devlet ideolojisi ile politikalarını desteklemek için seferber edilmişti. Özgür sendikalar, özel şirketler, resmî olarak izin verilmemiş kiliseler ya da muhalefet siyasi partiler gibi bağımsız siyasi eylemler kabul edilmemekteydi. Devletin Marksizm-Leninizm ideolojisine olan bağlılığı Sovyet vatandaşlarının özel mülkiyet haklarını sınırlandırmaktaydı. 1960'larda Sovyet insan hakları eylemcilerinin belirttiği üzere 1936 Anayasasının resmî hükümleri ile doğrudan tezat oluşturmaktaydı. 1970'lerin sonuna kadar yürürlükte olan bu anayasa toplanma ve dernek kurma özgürlüğü gibi çeşitli hakları garanti altına almaktaydı.
Kazakistan'daki Uygurlar, öncelikle İslam'ı uygulayan bir Türk etnik grubudur. 1999 nüfus sayımına göre, Uygurlar ülkenin yedinci en büyük etnik grubunu oluşturuyor.
Summum bonum, Romalı filozof Cicero tarafından antik Yunan felsefesindeki İyilik Fikrine karşılık gelen "en yüksek iyilik" anlamına gelen Latince bir ifadedir. Summum bonum genellikle kendi içinde bir amaç olarak düşünülür ve aynı zamanda zamanın filozofları tarafından İyi olarak nitelendirilen birçok başka arayışı içerir.
Kemalist tarihyazımı, Türk siyasi ideolojisi Kemalizm tarafından desteklenen ve Atatürk'ün kişilik kültünden etkilenen tarih anlatısıdır. Kemalist tarihyazımı, Türkiye Cumhuriyeti'nin Osmanlı İmparatorluğu'ndan açık bir kopuşu temsil ettiğini ve Cumhuriyet Halk Partisi'nin İttihat ve Terakki'nin halefi olmadığını ileri sürer. Bu iddialara Taner Akçam, Erik-Jan Zürcher, Uğur Ümit Üngör ve Hans-Lukas Kieser gibi akademisyenler tarafından karşı çıkıldı.
1917 Devrimi sırasında, Rus Ortodoks Kilisesi otokratik yapıda olan devlet ile derinden entegreydi ve resmi bir statüye sahipti. Bu durum, Bolşeviklerin dine karşı tutumuna ve dini kontrol altına almak için attıkları adımlara katkıda bulunan önemli bir faktördü. Böylece SSCB, resmi ideolojisine dayalı devlet ateizmini (gosateizm) kurmak ve mevcut dinlerin ortadan kaldırılması ve gelecekte dini inancın çoğalmasını engellenmek için uğraşan ilk devlet oldu.
Elliott R. Sober Wisconsin-Madison Üniversitesi Felsefe Bölümü'nde Hans Reichenbach Profesörü ve William F. Vilas Araştırma Profesörüdür. Sober, biyoloji felsefesi ve genel bilim felsefesi alanlarındaki çalışmaları ile tanınır.
Sovyet imparatorluğu, terimi toplu olarak Sovyetler Birliği'nin siyasi, ekonomik ve askeri açıdan hakim olduğu dünya topraklarını ifade eder. Bu olgu, özellikle Soğuk Savaş yıllarında, Sovyetologlar tarafından Sovyetler Birliği'nin İkinci Dünya üzerindeki hegemonyasının boyutunu tanımlamak için Sovyet emperyalizmi olarak da adlandırılmaktadır.
1930-1933 Sovyet kıtlığı, Ukrayna ve Kazakistan, Kuzey Kafkasya, Kuban Bölgesi, Volga Bölgesi dahil olmak üzere Rusya'nın Güney Urallar ve Batı Sibirya gibi farklı bölgeleri de dahil olmak üzere Sovyetler Birliği'nin başlıca tahıl üreten bölgelerinde yaşanan bir kıtlıktı. Başlıca nedenler arasında Birinci Beş Yıllık Plan kapsamında tarımın zorla kolektifleştirilmesi ve çiftçilerden zorla tahıl alımı yer alıyor. Bu faktörler, ağır sanayiye yapılan büyük yatırımlarla birlikte tarımsal iş gücünü azalttı. Tahminler, Sovyetler Birliği genelinde 5,7 ila 8,7 milyon insanın açlıktan öldüğü sonucuna varıyor.