İçeriğe atla

İşçi

Çalışan bir işçi

İşçi veya emekçi, TDK'ye göre tanımı başkasının yararına bedenini, kafa gücünü veya el becerisini kullanarak ücretle çalışan kimse.[1]

İşçi kavramı insanoğlunun mülkiyet kavramını geliştirmesinden sonra ortaya çıkmıştır. Daha önceleri sırasıyla toplayıcı ve avcı olan insanın tarımla uğraşmaya başlaması ve buna bağlı olarak yerleşik düzene geçişiyle mülkiyet kavramı gelişmiş ve bununla birlikte de işçi kavramı doğmuştur.

İşçiler, günümüzde bulundukları toplumlarda genellikle en alt kademedeki ve çoğunlukla da en kalabalık toplum sınıflarından biridir.

Kaynakça

  1. ^ "TDK internet sayfası". 29 Eylül 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Mayıs 2007. 

İlgili Araştırma Makaleleri

Sosyalizm, sosyal ve ekonomik olarak toplumsal refahın, katılımcı bir demokrasiyle gerçekleşeceğini ve üretim araçlarının hakimiyetinin topluma ait olduğunu savunan, işçi sınıfının yönetime katılmalarına ağırlık veren, özel üretim yerine kamu bazlı üretimi destekleyen, telkin ve propagandalarını eğitim, tarım ve vergi reformları üzerinde yoğunlaştıran ekonomik ve siyasi bir teoridir. Siyasi yelpazede ve dünyanın çoğu ülkesinde sosyalizm, standart sol ideoloji olarak kabul edilir. Sosyalizm türleri, kaynak tahsisinde piyasaların ve planlamanın rolüne ve kuruluşlardaki yönetim yapısına göre değişir.

Anarşizm, toplumsal otoritenin, tahakkümün, erkin ve hiyerarşinin tüm biçimlerini bertaraf etmeyi savunan çeşitli politik felsefeleri ve toplumsal hareketleri tanımlayan sosyal bir terimdir. Anarşizm, her koşulda her türlü otoriteyi reddetmektir. Reddedilen bu otoritelere patriyarki ve kapitalizm de dahildir.

<span class="mw-page-title-main">Toplumsal devrim</span>

Toplumsal devrim kavramı, anarşist teoride, sahip olunan siyasal perspektife göre çeşitli anlamlar yüklenen, toplumun tümüyle yeniden örgütlenmesini amaçlayan, öncü veya politik değil aksine aşağıdan yukarıya gelişen bir devrimi ifade eder. Peter Kropotkin kavramı şöyle dile getirmiştir: "Toplumsal devrim, ülkenin endüstriyel, ekonomik yaşamının ve aynı zamanda tüm toplum yapısının yeniden örgütlenmesi demektir." Troçkist hareket açısından ise toplumsal devrim, var olan mülkiyet ilişkilerinin parçalandığı bir ayaklanmaya işaret eder.

<span class="mw-page-title-main">Özel mülkiyet</span> bir şeyi kendi yolunda kullanma, ondan yararlanma ve elden çıkarma hakkı

Özel mülkiyet, hükûmet dışı hükmi şahısların yasal mülkiyet sahipliğidir. Özel mülkiyet, devlet varlığının sahip olduğu kamu mülkiyeti ve hükûmet dışı varlıkların sahip olduğu kolektif veya kooperatif mülkiyet ile aynı şey değildir. Anarşizm ve sosyalizm gibi belirli siyasi felsefeler özel ve kişisel mülkiyet arasında bir fark görürken diğerlerini ikisini bir tutar. Özel mülkiyet bir ülkenin siyasi sistemi tarafından tanımlanan ve uygulanan yasal bir kavramdır.

<span class="mw-page-title-main">Canlı</span> herhangi bir bitişik canlı fiziksel varlık; varlık ya da varlık yaşayan; tek bir hayvan, bitki, mantar veya bakteri gibi canlı bir şey

Canlı ya da organizma, biyoloji ve ekolojide fonksiyonlarını yaşama mümkün olduğunca uyum sağlayarak sürdürebilen basit yapı moleküllerinin veya karmaşık organ sistemlerinin bir araya gelmesiyle oluşan varlıklar için kullanılan bir kavramdır.

<span class="mw-page-title-main">Sansür</span> konuşmayı veya diğer kamu iletişimini bastırma durumu

Sansür, çeşitli kavramların çeşitli yollarla kontrol altına alınmasıdır. Genelde hükûmet tarafından uygulanır. En somut amacı toplumu korumak ve devletin üzerinde kontrol sağlayacağı şekilde geliştirmektir. Genellikle toplumu etkileyen durumlarda/eylemlerde uygulanır ve ifade özgürlüğünü bastırma amacı güdebilir. Ayrıca, sansür, toplu iletişimden kimi düşünceleri ve konseptleri çıkarma yoluyla algıyı kontrol etme eylemi olarak da nitelendirilebilir. Sansüre uğrayan şeyler tek bir kelimeden başlı başına bir kavrama kadar değişebilir ve değer sisteminden, ahlâkî yargılardan etkilenebilir.

Demokratik sosyalizm, sosyalist piyasa ekonomisi içinde ekonomik demokrasi, işyeri demokrasisi ve işçilerin öz yönetimine veya alternatif bir merkeziyetçi planlı sosyalist ekonomi biçimine özel bir vurgu yaparak, siyasi demokrasiyi ve bir tür sosyal sermayeli ekonomiyi destekleyen solcu bir siyaset felsefesidir. Demokratik sosyalistler, kapitalizmin doğası gereği özgürlük, eşitlik ve dayanışma değerleriyle bağdaşmadığını ve bu ideallerin ancak sosyalist bir toplumun gerçekleştirilmesiyle elde edilebileceğini savunuyorlar. Çoğu demokratik sosyalist, sosyalizme kademeli bir geçiş arayışında olsa da, demokratik sosyalizm, sosyalizmi kurmanın aracı olarak devrimci veya reformist siyaseti destekleyebilir. Demokratik sosyalizm, 20. yüzyılda Sovyetler Birliği'nde ve diğer ülkelerde tek parti devletine doğru gerilemeye karşı çıkan sosyalistler tarafından popülerleştirildi.

Sosyal demokrasi, reformist ve aşamalı yöntemlerle laissez-faire kapitalizminin yarattığı eşitsizlikleri ortadan kaldırmayı hedefleyen politik bir ideolojidir.

<span class="mw-page-title-main">Kot</span> bir kumaş türü

Kot veya denim, pamuk ipliğinden dokunan veya çoğunluğu pamuktan oluşan, dimi örgüsüne sahip bir tür kumaştır. Örgüdeki çözgüsünün dışarıda olması dolayısıyla rengini kumaşın çözgüsünün renginden alır. Türk Dil Kurumu tarafından "giysi yapılan bir tür mavi, kaba pamuklu kumaş, blucin" olarak tanımlanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni</span>

Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni Friedrich Engels'in 1884 yılında yazdığı ve devletin kökenini ve insanlık tarihinin ilk dönemlerini incelediği kitabı.

<span class="mw-page-title-main">Ruhban sınıfı</span> Din adamlığını meslek olarak icra eden kişilerin oluşturduğu sosyal sınıf

Ruhban sınıfı, belirli bir din bünyesinde din adamlığını meslek olarak icra eden tüm kişiler. Aslen Hristiyanlık terminolojisine ait olan ruhban sınıfı kavramı zaman zaman diğer dinler için de kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Birinci Enternasyonal</span> İlk küresel sosyalist örgüt

Uluslararası Emekçiler Birliği veya bilinen ismiyle Birinci Enternasyonal, işçi sınıfına ve sınıf çatışmasına dayanan, sosyalist ve komünist çizgideki siyasi partilerin ve sendikaların oluşturduğu, dünya işçileri arasındaki dayanışmayı temsil eden ilk büyük uluslararası sosyalist örgüt.

<span class="mw-page-title-main">Gayrimenkul</span>

Türk Dil Kurumu sözlüğünde Arapça kökenli olan gayrimenkul kelime anlamı taşınmaz olarak ifade edilmektedir. Emlak ve taşınmaz sözlük anlamı olarak aynı anlamda kullanılmaktadır. Gayrimenkul arazi ve arazi üzerinde su kaynakları, ağaç, mineral, bina, ev, çit, köprü gibi insan eliyle yapılmış ve/veya doğada kendisi var olan arazi üzerinde yer alan daimi eklentilerini kapsamaktadır. Gayrimenkul mali değere sahip varlıklardan olsa da diğer mali varlıklardan ayrıldığı husus taşınmaz olması ve araziye bağlılıktan ileri gelmektedir.

Haham veya rabbi, Yahudilikte din adamıdır. Haham sözcüğü, Sami bir dil olan İbranicede bilge adam anlamına gelir ve Yahudi yasalarını bilen, Tanah'ı iyice öğrenmiş kişileri tanımlamak için kullanılır.

Kamulaştırma, devletleştirme ya da istimlak, devletin kamu yararını gözeterek özel mülkiyete ait taşınmaz malları bedelini ödeyerek mülkiyetine geçirme işlemidir. Kamulaştırmanın temel dayanağı, kamu yararının gözetilmesidir. Devlet, toplumun genel çıkarlarını korumak ve geliştirmek amacıyla özel mülkiyeti kamulaştırabilir. Devlet, ekonomik ve sosyal düzeni sağlama, toplumsal refahı artırma ve kamu hizmetlerini geliştirme gibi sorumluluklarını yerine getirebilmek için kamulaştırma yetkisini kullanabilir.

Devletçilik, devletin ekonomiyi veya sosyal hayatı ya da her ikisini de belirli bir dereceye kadar kontrol etmesi gerektiği inancıdır. Bu anlamıyla devletçilik, anarşizmin tersidir. Devletçilik totalitarist, refah devleti, minarşizm, büyük devlet gibi çeşitli şekillerde olabilir.

TDK Corporation ,, elektronik malzemeler, bileşenler ve kayıt ve veri depolama ortamı ürünleri üreten bir Japon çok uluslu elektronik şirketidir.

Pazar sosyalizmi veya Piyasa sosyalizmi, arz ve talebe dayalı olarak oluşan sosyalist ekonomik sistemdir. Bu sistemde üretim araçları kooperatiflere aittir. Yani üretim aracın üstündeki hakimiyet işçinindir. İşçi, üretimi gelen talebe göre belirler. Bu talebi belirlemek için de komite oluştururlar. Uygulanış olarak değişen pazar sosyalizmi ilk kez Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti'nde uygulandı. Burada sistem her ne kadar serbest piyasa mekanizmasına tabi olsa da üretim araçları devlete aitti. Ancak merkezi planlamadan farklı olarak neyin üretileceğine devlet değil işçiler karar veriyordu. Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti'nde uygulanan bu sistemde işçilerin küçük de olsa fabrika mülkiyetine ortak olma hakları vardı. Tito döneminde geniş bir şekilde uygulama alanı bulan piyasa sosyalizmi Tito'nun ölümüyle uygulamadan kalktı.

Kaynakça/Ayrıntılı bilgi için:

Sınıfsız toplum, toplumu oluşturan bireylerin statü,mülkiyet veya destekledikleri siyasi birlik gibi özelliklerle eşit olmayan konumlara dağılmadıkları toplum düzeni.