İçeriğe atla

Ğ

Latin alfabesi
Ğğ harfi
Ğğ
Ğğ

Ğ, (küçük harfle ğ) Latin alfabesinden türetilen Türk, Azeri ve Kazak alfabelerinde; ayrıca Kırım Tatarcası, Çerkesçe, Lazca ve Tatarcanın yazımında kullanılan Latin kökenli alfabelerde de bulunan bir harftir. Kullanıldığı yazı dizgelerinde ötümlü artdamaksıl sürtünmeli ünsüz olan /ɣ/, ötümlü artdamaksıl sürtünmesiz ünsüz /ɰ/ veya ötümlü küçükdilsil sürtünmeli ünsüz /ʁ/ seslerini temsilen yer almaktadır.

Türkçenin öncülü olan dil değişkelerinde var olan ötümlü artdamaksıl sürtünmeli ünsüz /ɣ/ sesin İstanbul Türkçesinde kaybolması nedeniyle standart kabul edilen bu değişkede başka sesleri veya süreçleri temsil eder hâle dönüşmüştür.[1][2] Anadil konuşucularından <ğ>'nin sesletilmesi istendiğinde verilen yanıt tipik olarak /ɣ/ olmakta, dikkatli konuşmada da sıklıkla ötümlü artdamaksıl sürtünmesiz ünsüz /ɰ/ olarak üretilmektedir.[3]

Ses değerini büyük ölçüde yitirmiş olduğu ve Türkçede ünlü aralığına izin verilmediği için bu aralıkların giderilmesi için çeşitli sesbilimsel süreçler işletilir ve bu süreçler farklı etkilere neden olur:[2][3][4]

  • Sözcük sonu konumunda ve arka ünlüleri takip ettiği seslem sonu konumda kendisinden önce gelen ünlünün uzamasına neden olur: dağlar [dɑːɫɑr̥]; sığ [sɯː]
  • Ön ünlüleri takip ettiği seslem sonu konumda alternatif olarak ötümlü damaksıl sürtünmesiz ünsüz /j/ ile karşılanabilir: değnek [dejnec];
  • Kendisinden önce gelen ünlüler aynı ve arka ünlüyse, bu ünlü aralığını gidermek için iki strateji kullanılabilir:
    • İki ünlü birleşerek tek bir uzun ünlü olarak gerçekleşir: sığınak [sɯːnɑk]
    • Aralığı gidermek için /ɰ/ eklenir: sığınak [sɯɰɯnɑk]
  • Kendisinden önce gelen ünlüler aynı ve ön ünlüyse, bu ünlü aralığını gidermek için yine iki strateji kullanılabilir:
    • İki ünlü birleşerek tek bir uzunlu ünlü olarak gerçekleşir: sevdiğim [sevdiːm]
    • Aralığı gidermek için /j/ eklenir: [sevdijim]
  • Kendisinden önce ve sonra gelen ünlüler farklıysa, ek stratejiler devreye girer:
    • Ünlüler arkalık ve yuvarlaklık özelliklerini paylaşıyorlarsa (/e/-/i/ ikilisi istisna olmak kaydıyla);
    • Ünlüler arkalık ve yuvarlaklık özelliklerini paylaşmıyorlarsa:

Türkçede bir sözcüğün başına gelmeyen <ğ> harfi, Kırım Tatarcası ve Tatarcada bu konumda kullanılabilir. Örneğin Türkçedeki Abdullah adı Tatarcada Ğabdulla olarak yazılır. Bu dillerde <ğ> değişim geçirmemiş olarak /ɣ/ sesini karşılar. Kiril alfabesi ile geliştirilmiş sistemlerde <ғ> ya da <гъ> ile karşılanır.

Ayrıca bakınız

ISO temel Latin alfabesi
AaBbCcDdEeFfGgHhIiJjKkLlMmNnOoPpQqRrSsTtUuVvWwXxYyZz
Özel işaret almış G harfi
ǴǵĞğĜĝǦǧĠġĢģḠḡǤǥƓɠGʻgʻƓɠ
Ters şapka işaretini kullanan harfler

tarih •paleografitüretimler •diyakritik •noktalamarakamlarharf listesi

Kaynakça

  1. ^ Göksel, Aslı; Kerslake, Celia (2005). Turkish: a comprehensive grammar (PDF). Routledge. ss. 7-8. ISBN 978-0415114943. 8 Ağustos 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Kasım 2019. 
  2. ^ a b Eker, Süer (2007). "Türkçenin Sesbirimleri ve Belirgin Altsesbirimleri". İlmî Araştırmalar Dil ve Edebiyat İncelemeleri Dergisi, 24. s. 27, 34. ISSN 1304-9828. 11 Kasım 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Kasım 2019. 
  3. ^ a b Kabak, Barış (2007). "Hiatus resolution in Turkish: an underspecification account". Lingua, 117. ss. 1380-1381. 10 Kasım 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Kasım 2019. 
  4. ^ Clements, George N.; Keyser, Samuel Jay (1983). CV phonology: a generative theory of the syllable (PDF). Cambridge, MA: MIT Press. s. 68. 29 Mart 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Kasım 2019. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Türk alfabesi</span> Türkçenin yazımında kullanılan alfabe

Türk alfabesi, Türkçenin yazımında kullanılan Latin alfabesi temelli alfabedir. 1 Kasım 1928 tarihli ve 1353 sayılı yasayla tespit ve kabul edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Türkçe</span> Türk halkının Oğuz Türkçesi dili

Türkçe ya da Türk dili, Güneydoğu Avrupa ve Batı Asya'da konuşulan, Türk dilleri dil ailesine ait sondan eklemeli bir dildir. Türk dilleri ailesinin Oğuz dilleri grubundan bir Batı Oğuz dili olan Osmanlı Türkçesinin devamını oluşturur. Dil, başta Türkiye olmak üzere Balkanlar, Ege Adaları, Kıbrıs ve Orta Doğu'yu kapsayan eski Osmanlı İmparatorluğu coğrafyasında konuşulur. Ethnologue'a göre Türkçe, yaklaşık 90 milyon konuşanı ile dünyada en çok konuşulan 18. dildir. Türkçe, Türkiye, Kuzey Kıbrıs ve Kıbrıs Cumhuriyeti'nde ulusal resmî dil statüsüne sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Uygurca</span> Uygur Türkçesi

Uygurca veya Yeni Uygurca, Uygurlar tarafından konuşulan, Türk dillerinin Uygur grubunda yer alan bir dil.

<span class="mw-page-title-main">Moğolca</span> Moğol yerlisinin konuştuğu dil

Moğolca, Moğolistan ve civardaki bazı özerk bölgelerde resmî dil olan Asya dilidir.

Eski Türkçe, Türk yazı dilinin ilk dönemidir. Dönem Orhun Türkçesi ve Eski Uygur Türkçesi olmak üzere iki altdönemde incelenir. Orhun Türkçesinin kesin tarihlere dayandırılabilir ilk belgesi olan ve VIII. yüzyılın ortalarına tarihlenen Orhun Yazıtlarından Uygur Türkçesinin tarihe karıştığı XIII. yüzyıla değin sürer. Doğu Asya'dan Doğu Avrupa'ya dek önemli bir coğrafyada konuşulduğu anlaşılmaktadır. İlk dönemlerinde yabancı etkilerden epey uzak ve dönemin diğer dillerine göre oldukça yalın olduğu, Uygur çağında git gide zenginleştiği ve yabancı dillerden etkilendiği anlaşılmaktadır. Dil XIII. yüzyılda ölse de türlü Türk toplulukları tarafından yazı dili olarak kullanıldığı XVII. yüzyıla tarihlenen Altun Yaruk nüshasından anlaşılmaktadır.

Türkçedeki değil de, genel anlamda fiil anlamına bakmak istiyorsanız, fiil sayfasını ziyaret ediniz.

<span class="mw-page-title-main">Başkurtça</span> Kıpçak grubundan, Başkurdistanın resmi dili

Başkurtça veya Başkırca, çağdaş Türk yazı dillerinden biridir ve Kıpçak grubuna bağlıdır. Çoğunluğu Başkurdistan'da yaşayan Başkurtlarca konuşulur.

<span class="mw-page-title-main">Gagavuzca</span>

Gagavuzca veya Gagauzca, çoğunluğu Moldova'daki Gagavuz Yeri Özerk Bölgesi'nde yaşayan Gagavuzların konuştuğu Batı Oğuz grubuna bağlı bir Türk dili. Gagavuzca, Balkan Gagavuzcasından bir dereceye kadar farklı bir dildir. Kimi Türkologlar ise Gagavuzca'yı ayrı bir dil veya lehçe saymayarak Türkiye Türkçesinin Rumeli ağızlarına dahil etmişlerdir. Yaklaşık 300.000 kişi tarafından konuşulur.

Vita ya da beta, Yunan alfabesinin ikinci harfi. Harf, Fenike alfabesinin bet harfinden gelmektedir. Harfin adı Modern Yunancada "vita" olarak okunur. Harfin ses değeri günümüz Yunancasında Uluslararası Fonetik Alfabe'ye göre ötümlü dişsil-dudaksıl sürtünmeli ünsüze ([v]) tekabül eder ve çevrildiğinde Türk alfabesindeki v harfinin verdiği sese denk gelmektedir. Antik Yunancadan yapılan çevirilerde ise bu dilde ötümlü çiftdudaksıl patlamalı ünsüz ([b]) olarak okunmuş olduğundan ötürü b harfiyle transkribe edilir.

Ww, Türk alfabesinde bulunmayan Latince kökenli bir harftir. İngilizcede ötümlü dudaksıl-artdamaksıl sürtünmesiz ünsüzü karşılar. Bu ses, dudaklar büzülerek söylenen V harfi gibidir. Fakat Lehçe, Türkmence, Almanca gibi birçok dilde V harfinin yerine kullanılır. W, internet sayesinde dünya çapında sıkça kullanılan harflerden biri hâline gelmiştir. Günlük hayattaki yaygın kullanımı üzerine Türk Dil Kurumu bu harfi "çift v" adıyla tanımlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Ayırıcı im</span>

Ayırıcı im, fonetik işaret veya diyakritik; telaffuz, ton ve diğer ayırıcı unsurları belirtmek için gliflere eklenen imdir. Örneğin Latin harflerine geçiş döneminde Türkçedeki ötümsüz artdişyuvasıl sürtünmeli ünsüz sesini karşılamak için yeni arayışlara gidilmiş ve mevcut S harfine sedil eklenerek Ş harfi elde edilmiştir. O > Ö veya A > Â ya da Y > Ý gibi harflerde ayırıcı imlere örnekler görülebilir.

Alomorf, altbiçimbirim, altbiçim, biçimbirimcik, biçimbirimsel değişke veya değişken şekil; bir biçimbirimin anlamının değişmeden ses veya yazılışının değiştiği versiyonudur. Alomorf, tek bir morfemin sesbilimsel çeşitlerini tanımlamaktadır. Bir biçimbirimin dönüşebileceği altbiçimbirimler dilin morfofonemik kurallarıyla belirlenir.

Türkmen alfabesi, Türkmen dilinin Latin harfleri yardımı ile yazımında kullanılan alfabedir. 1993 yılında beri Türkmenistan'da kullanılmaya başlanmıştır. Alfabe Türk alfabesini temel alarak oluşturulduysa da birkaç farklılık bulunmaktadır: Türkçedeki C harfi yerine J, I harfi yerine Y, İ harfi yerine I, J harfi yerine Ž, V harfi yerine W, Y harfi yerine Ý harfleri kullanılmaktadır. Ayrıca Türk alfabesinde bulunmayan açık e sesini göstermek için Ä, artdamaksıl n sesini göstermek için Ň harfleri eklenmiştir. Alfabede C, Ğ ve V harfleri yoktur.

Ünsüz, sessiz ya da konsonant; m, r, g gibi, oluşması esnasında, kısmen de olsa, bir engele çarpan konuşma sesi. Ünsüzler, ünlülerle birlikte kullanılarak heceleri meydana getirirler: de, le, em, es, bi, si gibi.

Haçek, karon veya ters şapka işareti (ˇ), Latin alfabesi kullanan bazı dillerde bulunan bir ayırıcı imdir. Üzerine eklendiği harfin okunuşunu değiştirmek amacıyla kullanılır.

Zaza alfabesi, Zazacanın yazımında kullanılan Latin alfabesi temelli alfabedir. 32 harften oluşur.

Alman alfabesi, Almancanın yazımında kullanılan alfabedir. Almanya, Avusturya, İsviçre, Lihtenştayn ve Lüksemburg'da, ayrıca Almanca konuşanların azınlıkta olduğu Belçika ülkesinde ve Danimarka, İtalya ve Polonya'nın çeşitli bölgelerinde bu alfabe kullanılır.

Sürtünmeli ünsüzler, birbirine çok yakın konulmuş iki farklı eklemleyicinin arasındaki dar aralıktan havanın geçmesiyle üretilen ünsüz sesleridir. Eklemleyicilerin arasındaki darlık, aralıktan geçen hava akımının çalkıntılı olmasına ve bir sürtünme etkisinin oluşmasına neden olur.

Ünsüz değişmesi, sessiz harflerin ek almaksızın sözcüğün söylenişine ya da yazımına daha uygun ünsüzlerle değişmesi sonucu oluşan Türkçedeki ses olaylarından biridir. Ünsüz benzeşmesi ve sertleşmesi olayları, sözcük ek alırken gerçekleşir. Ünsüz değişmesi ise kelimenin kökeni ile ilgilidir. Genellikle alıntı sözcüklerin Türkçenin ses yapısına uyarlanması ile gerçekleşen bir olaydır. Altı adet ünsüz değişmesi vardır.

<span class="mw-page-title-main">Ön-İtalik</span>

Ön-İtalik, Proto-İtalik veya Ana İtalik; Latince ve ondan türeyen Romen dillerinin de dahil olduğu İtalik dillerin atasıdır. Doğrudan yazılı olarak tasdiklenmemiş, karşılaştırmalı yöntemle belli bir dereceye kadar yeniden oluşturulmuştur. Ön-İtalik, önceki Ön-Hint-Avrupaca dilinden türemiştir.