İçeriğe atla

Üst solunum yolları

Üst solunum yolları

Üst solunum yolları, burun (Nasus), ağız, yutak (Farinks) ve bazen gırtlağı (Larinks) kapsayan, solunum sisteminin göğüs (toraks) dışında kalan bölümlerini içine alan kısmıdır.[1]

Burun kanalının solunan havayı temizleme, ısıtma özelliği vardır. Burun konuşmaya yardımcıdır. Farinks; nazofarenks, orofarinks ve laringofarinks olmak üzere üç bölümden oluşur. Larinkste ses telleri bulunur. Burun, nazofarinkse açılır. Nazofarinks ağız boşluğuyla ilişkili orofarinkse açılır. Orofarinks laringofarinkse açılır ve laringofarinks trakeaya açılır.

Kaynakça

  1. ^ Alcamo IE, Bergdahl J (29 Temmuz 2003). Anatomy Coloring Workbook. The Princeton Review. ss. 238-. ISBN 978-0-375-76342-7. Erişim tarihi: 26 Nisan 2010. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Burun</span> koku alma organı

Burun, anatomik olarak hayvan ve insan yüzü üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organıdır. İnsan burnu ve hayvan burnu arasında birçok anatomik farklar bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Balık</span> solungaç taşıyan, tetrapod olmayan ve suda yaşayan omurgalı hayvan

Balıklar poikloterm olan, neredeyse sadece suda yaşayan ve solungaçları ile solunum yapan, soğuk kanlı, yürekleri çift gözlü, çoğunun vücudu pullu, genellikle yumurta ile üreyen omurgalı hayvanlardır. Bazı türler canlı doğurarak ürer. Mesela tatlı su balıklarından Lepistes'in yumurtaları anne karnında çatlar ve canlı doğum gerçekleşir. Çiklitgillerde ise kuluçka süresi dişinin ağzında gerçekleşir. Ağzında yumurtaları çeviren, mantarlaşmasını engelleyen dişi yumurtalar çatlayana hatta yavrular serbestçe yüzmeye başlayana kadar onları ağzındaki kesesinde korur. Balıklar su yaşamındaki en önemli varlıklardan bir tanesidir. Nehir, göl, akarsu, okyanus ve denizlerde bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Vagus siniri</span>

Vagus siniri veya nervus vagus onuncu kranial (kafa) siniridir. Çeşitli özelliklerde getiren (afferent) ve götüren (efferent) lifler içerir. Kafatasından çıktıktan sonra dil kökü, farinks (yutak), larinks (gırtlak), trakea, özefagus, kalp ve akciğer gibi torasik organlar, mide, karaciğer, bağırsaklar gibi abdominal organlara dallar verir. Efferent lifleri parasempatik etki gösterir. Yani genellikle sindirim sistemini hızlandırırken diğer sistemleri yavaşlatır. Kesilmesi veya lezyonunda (hasarında), kesinin veya lezyonun olduğu yere göre ses kısıklığı, nefes darlığı, yutma güçlüğü, öğürme refleksi kayıbı, kalp ritminde yavaşlama (bradikardi) ve düzensizleşme, solunum yolunu kontrol eden kasların felci ile ölüm görülür.

Gırtlak, boynun ön soluk borusunun üst kısmında yer alan bir solunum ve ses organıdır. Boynun ön tarafında; yetişkinlerde 3. ve 6., bebeklerde ise 2. ve 4. boyun omurları hizasında bulunur. Basit bir kutu görünüşünde olan gırtlak; kıkırdak, zar ve bağlardan yapılmış önemli vazifeleri bulunan bir organdır. Solunum yolunun üst kısmını teşkil eder ve aynı zamanda ses organıdır. Bu sebeple gırtlağın yapısı solunum borusunun diğer kısımlarından daha farklı ve karışıktır.

<span class="mw-page-title-main">Boğaz</span>

Boğaz, kafatası alt kısmından başlayıp alt gırtlak kıkırdağı hizasında yemek borusu ile birleşen, duvarlarını kasların teşkil ettiği sindirim sisteminin ağızdan sonraki ikinci ünitesi.

<span class="mw-page-title-main">Sazan</span>

Sazan, sazangiller (Cyprinidae) familyasına adını veren tatlı su balığı. Göl ve yavaş akan derelerde bulunur. Uzun gövdeli, solucan, böcek larvaları ve bitkilerle beslenen bir dip balığıdır. 1,5 metre boyunda, 35 kg ağırlıkta olanları vardır. Ömrü 40-50 yıla kadar varabilir. Türkiye'nin Akdeniz ve Güneydogu bölgesi haricinde her yerinde bulunur. Ancak, Akdeniz Bölgesinin en önemli akarsularından olan Göksu Irmağı'nda bol miktarda sazan yaşamakta ve ağırlıkları 10-12 kilograma ulaşabilmektedir.

Yutak veya farinks, sindirim kanalının, ağız ve burun boşluğunun arkasında yer alan bölümüdür.

<span class="mw-page-title-main">Nefes darlığı</span>

Dispne ya da nefes darlığı kişinin güçlükle nefes alıp vermesi halidir, yani nefes almada zorlanma demektir. Birçok hastalıkta görülebilen yaygın bir semptomdur. En sık görüldüğü tıbbi durumlardan bazıları; Anemi, yoğun egzersiz, kardiovasküler hastalıklar, hipertiroidi, obezite.

<span class="mw-page-title-main">Solunum sistemi</span> Hayvanlarda ve bitkilerde gaz alışverişini sağlayan biyolojik sistem

Solunum sistemi, kandaki karbondioksit (CO2) gazının oksijen gazı (O2) ile yer değiştirmesini sağlayan sistemdir.

<span class="mw-page-title-main">Murat Paşa Camii (İstanbul)</span>

İstanbul Murat Paşa Camii, İstanbul'un Fatih ilçesinin Yusufpaşa semtinde Millet Caddesi ile Vatan Caddesi'nin kesiştiği noktada Aksaray Meydanı'ndaki camidir.

<span class="mw-page-title-main">Ağız</span> gıda alan alimentary kanalının ilk bölümü

Ağız, sindirim sisteminin giriş boşluğudur. Bu boşlukta, diş arkları ve dil bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Maksilla</span>

Üst çene kemiği, maksilla veya maxilla, iskeletin yüz bölümünde Altçene kemiğinden sonraki en büyük alanı kaplayan ve çift olan bu kemik, göz çukuru, burun boşluğu ve ağız boşluğu gibi boşlukların meydana gelmesine yardım eder. Üst çene kemiğinin içinde üstçene kemiği giriti denilen büyük bir boşluk vardır. Üst çene kemiğinde, tabanı burun boşluğuna bakan bir piramit şeklinde üstçene kemiği gövdesi denilen bir cisim vardır. Ayrıca kemiğin elmacık çıkıntısı, alın çıkıntısı, diş yuvası çıkıntısı ve damak çıkıntısı denilen dört çıkıntısı, üst, ön, alt ve arka olmak üzere dört kenarı vardır.

<span class="mw-page-title-main">Firuz Ağa Camii</span>

Firuz Ağa Camii İstanbul'da Sultanahmet'te Atmeydanı'nda bulunan cami. 1491'de II. Bayezid'in hazinebaşısı Firuz Ağa tarafından yaptırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Gırtlak kanseri</span> gırtlakta bulunan solunum sistemi kanseri

Gırtlak veya larinks kanserleri çoğunlukla skuamöz hücreli karsinomlardır ve gırtlak epitelinden kaynaklandıklarını gösterirler.

<span class="mw-page-title-main">Selman Ağa Camii</span>

Selman Ağa Camii, İstanbul'un Üsküdar ilçesinin Mimar Sinan Mahallesi'nde yer alan, Osmanlı Dönemi'nden kalma tarihi bir camidir. II. Beyazıt'ın kapı ağası ve Darüssaade Ağası olan Selman Ağa tarafından yaptırılmıştır. Yapımına 1506 yılında başlanan cami, aynı sene ibadete açılmıştır. Cami mimari olarak Osmanlı esintilerini yansıtmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kulak burun boğaz</span> Tıbbi uzmanlık

Kulak burun boğaz (KBB) olarak da adlandırılan Otorinolarengoloji veya Otolarengoloji, kulak, burun, boğaz ve baş ve boyundaki alakadar diğer yapılar ile ilgilenen cerrahi bir tıp branşıdır. Bu alanda uzmanlaşmış doktorlara otorinolarengolojist, kulak burun boğaz uzmanları, KBB doktorları, KBB cerrahları veya baş boyun cerrahları denir. Uzmanlar kulak, burun, boğaz ve kafatasının tabanında görülen hastalıklar ile kafa ve boyundaki kanser ve iyi huylu tümörlerin cerrahi tedavisini gerçekleştirir.

<span class="mw-page-title-main">Orta yutak konstriktör kası</span>

Orta yutak konstriktör kası boyunda bulunan yelpaze şeklinde bir kastır. Üç faringeal konstriktörden birisidir. Üst ve alt yutak konstriktör kasına benzer şekilde, orta yutak konstriktör kası, vagus sinirinin faringeal pleksusundan geçen bir dal tarafından innerve edilir. Orta yutak konstriktör kası, alt yutak konstriktör kasından daha küçüktür.

<span class="mw-page-title-main">Farengeal arklar</span>

Faringeal (farengeal) arklar ya da Brankiyal arklar, baş-boyun gelişmesindeki başlangıç noktalarıdır. Baş-boyun oluşmasında birincil etkinliği olan faringeal arklar, intrauterin yaşamın 4. haftasında, nöral krest hücrelerinin bölgeye göçüyle birlikte birlikte belirmeye başlar. Kafa tabanı ve boyun bölgesi 7.haftada şekillenir. Embriyonun kafa bölgesindeki mezenkimal doku, birbirlerinden yarıklarla ayrılmış olan arklar (tümsekler) oluşur. Mezodermden oluşan arkların iç yüzlerinde endoderm, dış yüzlerindeyse ektorderm bulunur. Nöral krest hücrelerinin proliferasyonu ve mezodermal hücrelerin yoğunlaşmasıyla, her arkın ortasında kıkırdak dokusu oluşur. Tümsek niteliğindeki oluşumlara faringeal ark, bunları birbirinden ayıran dış yüzdeki çöküntülere ise faringeal yarık adı verilir. İç yüze bakıldığında, faringeal arkları birbirlerinden ayıran oluşumların farinksin yan duvarlarında beliren keseler olduğu görülür. İlk evrede 6 ark vardır. Beşinci ark ortaya çıkısından kısa bir süre sonra involüsyon geçirerek silinir. Her arkta, o arka özgü biri motor, öteki sensitif iki sinir dalı, arter-ven ikilisi, kıkırdak dokusu ve kas bileşenleri vardır. Bu bileşenlere, yüz dokuları, dil, dudaklar, çeneler, damak, farinks, salgı bezleri ve bu bölgeleri innerve eden sinirler de katılır. Çene-yüz (maksillofasiyal) malformasyonların büyük bir bölümü 1. ve 2. faringeal arklardaki sapmalardan kaynaklanır.

<span class="mw-page-title-main">Kraniyofasiyal yarıklar</span>

Kraniyofasiyal yarıklar, kraniyofasiyal malformasyonların en önemlilerinden biridir; baş-boyun ve yüz bölgesinin oluşma ve gelişme aşamalarındaki aksamalar ya da sapmalar sonucu ortaya çıkan yapısal ve işlevsel bozuklukların önemli bir bölümünü oluştururlar. Embriyolojik kökenlerine göre; nöral tüp kökenli anomaliler, 1. ve 2. farengeal ark kökenli malformasyonlar, ektodermal displaziler söz konusudur.

<span class="mw-page-title-main">Tüberküloz stomatiti</span>

Tüberküloz stomatiti, Mycobacterium tuberculosis olarak tanımlanan bakterinin neden olduğu tüberküloz hastalığının ağız mukozasındaki lezyonlarıdır. Günümüzde anti-tüberküloz ilaçlara dirençli mikobakteri türlerinin ortaya çıkması, AIDS ve beslenme bozukluğu gibi vücut direncini kıran risk faktörlerinin etkisiyle yeni hasta sayısında artışlar görülmektedir.