İçeriğe atla

Üst kuark

Üst kuark, parçacık fiziğinde Standart Model'de tanımlanan bir parçacık. +2/3 elektrik yüküne sahip üçüncü kuşak kuarktır. 171,2 GeV/c2 kütleye sahip temel parçacık.

Üst Kuark
İçerikTemel Parçacık
AilesiFermiyon
GrubuKuark
KuşakÜçüncü Kuşak
Kütle171,2 GeV/c2
Elektrik Yükü+2/3

Aynı zamanda t-kuark ve doğruluk kuarkı olarak da adlandırılan ve sembolü t olan temel parçacıktır. Diğer tüm kuarklar gibi üst kuark da 1/2 dönmeye sahip bir fermiondur. Bu parçacık dört temel kuvvet olan gravitasyonal kuvvet, elektromanyetik kuvvet, güçlü etkileşimler ve zayıf etkileşimlerin hepsini tecrübe eder. Elektrik yükü artı 2/3 elektrondur. Kütlesi 173.34 +/- 0.27(istatistiksel hata) +/- 0.71 (sistemsel hata). Bu kütle yaklaşık olarak tungsten atomuyla aynıdır. Üst kuarkın anti parçacığı üst antikuarktır bu iki parçacığın özellikleri büyüklük olarak aynı ancak yön olarak zıttır.

Üst kuark daha ziyade güçlü etkileşimle etkileşir, ancak aynı zamanda zayıf olarak da bozunabilir. Eğer W-bosonu aracılığıyla zayıf bir etkileşim yaparsa sonuç olarak bir alt kuark ya da bir tuhaf kuark meydana getirir. Hatta çok nadir etkileşimlerde ortaya aşağı kuarkı da çıkartabilir. Standart model ömrünü 5 çarpı 10 üzeri -25 saniye olarak ölçer. Bu güçlü etkileşimin zaman kavramından yaklaşık yirmi mertebesinde daha farklıdır dolayısıyla da hadronları oluşturmaz. Bu sayede üst kuark fizikçilere tek bir kuarkı gözlemleme imkânı sunar (diğer tüm kuarklar hadronize denen bir olayla hadronlara dönüşür). Kütlesinin çok ağır olmasından ötürü üst kuark Higgs bosonunun kütlesinin tahmin edilmesinde sıkça kullanılmıştır. Bu tahmin methodlarından bir kısmında Standart Modele bir takım değişiklikler yapılmaktadır. Bu kadar geniş bir alanda çalışılmasından ötürü farklı teorilerilerin ayrılmasında kullanılır.

Varlığı 1973te Makoto Kobayashi ve Toshihide Maskawa tarafından alt kuarkla birlikte CPnin ihlal edildiği durumları açıklamak adına ortaya atıldı. Ve 1995 yılında Fermilabdaki CDF ve DQ deneyleri sayesinde ispatlandı böylece Kobayashi ve Maskawa 2008 yılında alt ve üst kuarkları ortaya sürdükleri için Nobel ödülüne layık görüldüler. Bu iki kuark kuarkların üçüncü jenerasyonlarıydı.

Tarihi

1973 yılında Makoto Kobayashi ve Toshihide Maskakawa, kaon parçalanmasında görülen CP ihlalini açıklamak amacıyla 3. Nesil kuark varlığını öngördüler. Üst ve alt isimleri ilk olarak 1975 yılında Haim Harari tarafından ---Üst kuark önceden gerçek kuark olarak da adlandırılmakta idi, fakat zamanla üst kuark en yaygın kullanılan isim oldu.

Kobayashi ve Maskawa’nın önerisi genel olarak Sheldon Glashow, Yannis İliopulos ve Luciano Maiani (daha sonraları görülmeyen tılsım kuarkını öngördüler) tarafından öne sürülen GIM mekanizmasına dayanmakta idi. Kasım 1974'te Brookhaven Ulusal Laboratuvarı ve Stanford Lineer Hızlandırıcı Merkezinden takımlar Jpsi’ın keşfedildiğini hemen hemen aynı zamanda açıkladılar. Hemen sonrasında ise charm kuark ve anti kuarkının bağlanma durumu olduğu anlaşıldı. Bu buluş, GIM mekanizmasının standart modelin bir parçası olmasını sağlamıştır. GIM mekanizmasının kabulü ile, Kobayashi ve Maskawa’nın öngörüsü de değer kazanmış oldu. Bu buluş, Lewis Perl’ün takımı SLAC tarafından 1974 ve 1978 yılları arasında tau’nun keşfedilmesi ile daha da önem kazandı. 3. Nesil leptonlar lepton ve kuark arasında GIM mekanizmasının yeni bir simetrisi ile ortaya çıktı

Özellikleri

En son tevatron enerjisi olan 1.96 TeV de üst kuark ve üst antikuark ikilisi 7 picobarnlık bir alanla ölçüldü. Standart modelde beklenen ise 6.7 ve 7.5 picobarn arasındaydı yani ölçümler beklentiyle uyuştu. Üst kuark bozunumundan çıkan W-bosonları üst kuark polarizasyonu taşırlar. Standart modeldeki üst kuark beklendiği üzere 1/2 dönme ve 2/3 elektriksel yük taşıyordu. Üst kuarkın etkileşiminin ilk ölçümü yaklaşık yüzde 90 doğrulukla 2/3 olarak gözlemlendi.

Üretimi

Üst kuarklar çok büyük kütlelere sahip oldukları için üretilmeleri için çok miktarda enerjiye ihtiyaç vardır. Bu miktardaki yüksek enerjilere ulaşmak için yüksek enerjili çarpışmalar gerekmektedir. Bu olaylar doğal olarak dünyanın üst atmosferinde kozmik ışımalar olarak gerçekleşmektedir. ya da bu olayları gerçekleştirmek için parçacık hızlandırıcılara ihtiyaç vardır. 2011 yılında Tevatron operasyonları inceledikten sonra CERNdeki Büyük Hadron Çarpıştırıcı (LHC) bu enerjileri oluşturabilecek tek makine oldu. Cernün enerji seviyesi kütle merkezinde ölçüldüğünde 7 TeVdi ve bu enerji üst kuarkları üretmek için yeterli bir miktardı.

Üst kuarkın üretilebileceği çok sayıda etkileşim vardı. Bunlardan olasılığı en yüksek olan üst ve üst antikuarkın bir arada güçlü etkileşimle birlikte çıkmasıydı. Bu etkileşim Tevatronda en çok çıkan etkileşimdi. Çarpışmada çok enerjik bir gluon ortaya çıkmakta bu enerjik gluon ise üst ve üst antikuarka dağılmaktadır. Bu etkileşim aynı zamanda 1995te üst kuarkın ilk kez bulunduğu etkileşimdi. Üst ve üst anti-kuarkların oluşumunu enerjik birer foton ya da Z bozonu ile yapmak da mümkün. Ancak bu etkileşimler çok nadir ve diğer deney verileriyle çok benzerlik taşımakta.

Tamamen farklı bir üretim kanalı ise üst kuarkın tek başına zayıf etkileşimle meydana çıktığı etkileşimdir. Bu kanal iki şekilde meydana gelebilir : Ya W-bozonunun bir üst kuark ile bir alt antikuarka dağılımıyla yahut, bir alt kuarkın W-bosonuyla etkileşime geçerek üst kuarkı oluşturmasıdır. Bu olayın ilk kanıtları DQ deneyi tarafından 2006 yılında yayımlandı. Mart 2009 da ise CDF ve DQ deneyleri ikiz bir yayım ile bu etkileşimleri detaylı bir şekilde açıkladı. Bu etkileşimlerin en önemli yanı ise bu etkileşimlerin oluşum olasılıklarının CKM matrisin Vtb adındaki bir bileşeniyle doğrudan orantılı olmasıdır.

Bozunum

Çok yüksek bir kütleye sahip olduğu için üst kuark çok az yaşar ve hemen başka parçacıklara bozunur. Diğer kuarkların aksine üst kuarklar başka hadronlar üretemediklerinden bizlere yalnız bir kuarkı inceleme olanı sağlar. Üst kuarkın tek bozunma olasılı zayıf etkileşimle bir W-bozonu ve bir alt kuark grubu elemanı oluşturmasıdır.

W-bozonuyla birlikte alt kuark yahut başka bir kuarkın çıkış oranını ölçmek mümkündür. Bu oranın en güzel ölçümü ise bize 0.91 sayısını verir. Bu sayı standart modeldeki Vtb elemanına eşit olduğu için CKM matrisinin kendine özgü olduğunu kanıtlamıştır.

Standart model ayrıca egzotik bozunumlara da izin vermektir. Ancak sadece tek daireyi etkileşimler gerçekleşebilir. Üst kuarkın bir Z-bozonu ya da foton atarak bir üst-grup kuarkı oluşturması da mümkün. Bu tarzdaki etkileşim arayışı Standart Modelde günümüze kadar bir sonuç göstermedi.

Kütlesi ve Higgs bozonuyla etkileşimi

Standart Model fermionların kütlelerini Higgs mekanizmasıyla açıklamakta. Higgs bozonunun ise üst kuark için bir sağdan birde soldan Yukawa etkileşim sabiti var. Zayıf elektriksel simetrinin kırılmasından sonra, soldan ve sağdan olan bileşenler karışarak bir kütle terimi oluşturmakta.

Yukawa etkileşimleri

Standart modeldeki bütün lepton ve kuarkların Yukawa etkileşim sabiti üst kuarkın Yukawa sabitinden daha küçük. Fermionların kütlesindeki bu hiyerarşiyi anlamak teorik fizik için hala sorgulanabilir bir soru. Yukawa etkileşimleri sabit değil ve ölçülen enerji seviyelerine göre farklılıklar göstermektedir. Yukawa etkileşiminin dinamikleri bu grubun renormalizasyonun da belli olmakta.

Parçacık fiziğindeki bir başka görüş açısı ise üst kuarkın Yukawa etkileşiminin büyüklüğünün renormalizasyondan bulunduğunu ve kuasi-kızılötesi sabit nokta sayesinde ölçüldüğüdür.

Büyük birleşim teorisine göre Yukawanın etkileşim sabitleri yukara, aşağı, çekici, tuhaf ve alt kuarkların yüksek enerji sevilerinde çok düşük olması gerekmekte. Daha düşük enerji seviyelerinde bu değerleri yükselmekte ve bu sayede kuarkların kütleleri Higgs bozonuyla birlikte bulunmakta. Aradaki küçük yükselme ise kuantum chromo dinamiğinden kaynaklanmakta. Yukawa etkileşiminin düzeltmesi küçük kütleli kuarklar için çok küçük.

Ancak eğer bir kuarkın Yukawa etkileşimi yüksek enerjilerde yüksekse Yukawadan gelen düzeltmeleri QCD düzeltmeleriyle sadeleşecektir. Bu genel olarak kızıl ötesi sabit nokta olarak bilinmektedir. Etkileşim sabitinin değeri başlangıçta ne olursa olsun, eğer yeterince büyükse bu sabit noktaya gelecektir. Sonrasında ise kuarkın kütlesi tahmin edilir.

Üst kuarkın Yukawa etkileşim sabiti Standart Modelin kızılötesi sabit noktasına çok yakın. Renormalizasyon üst kuarkın kütlesini 230 GeVde öngörmektedir tabii ki bu eğer bir Higgs bozonu mevcutsa.

En küçük seviyedeki Standart Modelin süper simetrik açılımı iki tane Higgsi öngörür eğer böyle hesaplanırsa üst kuarkın kütlesi biraz daha düşük seviyelerde 170-200 GeV arasında öngörülmektedir. Bu öngörüdeki kararsızlık alt kuarkın Yukawa etkileşim sabitinin de minimal süper simetri açılımında yükselebileceğini söylemekte. Bazı teorici fizikçiler ise bu bilginin minimal süper simetrik etkileşimi kanıtladığına inanmaktadır.

Quasi-kızılötesi sabit nokta üst kuarkın yoğunluğu için bir temel oluşturdu. Ve zayıf elektriksel simetrinin kırılması ile Higgs bozonunun kısa mesafelerde kompozit yapıda olmasından ötürü bir üst kuark ve üst antikuarktan oluştuğu düşünülmektedir.

İlgili Araştırma Makaleleri

Parçacık fiziğinde, bozonlar Bose-Einstein yoğunlaşmasına uyan parçacıklardır; Satyendra Nath Bose ve Einstein'a atfen isimlendirilmişlerdir. Fermi-Dirac istatistiklerine uyan fermiyonların tersine, farklı bozonlar aynı kuantum konumunu işgal eder. Böylece, aynı enerjiye sahip bozonlar uzayda aynı mekânı işgal edebilirler. Bu nedenle her ne kadar parçacık fiziğinde her iki kavram arasındaki ayrım kesin belirgin değilse de, fermiyonlar genelde madde ile bileşikken, bozonlar sıklıkla güç taşıyıcı parçacıklardır.

Temel etkileşimler veya Temel kuvvetler, fiziksel sistemlerde daha temel etkileşimlere indirgenemeyen etkileşimlerdir. Bilinen dört temel etkileşim vardır. Bunlar uzun mesafelerde etkileri olabilen kütleçekimsel, elektromanyetik etkileşimler ve atomaltı mesafelerde etkili olan güçlü nükleer ve zayıf nükleer etkileşimlerdir. Her biri bir alan dinamiği olarak anlaşılmalıdır. Bu dört etkileşim de matematiksel açıdan bir alan olarak modellenebilir. Kütleçekim, Einstein'ın genel görelilik kuramı tarafından tanımlanan uzay-zamanın eğriliğe atfedilirken diğer üçü ayrı kuantum alanlar olarak nitelendirilir ve etkileşimlerine Parçacık fiziğinin Standart Modeli tarafından tanımlanan temel parçacıklar aracılık eder.

Fermiyon, parçacık fiziğinde, Fermi-Dirac istatistiğine uyan parçacıktır. Başka bir deyişle, Enrico Fermi ve Paul Dirac'ın gösterdiği üzere, Bose-Einstein istatistiğine sahip bozonların aksine fermiyonlar, belirtilen zamanda sadece bir kuantum durumuna karşılık gelebilen parçacıklardır. Eğer iki ayrı fermiyon uzayda aynı yerde tanımlanmışsa her bir fermiyonun özelliği birbirinden farklı olmak zorundadır. Örnek olarak, iki elektron bir çekirdeğin etrafında aynı orbitalde bulunacaklarsa, bu kez aynı spin durumunda olamazlar ve her orbitalde elektronun biri yukarı diğeri aşağı spin durumundadır.

<span class="mw-page-title-main">Parçacık fiziği</span>

Parçacık fiziği, maddeyi ve ışınımı oluşturan parçacıkların doğasını araştıran bir fizik dalıdır. Parçacık kelimesi birçok küçük nesneyi andırsa da, parçacık fiziği genellikle gözlemlenebilen, indirgenemez en küçük parçacıkları ve onların davranışlarını anlamak için gerekli temel etkileşimleri araştırır. Şu anki anlayışımıza göre bu temel parçacıklar, onların etkileşimlerini de açıklayan kuantum alanlarının uyarımlarıdırlar. Günümüzde, bu temel parçacıkları ve alanları dinamikleriyle birlikte açıklayan en etkin teori Standart Model olarak adlandırılmaktadır. Bu yüzden günümüz parçacık fiziği genellikle Standart Modeli ve onun olası uzantılarını inceler.

<span class="mw-page-title-main">Kuark</span> Temel parçacık türü

Kuark, bir tür temel parçacık ve maddenin temel bileşenlerinden biridir. Kuarklar, bir araya gelerek hadronlar olarak bilinen bileşik parçacıkları oluşturur. Bunların en kararlıları, atom çekirdeğinin bileşenleri proton ve nötrondur. Renk hapsi olarak bilinen olgudan ötürü kuarklar asla yalnız bir şekilde bulunmaz, yalnızca baryonlar ve mezonlar gibi hadronlar dahilinde bulunabilir. Bu sebeple kuarklar hakkında bilinenlerin çoğu hadronların gözlenmesi sonucunda elde edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Mezon</span>

Mezonlar, güçlü etkileşim ile bağlı bir kuark ve bir antikuarktan oluşan hadronik atomaltı parçacıklardır. Atomaltı parçacıklardan oluştuklarından mezonlar, kabaca bir femtometre kadarlık bir yarıçaplı fiziksel bir boyuta sahiptirler. Bütün mezonlar kararsızdırlar ve en uzun ömürlüsü mikrosaniyenin altında bir ömre sahiptir. Yüklü mezonların bozunmasıyla elektron ve nötrino oluşur. Yüksüz mezonların bozunmasıyla da fotonlar oluşur.

<span class="mw-page-title-main">Güçlü etkileşim</span> atom çekirdeği içindeki kuvvet bağlayıcı parçacıklar

Güçlü etkileşim, kuarklar ve gluonlar arasındaki etkileşimdir ve kuantum renk dinamiği kuramı ile betimlenir. Güçlü etkileşim, gluonlar tarafından taşınan ve kuarklar ile antikuarklara, ayrıca gluonların kendilerine etki eden kuvvettir. Gluon, Latince kökenli bir kelime olup, İngilizcedeki Glue kelimesinin köküdür ve yapışkan madde anlamını karşılamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Tevatron</span>

Tevatron, Amerika Birleşik Devletleri'nin Chicago şehrinin doğusundaki Fermilab'da bulunan dairesel bir parçacık hızlandırıcısıdır. 2011 yılına kadar, kendisine 150 GeV olarak yollanan proton ve antiprotonları hızlandırıp, 1.96 TeV kütle merkezi enerjisinde 2 ayrı noktada çarpıştırmaktaydı. Bu özellik onu 2010'da CERN'deki LHC hızlandırıcısı devreye girinceye kadar dünyadaki en yüksek enerjili çarpıştırıcı yapmıştı. Yapımı $120 milyona yakın tutan Tevatron 1983 yılında tamamen bitirildi. Üzerine 1983-2011 yılları arasında büyük miktarlarda yatırımlar yapıldı.

<span class="mw-page-title-main">Standart Model</span>

Standart Model, gözlemlenen maddeyi oluşturan, şimdiye dek bulunmuş temel parçacıkları ve bunların etkileşmesinde önemli olan üç temel kuvveti açıklayan kuramdır.

Süper simetri, parçacık fiziğinde uzay-zaman simetrisinin karşılığıdır. Bu iki temel parçacıktan oluşur.

Gluonlar kuarklar arasındaki güçlü etkileşimi sağlayan temel parçacıklardır. Bu etkileşim fotonların elektromanyetik etkileşmedeki rolüne benzer bir şekilde iki yüklü parçacık arasında momentum değişimini sağladığı düşüncesi ile benzerlik kurularak anlaşılabilir.

'Müon, elektron benzeri-1 e yük ve 1/2 spinli ancak daha yüksek kütleye sahip bir temel parçacık. Müon parçacığı, lepton olarak sınıflandırılmıştır. Diğer leptonlar gibi, Müonun da daha küçük parçacıklara indirgenemeyen bir parçacık olduğu düşünülmektedir.

Parçacık fiziğinde şu anda bilinen ve kuramsal olan temel parçacıkları ve bu parçacıklarla oluşturulabilen bileşik parçacıkları içeren listedir.

W ve Z bozonları, zayıf etkileşime aracılık eden temel parçacıklardır. Bu bozonların keşfi parçacık fiziğinin Standart Modeli için büyük bir başarının müjdecisi oldu.

<span class="mw-page-title-main">Temel parçacık</span> Başka parçacıklardan oluştuğu bilinmeyen parçacıklar.

Temel parçacıklar, bilinen hiçbir alt yapısı olmayan parçacıklardır. Bu parçacıklar evreni oluşturan maddelerin temel yapıtaşıdır. Standart Model'de kuarklar, leptonlar ve ayar bozonları temel taneciklerdir.

Standart Model ötesi fizik ile Standart modeldeki kütlenin kökeni, güçlü CP problemi, nötrino salınımı, baryon asimetrisi ve karanlık madde ve karanlık enerjinin doğası gibi kuramsal olarak geliştirilmiş olayların açıklanmaya çalışılması kastedilir.Standart model’in matematiksel taslağında bulunan başka problem de genel görelilik ile olan tutarsızlığı ve iki kuramında kesin koşullarda geçerli çökmesidir.. Standart model’in ötesinde süper simetri sayesinde en düşük süper simetrik standart model (MSSM) ve hemen hemen en düşük süper simetrik standart model (NMSSM), yapılan değişik açıklamalar sayesinde de sicim kuramı, M-kuramı ve fazladan boyutlar gibi çeşitli uzantılar bulunur. Kuramların hepsi güncel olayın bütünlüğünü tekrar üretmeye yatkın olduğundan, Her şeyin Kuramı’na adım atmaya ya da bunu bulmaya en yakın kuram sadece deneyler vasıtayla bulunabileceğinden kuramsal ve deneysel fizikteki en aktif konulardan biri standart modelin ötesindeki fiziktir.

Büyük Birleşik Teori veya Büyük Birleşik Kuram, parçacık fiziğinde; elektromanyetik, zayıf ve kuvvetli etkileşimleri tek bir güç haline getirebilecek bir modeldir. Tanımlanan bu etkileşim daha büyük ölçüdeki bir simetri ve sonuç olarak daha fazla kuvvet taşıyıcıları ile karakterize edilir fakat ortada bir tane birleştirici sabit vardır. Eğer büyük birleşme doğada gerçekleştiyse, bu birleşmenin temel kuvvetlerin var olmadığı genç evrende olma olasılığı vardır.

<span class="mw-page-title-main">Elektrozayıf etkileşim</span>

Parçacık fiziğinde elektrozayıf etkileşim, doğanın bilinen iki veya dört temel etkileşiminin birleşimin bir tanımıdır: elektromanyetizm ve zayıf etkileşim. Her gün düşük enerjilerde, bu iki kuvvet çok farklı oluşsa da, teori modelleri aynı kuvvetin iki farklı etkisi gibidir. Yukarıdaki birleştirme enerjisi, yaklaşık 100 GeV, tek bir elektrozayıf kuvvet oluşturabilir. Bu yüzden, eğer evren yeterince sıcaksa (Big Bang'den kısa bir sonra olan bir sıcaklık ortalama 1015 K), elektromanyetik kuvvet ve zayıf kuvvet birleşmiş bir elektrozayıf kuvvete dönüşür. Elektrozayıf dönem boyunca, zayıf kuvvet güçlü kuvvetten ayrılır. Kuark dönem boyunca, elektrozayıf kuvvet elektromanyetik ve zayıf kuvvetten ayrılır.

Parçacık fiziğinde, vektör bozon, spini 1' e eşit olan bozondur.Standart Modelde temel parçacık olarak değerlendirilen vektör bozonlar ayar bozonlarıdır.Ayar bozonları, elektromagnetizmanın fotonlarının, zayıf etkileşimlerin W ve Z bozonlarının temel etkileşimlerinin kuvvet taşıyıcılarıdır. Bazı bileşik parçacıklar vektör bozondur. Misal, bütün vektör mezonlar vektör bozondur.

Parçacık fiziğinde, küçük Higgs modelleri, Higgs bozonunun TeV enerji ölçeğinde bazı küresel simetri kırılmalarından kaynaklanan pseudo-Goldstone bozonu olduğu fikrine dayanmaktadır. Küçük Higgs modellerinin amacı, elektrozayıf simetri kırılmasından sorumlu Higgs bozon(lar)ının kütlesini stabilize etmek için bu tür yaklaşık küresel simetrilerin kendiliğinden kırılmasını kullanmaktır.