İçeriğe atla

Üretim yürütme sistemi

Üretim yürütme sistemleri (İngilizcesi Manufacturing Execution System, kısaca MES), hammaddelerin bitmiş ürünlere dönüşümünü izlemek ve belgelemek için imalatta kullanılan bilgisayarlı sistemlerdir. MES, üretim planlayıcıların, fabrika katındaki mevcut koşulların üretim çıktısını iyileştirmek için nasıl optimize edilebileceğini anlamalarına yardımcı olan bilgiler sağlar.[1] MES, üretim sürecinin birden çok öğesinin (örneğin girdiler, personel, makineler, ürün verileri ve destek hizmetleri) kontrolünü sağlamak için gerçek zamanlı olarak çalışır.

Rekabetçi üretim ortamında, başarının önemli bir parçası kârlılığı optimize etmektir. Malzeme maliyetlerini ve üretim zaman çizelgelerini düzenlemek önemlidir, ancak bir Üretim Yürütme Sistemi (MES) uygulamanın karlılık üzerinde önemli bir etkisi olabilir. Bir MES sadece verimliliği ve kontrolü artırmakla kalmaz, aynı zamanda çeşitli ek faydalar da sunar.

Üretim Yürütme Sistemleri (MES), üretim bilgilerini toplamak, depolamak ve üretim sürecinde şeffaflık ve kontrol sağlamak amacıyla tasarlanmıştır. Üreticiler, ekipmanlarını ve kurumsal iş uygulamalarını bir MES ile entegre ederek sorunsuz veri toplama, analiz ve optimizasyon elde edebilirler.

Ağ Yetenekleri

Bir MES'in temel avantajlarından biri ağ yetenekleridir. Bir MES, üretimde tam şeffaflık, kontrol ve optimizasyon sağlayarak ekipmanlarınızı ve kurumsal iş uygulamalarınızı entegre eder. Ürün geliştirmeden sipariş verme sürecine kadar üretimin her aşaması belgelenir, analiz edilir ve kolayca erişilebilir.

Bir MES'in ağ oluşturma özelliği sayesinde üreticiler yanlış adımları veya işlev bozukluklarını belirleme ve düzeltme imkanına sahiptir. Gerçek zamanlı veri toplama ve analizi sayesinde sorunlar hızlı bir şekilde tespit edilip çözülerek üretkenlik ve karlılık üzerindeki etki en aza indirgenmiştir. Üretim hatlarındaki darboğazları tespit etmek veya kalite kontrol endişeleriyle başa çıkmak, bir MES tarafından sürekli iyileştirme için gerekli içgörüleri sağlar.[2]

Atık Azaltma

Bir MES'in uygulanması, idari ve üretim alanlarındaki israfı önemli ölçüde azaltabilir. Dijital ana kayıtlar ve elektronik parti kayıtlarıyla çalışan bir bilgisayar sistemi sayesinde kağıt dokümantasyon ihtiyacı büyük ölçüde azalmıştır. Bu sadece fiziksel kopyaların saklanmasıyla ilgili maliyet ve çabayı ortadan kaldırmakla kalmaz, aynı zamanda veri yönetimini ve erişilebilirliğini de kolaylaştırır.

Üretim tesislerinde MES (İmalat Yönetim Sistemi), hurda ve israf malzemelerini en aza indirerek tutarlı ve kolaylaştırılmış süreçler sağlar. Gerçek zamanlı izleme ve kontrol, herhangi bir sorun veya standart dışı durumun hemen tespit edilmesini sağlar. Üretim sürecini durdurarak sorunu çözmek, kusurlu veya standartlara uygun olmayan ürünlerin üretilmesinin önüne geçerken değerli zaman ve kaynak tasarrufu sağlar.

Artan verimlilik

MES uygulamasının bir diğer önemli avantajı, verimlilik artışıdır. Merkezi bir sistem olan MES, üretim ekibinin tamamının erişebileceği bir platform sunarak herkesin aynı sayfada olmasını sağlar. Bu iletişimsizliği azaltır, hataları en aza indirir ve işbirliği ile verimliliği teşvik eder.

Örneğin, üretim için gerekli olan bir malzeme stokta bulunmadığında MES, ekip üyelerinin hızlıca tanımlayabileceği ve çözüm bulabileceği bir ortam sunar. Bu evrensel sistem, envanter seviyelerinden bakım programlarına kadar tüm gerekli bilgileri kaydederek herkesin görevlerini etkin şekilde yerine getirmesi için gereken kaynaklara erişmeyi sağlar. Bu sürekli koordinasyon ve bilgi erişimi, arıza sürelerini minimuma indirirken üretkenliği maksimuma çıkarır.

Optimize edilmiş envanter yönetimi

Envanter yönetimi, herhangi bir üretim operasyonunun kritik bir yönüdür ve MES bu süreci büyük ölçüde optimize edebilir. Aşırı envanter tutmak depolama, yönetim ve potansiyel bozulma maliyetine yol açabilir. Diğer yandan, yetersiz envanter üretim gecikmelerine ve müşteri memnuniyetsizliğine neden olabilir.

Üreticiler, doğru dengeyi sağlamak için fazla envanteri en aza indirerek yeterli stok seviyelerini korumak amacıyla bir MES uygulayabilirler. Bu sistem, satın alma ve sevkiyat faaliyetlerini izler ve belgeler, doğru talep tahmini ve envanter planlaması yaparak üreticilere stoksuzluktan kaçınma, taşıma maliyetlerini azaltma ve genel tedarik zinciri verimliliğini optimize etme konusunda yardımcı olur.

Yararları

  1. Iskarta ve ek iş ürünlerinin daha iyi analizler yapılarak kontrol edilmesi
  2. Maliyet bilgilerinin daha iyi hesaplanması
  3. Verimli çalışma süresinin artırılması
  4. Dijitalleşme ile gelen kağıt kullanımının azalması
  5. Üretimin izlenebilirliği
  6. Daha kolay arıza bulma ile gelen duruş sürelerinin azalması
  7. İşletme çevikliğinin artması
  8. Tam durumdaki envanterin ortadan kaldırılmasıyla envanterde azalma[3]

Kaynakça

  1. ^ McClellan, Michael (1997). Applying Manufacturing Execution Systems. Boca Raton, Fl: St. Lucie/APICS. ISBN 1574441353
  2. ^ "MES ve Endüstri 4.0". Doruk Otomasyon. 8 Şubat 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  3. ^ "www.industryweek.com". 23 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mart 2020. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Kurumsal kaynak planlaması</span> kurumun kaynaklarını verimli şekilde kullanacak şekilde planlaması

Kurumsal kaynak planlaması ya da işletme kaynak planlaması, işletmelerde mal ve hizmet üretimi için gereken işgücü, makine, malzeme gibi kaynakların verimli bir şekilde kullanılmasını sağlayan bütünleşik yönetim sistemlerine verilen genel addır. Kurumsal kaynak planlaması (KKP) sistemleri, bir işletmenin tüm veri ve işlemlerini bir araya getirmeye veya bir araya getirilmesine yardımcı olmaya çalışan ve genelde kullanımı kolay olan sistemlerdir. Klasik bir KKP yazılımı işlem yapabilmek için bilgisayarın çeşitli yazılım ve donanımlarını kullanır. KKP sistemleri temel olarak değişik verilerin saklanabildiği bütünleşik bir veritabanı kullanırlar.

<span class="mw-page-title-main">Kaizen</span>

Kaizen, belirli bir zaman diliminde müşteri memnuniyetinin arttırılması ve rekabet güçlerinin etkilenmesi amacıyla süreçlere yönelik, çalışan, süreç, zaman ve teknolojide yavaş yavaş; fakat çok sayıda hızlı bir gelişme sağlamayı ve maliyetlerde bir düşmeyi ifade eden bir kavramdır. Japonca bir birleşik sözcük olan kaizeni oluşturan sözcüklerden kai değişim, zen ise daha iyi anlamına gelmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Endüstri mühendisliği</span> Mühendislik

Endüstri mühendisliği ya da sanayi mühendisliği, insan, malzeme ve makineden oluşan bütünleşik sistemlerin kuruluş ve devamlılığının yönetimi ile ilgilenen mühendislik dalıdır. Endüstri mühendisleri, diğer mühendislik dallarının birçoğunun derslerini de alıp, üzerine işletme, yönetim, üretim, ekonomi ve endüstri mühendisliğine özel derslerle birlikte diğer mühendislik alanlarının yöneticilik yetkisine sahip mühendislik dalı.

<span class="mw-page-title-main">Lojistik</span> kaynak akışının yönetimi

Lojistik ya da nakliye; ürün, hizmet ve insan gibi kaynakların, ihtiyaç duyulan yerde ve istenen zamanda temin edilmesi için bir araç olarak tanımlanabilir. Herhangi bir pazarlama veya üretim organizasyonunun lojistik destek olmadan başarılması çok zordur. Lojistik; nakliye, envanter, depolama, malzeme idaresi ve ambalajlama bilgilerinin birleştirilmesini kapsar. Lojistik işletme sorumluluğu, ham maddenin coğrafi konumlanması, sürecin işletilmesi ve ihtiyaçların mümkün olan en düşük maliyetle karşılanarak işin bitirilmesidir. Lojistik yönetimi, tedarik zinciri yönetimi ve tedarik zinciri mühendisliği'nin bir parçasıdır

Tam Zamanında, üretimi ve verimliliği artırmak için geliştirilen envanter stratejisidir. Yapılan tüm üretim işlemleri ve buna bağlı alt maliyetleri en aza indirmek amacıyla zaman kriterlerini de göz önünde tutan üretim türü Japon Kanban sisteminin türevlerindendir. JIT, Toyota Motor Company'nin Başkan Yardımcısı Taiichi Ohno (1982) tarafından geliştirilmiştir ve 1970'lerin sonlarında Japonya'daki diğer şirketlere yayılmıştır. 1980'lerin başında, JIT, Batı ve Asya ülkelerinde çok popüler bir üretim yeniliği haline gelmiştir. Üretim sürecindeki tüm israfı ortadan kaldırma ve üretim sürecini iyileştirerek diğerlerine üstünlük sağlama fikrine dayanan sürekli üretim iyileştirme yaklaşımıdır. Üretim esnasında bir sonraki işlemin üretimini de göz önünde tutarak iş sırasını belirlemektedir. Depolama işleminde sipariş verme seviyesine gelindiğini ve bu noktadan sonra siparişin karşılanması gerektiğini bildiren bu strateji sayesinde en verimli depo hacmi ve üretim devamlılığı sağlanmaktadır. Kısaca just in time (JIT) ihtiyaç kadar talebi, mükemmel kalite ile kalansız olarak bir an önce üretmek ve istendiği zamanda doğru yere nakletmektir. Envanterin oldukça önemli bir odak noktası haline gelmesinin, sermaye israfına yönelik bariz potansiyel dışında başka bir iyi nedeni daha vardır. Yalın üretim yöntemlerinin geliştiği dönemde şirketler çeşitli boyutlarda daha rekabetçi hale gelmiştir ve bu kritik boyutlardan biri de teslimat hızıdır. Little yasası olarak bilinen bir ilişki, envanter ve zamanı şu şekilde ilişkilendirir:

<span class="mw-page-title-main">HACCP</span>

HACCP, gıda işletmelerinde, sağlıklı gıda üretimi için gerekli olan hijyen şartlarının belirlenerek bu şartların sağlanması, üretim ve servis aşamasında tüketici açısından sağlık riski oluşturabilecek nedenlerin belirlenmesi ve bu nedenlerin ortadan kaldırılması temeline dayanan bir ürün güvenilirliği sistemidir. HACCP, İngilizce Hazard Analysis and Critical Control Point - Tehlike Analizleri ve Kritik Kontrol Noktaları ifadesinin kısaltmasıdır. Sistem, ürün güvenliğini etkileyen tehlikelerin önceden belirlenmesi ve kontrol altına alınmasını sağlayan sistematik bir yaklaşımdır.

<span class="mw-page-title-main">Kojenerasyon</span>

Kojenerasyon, tercihen ısı tüketimi olan yerlerde kullanılan ve aynı zamanda bölge ısıtma ağını yararlı ısıyla besleyebilen elektrik enerjisi ve ısı üretebilen modüler yapılı bir sistemdir. Bu sistem kombine ısı ve güç sistemi ilkesine dayanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Simülasyon</span> gerçek bir dünya süreci veya sisteminin işletilmesinin zaman üzerinden taklit edilmesi

Simülasyon veya benzetim, teknik olmayan anlamda bir şeyin benzeri veya sahtesi anlamında kullanılır. Teknik anlamda gerçek bir dünya süreci veya sisteminin işletilmesinin zaman üzerinden taklit edilmesidir. Sistem nesneleri arasında tanımlanmış ilişkileri içeren sistem veya süreçlerin bir modelidir.

<span class="mw-page-title-main">Milli Prodüktivite Merkezi</span>

Milli Prodüktivite Merkezi, tüzel kişiliği haiz, çok taraflı resmi bir kurum olarak 2011 yılına kadar hizmet vermiştir. Kısa adı MPM'dir.

Tedarik Zinciri Yönetimi müşteriye, doğru ürünün, doğru zamanda, doğru yerde, doğru fiyata tüm tedarik zinciri için mümkün olan en düşük maliyetle ulaşmasını sağlayan malzeme, bilgi ve para akışının entegre yönetimidir. Bir başka deyişle zincir içinde yer alan temel iş süreçlerinin entegrasyonunu sağlayarak müşteri memnuniyetini artıracak stratejilerin ve iş modellerinin oluşturulmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Otomasyon</span>

Otomasyon, esasen karar kriterlerini, alt süreç ilişkilerini ve ilgili eylemleri önceden belirleyerek ve bu önceden belirlemeleri makinelerde somutlaştırarak süreçlere insan müdahalesini azaltan geniş bir teknoloji yelpazesini tanımlar.

<span class="mw-page-title-main">5S</span>

5S, organizasyonlarda kaliteli bir çalışma ortamı oluşturmak ve sürekliliğini sağlamak için geliştirilen bir tekniktir. Çalışma koşullarını performans, konfor, güvenlik ve temizlik açılarından en iyileme amacı güder. Ayrıca temiz ve organize bir çalışma ortamı sağlayarak israfın ve değişkenliğin azalmasını sağlar.

Kalite yönetim sistemleri felsefesi, sistemi bir bütün olarak kabul eden ve kaliteyi bu bütünün içindeki her elemanın müşteri odaklı ortak bir fonksiyonu olarak gören bütünsel bir anlayıştır. En genel anlamda, bir kuruluşta hedeflenen kalitenin gerçekleşmesi amacı ile sürdürülen planlı ve sistematik faaliyetlerin bütünüdür. Son zamanlarda kullanımına daha sık rastlanan kalite yönetim sistemleri (KYS), tarihsel gelişim sürecinde; az sayıda çalışanın bulunduğu işletmelerde, müşteri ilişkilerine odaklanan kalite kontrol uygulamaları yapılan Sanayi Devrimi Öncesi, fabrikaların kurulmasıyla birlikte üretimi yapılan ürünlerin kontrolünün yapıldığı Sanayi Devrimi sonrası, Japonya'da istatistiksel sonuçları baz alarak uygulanmaya başlanan Toplam Kalite Yönetimi'nin var olduğu II. Dünya Savaşı sonrası ve TKY'nin daha geniş çapta kullanılmaya başlandığı ve tüm işletmede kalite yönetiminin yapıldığı 1980 sonrası olmak üzere dört döneme ayrılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Kalite maliyetleri</span>

Kalite maliyeti, mevcut kalitesizlikten ileri gelen ya da potansiyel kalitesizliği önlemek amacıyla alınan önlemler dolayısıyla ortaya çıkan maliyet. Kalite maliyetleri ile ilgili literatürde temel teşkil eden önemli çalışmalar, 1976'da Kaoru Ishikawa, 1979'da Philip B. Crosby, 1986'da William Edwards Deming, 1988'de Joseph Juran ve 1991'de Armand Vallin Feigenbaum tarafından gerçekleştirilmiştir. Kalite maliyeti kavramı, üretilen ürünlerin, müşteri beklentilerini karşılamamasını takiben hem ürün geliştirme hem de süreç iyileştirme çalışmalarının sonucu olarak doğmuştur. Kalite maliyetlerinin ölçülüp hesaplanması Toplam Kalite Yönetimi programının önemli ve gerekli aşamalarından biridir.

Simülasyon yazılımı, matematik formülleri kullanılarak gerçek olayların modellendiği bir süreçtir. Simülasyon ile kullanıcılar gerçeğe en yakın olacak şekilde ürünlerin tasarlanmasını sağlayabilir ve çıktının nasıl olacağını anlayabilirler. Simülasyon yazılımı daha çok oyunlarda kullanılan gerçek zamanlı uygulamalardır. Oyunlar dışında birçok endüstriyel alanda da uygulanmaktadır. Endüstriyel alanlarda sorun yaratacak durumlarda; benzetim sayesinde olağan tehlikelerin önceden anlaşılması ve ne tip sonuçlara yol açabileceği anlaşılır. Örneğin; pilotlar, nükleer güç santralinde çalışan operatörler, kimya santrallerinde çalışan operatörler, kontrol panellerin modelleri gibi insan ve araç gereçlerin süreçte neler yaşayacağına ve ne sorunlarla karşılaşılacağına yönelik fiziksel tehlikeler benzetim sayesinde gerçek zamanlı gibi önceden fark edilebilir.

Docker, bir konteynerleştirme teknolojisi olarak tanımlanır ve yazılım uygulamalarının bağımsız ve izole bir ortamda çalıştırılmasını sağlar. Docker, 2013 yılında Docker, Inc. tarafından piyasaya sürülmüştür ve bu tarihten itibaren yazılım geliştirme ve dağıtım süreçlerinde devrim yaratmıştır.

Apache Kafka, Apache Yazılım Vakfı tarafından geliştirilen, Scala ve Java ile yazılmış açık kaynaklı bir akış işleme yazılım platformu. Proje, gerçek zamanlı veri akışlarının işlenmesi için birleşik, yüksek verimli, düşük gecikme süreli bir platform sağlamayı amaçlamaktadır. Kafka, Kafka Connect aracılığıyla harici sistemlere bağlanabilir ve Java akış işleme kitaplığı olan Kafka Streams'i sağlar. Kafka, verimlilik için optimize edilmiş ikili TCP tabanlı bir protokol kullanır ve ağ gidiş dönüşünün ek yükünü azaltmak için mesajları doğal olarak bir araya getiren bir "mesaj kümesi" soyutlamasına dayanır.

"Tek Dakikada Kalıp Değişimi"nin kısaltması olan SMED, Yalın üretimin israfı azaltmak için kullandığı araçlardan biri, "hızlı takım değişimi" olarak çevrilebilecek olmasıdır. Uygulamada SMED, bir makinenin kurulum süresini kısaltmayı amaçlayan yalın üretime ait bir dizi tekniktir. Uygun şekilde uygulandığında, makinelerin bağlanması için daha az zaman harcayarak hatta daha fazla esneklik sağlamaktadır. Son yıllarda araştırma camiasında SMED metodolojisine artan ilgi, son yayınlara yansımaktadır. Herhangi bir üretim ortamında çalışmak, talihsiz özelliklerden biri de israftır. Atık, kullanılmayan hammaddelerden hasarlı ürünlere kadar uzanabilir ve verimli bir şekilde işlenmediği takdirde şirket için oldukça maddi kayıplara yol açabilmektedir. İsrafı azaltmak için, istenen sonuçlara bağlı olarak şirketlerin kullanabileceği birkaç yöntem ve strateji vardır. En popüler yöntemlerden biri Tek Dakikalık Kalıp Değişimi veya SMED'dir. SMED, 1950'lerde Japonya'da Shigeo Shingo tarafından, müşteri talebi için gerekli esnekliği karşılamak için giderek daha küçük üretim parti boyutlarının ortaya çıkan ihtiyaçlarına yanıt olarak geliştirilmiştir. SMED tekniği, Toplam Verimlilik Bakımının (TPM) ve “sürekli iyileştirme sürecinin” bir unsuru olarak kullanılmaktadır. Bir üretim Sürecinde israfı azaltma yöntemlerinden biridir. "Tek dakika" ifadesi, tüm değişimlerin ve başlangıçların yalnızca bir dakika sürmesi gerektiği anlamına gelmez, 10 dakikadan az sürmesi gerektiği anlamına gelmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Süreç mühendisliği</span> ham veya başlangıç maddesinin kimyasal-fiziksel ya da biyolojik işlemler kullanılarak başka bir ürüne dönüştürüldüğü tüm teknik işlemler

Süreç mühendisliği, insanların hammaddeleri ve enerjiyi endüstriyel düzeyde toplum için yararlı ürünlere dönüştürmesini sağlayan temel ilkelerin ve doğa kanunlarının anlaşılması ve uygulanmasıdır. Süreç mühendisleri, basınç, sıcaklık ve derişim gradyanları gibi doğadaki itici güçlerden ve kütlenin korunumu yasasından yararlanarak, istenilen kimyasal ürünleri büyük miktarlarda sentezlemek ve saflaştırmak için yöntemler geliştirebilirler. Süreç mühendisliği, kimyasal, fiziksel ve biyolojik süreçlerin tasarımı, işletimi, kontrolü, optimizasyonu ve yoğunlaştırılmasına odaklanır. Süreç mühendisliği, tarım, otomotiv, biyoteknik, kimya, gıda, malzeme geliştirme, madencilik, nükleer, petrokimya, ilaç ve yazılım geliştirme gibi çok çeşitli endüstrileri kapsamaktadır. Sistematik bilgisayar tabanlı yöntemlerin süreç mühendisliğine uygulanmasına "süreç sistemleri mühendisliği" adı verilir.

<span class="mw-page-title-main">Dijital ikiz</span>

Dijital İkiz, gerçek dünya nesnelerinin, süreçlerinin veya sistemlerinin sanal bir simülasyonunu temsil eden bir dijital modeldir. İkizler, fiziksel nesnenin özelliklerini, performansını ve davranışını taklit ederek, gerçek zamanlı olarak analiz, tahmin ve optimizasyon sağlar. Bu teknoloji, özellikle endüstriyel İnternet ve Nesnelerin İnterneti (IoT) alanlarında yaygın olarak kullanılmaktadır.