İçeriğe atla

Üreme başarısı

Eşeyli üremede bir spermin bir yumurtayı döllemesi üreme başarısının bir evresidir.

Üreme başarısı bir bireyin her bir üreme sırasında ya da yaşamı boyunca yavru üretebilmesi olarak tanımlanır[1] Bu yalnızca bir bireyin ürettiği yavruların sayısı ile sınırlı değildir ama aynı zamanda bu yavruların da üreme başarılarını kapsar. Bireysel başarı bir genotipin uyum gücü için mutlaka bir belirleyici değildir çünkü şans ve çevre faktörlerinin bu belirli genler üzerinde hiçbir etkisi yoktur; bu nedenle üreme başarısı seçilim değerinden farklıdır.[1] Üretilen yavrular fiilen üreme popülasyonunun içine katıldığında üreme başarısı seçilim değerinin bir parçası hâline gelir. Eğer yavru niceliği ve niteliği birbiri ile ilişkilendirilebilirse bu öneri geçerli olur ama eğer nicelik ile nitelik arasında bir ilişki yoksa üreme başarısı daha etkin olarak ölçülebilmek için genç yavruların hayatta kalma oranını öngören özelliklerle uyum içinde olacak şekilde ayarlanmalıdır.[1] Nitelik ve nicelik üreme ve hücre onarımı ile doğru dengeyi bulmak için önemlidir ve soma hücrelerine yatırım teorisi daha uzun bir yaşam süresinin üreme özelliğinden ödün verme ile mümkün olacağını ve dolayısıyla da uzun ömürlülüğün her zaman yüksek üreme verimliliği ile ilişkilendirilemeyeceğini önerir.[2][3] Üreme başarısında ebeveynlik yatırımı anahtar bir faktördür çünkü yavruların daha iyi bakımını yapmak onlara sıklıkla daha sonraki yaşamlarında bir seçilim değeri avantajı verecektir.[4] Eş seçimi ve cinsel seçilim de üreme başarısında önemli faktörlerdir ve bu da bireysel seçimlerin ve sonuçlarının genetik farklılıklardan daha önemli olduğunu gösterdiğinden üretim başarısının seçilim değerinden neden farklı olduğunun bir başka önemli nedenidir.[5] Üreme başarısı nesiller üzerinden ölçüldüğü için bir popülasyonu ya da bir bireyi gelişimlerini gözlemlemek için daha uzun süre boyunca izleyen uzun süreli araştırmalar tercih edilen araştırma yöntemidir. Tek bir yıl ya da üreme mevsimindeki varyasyonun etkilerini olumsuzlayacağı için de uzun süreli araştırma yöntemi tercih edilir.

Kaynakça

  1. ^ a b c Moreno, J. (1 Ocak 2010). "Reproductive Success". Encyclopedia of Animal Behavior. ss. 64-69. doi:10.1016/B978-0-08-045337-8.00119-4. ISBN 9780080453378. 
  2. ^ Kirkwood, TB (Kasım 1977). "Evolution of ageing". Nature. 270 (5635). ss. 301-4. Bibcode:1977Natur.270..301K. doi:10.1038/270301a0. PMID 593350. 
  3. ^ Pierotti, Raymond; Clutton-Brock, T. H. (Ağustos 1989). "Reproductive Success: Studies of Individual Variation in Contrasting Breeding Systems". The Condor. 91 (3). s. 750. doi:10.2307/1368138. JSTOR 1368138. 
  4. ^ Williams, Tony D. (19 Ekim 2017). "Parental Care". Physiological Adaptations for Breeding in Birds. Princeton University Press. doi:10.23943/princeton/9780691139821.003.0006. ISBN 9780691139821. 
  5. ^ Fisher, RA (Ekim 1915). "The evolution of sexual preference". The Eugenics Review. 7 (3). ss. 184-192. PMC 2987134 $2. PMID 21259607. 

İlgili Araştırma Makaleleri

Evrim, popülasyondaki gen ve özellik dağılımının nesiller içerisinde seçilim baskısıyla değişmesidir. Bazen dünyanın evrimi, evrenin evrimi ya da kimyasal evrim gibi kavramlardan ayırmak amacıyla organik evrim ya da biyolojik evrim olarak da adlandırılır. Evrim, modern biyolojinin temel taşıdır. Bu teoriye göre hayvanlar, bitkiler ve Dünya'daki diğer tüm canlıların kökeni kendilerinden önce yaşamış türlere dayanır ve ayırt edilebilir farklılıklar, başarılı nesillerde meydana gelmiş genetik değişikliklerin bir sonucudur.

<span class="mw-page-title-main">Ağaç serçesi</span> Ilıman bölgede üreyen bir serçe türü

Ağaç serçesi, serçegiller (Passeridae) familyasından Avrasya ve Güneydoğu Asya'nın ılıman çoğu bölgesinde üreyen bir serçe türü. Orman serçesi ya da dağ serçesi de denir. Doğal olarak bulunduğu bölgenin dışında bulunan bazı bölgelere de sokulmuş bir kuş türüdür. Birbirine benzeyen erkek ve dişinin tepesi ve ensesi kızıl kahverengi, göğsündeki siyah leke küçüktür. Ayrıca beyaz yanaklarında da birer siyah benek bulunur. Alt türleri arasında farklılık çok azdır.

<span class="mw-page-title-main">Muhabbet kuşu</span> Avustralyaya özgü küçük papağan türü

Muhabbet kuşu, papağan türleri içerisinde yer alan, evcil bir kuş türü.

<span class="mw-page-title-main">Cinsiyet</span>

Cinsiyet, erillik ve dişilik arasında farklılık gösteren özellikler aralığı veya bağlama göre, bu özellikler biyolojik cinsiyeti ve cinsiyete dayalı toplumsal yapıları kapsayabilir.

<span class="mw-page-title-main">Anizogami</span> boyut ve/veya biçim bakımından farklılık gösteren iki gametin birleşmesini veya kaynaşmasını içeren eşeyli üreme biçimi

Anizogami, boyut ve/veya biçim bakımından farklılık gösteren iki gametin birleşmesini veya kaynaşmasını içeren bir eşeyli üreme şeklidir. Daha küçük olan gamet erkektir, bir sperm hücresidir, daha büyük olan gamet ise dişidir, tipik olarak bir yumurta hücresidir. Anizogami çok hücreli organizmalar arasında baskındır. Hem bitkilerde hem de hayvanlarda gamet boyutu farkı, dişiler ve erkekler arasındaki temel farktır.

<span class="mw-page-title-main">Eşeysiz üreme</span> Cinsel bir süreç olmadan üreme

Eşeysiz üreme tek bir organizmadan yalnızca bu organizmanın genlerini alarak yeni bir canlı üremesidir. Bu üreme yönteminde ploitlik görülmez. Otomiksis durumu dışında eşeysiz üreme sonucu oluşan organizma, ana organizmanın birebir genetik kopyasıdır. Daha dar bir tanımlama gametlerin birleşmesi dışında oluşan üreme yöntemi demek olan agamogenez terimidir. Eşeysiz üreme arkea, bakteri ve protistler gibi tek hücreli organizmalar için ana üreme yoludur. Birçok bitki ve mantar da eşeysiz ürer.

<span class="mw-page-title-main">Doğal seçilim</span> fenotipteki farklılıklar nedeniyle bireylerin farklı şekilde hayatta kalması ve üremesi; evrimin temel mekanizması

Doğal seçilim, canlıların fenotiplerindeki farklılıklardan ötürü hayatta kalma şansının ve üreme başarısının değişkenlik göstermesidir. Evrimin esas mekanizmalarından biri olup, bir popülasyonun nesiller boyunca karakteristik olan kalıtsal özelliklerindeki değişimdir. Charles Darwin, kendi görüşüne göre kasıtlı olarak gerçekleştirilen yapay seçilime karşılık kendiliğinden gerçekleşen "doğal seçilim" terimini popülerleştirmiştir.

Rastgele genetik sürüklenme, alel sürüklenmesi veya Wright etkisi olarak da bilinen genetik sürüklenme, bir popülasyondaki mevcut bir gen varyantının (alel) frekansında rastgele şansa bağlı olarak meydana gelen değişimdir.

Seçilim değeri, kimi Türkçe kaynaklarda "uyum başarısı" ya da "uyum gücü" olarak da geçmektedir, evrim kuramında önde gelen merkezi bir fikirdir. Hem genotipe göre, hem de fenotipe göre tanımlanabilir. Her iki durumda da, hayatta kalma ve üreme kabiliyetini açıklar ve belirgin genotip veya fenotipteki ortalama bir bireyin, bir sonraki neslin gen havuzuna yaptığı katkının ortalamasına eşittir. Eğer belirli bir geni etkileyen aleller arasında farklılıklar mevcutsa, o zaman alellerin frekansları da nesiller boyunca değişim gösterecektir; daha yüksek seçilim değerine sahip olan aleller, daha yaygın hale gelirler. İşte bu sürece, doğal seçilim denir.

Karşılıklı yardımlaşma veya evrimsel iş birliği, biyolojide birbirleri için yararlı olan ve aralarında yardımlaşma davranışları sergileyen canlı organizmaların davranışlarını tanımlamak için kullanılan terimler olup bu evrimsel yardımlaşma, bir iş birliği temelinde yararlı oldukları için doğal seçilim tarafından seçilmişlerdir. Bu tanıma göre, altrüizm (fedakarlık), dayanışma gösteren canlı için ilk bakışta doğrudan yararı olmayan bir karşılıklı yardımlaşma şeklidir. Hem yardımda bulunan, hem de yardım alan canlı için doğrudan faydaları olan karşılıklı yardımlaşma davranışları ise "karşılıklı yararlı" davranışlar olarak tanımlanır. Doğal seçilimin karşılıklı yardımlaşma davranışlarının bazı türlerini neden onaylayıp tercih ettiğine dair bazı açıklayıcı teoriler bulunmaktadır. Bu teoriler birbirlerini dışlamamakla beraber aşağıda tartışılan teorilerin birden fazlası karşılıklı yardımlaşma davranışının bir yönünü açıklamada katkıda bulunabilir.

<span class="mw-page-title-main">Cinsel seçilim</span>

Cinsel seçilim veya eşeysel seçilim, Charles Darwin'in 1859 tarihli kitabı Türlerin Kökeni'nde açıkladığı kavramdır. Doğal seçilimin temel dayanaklarından biri olarak kabul edilen cinsel seçilim yaşam erkek bireyler arasında yaşanan dişiye sahip olma savaşından ileri gelmektedir. Charles Darwin'e göre cinsel seçilim: ...hayatta kalma çabasına bağlı değil, fakat erkekler arasında dişilerini baştan çıkarma çabasına bağlıdır, sonuç da başarısız olan rakibin ölümü değildir; ancak daha az veya hiç yavru olmamasıdır. ...herhangi hayvanın dişi ve erkeği ortak genel alışkanlıklara sahipse.. ancak yapı, renk veya desenleri açısından farklılıklar gösteriyorsa, bu tip farklılıklara genel anlamda cinsel seçilim neden olmuş olur.

Makro evrim, ayrılmış gen havuzunun bölümlerindeki evrimdir. Makro evrim çalışmaları; mikro evrimin girdisiyle sadece tek bir tür içinde olmayan canlılar sınıflandırılmasında tür seviyesinin üzerindeki grup ve kategorilerde görülen tüm evrimsel değişimlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Sabitleyici seçilim</span>

Sabitleyici seçilim veya dengelenmiş seçilim, bazen de çift yönlü seçilim, popülasyonun belli bir özellik değerinin dengelenerek istikrarlaşması ile genetik çeşitliliğin azaldığı bir doğal seçilim türüdür. Bu muhtemelen doğal seçilimin en sık olarak görüldüğü ve işlediği mekanizmadır. Dengelenmiş seçilim, ekstrem uç özellik değerlerini elemede yaygın olarak negatif seçilimi kullanır.

Mikro evrim, tek bir canlı türü ve bu türün popülasyonları içinde çeşitli seleksiyonlar sonucu oluşan tüm küçük değişimler ve evrimleşme olayları. Bu anlamda mikro evrim, bir popülasyonun gen sıklığında küçük ölçekte oluşan değişimlerin evrimidir.

Seçilim birimi, doğal seçilimin etki ettiği biyolojik yapı veya düzenler hiyerarşisi içinde yer alan her biyolojik birime veya varoluş şekline verilen isim. Birkaç on yıl boyunca, bu farklı seviyelerde hareket eden seçici baskılar aracılığıyla evrimin şekillendirdiği boyutlar hakkında evrimsel biyologlar arasında yoğun tartışmalar yaşanmıştır.

Eşeyli üremenin evrimi, şu an güncel olan birkaç farklı bilimsel hipotez tarafından açıklanmaktadır. Eşeyli yolla üreyen tüm organizmalar tek hücreli ökaryot bir türden türemiş olup tek bir ortak atadan gelmektedir. Birçok protist, çok hücreli bitkiler, hayvanlar ve mantarlar gibi eşeyli üreme yoluyla çoğalırlar. Bdelloidea veya herhangi bir döllenme meydana gelmeden meyve oluşturabilme özelliğine sahip bazı partenokarp bitkiler gibi, ikinci derecede bu özelliği kaybetmiş olan bazı türler de bulunmaktadır. Eşeyli üremenin evrimi birbirleriyle ilişkili ama birbirlerinden farklı olan iki değişik konuyu ele alır. Bunlardan birincisi eşeyli üremenin kökeni, diğeri ise eşeyli üremenin korunarak devamlılığın sağlanmasıdır. Ancak eşeyli üremenin kökenine dair hipotezlerin deneysel olarak test edilmeleri zor olduğundan, güncel araştırmalar daha ziyade eşeyli üremenin nasıl korunduğu ve sürdürüldüğüne odaklanmıştır.

İndüklenmiş pluripotent kök hücre, pluripotent olmayan bir hücreden, bazı genleri üretmesi sağlanarak veya dışarıdan faktörler verilerek, farklılaşmanın tersine çevrilmesi sonucu elde edilen hücre.

<span class="mw-page-title-main">Biyolojik cinsiyet</span> Üreme işlevine veya organlara göre birçok organizmanın yerleştirilebileceği iki ana bölümden biri

Birçok türün canlıları her biri cinsiyet veya eşey olarak bilinen dişi ve eril çeşitlerine özelleşmiştir. Eşeyli üreme genetik özelliklerin karışımı ve birleşimini içerir: Gamet olarak bilinen özelleşmiş bu hücreler her bir ebeveynden özelliklerini kalıtsal yolla alan yavrular oluşturmak için birleşir. Gametler form ve fonksiyonda özdeş (izogami) olabilir, fakat birçok durumda iki cinsiyete özgü gamet (heterogamet) tiplerinin oluşması (anizogami) gibi bir asimetri evrilebilir. Eril gametleri küçüktür, hareket edebilirler ve genetik bilgilerini bir mesafe boyunca taşıyabilmeye uyum sağlamışlardır; dişi gametleri ise büyüktür, hareket edemezler ve genç canlının ilk gelişimi için gerekli olan besini barındırırlar. İnsanlar ve diğer memeliler arasında, eriller genellikle XY kromozomlarını taşırken, dişiler ise genellikle XX kromozomlarını taşırlar ve XY cinsiyet belirleme sisteminin bir parçasıdır.

Biyolojik ve toplumsal cinsiyet ayrımı, biyolojik cinsiyet (eşey) ile toplumsal cinsiyet kavramları arasındaki farkı ortaya koyar. Biyolojik cinsiyet, bireyin üreme sistemi anatomisiyle ikincil cinsiyet özelliklerini ifade ederken; toplumsal cinsiyet, kişinin biyolojik cinsiyetine bağlı olarak toplumsal rollerini veya kişinin iç farkındalığına bağlı olarak kendi cinsiyetini tanımlamasını ifade eder. Bazı durumlarda, bireyin atanmış cinsiyeti ile toplumsal cinsiyeti aynı hizada olmayabilir ve kişi transcinsiyetli, ikili cinsiyet dışı veya cinsiyet uyumsuz olabilir. Bazı durumlarda ise, birey cinsiyet atamasını güçleştiren biyolojik cinsiyet özelliklerine sahip olabilir ve kişi erdişi olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Psikolojik adaptasyon</span>

Psikolojik adaptasyon, çevresindeki bir organizmaya fayda sağlayan işlevsel, bilişsel veya davranışsal bir özelliktir. Psikolojik adaptasyonlar evrimleşmiş psikolojik mekanizmaların (EPM'ler) kapsamına girer, ancak, EPM'ler daha az kısıtlı bir kümeye işaret eder. Psikolojik adaptasyonlar sadece bir organizmanın ortama uygunluğunu artıran işlevsel özellikleri içerirken, EPM'ler evrim süreçleri yoluyla geliştirilen herhangi bir psikolojik mekanizmaya işaret eder. Bu ek EPM'ler, bir türün evrimsel gelişiminin yanı sıra, artık türün uygunluğuna fayda sağlamayan körelmiş özelliklerdir. Bir özelliğin körelmiş olup olmadığını söylemek zor olabilir, bu nedenle kimi literatür daha yumuşaktır ve körelmiş özelliklere artık adapta olabilme işlevselliğe sahip olmasalar bile adaptasyon olarak kabul eder. Örneğin, yabancı düşmanlığı tutum ve davranışlarının hastalıktan kaçınma ile ilgili bazı EPM etkileri olduğu görülmektedir, ancak, bazı ortamlarda bu davranışlar bir kişinin zindeliği üzerinde kötü bir etkiye sahip olabilir. Psikolojik adaptasyon ilkeleri Darwin'in evrim teorisine dayanır ve evrimsel psikoloji, biyoloji ve bilişsel bilim alanları için önemlidir.