
Grekçe veya Antik Yunan dili, Antik Yunanistan'da ve Doğu Akdeniz havzasında MÖ 9. yüzyıldan MS 6. yüzyıla kadar konuşulmuş olan ölü bir dildir. Arkaik, Klasik ve Helenistik dönemleri vardır. Antik Yunanca olarak da bilinir.
Cümlenin ögeleri, cümlede yüklem ile görev ve anlam yönünden yükleme eşlik eden diğer parçalardan her biri. Cümlenin ögeleri tek bir sözcükten veya sözcük grubundan oluşabilir. Ögeler anlamlı ve doğru cümleler kurulabilmesini sağlar. Türkçede cümlenin ögeleri şunlardır:
- Yüklemler
- Yapım ekleri
- Çekim ekleri
- Nesneler
- Bağlaçlar
- Dolaylı tümleçler
- Zarf tümleçleri
- Edat tümleçleri
- Özneler
- Noktalama işaretleri
Eksiltili cümle ya da kesik cümle, tam bir cümle kurulabilmesi için gereken ana unsurları içermeyen cümledir. Türkçenin eklemeli yapısı nedeniyle yüklemler tek başına cümle kurmaya yettiği için, "yüklemi olmayan cümle" olarak da tanımlanabilir. Eksiltili cümleler bazen cümleleri pratik gerekçelerle kısaltmak amacıyla, bazen de edebî amaçlarla kullanılırlar.
- -Okula.
- -Bu kadar erken mi?
- Kısa bir sessizlik... Sonra müzik başlar.
- Önümüzde göz alabildiğine bir kumsal…
Noktalama işaretleri; duygu ve düşüncelerin daha açık ifade edilmesi, tümcenin yapısı ve duraklama noktalarını belirlemek, okuma ve anlamayı kolaylaştırmak, sözün vurgu ve ton gibi özelliklerini belirtmek üzere kullanılan işaretlerdir.
İki nokta, bir noktalama işareti. İki nokta üst üste olarak da bilinir. Metin içerisinde çoğunlukla alıntı yaparken, liste yaparken ve açıklama yaparken kullanılır.
Ünlem ya da nidâ; sevinç, üzüntü, kızgınlık, korku, şaşkınlık gibi duyguları belirten; tabiat seslerini yansıtan, bir kimseye seslenmek için ve ani bir iş oluş hareketi bildiren cümlelerde kullanılan kelime... Ünlemler tek başına kullanıldıklarında genelde bir anlam ifade etmez. Yazı dilinde ünlem cümlelerinin arkasından genellikle ünlem işareti (!) gelir.

Tırnak işareti, bir noktalama işaretidir. Kelime veya kelime gruplarının bir başına bir de sonuna gelecek şekilde kullanılır. Tırnak işareti içindeki bir cümlede yeniden tırnak içine alınması gereken sözler tek tırnak işareti içine alınır.
Zarf veya belirteç; bir fiilin, fiilimsinin, sıfatın veya başka bir zarfın anlamını yer, zaman, durum ve miktar bakımından niteler. Zarflar, fiile yöneltilen neden, ne zaman, nereye, ne kadar ve nasıl sorularının cevaplarını oluşturur. Aşağı, yukarı, nazikçe, çok, az, fevkalâde, en, ileri, geri, şimdi, geç gibi kelimeler cümle içerisinde zarf olarak kullanılabilir.
Zamir veya adıl, cümlede varlıkların adları yerine kullanılabilen ve adların yerine getirdiği bütün işlevleri yerine getirebilen ad soylu sözcük. Ben, sen, o, biz, siz, onlar; kendim, kendin, kendi, kendimiz, kendiniz, kendileri; bu, şu, o; kim, ne ve biri gibi kelimeler, sıklıkla zamir olarak kullanılır. Türkçede herhangi bir sözcüğü zamir olarak adlandırmak yanlış olur çünkü pek çok ad soylu sözcük gibi zamirler de cümlede ayrı görevlerde kullanılabilir:
- Şunu da satın alayım. (zamir)
- Şu ceket de hoşuma gitti. (sıfat)
Cümle veya tümce; bir ifade, soru, ünlem veya emiri dile getiren; kendi başına anlamlı sözcükler dizisi. Çoğunlukla özne, tümleç ve yüklemden meydana gelir. Bazen yan cümleciklerle anlamı pekiştirilir veya genişletilir.
Zarf tümleci veya belirteç tümleci; Türkçede cümlenin öğelerinden biridir. Pek çoğu zarflarla ve edatlarla kurulur. Edatlarla kurulan zarf tümleçleri edat tümleci veya edatlı tümleç olarak da bilinir.

Ters soru işareti (¿), dünyada konuşulan diller arasında sadece İspanyolcada bulunan bir noktalama işaretidir. Soru cümlesinin başına ters soru işareti, sonuna ise soru işareti eklenir. Soru bildiren özel kelimeler olmadığı için yazıda soru olduğunu vurgulamak için kullanılır.
Sıfat ya da ön ad; isimlerin ya da diğer sıfatların önüne gelerek onları miktar, sıra, konum, renk, biçim, bıraktığı izlenim gibi çeşitli yönlerden tanımlayan, tarif eden kelime türüdür. Sıfat ile nitelediği veya belirttiği ismin oluşturduğu kelime grubuna "Sıfat Tamlaması" denir. Her sıfat, bir Sıfat Tamlaması kurar. Sıfatın olduğu heryerde aynı zamanda Sıfat Tamlaması'ndan da sözedilir. Sıfat Tamlaması'nın çeşitleri yoktur.
Ters ünlem işareti (¡), dünyada konuşulan diller arasında İspanyolcada kullanılmaktadır. Ünlem bildiren cümlelerin başında ters (¡) ve sonunda da normal (!) ünlem işareti eklenir.
Soru cümleleri; soru anlamı taşıyan, cevap bekleyen cümlelerdir. Soru eki (mi), soru zarfı, soru zamiri veya soru sıfatı ile oluşturulur. Soru cümlelerinin sonuna soru işareti (?) konur.
- Odanın sıcaklığı iyi mi?
- Hangi kitabı istiyorsun?
- Kim geldi?
- Hesabı nasıl ödeyeceksiniz?
Birleşik cümle veya bileşik cümle, bir ana (temel) cümle ile onun anlamını tamamlayan bir veya daha fazla yardımcı cümleden meydana gelen cümledir. Birleşik cümlelerde ana yüklemin haricinde yargı veya eylem bildiren başka sözcükler de bulunur. Aşağıdaki örneklerde yardımcı cümleler eğik çizgi (/) ile ayrılmıştır ve bazı noktalama işaretleri anlatım kolaylığı açısından kullanılmamıştır:
- Gittin / sanıyordum.
- Otobüs zamanında gelmezse / geç kalacağız.
Bağlı cümle, bağlaçlar ile birbirine bağlanmış birden fazla cümleden oluşan cümle grubudur. Bağlı cümlede cümleler birbirine ama, ancak, fakat, lakin, ne var ki, ne yazık ki, yalnız, çünkü, oysa, oysaki, mademki, ve, veya, ne ... ne ..., hem ... hem ..., halbuki gibi bağlaçlarla bağlanır.
- Erkenden kalktım ve yola çıktım.
- Bizde kalabilirsin veya şimdi Muratlarla gidebilirsin.
- Çok yorgunum ama toplantıya mutlaka katılmam lazım.
- Ne şair yaş döker ne âşık ağlar.
- Gösteri için çok emek sarf ettik, ne var ki gösteri dilediğimiz başarıyı yakalayamadı.
- Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol.
Parantez cümlesi, içerisinde ara cümle veya ara söz bulunan cümledir. Bu ara ifadeler açıklama yapmak ya da anlamı güçlendirmek için eklenir. Ara ifadeler, parantezin yanı sıra iki kısa çizgi veya virgül arasında da gösterilebilir. Parantez cümlesi sadece ara ifadeye değil, cümlenin tamamına verilen addır.
Ünlem cümlesi; hayret, kızgınlık, şaşkınlık, üzüntü, sevinç, korku, coşku, telaş, sevgi gibi duyguları kuvvetli bir şekilde ifade etmek için kullanılan cümle. Yazımda ünlem cümlelerinin sonuna ünlem işareti konur. Ünlem cümlelerinde her zaman bir ünlem bulunmak zorunda değildir. Emir cümlelerinin bir kısmı aynı zamanda ünlem cümlesidir. Bunun yanı sıra "ki" bağlacıyla da ünlem cümlesi kurulabilir. Herhangi bir cümle, ses tonu ile ünlem cümlesi hâline getirilebilir.
Bilişselcilik, etik cümlelerin birer önerme olduğunu, yani doğru veya yanlış olabildiklerini savunan meta-etik görüştür. Karşıtı olan gayribilişselcilik ahlaki cümlelerin önerme olamayacağını savunur. Bilişsellik ahlaki gerçekçiliği, etik öznelliği ve hata teorisini de kapsayan geniş bir tezdir.