Dilbilim, dil bilimi, lengüistik ya da lisaniyat; dilleri dilbilgisi, söz dizimi (sentaks), ses bilgisi (fonetik), ses bilimi (fonoloji), biçimbilim (morfoloji) ve edimbilim (pragmatik) gibi çeşitli yönlerden yapısal, anlamsal ve bildirişimin çıkış bağlamını temel alarak sözlerin gönderimlerini ve iletişimde dilin yaptırım gücünü inceleyen bilim dalıdır.
Hint-Avrupa dil ailesi, yüzlerce dil ve lehçe içeren dünyanın en büyük dil ailesi. Dünyada 3,2 milyarı aşkın kişinin anadili bu aileye ait bir dil olup, bu değer dünya nüfusunun %46'sına tekabül etmektedir. Avrupa'nın en büyük dilleri, Güney ve Batı Asya dilleri, Kuzey ve Güney Amerika ve Okyanusya'da en çok konuşulan diller Hint-Avrupa dilleridir. Ethnologue'a göre yaşayan 445 Hint-Avrupa dili bulunmaktadır ve bu dillerin üçte ikisinden fazlası (313) Hint-İran koluna bağlıdır.
Balkan dil birliği, Balkanlar’da konuşulan ve özünde çok farklı olan diller arasında dil bilgisi, söz dizimi, sözcük dağarcığı ve ses bilimi açısından mevcut bazı benzerlikleri açıklamak için ortaya atılmış bir dilbilim kuramıdır. Kuramın Türkçeyi ilgilendiren yönleri de bulunmaktadır. Ancak öncelikle, hepsi özgün birer Hint-Avrupa dili olan Yunanca ve Arnavutça, üç Slav dili ve dört Latin dili arasındaki ilişkileri konu etmektedir.
Sözdizim, söz dizimi ya da Fransızcadan ödünçleme biçimiyle sentaks, doğal dillerdeki cümle kurma ilke ve kurallarını inceleyen ve bu dildeki cümlelerin esnekliğini inceleyen dilbilim dalıdır.
Eski Yunanca "birlikte düzenleme, dizme" anlamına gelen sentaks terimi dilbilimde, doğal dillerde nasıl cümle oluşturulacağına dair bir kurallar ve prensipler çalışmasıdır. Bir bilim dalına ait olmasına ek olarak “Modern İrlandacanın Sözdizimi"nde olduğu gibi, sözdizim terimi herhangi bireysel bir dilin cümle yapısına hâkim olan kurallara ve prensiplere de doğrudan ilgili olarak da kullanılır. Sözdizim, dilin yatay, yani satır şeklinde dizilen bir sistem olduğunu gösterir. Bu diziliş, sesten, morfemlere, morfemlerden daha büyük öbeklere dilin her seviyesinde mevcuttur. Sözdizimin yalnız cümle seviyesini gösteren bir terim olarak kullanılması doğru ama eksik bir kullanımdır.
Maya dilleri, Kolomb öncesi Mezoamerika uygarlıklarından birini oluşturan Mayalar'ın vaktiyle kullanmış oldukları Klasik Mayaca dahil hepsi ana Proto-Mayacadan türemiş olan dillerdir. SIL International (Ethnologue) verilerine göre 68 dilden oluşur ve 6.038.172 kişi tarafından konuşulur.
Sapir-Whorf hipotezi ya da dilsel görecelik; dilbilimindeki temel anlamı, insan düşüncesinin yerel dillerden çok yoğun bir şekilde etkilendiğini göstermektir. Bir insanın kendi dilinde belirli bir düşünce yapısı oluşmuştur ve bu insan başka bir insanın dilini hiçbir zaman tam anlamıyla anlayamaz. Bu tartışmalara yol açan tez, Sapir tarafından oluşturulmuş, diğer bir dilbilimci Whorf tarafından ortaya konmuştur. Whorf, aynı zamanda bir kimyacıydı ve bu dilsel bilgilerini didaktik söylem tarzıyla da birleştirdi.
Tsetsautça (kendilerince Wetaɬ; komşularınca Tsʼetsʼaut; İngilizce Tsetsaut, Wetalh]. ABD'de Alaska'nın güney kıyılarıyla Kanada'da Britanya Kolombiyası bölgesinin kuzeybatı kıyılarında konuşulmuş Atabask dillerinden bir Kızılderili dilidir.
Nostratik diller, Hint-Avrupa, Ural, Güney Kafkas ve varsayımsal Altay dil ailelerini tek bir makro aile altında birleştiren bir varsayımsal dil ailesidir. Bu varlığı tartışmalı olan dil ailesine sık sık Arap Yarımadası, Afrika Boynuzu, Kuzey Afrika ve Yakın Doğu'ya yayılmış Afro-Asyatik diller ile Hindistan alt kıtasında yer alan Dravid dilleri de dâhil edilir. Nostratik dillerin varsayımsal dil atasına Proto-Nostratik dil denir ve bu dilin son buzul çağının sonuna doğru Mezolotik dönemde MÖ 15.000 ile MÖ 12.000 arasında konuşulduğu varsayılır.
Kızılderili dilleri ya da Amerind dilleri, Sibirya kökenli Na-Dene dilleri dışındaki bütün Kızılderili halklarının konuştuğu dilleri toplayan ve Joseph Greenberg tarafından 1960 yılında ortaya atılan tartışmalı makro-dil ailesi. Greenberg, Yeni Dünya yerli dillerini üç ana aile olarak düzenler: Eskimo-Aleut dilleri, Na-Dene dilleri ve Amerind dilleri. 1987 yılında yayımladığı Language in the Americas adlı kitap, çok sayıda metodolojik kusura sahiptir ve önerdiği benzerlikler tarihî dilbilimcilerin çoğu tarafından reddedilir.
Evrensel dilbilgisi kuramı Amerikalı dilbilimci ve filozof Noam Chomsky'ye atfedilen ve dilbilim çalışmalarını ilk ortaya atıldığı 1960'lardan bu yana ciddi biçimde etkilemiş bir kuramdır. En basit şekliyle ifade edilecek olursa evrensel dilbilgisi doğuştan getirilen ve bütün insan dillerinde ortak birtakım kuralların varlığını savunan bir kuramdır. Dolayısıyla evrensel dilbilgisi bütün özel dilbilgilerinin uyması gereken bir şema sağlar. Chomsky'ye göre evrensel dilbilgisi, hayvanların aksine insanın dil öğrenebilmesini sağlayan yetiyi açıklamak için öne sürülmüş ana kavramlardan biridir.
Proto-Hint-Avrupa dili veya Hint-Avrupa anadili, Hint-Avrupa dillerinin ortak atası olduğu öne sürülen varsayımsal bir dildir. Proto-Hint-Avrupalılarca konuşulmuş bu dile ait herhangi bir yazılı veri bulunmadığından, hakkında bilinenler tarihsel dilbilim ve rekonstrüksiyon yöntemleri kullanılarak bu dil ailesi içinde yer alan dillerin karşılaştırılması ile ortaya çıkarılan özelliklere dayanmaktadır. Tarihsel olarak Hint-Avrupa dilinin MÖ 3500 yılında konuşulduğu düşünülür. Ancak tarih konusunda görüşler çeşitlilik göstermektedir. Dilin asıl konuşurlarının Karadeniz'in kuzeyinde, Doğu Avrupa'nın Hazar bozkırlarında yaşadığı varsayılır. Proto-Hint-Avrupa dili konuşurları göçlerle birbirinden ayrıldığında bu dil de çeşitli alt dallara ayrılmıştır. Bugün Hint-Avrupa dil ailesi içinde yaklaşık 445 yaşayan dil bulunmaktadır.
Bilişsel dilbilim, dili anlama, dil üretimi ve dil ediniminin bilişsel yönleriyle ilgilenen bir bilişsel bilim dalıdır. Bilişsel dilbilimin ana araştırma alanları arasında doğal dillerde kategorizasyon, sözdizimi ve anlambilim arasındaki arayüz, dilin deneyim ve algıdaki temeli ve dil ile düşünce arasındaki ilişki yer almaktadır. Dilin bilişle nasıl etkileşime girdiğini, dilin düşünceleri nasıl oluşturduğunu ve dilin zaman içindeki ortak zihniyetteki değişime paralel olarak evrimini açıklar.
Hint-Hitit veya Hint-Anadolu; var olagelmiş tüm Hint-Avrupa dilleri ve de Anadolu dillerini'de içerisine alacak şekilde, bir bütünsel Hint-Avrupa terimine eş değer bir model olarak, ilk defa Amerikalı dilbilimci "Edgar H. Sturtevant" tarafından 1926 yılın da ortaya atılan ve tamamen hipoteze dayalı olan bir dil ailesidir.
Greko-Ermeni aynı zamanda Heleno-Ermeni) Proto Hint-Avrupa dili (PHA) sonrası, Yunan ve Ermeni' dillerinin varsayımsal ortak atasıdır, durumu İtalo-Kelt veya daha az varsayımsallı Baltık-Slav dilleri ile karşılaştırılabilir, genelde güvenilir bir hipotez olarak kabul edilmekle baraber, üzerinde tam bir fikir birliği yoktur, varsayımsal Greko-Ermeni'nin en erken evresi, Geç Proto Hint-Avrupa ve "Greko-Ermeni-Aryan" dan belki biraz geç, fakat çok da farklı olmayacak şekilde MÖ 3. binyıla tarihlendirilir.
Ural-Yukagir dilleri, Ural ve Yukagir dillerini tek çatı altında birleştiren varsayımsal bir dil ailesidir.
Ana Ermenice, Ön-Ermenice veya Proto-Ermenice) Ermenice: նախահայերեն
Alice Carmichael Harris, Amerikalı dilbilimci. 2009'dan beri Massachusetts Amherst Üniversitesi'nde dilbilim profesörülüğü yapmaktadır.
Tamaz Valerianis dze Gamkrelidze Gürcü dilbilimci, oryantalist ve Hititolog. Hint-Avrupa dilbilimi, antik diller, teorik dilbilim, yapısal ve uygulamalı dilbilim ve Kartveloloji alanlarında birçok seçkin eserin yazarıdır. 2005-2013 yılları arasında Gürcistan Bilimler Akademisi'nin başkanlığını yapmıştır.
Avrasyatik, tarihsel olarak kuzey, batı ve güney Avrasya'da konuşulan birçok dil ailesini içeren önerilen bir dil makro ailesidir.
Japon dillerinin sınıflandırılması ve diğer dillerle ilişkileri belirsizdir ve bu konuda dilbilimciler tarafından ortaya atılmış onlarca teori mevcuttur. Dilbilimciler geleneksel olarak Japon dillerinin bağımsız bir aileye ait olduğunu düşünürler; gerçekten de, Ryukyuucanın Japon lehçesi olmak yerine Japon dil ailesi içinde ayrı bir dil olarak sınıflandırılmasına kadar, Japonca izole edilmiş bir dil olarak kabul ediliyordu.