İçeriğe atla

É (tapınak)

É (Çivi yazısı: 𒂍)
Dindarlar ve çıplak bir rahip tarafından oturmuş bir tanrıya ve bir tapınağa sunulan içkiyi gösteren duvar plakası. Ur, MÖ 2500.[1]
"Tapınak" kelimesinin çivi yazısındaki evrimi (Sümerce: "É"), Ur bulunan MÖ 2500 yılına ait kabartmadan MÖ 600 dolaylarında Asur çivi yazısına geçen süreç.[2]
É işaretinin Yeni-Asur biçimi

É (Çivi yazısı: 𒂍), ev ya da tapınak için kullanılan Sümerce bir sözcük ya da semboldür. Sümer terimi É.GAL ("saray", tam anlamıyla "büyük ev") bir kentin ana binasını belirtir. É.LUGAL ("kralın evi") eş anlamlısı olarak kullanılmıştır. Lagaş metinlerinde, É.GAL, ensi'nin şehri yönetme merkezi ve şehir arşivlerinin merkezidir.[3] Sümerce É.GAL "saray", İbranicedeki היכל heikhal[4] ya da Arapçadaki هيكل haykal sözcüklerinde olduğu gibi "saray, tapınak" kelimeleri için Sami kelimelerin olası etimolojisidir.

Ziggurat adlarında É'den sonra sıkça geçen TEMEN (𒋼) terimi "temel direkleri" olarak çevrilir ve görünüşe göre bir evin inşaat sürecindeki ilk adımı belirtir. Örneğin, E-ninnu'nun inşa hikâyesinin 551-561. dizelerini karşılaştırırsak:

Çizgileri en mükemmel şekilde uzattı; kutsal uzgada bir sığınak (?) kurdu. Evde, Enki temel direklerini sokarken Eridu'nun kızı Nanşe, kehanet mesajlarıyla ilgileniyordu. Lagaş'ın annesi, kutsal Gatumdug, ağlamaların ortasında tuğlalarını doğurdu (?) ve Bau, leydi, An'ın ilk kızı, üzerlerine yağ ve sedir özü serpiştirdi. En ve Lagar rahipleri, bakımını yapmak için evle özel olarak ilgilendi. Anuna tanrıları orada hayranlıkla ayakta dikildi.

Temen, zaman zaman Yunancadaki temenos "kutsal bölgesi" ile karşılaştırıldı.

Bazı önemli tapınaklar

  • E-ab-lu-a - 𒂍𒀖𒇻𒀀, Urum'daki Suen tapınağı
  • E-ab-šag-a-la - 𒂍𒀊𒊮𒀀𒇲, Gu-aba'daki Ninmarki tapınağı
  • E-abzu - 𒂍𒍪𒀊, "abzu'nun tapınağı" (ayrıca E-engura "Yeraltı sularının evi") Eridu'daki Enki tapınağı.
  • E-ad-da - 𒂍𒀜𒁕, Enlil tapınağı
  • E-akkil - 𒂍𒃰𒋺𒋛, (Ağıt evi) Akkil'deki Ninshubur tapınağı
  • E-am-kur-kurra - 𒂍𒆳, "toprakların efendisinin tapınağı" Asur'daki Bel tapınağı
  • E-dama-geštin "şarabın annesi"
  • E-ama-lamma
  • E-da-mal, Babil'deki tapınak
  • E-amaš-azag, Dur-ilu'deki "parlak kıvrımın tapınağı"
  • E-ana (Gök evi) Uruk'taki İnanna tapınağı
  • E-an-da-di-a, Akad İmparatorluğu'nda bir ziggurat
  • E-an-ki, "gök ve yeryüzü tapınağı"
  • E-a-nun, Lugal-girra'nın tapınağı
  • E-an-za-kar "sütun tapınağı"
  • E-a-ra-li "yeraltı tapınağı"
  • E-a-ra-zu-giš-tug "duaları duyma tapınağı"
  • E-das-dmaḫ "yüce tanrının tapınağı"
  • E-das-ra-tum "tanrıça Aşratum tapınağı"
  • E-babbar (Parıltı evi) Larsa'daki Utu tapınağı
  • E-bara-igi-e-di "harikalar tapınağı", Akad İmparatorluğu'nda Balıkçı Dumuzid tapınağı
  • E-bagara
  • E-dbau, Lagaş'taki Tanrıça Bau tapınağı

Kaynakça

  1. ^ "For a better image". 7 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Aralık 2020. 
  2. ^ Budge, E. A. Wallis (Ernst Alfred Wallis) (1922). A guide to the Babylonian and Assyrian antiquities. British Museum. s. 22. 
  3. ^ Aage Westenholz, Old Sumerian and old Akkadian texts in Philadelphia, Volume 3 of Carsten Niebuhr Institute Publications, Volume 1 of Bibliotheca Mesopotamica, Museum Tusculanum Press, 1987, 978-87-7289-008-1,p. 96 12 Mart 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  4. ^ The New Brown-Driver-Briggs-Gesenius Hebrew-English Lexicon by Francis Brown et al. (0-913573-20-5), s. 228

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Sümerler</span> Güney Mezopotamyadaki eski medeniyet ve tarihi bölge

Sümerler, yaklaşık MÖ 4000-2000 yılları arasında Irak'ın güneyinde yerleşik hayata geçmiş olup medeniyetin beşiği olarak bilinen coğrafi bölgede yaşamış bir uygarlıktır. MÖ 6'ncı ve 5'nci milenyumda Kalkolitik ve Erken Tunç Çağı dönemi arasında ortaya çıkmış olup Dünyanın bilinen en eski uygarlıklarından birisi olarak kabul edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Eridu</span> Irakta arkeolojik bir bölge

Eridu, Güney Mezopotamya'da bir arkeolojik sittir. Eridu'nun uzun süre güney Mezopotamya'daki en eski şehir olduğu düşünüldü ve günümüzde de halen dünyanın en eski şehri olduğu tartışılmaktadır. Ur'un 12 km güneybatısında yer alan Eridu, tapınaklar etrafında gelişen Sümer şehirlerinin en güneyinde bulunuyordu. Bu yapılar kerpiçten yapılmış ve birbirinin üzerine inşa edilmişti. Yukarı doğru gelişen tapınaklar ve dışa doğru gelişen yerleşim yerleri, büyük bir şehrin inşa edilmesini sağlamıştı. Sümer mitolojisine göre; Eridu, şehri kurduğu düşünülen Enki 'nin yurduydu. Enki'nin, tüm yaşamın kaynağı olduğu düşünülen bir akifer olan Apsû'da yaşadığına inanıldığı için, tapınağına E-Abzu adı verilmişti.

<span class="mw-page-title-main">Apsû</span>

Apsû Sümer ve Akad mitolojisindeki yeraltı tatlı su okyanusuna verilen isimdir. Göller, pınarlar, nehirler, kuyular ve diğer tatlı su kaynaklarının suyu apsû'dan çektiğine (aldığına) inanılırdı.

Babil ve Asur uygarlıkları, Mezopotamya'da, Fırat ve Dicle ırmakları arasındaki bölgede 5.000 yıl önce kurulan en büyük kentlerden Babil ve Asur çevresinde yaratılan uygarlıklardır. Bu kentler, Babil ve Asur ülkelerinin de merkeziydi. Yazı başta olmak üzere burada pek çok buluş gerçekleştirildi. Asur ve Babil'de ortaya çıkan uygarlık doğuda İran ve Hindistan'a; batıda ise Filistin, Yunanistan ve Roma'ya doğru yayıldı. Babil ve Asur böylece doğu ve batı uygarlıklarının da çıkış yeri oldu.

<span class="mw-page-title-main">Mezopotamya mitolojisi</span> Dicle ve Fırat nehirleri arasında ki bölgede gelişen fikirler ya da öğretiler

Mezopotamya mitolojisi, Sümerlerin dini evrendeki güç, nesne ve varlıkları temsil eden Antropomorfik tanrı ve tanrıçalar içerirdi. Sümerlerin inanışına göre insanlar başta tanrılar tarafından hizmetçi, köle olarak yaratılmış fakat daha sonra özgürleştirilmiştirler.

<span class="mw-page-title-main">Nippur</span> antik Sümer kenti

Nippur, Irak'ın güneydoğu kesiminde antik kent. Bir devlet merkezi olmamakla birlikte, Mezopotamya'nın dinsel yaşamında belirleyici bir rol oynamıştır.

<span class="mw-page-title-main">İnanna</span> Sümer tanrıçası

İnanna ; aşk, güzellik, seks, savaş, adalet ve siyasi güçle ilişkilendirilen antik Mezopotamya tanrıçasıdır. Sümerlerde kendisine "İnanna" adıyla ibadet edilirken daha sonraki dönemlerde Akad, Babil ve Asurlular tarafından İştar olarak tanımlanmış ve "Cennetin Kraliçesi" olarak anılmıştır. Ana tapınma merkezi Uruk'taki Eanna Tapınağı'dır ve buranın koruyucu tanrıçası kabul edilmiştir. Venüs gezegeniyle ilişkilendirilmiş ve aslan ile sekiz köşeli yıldız, en belirgin sembolü olmuştur. İştar'ın kocası, daha sonraki dönemlerde Tammuz olarak anılacak olan Tanrı Dumuzid iken yardımcısı (sukkal) ise sonraki dönemlerde erkek tanrılar İlabrat ve Papsukkal ile bir tutulacak olan Ninşubur'dur.

Sümer mitolojisi, Sümerler'in yıkılışlarına kadarki dönemde din ve bilimle ilgili kültürünü içerir. Birçok tanrı ve tanrıçaları vardır ve onlar Sümer mitolojisini oluşturur. Bu tanrılar ve tanrıçalar Yaradılış Destanı, Tufan hikâyesi gibi edebî eserlerde açıkça belirtilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Sümer edebiyatı</span> MÖ 18-17. yüzyıl yazıları

Sümer edebiyatı, Sümer uygarlığı tarafından sürdürülen ve daha sonraki Akad ve Babil imparatorlukları tarafından büyük ölçüde korunan dini yazılar ve diğer geleneksel hikâyeler de dahil olmak üzere, bilinen en eski kayıtlı edebiyat külliyatını oluşturur. Bu kayıtlar Orta Tunç Çağı sırasında MÖ 18. ve 17. yüzyıllarda Sümer dili ile yazılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Antik Mezopotamya dini</span> din

Antik Mezopotamya dini, Antik Mezopotamya medeniyetlerinin, özellikle yaklaşık MÖ 3500 ve 400 yılları arasında Sümer, Akad, Asur ve Babil medeniyetlerinin dinî inançlarına ve uygulamalarına atıfta bulunur. Antik Mezopotamya dininin temelleri Erken Sümer Hanedanları tarafından atılmış, daha sonra oluşan uygarlıklar ve bölgeye yerleşen kavimler bu dinî yapıyı benimsemiştirler. Her ne kadar bölgenin bölümleri arasında farklılık gözlense de temel dinî figürler, destanlar ve inanışlar aynı kalmıştır. Politeistik bir din olan Mezopotamya dininin tanrı ve tanrıçaları zaman içinde isim değiştirse de özellikleri genelde aynı kalmıştır fakat dinler tinsel olarak nitelik kazanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Ninurta</span> Antik Mezopotamya tanrısı

Ninurta (Sümerce: 𒀭𒊩𒌆𒅁 DNIN.URTA. Anlamı bilinmiyor.) veya bilinen diğer adıyla Ninĝirsu (Sümerce: 𒀭𒊩𒌆𒄈𒋢 DNIN.ĜIR2.SU Anlamı: "Girsu'nun Lordu"), erken Sümerlerde ilk ibadet edilen tarım, şifa, avcılık, hukuk, yazı ve savaşla ilgili antik Mezopotamya tanrısıdır. İlk kayıtlara göre, tarım ve insanları hastalıklar ile demonların güçlerinden koruyan şifa tanrısıdır. Daha sonraki zamanlarda ise Mezopotamya daha askerî bir hâle geldikçe, daha önceki tarımsal niteliklerinin çoğunu elinde tutmakla birlikte savaşçı bir tanrı olmuştur. Baş Tanrı Enlil'in oğlu olarak kabul edilmiştir. Sümerlerdeki ana tapınma merkezi, Nippur'daki Eşumeşa tapınağıydı. Ninĝirsu, Lagaş'ta kendisine ait tapınağı yeniden inşa eden Lagaş Kralı Gudea tarafından onurlandırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Gudea silindirleri</span> MÖ 2125 yılına ait bir çift terakota silindir

Gudea silindirleri, MÖ 2125 yılına ait bir çift terakota silindirdir. Ninurta Tapınağı'nın İnşası adında bir Sümer efsanesi hakkındadır ve çivi yazısı ile yazılmıştır. Silindir, Lagaş'ın kralı Gudea tarafından oluşturulmuş ve 1877 yılında Telloh, Irak'taki kazı sırasında keşfedilmiştir. Günümüzdeyse Fransa'nın başkenti Paris'teki Louvre Müzesi'nde sergilenmektedir. Bunlar şimdiye kadar keşfedilen en büyük çivi yazısı silindirleridir ve Sümer dilinde yazılmış en uzun bilinen metni içerir.

<span class="mw-page-title-main">Nisaba</span> Mezopotamya tanrıçası

Nisaba ya da Nidaba, ayrıca Nanibgal epitetiyle de bilinir, Sümer yazma, öğrenme ve hasat tanrıçasıdır. Kutsal tapınakları, Ereş ve Umma'daki E-zagin idi.

Ensi bir şehir devletinin yöneticisini veya prensini belirten Sümerce bir unvandır. Başlangıçta bağımsız bir yöneticiyi adlandırmış olabilir fakat sonraki dönemlerde ünvan, bir lugal'a atfedildiği varsayılmıştır.

Esagila, Babil'in koruyucu tanrısı Marduk'a adanmış bir tapınaktır. Etemenanki zigguratının güneyinde yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Ur-Nammu</span> Sümer kralı

Ur-Nammu, birkaç yüzyıllık Akad ve Guti egemenliğinin ardından Güney Mezopotamya'da Üçüncü Ur Hanedanı'nı kuran Sümer kralıdır. En önemli başarısı devleti yeniden yapılandırmasıdır ve günümüze ulaşan en eski yazılı hukuk örneği olan Ur-Nammu Kanunları ile tanınmaktadır. "Ur, Sümer ve Akad Kralı" unvanına sahip olmuştur.

Tiamat antik Babil inanışına göre daha genç tanrılar üretmek için tatlı su tanrısı Apsû ile çiftleşen tuz denizinin ilkel tanrıçasıdır. İlkel yaratılıştaki kaosun sembolüdür. Kadın olarak anılır ve "parıldayan" olarak tanımlanır. Tiamat mitosunun, Tiamat'ın tuzlu ve tatlı su arasında kutsal evlilik yaptığı bir yaratıcı tanrıça olduğu ve birbirini izleyen nesiller boyunca kozmosu barışçıl bir şekilde yarattığı iki bölüm olduğu öne sürülür. İkinci Chaoskampf'ta Tiamat, ilkel kaosun canavarca bir düzenlemesi olarak kabul edilir. Bazı kaynaklar onu bir deniz yılanı veya ejderha resimleriyle tanımlar.

<span class="mw-page-title-main">Nanshe</span>

Sümer mitolojisinde Nanshe Enki ve Ninhursag'ın kızıydı. Bir tanrıça olarak işlevleri çeşitliydi. Sosyal adalet, kehanet, doğurganlık ve balıkçılık tanrıçasıydı. Babası gibi, o da suyla yoğun bir şekilde ilişkiliydi. Basra Körfezi ve içindeki tüm hayvanlar üzerinde hakimiyet kurdu. Onun kült merkezi, Lagaş şehrinde bulunan Sirara tapınağıydı. Eşi Nindara'ydı.

<span class="mw-page-title-main">Mezopotamya tanrıları listesi</span> Vikimedya liste maddesi

Mezopotamya tanrıları, bölge halkları tarafından tapınım gören tanrılardır.

<span class="mw-page-title-main">Dur-Kurigalzu</span>

Dur-Kurigalzu, M.Ö 14. veya 13. yüzyılda Kral Kurigalzu I veya Kurigalzu II tarafından günümüz Bağdat'ın 30 kilometre batısında kurulmuş Kassit şehriydi. Şehir saray ve tapınaklarla doluydu. Basra Körfezi'ndeki Bahreyn'e kadar ve güneyde uzanan Babil' kadar ki krallığın merkeziydi. Yapılan kazılarda anıtsal bir zigurat, üç tapınak, boyalı duvar süslemeleri olan bir saray ve kare sütunlu bir ambülatuvar ortaya çıkarıldı. Dur-Kurigalzu, başkent Babil'i kuzeyden ve doğudan gelebilecek Asur ve Elam saldırılarına karşı korumak amacıyla inşa edilmişti.