Mikrodenetleyici bir VLSI entegre devre çipinde küçük bir bilgisayar'dır. Mikrodenetleyici, bellek ve programlanabilir giriş/çıkış çevre birimleri ile birlikte bir veya daha fazla CPU kapsar.
Sensör,, fiziksel bir olayı tespit etmek amacıyla bir çıkış sinyali üreten cihazdır.
Bant genişliği, bir iletim ortamının ya da haberleşme kanalının kapasitesini ifade etmek için kullanılır. Başka bir deyişle bir kanal üzerinde taşınabilecek en fazla frekansa sahip sinyal, kanalın band genişliğidir. Bant genişliği ne kadar büyükse, belli bir süre içinde aktarılabilecek verinin hacmi de o kadar büyük olur.
Analog veri, zamana göre değişen başka bir türden niceliği temsil edip kendisi de zaman göre değişen ve sürekli bir özellik gösteren veridir. Farklı bilimlerde de köken olarak farklı olmakla birlikte aynı işlevi gören ve birbirine karşılık gelen yapılardan her birine verilen isim olan analog kelimesi burada da aynı şekilde büyüklük değişimleri açısından başka bir sinyalin eşdeğeri olan sinyallere verilen isimdir. Böylece bir ortamdaki veri başka bir ortamda temsil edilebilir ve işlenebilir hale gelir. Örneğin analog bir ses sinyali, ses dalgalarının oluşturduğu basınç kuvvetini elektrik ortamında gerilim ile eşleştirerek temsil edilebilmesini sağlar. Analog ses sinyalinde gerilim değeri zamana göre sürekli bir değişiklik gösterir ve bu değişiklik orijinal ses sinyalindeki ses dalgalarının oluşturduğu basınç kuvvetinin değişimine paralellik gösterir. Yani diğer bir deyişle analog bir ses sinyalinde gerilim değeri orijinal ses sinyalindeki ses dalgalarının basınç kuvveti büyüklüğüne endekslenmiştir. Sayısal veya dijital veriler ise orijinal verinin değerlerinin belirli zaman aralıklarıyla örneklenmesi sonucu elde edilen sayı değerlerinin sıralanmasıyla oluşan veridir. Dolayısıyla analog veriler gibi orijinal veriyle sürekli eşleşme özelliğine sahip değildir çünkü zamanın sadece belli noktalarında örneklenerek oluşturulmuştur.
CD çalar, CD üzerine kaydedilmiş sayısal müzik verilerini okuyarak bunları örneksele çeviren ve yükselticiye aktaran cihaz. Bir müzik setinin parçası olabileceği gibi sadece bu görevi üstlenmiş tek cihaz olarak da üretilmektedir.
Uydudan gelen numeretik sinyalleri analog sinyale çevirerek televizyona aktaran cihaz.. Yeni geliştirilen HDTV(High Definition TV-Yüksek çözünürlüklü TV) yayın formatı ile birlikte, uydudan gelen dijital sinyalleri, artık dijital çıkış ile HDTV standartlı tv'lere dijital olarak iletmek olanaklı oldu.2000'li yıllarda teknolojik anlamda çok büyük pazara giren uydu alıcıları halen günümüzde de kullanılmaktadır.
Ses kartı, bilgisayarda analog ve dijital ses işlevlerini yerine getiren elektronik birimdir.
TV kartı, ya da tam adıyla televizyon kartı, analog veya dijital olarak kodlanmış, bilgisayarlarda video izlemeye veya aktarmaya olanak sağlayan bilgisayar parçasına verilen ad. Önceleri sadece TV izlemeye yarayan bu parça kendini geliştirerek radyo dinleme, teleteks gibi olanaklar da sunmaya başlamışlardır.
Elektronik, elektronları ve diğer elektrik yüklü parçacıkları yönlendiren cihazları tasarlamak, oluşturmak ve çalıştırmak için fizik prensiplerini inceleyen ve uygulayan bir bilim ve mühendislik disiplinidir. Elektronik, transistörler, diyotlar ve entegre devreler gibi aktif cihazları kullanarak elektrik akımının akışını kontrol etmek ve yükseltmek ve onu bir formdan diğerine, örneğin alternatif akımdan (AC) doğru akıma (DC) veya analog sinyallerden dijital sinyallere dönüştürmek için kullanan fizik ve elektrik mühendisliğinin bir alt alanıdır.
Modülasyon ya da kipleme, bir taşıyıcı sinyal ile bilgi sinyalini birleştirmekten ibaret olan ve iletişim teknolojisinde (yayıncılıkta) kullanılan bir yöntemdir. Yöntem, başlarda anten yoluyla yapılan yayınlar için öngörülmüş ise de, günümüzde kablolu, kablosuz her tür iletişimde kullanılmaktadır. Çok alçak frekanslı sinyallerin çok uzak mesafelere gönderilmesi güçtür. Bu nedenle alçak frekanslı sinyalin, yüksek frekanslı taşıyıcı bir sinyal üzerine bindirilerek uzak mesafelere taşınması sağlanabilir. Bu noktada kiplemeye başvurulur.
Digital Visual Interface (DVI) LCD ve dijital projektörler gibi cihazlardaki görüntü kalitesinin artırılması için tasarlanmış bir standarttır. Sıkıştırılmamış dijital video verisinin taşınmasını amaçlamaktadır. HDMI ile kısmen uyumludur. VESA DVI standardının yerini alacak ve lisans zorunluluğu olmayan yeni DisplayPort standardını onaylamıştır.Birden farklı çeşitleri bulunmaktadır.
Digital Audio Workstation (DAW) yani dijital ses işleme istasyonu, elektronik bir sistemde, ses kayıt ve editleme işlemlerinin yapıldığı ortama verilen isimdir. Bu işlemi ses editleme programlarında MIDI ile dijital sesi ilişkilendirip yapmak da mümkündür. Eski tip analog sistemlere göre DAW; kayıt, edit, mix, mastering gibi konular üzerinde çalışan kişilere büyük bir kolaylık ve hız sağlamaktadır. Bant kayıtlarındaki edit hataları, elektromanyetik alandan etkilenerek ortaya çıkan kayıplar gibi problemler yaşatmaz. Ses üzerinde yapılan işlemler pek çok kablo üzerinden geçerek değil virtual processor(sanal işlemci) üzerinden yapılır. Stüdyo gibi çalışma ortamlarında yerden de büyük kazanç sağlayarak pek çok hardware ekipmanları ufak bir kutuya (PC-MAC) sokar. Bu tip çalışma şekline "in the box" adı verilir. Günümüzde pek çok üst düzey ses mühendisi, mastering mühendisi, prodüktör vb. kişiler de tercihini DAW'dan yana kullanmaktadır. Başlıca programlar arasında Pro Tools, Cubase, Ableton Live, Cakewalk Sonar, Logic Pro, Adobe Audition, LMMS, Digital Performer ve Reaper sayılabilir.
DVB-T.
Standart çözünürlüklü televizyon veya kısaca SDTV, yüksek çözünürlüklü televizyon ya da gelişmiş çözünürlüklü televizyon olarak kabul edilmeyen bir çözünürlük kullanan bir televizyon sistemi. İki yaygın SDTV sinyal türü Avrupa gelişimli PAL ve SECAM sistemlerden türetilen 576i ve Amerikan Ulusal Televizyon Sistemleri Komitesi (NTSC) sistemine dayanan 480i'dir.
Taşınabilir bir medya oynatıcı (PMP) veya dijital ses oynatıcı (DAP) ses, görüntü ve video dosyaları gibi dijital ortamları depolayabilen ve oynatabilen taşınabilir bir tüketici elektroniği cihazıdır. Veriler genellikle bir CD, DVD, Blu-ray, flaş bellek, mikro disk veya sabit diskde depolanır. Çoğu taşınabilir ortam yürütücüsü 3,5 mm kulaklık jakı ile donatılmıştır. Bunun aksine, analog taşınabilir ses çalarlar dijital olmayan ortamlardan müzik çalar. Kullanıcıların kulaklıkları boombox'a, hi-fi sistemine bağlayabilir. Bunlar kaset veya vinil plaklar gibi analog sinyal depolamayı kullanır.
Analog televizyon, video ve ses iletmek için analog sinyalleri kullanan orijinal televizyon teknolojisidir. Analog bir televizyon yayınında, parlaklık, renkler ve ses bir analog sinyalin genliği, fazı ve frekansı ile temsil edilir. 2010'ların sonlarına kadar dünya çapında kullanımda olan üç ana analog televizyon sistemi vardı: NTSC, PAL ve SECAM.
Veri aktarımı ve veri iletimi, verilerin noktadan noktaya veya noktadan çok noktaya haberleşme kanalı üzerinden aktarılmasıdır. Bu tür kanalların örnekleri bakır teller, optik fiberler, kablosuz iletişim kanalları, depolama ortamı ve bilgisayar veri yoludur. Veriler, elektrik voltajı, radyo dalgası, mikrodalga veya kızılötesi sinyal gibi elektromanyetik bir sinyal olarak temsil edilir.
Dijital sinyal ya da ayrık sinyal, verileri ayrık değerler dizisi olarak temsil etmek için kullanılan bir sinyaldir. Herhangi bir zamanda, sınırlı sayıda değerden en fazla birini alabilir. Bu, sürekli değerleri temsil eden bir analog sinyal ile çelişir; herhangi bir zamanda, sürekli bir değerler aralığında gerçek bir sayıyı temsil eder.
Nagravision veya kısaca Nagra, Kudelski Group bünyesinde olan şirket. Nagra, dijital kablo ve dijital uydu için şartlı erişim sistemleri geliştirmektedir. İsim ayrıca şirketin ana ürünü olan Nagravision kripto cihazları için de kullanılmaktadır.
Telekomünikasyonda, bir transponder, bir sinyal aldığında yanıt olarak farklı bir sinyal yayan bir cihazdır. Terim, verici ve yanıtlayıcının bir karışımıdır.