İçeriğe atla

Çerçi

Kapı kapı dolaşan bir çerçi. Hollanda, 1905.

Çerçi; köy, pazar vb. yerlerde dolaşarak ufak tefek tuhafiye eşyası satan kimse.[1] Şehir merkezlerine yakın köylerde lastik tekerlekli arabayla, at ile ya da el arabalarıyla çeşitli ihtiyaç ürünü satmaktadırlar. Müşterileri genelde kadın ve çocuklardır. Çerçilikle uğraşanlar çoğunlukla erkektir. Günümüzde çerçilik giderek azalmaktadır.

Etimolojisi

Kelime, Farsçada carcı yani "haberci, münadi" ve Moğolcada çertçi yani "parça, kırıntı" anlamlarına gelmektedir. Kaynaklarda "çerçi" sözü ilk olarak Kodex Kumanikus'ta "çarci" olarak kullanılmıştır. 14. yüzyılda ise "Süheyl ü Nev-bahar"da yer almaktadır:[2]

Bilir gevheri her ki sarraf ola
Yok ol kişi kim bûriya-baf ola
Doğancı kuşunu, sipahi atın
Bilir nitekim çerçi çert aletin

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ "Çerçi." '. Türk Dil Kurumu. Erişim: 5 Nisan 2017
  2. ^ Cem Dilçin, Mesud Bin Ahmed, Süheyl ü Nev-bahar, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Atatürk Kültür Merkezi Yayını- sayı:51, Ankara 1991 s.472.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Türk Dil Kurumu</span> Türkçeyi incelemek ve Türkçenin gelişmesi için çalışmak amacıyla oluşturulmuş kamu kurumu

Türk Dil Kurumu (TDK), Türkçeyi incelemek ve Türkçenin gelişmesi için çalışmak amacıyla 12 Temmuz 1932'de Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan kurumdur. Türkiye'nin başkenti Ankara'da yer alan kurum, Türk dili üzerine çalışmaların yapılıp yayımlandığı bir merkezdir. Türk Dil Kurumu 1955'ten başlayarak çeşitli dallarda ödüller verdi. Ödüller her yıl 26 Eylül Dil Bayramı'nda Ankara'da yapılan törenle sahiplerine verilirdi. Ödül verilen dallar farklı yönetmeliklere göre zaman zaman değişirdi. 1983'te Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu bünyesine alındıktan sonra Türk Dil Kurumu ödülleri kaldırıldı. Günümüzde "Türk Diline Hizmet Ödülleri"ni vermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Sivas</span> Sivas ilinin merkezi olan şehir

Sivas, Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesi'nde yer alan Sivas ilinin merkezi olan şehir ve bölgenin en eski ve önemli kentlerinden biridir. Doğusunda Hafik, güneyinde Ulaş ve Altınyayla, güneybatısında Şarkışla, batısında Yıldızeli ilçeleri; kuzeyden Tokat, Ordu, Giresun; doğudan Erzincan; güneyden Malatya, Kahramanmaraş ve Kayseri; batıdan da Yozgat illeriyle komşudur.

<span class="mw-page-title-main">Cahit Külebi</span> Türk şair

Mahmut Cahit Külebi, Türk şairdir.

<span class="mw-page-title-main">Kastamonu'nun ilçeleri</span> Kastamonu ilinde bulunan ilçeler

Kastamonu ilinin ilçeleri şunlardır:

Özdemir Erdoğan, Türk müzisyen, şarkıcı-şarkı yazarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı</span>

Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı, Türkiye Anayasası'nın 134. maddesi gereğince, Türk Kültürünü bilimsel olarak araştırmak, tanıtmak ve yaymak; bu alandaki kişi ve kuruluşları desteklemek ve ödüllendirmek amacıyla, 2876 Sayılı Kanun ile 11 Ağustos 1983 tarihinde kuruldu. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu'na bağlı, kamu tüzel kişiliğine sahip dört kurumdan biridir.

<span class="mw-page-title-main">Süheyl Ünver</span> Türk hekim ve yazar

Ahmet Süheyl Ünver, Türk yazar ve doktor.

<span class="mw-page-title-main">Ruşen Eşref Ünaydın</span> Türk gazeteci, siyasetçi ve diplomat

Mehmet Ruşen Ünaydın, Türk gazeteci, yazar, siyasetçi ve diplomat. Türk Dil Kurumu ve Galatasaray'ın kurucularından biridir.

Hamza Eroğlu, Türk akademisyen ve siyasetçi.

Necati Demir, Türk öğretmen ve Türkoloji üzerine araştırmalar yapan halen Gazi Üniversitesi'nde görevli profesör.

Klasik Türk mûsikisinin seçkin bestekârlarından biridir. İstanbul'da doğdu ve öldü. Doğum ve ölüm tarihleri tartışmalı olmakla birlikte 1730 yılı civarında doğup 1801 ile 1812 yılları civarında öldüğü kabul edilebilir. Sultan III. Selim devri bestekârlarındandır. Yüzlerce eser bestelemiş olan Hacı Sadullah Ağa'nın günümüze kadar gelen eserlerinin sayısı 30 civarındadır. Bu eserlerin hepsi dindışı büyük formda sözlü eserlerdir. Eserleri yüksek bir lirizm ve müzikaliteye sahiptir. Özellikle Bayati-Araban takımı oluşturan eserlerin tümü klasik mûsiki repertuvarının en güzel örnekleri arasında yer alır. Diğer seçkin ve tanınmış eserlerinden bazıları şunlardır: Nevrûziyye olarak bestelenmiş olan Arazbar-Buselik kâr, Şedaraban ağır semai, Muhayyer ağır semai, Muhayyer yürük semai, Muhayyer-Sünbüle nakış yürük semai, Hicaz-Hümâyun nakış yürük semai.

<span class="mw-page-title-main">Silifke Atatürk Evi</span>

Silifke Atatürk Evi ve Etnografya Müzesi, Mustafa Kemal Atatürk'ün kente ilk ziyaretini anmaktadır. Atatürk, 27 Ocak 1925 tarihinde Silifke'ye gelmiş ve bir gece bu evde konaklamıştır. Müzede, Atatürk'ün o gece kullandığı eşyalar sergilenmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Kapaklı</span> Tekirdağın ilçesi

Kapaklı, Türkiye'nin Tekirdağ iline bağlı bir ilçedir.

<span class="mw-page-title-main">Rıfat Osman Bey</span> Türk radyolog, tarih yazarı, ressam, mimar, fotoğrafçı

Tosyavizade Dr. Rıfat Osman Bey, Türk radyolog, tarih yazarı, ressam, mimar, fotoğrafçı.

<span class="mw-page-title-main">Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu</span> Devlet kurumu

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türkiye Anayasası'nın 134. maddesine göre, Atatürkçü düşünceyi, Atatürk ilke ve inkılâplarını, Türk Kültürünü, Türk tarihini ve Türk dilini bilimsel yoldan araştırmak, tanıtmak ve yaymak amacıyla 1983 yılında kuruldu.

Mehmet Avni Özbek, Türk halkbilimci, Türk halk müziği yorumcusu, şef.

Cenap Muhittin Kozanoğlu, Türk şair, güfteci, yazar, Türk Dil Kurumu uzmanı, edebiyat öğretmenidir.

<span class="mw-page-title-main">Frak</span>

Frak, erkeklerin resmî törenlerde giydikleri siyah renkli, uzun etekli ve eteğinin arkası bele değin yırtmaçlı ceketle bir pantolondan oluşan takım giysi. Bir zamanlar TBMM Başkanlarının giydiği beyaz papyonlu, beyaz yelekli, ceketinin arkası uzun olan kıyafet. Meclis içtüzüğünde yapılan değişiklikle TBMM Başkanı'nın giyme zorunluluğunu kaldırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Çerçi, Mesudiye</span>

Çerçi, Ordu ilinin Mesudiye ilçesine bağlı bir mahalledir.

Hoca Mesud bin Ahmed, 14. yüzyılda yaşamış bir Türk şair ve yazardır. Hoca Mesud ile aynı dönemde yaşamış olan Şeyhoğlu Sadrüddin Mustafa, "Kenzü’l küberâ ve Mehekkü’l Ülemâ" adlı eserinde Hoca Mesud'dan bahsedip, onu üstad diye över. Hoca Mesud, yeğeni İzzeddin Ahmed ile beraber, "Süheyl ü Nevbahar" denilen eseri Farsçadan Anadolu Türkçesine çevirmiştir. Bu eserin asıl adı "Kenzü’l-bedâyi"dir. "Süheyl ü Nevbahar" ile beraber "Ferhengnâme-i Sa‘dî" denilen eserinde Sadi Şirazi'nin "Bostan"ından seçilmiş şiirleri Türkçeye çevirmiştir. Fuad Köprülü'ye göre Hoca Mesud, Germiyan Beyliği bölgesinde yaşamış olabilir.