
Nöroloji ya da sinir bilimi, genel olarak beyin, beyin sapı, omurilik ve çevresel sinir sistemiyle kasların hastalıklarını inceleyen, cerrahi dışındaki tedavi uygulamalarını içeren tıp bilimi dalıdır. Nöroloji zamanla içine kapalı ve sınırlı bir dal olmaktan çıkmış, epilepsi, hareket bozuklukları, beyin damar hastalıkları, bunamalar, uyku bozuklukları gibi ayrıca özelleşmişlik gerektiren alt disiplinlere bölünmüştür, bunun yanı sıra 19. yüzyılda ruh hastalıklarıyla birlikte ele alınırken, 20. yüzyıldan itibaren psikiyatri ayrı bir dal olarak ayrılmıştır. Tüm bu alanlardaki ciddi laboratuvar arka planının yanı sıra günümüze nöroloji pek çok başka tıp alanı ile multidisipliner bir ilişki içindedir.
Halüsinojen mantarlar, sihirli mantarlar olarak da bilinen, anormal bilinç durumları meydana getiren psilosibin ve psilosin maddelerini içeren bütün psikoaktif mantarlara verilen ad. Bu mantar gruplarına ek olarak Amanita cinsinden bazı türler ile Claviceps purpurea da halüsinatif etkilere sahiptir.

Uyku apnesi, apne olarak da bilinir. Uyku sırasındaki solunum duraklamalarından kaynaklanan ve uyku düzeninin bozulmasına sebep olan önemli bir hastalık. Uyku apnesi uykuda hava akımının en az 20 saniye süreyle normal değerinin % 20'sine ve daha altına düşmesi ile tanımlanabilir. Uykudaki solunum duraklamaları sonucunda kandaki oksijen miktarı azalır ve karbondioksit miktarı artar.

Bebek, bir insanın en küçük hali olan doğum anından itibaren yürüme dönemine kadar olan zaman diliminde aldığı isimdir.

Merkezî sinir sistemi sinir sisteminin en büyük bölümünü teşkil eder. Beyin ve omurilikten oluşur. Bazı sınıflandırmalarda retina ve kraniyal sinirler de MSS'ye dâhil edilir. Çevresel sinir sistemi ile birlikte davranış kontrolünde temel bir göreve sahip olan merkezî sinir sistemini çevresel sinir sisteminden ayıran belirgin bir sınır olmayıp ayrım keyfîdir. MSS, vücut boşluğunda, kraniyal boşluktaki beyni ve spinal boşluktaki omuriliği kapsar. Omurgalılarda beyin kafatası ile korunurken, omurilik de omurga ile korunur. Bunların her ikisi de, meninskler ile çevrilmiştir. Şekilde kırmızı ile gösterilenler MSS'ye ait ana sinirlerdir.

Trypanosoma gambiense, Trypanosomatidae familyasına ait bir tek hücrelidir.

Diptera veya Sinek, Holometabola üsttakımına bağlı bir hayvan takımıdır.

Sinek kuşu veya kolibri, sinek kuşugiller (Trochilidae) familyasını oluşturan küçük kuş türlerinin ortak adı. Havada asılı kalıp kanatlarını çok hızlı çırparak durabilmeleriyle tanınırlar. Türüne bağlı olarak saniyede 15 ila 80 kez kanat çırpabilirler. Çoğu sinek kuşu türü en fazla 7,5–13 cm uzunluğundadır! Özellikle bir tanesi, hem dünyanın en küçük sinek kuşu hem de dünyanın en küçük kuşudur. Buna arı sinek kuşu denir ve sadece 5 cm uzayabilir. Arı sinek kuşları Küba’da yaşar ve 2 g’dan daha hafiftir.
Narkolepsi, gündüz aşırı uyku eğilimi - Excessive Daytime Sleepiness (EDS) - ile karakterize edilen nöropsikiyatrik bir durumdur. Uyku felci, katapleksi ve hipnogojik halüsinasyonlar ise bu hastalığın uzantısında ortaya çıkan diğer bozukluklardır.

Trypanosoma Kinetoplastida sınıfından monofiletik tek hücreli parazitik kamçılı protozoa cinsidir. Adı tirbuşon şeklindeki hareketleri nedeniyle Yunanca τρύπανον (delici) ve σῶμα (gövde) kelimelerinden gelir. Çoğu heteroksendir ve taşıyıcılarla iletilir. Trypanosoma equiperdum gibi bazıları ise doğrudan temas ile yayılır. Türlerin çoğunluğu kan ile beslenen omurgasızlar tarafından taşınır ancak türler arasında farklı yayılma mekanizmaları görülür. Omurgasız konakta genellikle bağırsaklarda bulunur ama memeli konaklarda ise kan içinde ya da hücreler arası ortamda bulunur.

Francesco Redi, İtalyan doktor, doğa bilimci, biyolog ve şairdir. Deneysel biyoloji'nin kurucusu ve modern parazitolojinin babası olarak anılır. Kurtçukların sinek yumurtalarından geldiğini göstererek spontan nesil teorisine meydan okuyan ilk kişiydi.

TOBB ETÜ Hastanesi, TOBB ETÜ Sağlık ve Eğitim Kurumları A.Ş.'ye ait olan ve Ankara'nın Çankaya ilçesine bağlı Söğütözü semtinde bulunan özel hastane.

Charles Louis Alphonse Laveran Fransız doktor. 1880 yılında Konstantin, Cezayir'deki bir askerî hastanede çalışırken sıtmadan ölen bir hastadan alınan kan yaymasında ki parazitleri gözlemledikten sonra sıtma nedeninin bir protozoa olduğunu keşfetti. Bugünkü araştırmacılara ve veterinerlere hayvanlardaki sıtmaya karşı tedavi yollarını bulmaları için ilham kaynağı oldu. Protozoaların hastalık nedeni olduğunu ilk kez gösterdi. Daha sonra özellikle trypanosomalar ve uyku hastalığı üzerinde çalıştı. Bu çalışmaları ve sonraki protozoa hastalıkları keşifleri için kendisine 1907 yılında Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü verildi.

Mavi dil ya da Blue tongue, Culicoides cinsi sokucu sinekler ile nakledilen, sığır, koyun, keçi ve deve gibi evcil hayvanlar ile bazı yabani gevişgetirenlerde görülen ve konjesyon, ödem, hemoraji ile karakterize bir enfeksiyondur. Hastalığa yol açan patojen Reoviridae ailesinin Orbivirus cinsinden olup Bluetongue virüsü olarak isimlendirilir.

Kala-azar hastalığı sıcak ülkelerde görülen, sıtmaya benzer bir hastalıktır. “Dumdum humması” da denir. Kala-azar mikrobu karaciğer, dalak ve kemik iliğinin makrofajlarını enfekte edip orada çoğalabilen hücre içi parazitik bir enfeksiyondur. Hastalık oldukça yüksek bir ateşle başlar ve yükselip alçalarak haftalarca sürer. Bu sırada hastanın dalağı, karaciğeri büyür, hasta günden güne zayıflar, kansızlığa düşer, derisi kararır. Hastalık bir yıl kadar sürer, bu arada hasta bir deri bir kemik kalır verem gibi bir hastalığın da karışması üzerine ölüme sürüklenebilir.

Afrika at vebası çok bulaşıcı ve ölümcül bir hastalıktır. Çoğunlukla at, eşek ve katırlarda etkilidir, zebralar, filler ve köpekler hastalık belirtisi göstermeden hasta olurlar. Hastalık Vektörel bir hastalıktır

Sığırların nodüler ekzantemi ya da Sığır çiçeği, basın tarafından Afrika hastalığı olarak adlandırılmaktadır. Poxviridae ailesi, capripoxvirus genusu içinde yer alan ve Neethling olarak da bilinen virüsun neden olduğu sığırların akut viral bir enfeksiyondur. Hastalık zoonoz değildir, sığırlarda ciddi verim kayıplarına hatta ölümlere yol açar. İlk olarak Afrika'nın güney ülkelerinde çıkmış, buradan Mısır ve İsrail'e yayılmıştır. Kıtada sadece 4 ülke hastalıktan ari olduğunu açıklamıştır.

Afrika tripanosomiyazisi veya uyku hastalığı insan ve hayvanlarda gӧrülen parazitsel bir hastalıktır. Trypanosoma brucei adındaki bir canlı türünden kaynaklanır. İnsanlara bulașabilen iki türü vardır, Trypanosoma brucei gambiense (T.b.g) ve Trypanosoma brucei rhodesiense (T.b.r.). Bildirilen vakaların %98'ine neden olan tür T.b.g.'dir. Her iki türü de hastalıklı çeçe sineği ısırığı ile bulașır ve en ҫok kırsal alanda gӧrülür.

Uyku bozuklukları kişinin uykusuyla ilgili bozuklukların genel adıdır. En yaygın uyku bozukluğu insomniadır. Bunun dışında uyku apnesi, narkolepsi, hipersomniya, uyku hastalığı, uyurgezerlik ve gece terörü bozukluğun diğer yaygın çeşitleridir. Polisomnografi ve aktigrafi uyku bozukluğunu incelemede kullanılan yöntemlerdir. Uyku bozuklukları bireyin fiziksel, mental, sosyal ve duygusal yönlerden işlevselliğini olumsuz yönde etkileyebilir.

Ensefalit lethargica hastalığı, ensefalitin atipik bir şeklidir. Ayrıca "uyku hastalığı" ya da "uykulu hastalığı" olarak da bilinir. İlk olarak nörolog Constantin von Economo ve patolog Jean-Rene Cruchet tarafından 1917 yılında tanımlanmıştır. Hastalık beyne saldırır ve bazı kurbanları heykel gibi bir durumda, suskun ve hareketsiz bırakır. 1915 ve 1926 arasında bir ensefalit lethargica salgını tüm dünyaya yayıldı. Enfekte olan insan sayısı tam olarak bilinmiyor ancak salgın sırasında doğrudan 500.000'den fazla ölüme neden olduğu ve bir milyondan fazla insanın hastalığa yakalandığı tahmin ediliyor. Hayatta kalanların çoğu hastalık öncesi güçlerine asla geri dönemedi.