İçeriğe atla

Çalışma psikolojisi

Çalışma psikolojisi, eskiden sanayi kuruluşlarında, günümüzde ise çok çeşitli kuruluşlarda uygulanan psikoloji bilim dalıdır. Çalışan kişilerin ruh halleri ile ilgilenir.

Almanya’da çalışma ve iş psikolojisi, Polonya’da psikoteknik ve Fransa’da çalışma psikolojisi olarak isimlendirilen bu bilim dalı, uygulamalarının artık yalnızca sanayi kuruluşlarında değil, çok çeşitli kuruluşlarda yapılması nedeniyle bu ismi almıştır.

Literatürde farklı çalışma psikolojisi terimleri kullanılmaktadır. İngiltere'de ve Amerika'da geçmişte "industrial psychology" terimi kullanılmaktayken günümüzde yeni bir terim olarak "industrial/organizational psychology", kısaca "I/O psychology" kullanılmaktadır. Avrupa genelinde yaygınlaşan kullanım "work and organizational psychology"dir. Türk literatüründe ise çalışma psikolojisi (work psychology) terimi kullanılmaktadır (Uysal, 2014a:1560)

Tarihsel gelişim

Çalışma psikolojisinin yakın tarihte ortaya çıktığı düşünülmektedir, ancak bazı Avrupa ülkelerinde bu alanda 1920’den önce yapılmış bazı çalışmalar vardır. Örneğin L.O Patrizi Modena, İtalya’da 1889’da bir çalışma psikolojisi laboratuvarı kurmuştur. 1908 Lahy Fransa’da demiryolu mühendisleri için iş tasarımı ve seçme konuları incelemiştir. İngiltere’de 1918’de Sanayi Yorgunluk Araştırma Kulübü oluşturulmuştur. 1919’da Almanya ve İsviçre’de seçme testleri programları uygulanmaya başlanmıştır. 1920’de Polonya’nın Kraków kentinde Psikoteknik Enstitüsü kurulmuştur.[1]

Çalışma Psikolojisi yazını incelendiğinde aslında 2 temel yapı üzerine inşa edildiği görülür. Bunlardan ilki bireyin işine uyumlaştırılması (fitting the man to the job ‘FMJ’) diğeri ise işin bireye uyarlanması (fitting the job to the man ‘FJM’) dır.

Bireyin işe uyarlanması; personel seçimi, eğitimi ve mesleki yardım (uyum) aşamalarını içerirken; işin bireye uyarlanması ise, görevlerin tasarımı, alet ve edavatların bireye göre düzenlenmesi ve çalışma koşullarının bireyin fiziksel ve psikolojik yapısına göre şekillendirmesi süreçlerini içermektedir.

Çalışma psikolojisi bilim dalı sadece bireyin işe uyumu ve işin bireye uyumlaştırılması sürecini ifade etmez. Diğer yandan birey ve işi arasındaki ilişkiye yönelik “beşeri ilişkiler yaklaşımı” da çalışma psikolojisi bilim dalının önemli yapı taşlarındandır. Hatta bu konudaki önemli gösterge Hawthorne Araştırmalarının çalışma psikolojisi bilim dalında önemli bir kilometre taşı olarak görülmesi gösterilebilir. Beşeri ilişkiler yaklaşımı ile örgüt, birey ve grup kavramları arasındaki ilişki telaffuz edilmek istenmektedir. Dolayısıyla çalışma psikolojisi bilim dalının değer verdiği önemli başlıklar, örgüt, birey ve örgütte oluşan gruplardır. Bu üçlü arasındaki ilişki ağı çalışma psikolojisi terminolojisinin önemli bir kısmını teşkil eder. (Arnold, Cooper,. Robertson, 2004)

Kavramsal açıklama

Çalışma Psikolojisi bilim dalına ilişkin net bir tanımlama yapılamamaktadır. Bu sıkıntının temelinde kavramın ülkeden ülkeye ve yazardan yazara farklı yaklaşımla ele alınması yatmaktadır. Çalışma Psikolojisi kavramı daha çok Almanya’da kullanımı yaygın olan İş Psikolojisi (Arbeitpsychologie) kavramına eş anlamlı bir kavramdır. İş Psikolojisi dalının iş ve çalışan arasında sınırlı kalması kavramın içeriğini daraltmaktadır. Bu nedenle çalışma psikolojisi kavramının “İş Psikolojisi” kavramının kapsamını genişlettiği düşünülebilir. (Tınar, 1996:24) Örgüt Psikolojisi ise, örgütte geliştirilen stratejik yaklaşımlar çerçevesinde örgüt ve birey uyumuna odaklanır.

Çalışma Psikolojisi, “çağdaş gelişmelerin gereği olarak sistem yaklaşımı içinde, işletmede çalışan bireyi, onlardan oluşan grup ve örgütü bir bütün olarak ele alır ve inceler”. (Sabuncuoğlu, 1984:3) Bu tanımda görüldüğü üzere “çalışma psikolojisi”, örgütte yer alan birey ve grupları bir bütün olarak ele alır. O halde “örgüt psikolojisi” ile “çalışma psikolojisi” arasındaki ayrışma, bilim dallarının bakış açılarına dayanmaktadır. : “Çalışma psikolojisi” bireyi odak noktası olarak alırken; “örgüt psikolojisi” örgütü odak noktası olarak alır. Bu bağlamda “çalışma psikolojisi” bilim dalı, bireyin çalışma yaşamına ilişkin koşullarının iyileştirilmesi, çalışma yaşamına ilişkin sorunlarının giderilmesini ve bireyin çalışma yaşamı kalitesinin arttırılması sağlamayı hedefleyen bir disiplindir.

Tınar (1996), çalışma psikolojisini “çalışma yaşamında psişik sorunlara yol açan alanları inceleyen, sorunların nedenleri ve çok yönlü etkileri ile çözüm yollarını araştıran, çalışma yaşamı ve çalışan insan arasında sağlıklı ve verimli bir uyum sağlamayı amaçlayan, bu yönde bilgi üretimi için çaba gösteren bir bilim dalı” olarak tanımlamıştır. Bu tanımdan yola çıkarak çalışma psikolojisine farklı bir yaklaşım sunan Uysal (2015), çalışma psikolojisini "örgütlerde işgörenler üzerinde pozitif ve negatif etkiler yaratan örgütsel tutumları inceleyen, araştıran, örgütsel davranışı bütünleşik bir şekilde ele alarak yaptığı araştırmalar ile örgüt ikliminin optimalleştirilmesini ve iş performansının geliştirilmesini sağlayarak, pozitif yönetim yaklaşımı ile örgütlerin amaçlarını gerçekleştirebilmeleri için uygun iş psikolojisinin oluşturulmasını hedefleyen bir bilim dalı" olarak ifade etmiştir.

Günümüzde çalışma hayatında, çalışanların ilgi, yetenek ve işlerinden beklentileri ya da amaçları ile örgüt amaçları arasında uyumun sağlanması ideal bir istihdam ya da yöneltme ilkesi olarak kabul edilebilir. Bu uyum esasının gerçekleştirilmesi çalışma psikolojisinin başlıca hedefi olmaktadır. (Silah, 2005:24)

Kaynakça

  1. ^ Baysal 1993, ss. 41-42

Alıntı metinler

  • Baysal, A.Can (1993). Çalışma Yaşamında İnsan. İstanbul. 
  • John Arnold, Cary L. Cooper, Ivan T. Robertson, Work Psychology, Understanding human behaviour in the workplace, Second Edition, Pitman Publishing, 2004
  • Mehmet Silah, Çalışma Psikolojisi, Seçkin Yayınevi, 2005
  • Zeyyat Sabuncuoğlu, Çalışma Psikolojisi, 2. Baskı, 1984
  • UYSAL, H. Tezcan & Sibel AYDEMİR (2014a), “Örgütsel İklimin Çalışma Psikolojisine Etkisi: Sağlık Sektöründe Bir Araştırma”. Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic. Vol:9, No:2, pp. 1557–1574.
  • UYSAL, H. Tezcan ve Mehmet Selami Yıldız (2014b) “İşgören Performansı Açısından Çalışma Psikolojisinin Örgütsel Sinizme Etkisi”, Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, 7(29), pp. 835–849.
  • UYSAL, H. Tezcan (2015). “Yükseköğretim Kurumlarında Öğrencilerin Akademik Personele Yönelik Çalışma Psikolojisi Algısının Okul Bağlılığına Etkisi”, TURKISH STUDIES -International Periodical for the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic-, Vol:10, No:11, pp. 1527–1548.

İlgili Araştırma Makaleleri

Psikoloji veya Ruh bilimi, içgüdüsel davranışları ve zihni inceleyen bilimdir. Bilinçli ve bilinçsiz olayların yanı sıra daha çok duygu ve düşüncenin incelemesini içeren Psikoloji, çok kapsamlı bir bilimsel alandır. Bu alanda uzman olan ve aynı zamanda bilgi araştırması yapanlara psikolog denir. Psikologlar, beyinin ortaya çıkan özelliklerini ve ortaya çıkan özelliklerle bağlantılı tüm fenomenleri anlamaya çalışırlar ve bu şekilde daha geniş nöro-bilimsel araştırmacı grubuna katılırlar. Psikoloji bilimi, bir sosyal bilim olmasına rağmen aynı zamanda doğa bilimleri olarak da kategorize edilebilir. Özellikle beyin biyolojisi bilgisini oldukça kullanır ve geliştirir.

<span class="mw-page-title-main">Sosyoloji</span> toplumun oluşum, işleyiş ve gelişim yasalarını inceleyen bilim dalı

Sosyoloji veya toplum bilimi, toplum ve insanın etkileşimi üzerinde çalışan bir bilim dalıdır. Toplumsal (sosyolojik) araştırmalar sokakta karşılaşan farklı bireyler arasındaki ilişkilerden küresel sosyal işleyişlere kadar geniş bir alana yayılmıştır. Bu disiplin insanların neden ve nasıl bir toplum içinde düzenli yaşadıkları kadar bireylerin veya birlik, grup ya da kurum üyelerinin nasıl yaşadığına da odaklanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Émile Durkheim</span> Fransız toplum bilimci (1858 – 1917)

Émile Durkheim, Fransız sosyolog, sosyolojinin kurucularından sayılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Eğitim sosyolojisi</span> EĞİTİM

Eğitimsel toplum bilimi, eğitim kurumlarını ve okullaşma ile modern endüstri toplumlarında okullaşma sistemlerini, ‘okul ile toplumsal yapı arasındaki ilişkileri konu alan, eğitim kurumunun toplumun diğer büyük kurumsal düzenleriyle, yani iktisat, politika, din vb. ile olan ilişkilerini sosyolojinin yöntemleri ve bakış açısıyla araştıran sosyoloji dalı.

Din psikolojisi, insana özgü olan dinsel yaşamın psikolojik açıdan çeşitli yönlerini inceleyen bilim dalı. Diğer bir ifade ile din psikolojisi, dinin insan ruhundaki temel karakteristiklerini, davranışlara yansıyan etki durumlarını ele alır. Psikoloji duygu, düşünce ve davranışların bilimsel olarak araştırılmasını konu edinirken; din psikolojisi dinî duygu, düşünce ve davranışların araştırılmasını konu edinmiştir.

Uluslararası ilişkiler, siyaset biliminin bir dalıdır ve "uluslararası sistem" içindeki aktörlerin, özellikle de uluslararası ilişkilerin temel aktörü olarak kabul edilen devletlerin, diğer devletlerle, uluslararası/bölgesel/hükûmetler arası örgütler, çok uluslu şirketler, uluslararası normlar ve uluslararası toplumla olan ilişkilerini inceleyen disiplinlerarası bir disiplindir.

Mağdur bilimi, bir suç bağlamında mağduru ele alan kriminoloji dalı.

Eğitim teknolojisi "eğitim bilimleri" ailesinde yer almakla birlikte bilgisayar bilimleri, dizge kuramı, bilişsel bilimler, psikoloji, toplumbilim ve diğer bazı bilim dallarından beslenen, kendine has özellikleri olan, çoklu disiplin bir bilim dalıdır. Daha çok bir toplum bilim paradigması içerisinde yer bulsa da doğa bilimleri ile de ilişki içerisindedir. Hem araştırma yöntemleri hem de oluşturulan bilginin uygulanması bağlamında doğa bilimleri ile kesişir.

<span class="mw-page-title-main">Georg Simmel</span>

Georg Simmel, Ferdinand Tönnies ile birlikte Alman Sosyolojisi'nin kurucularından biri olan sosyolog, filozof ve eleştirmen.

<span class="mw-page-title-main">Sosyal psikoloji</span> toplumun insanların düşüncelerini ve davranışlarını nasıl etkilediğini araştıran bilim dalı

Sosyal psikoloji bireylerin düşüncelerinin, iç dünyalarının ve davranışlarının başkalarının gerçek, hayalî ve anlaşılan oluşundan nasıl etkilendiğine dair bir bilimsel çalışmadır. Bu alanda araştırma yapanlar genellikle psikolog veya sosyolog'lardan oluşmaktadır. Buna rağmen bütün sosyal psikologlar hem birey, hem de topluluk bazında çalışırlar. Benzerliklerine rağmen iki alan amaçları, yaklaşımları, yöntemleri ve terimlerinde farklılaşırlar. Biyofizik ve kavrama psikolojisi gibi sosyal psikoloji de disiplinlerarası bir alandır.

<span class="mw-page-title-main">Türk Psikologlar Derneği</span>

Türk Psikologlar Derneği merkezi Ankara'da olan bir sivil toplum kuruluşudur.

<span class="mw-page-title-main">Sosyal sermaye</span>

Sosyo-kapital ya da sosyal sermaye, daha önce akademisyen olmayan geleceği öngören birçok yazarın öngördüğü bir gelecek öngörüsü olsa da akademisyenler tarafından bilimsel bir dayanağı bulunmadığı gerekçesiyle tam olarak takdir görmemiş olsa da 2008 ortalarında başlayan ekonomik küresel kriz sonrası bu öngörüler üzerine yazılan birçok eser ciddi bir şekilde farklı akademisyenler tarafından incelenmeye ve kabul görme sürecine girmiştir.

Hawthorne etkisi, Elton Mayo, Fritz J. Roethlisberger ve William J. Dickson adlı endüstri psikologları tarafından 1927 ile 1932 yılları arasında, Hawthorne'da (ABD) bulunan Western Electric Şirketi'nde yapılan ve grup dinamiklerinde "gözlenmenin", "birey olarak algılanıp, sayılmanın" önemine dikkat çeken ünlü bir çalışma ile keşfedilen grup psikolojisi kavramıdır.

Sistem teorisi, disiplinlerarası bir bilim olup incelenen bir sorunu veya olguyu bir sistem olarak ele alan bilimsel ve düşünsel anlayıştır. Organizmaları, yapıları, örgütleri, mekanizmaları, doğal oluşumları bir bütün oluşturacak biçimde birbirleriyle ve çevreleriyle ilişkili veya bağıntılı unsurlar dizisi olarak inceler. Değişik oluşumları içindeki unsurları ve nitelikleri arasındaki ilişkiler topluluğu olarak algılayan ve açıklayan bir yaklaşımdır. Olayların, durumların ve gelişmelerin incelenmesinde kullanılan bir bakış açısı, bir düşünce tarzı, bir metottur. Sistem yaklaşımı, olaylar ve olgular arasındaki ilişkileri ve karşılıklı etkileşimleri inceleyerek analizlerde bulunur.

Pozitif psikoloji, 1990'lı yılların sonlarında başlayan bir akımdır ve günümüze geldikçe önem kazanan bir araştırma alanı haline gelmiştir. Pozitif psikoloji hakkındaki araştırmalar ve kuram geliştirme çabaları sayıları gittikçe artan bir psikolog grubunun dikkatini çekmektedir ve hümanistik psikoloji hareketinin en uzun soluklu mirasını temsil edebilir. Ancak bazı psikologlar, hakkını teslim etseler de, pozitif psikolojiyi hümanistik psikolojinin ‘’ yeniden paketlenmesi’’ olarak görüyorlar. Pozitif psikoloji, “bireylerin, grupların ve kurumların uygun bir şekilde işlev görmesine yardımcı olan ve onların gelişmelerine katkı sağlayan durumlar ve koşulların bir çalışması” olarak tanımlanmıştır.

Nepotizm, kayırmacılık veya akraba kayırma, öznel ve adil olmayan şekilde yapılan ayrımcılık.

Sağlık psikolojisi bir tıbbi psikoloji altdalıdır. Sağlık, hastalık ve sağlık hizmetlerindeki psikolojik ve davranışsal süreçlerin incelenmesidir. Psikolojik, davranışsal ve kültürel faktörlerin fiziksel sağlık ve hastalığa nasıl katkıda bulunduğunu anlamakla ilgilenir. Psikolojik faktörler sağlığı doğrudan etkileyebilir. Örneğin, hipotalamik-hipofiz-adrenal ekseni etkileyen kronik olarak meydana gelen çevresel stres faktörleri kümülatif olarak sağlığa zarar verebilir. Davranışsal faktörler de bir kişinin sağlığını etkileyebilir. Örneğin, belirli davranışlar zamanla zararlı olabilir veya sağlığa iyi gelebilir. Sağlık psikologları biyopsikososyal bir yaklaşım benimser. Başka bir deyişle, sağlık psikologları sağlığı sadece biyolojik süreçlerin değil, aynı zamanda psikolojik, davranışsal ve sosyal süreçlerin ürünü olarak anlarlar.

Psikoloji, davranış ve zihinsel süreçlerin bilimidir. Öncelikli hedefi, hem genel prensipler oluşturarak hem de spesifik vakaları araştırarak bireyleri ve grupları anlamaktır.

Psikoloji temel bilimi, psikoloji alanında yapılan araştırmaların bazıları, uygulanan psikolojik disiplinlerde yapılan araştırmalardan daha "temel" dir ve doğrudan bir uygulaması yoktur. Psikoloji içerisindeki temel bilim yönelimini yansıttığı düşünülen alt disiplinler arasında biyolojik psikoloji, bilişsel psikoloji, nöropsikoloji vb. alt dallar sayılabilmektedir. Bu alt disiplinlerdeki araştırmalar, metodolojik titizlik ile karakterizedir. Psikolojinin temel bilim olarak kaygı, davranış, biliş ve duyguların altında yatan yasaları ve süreçleri anlamaktır. Temel bilim olarak psikoloji, uygulamalı psikoloji için bir temel sağlar. Uygulamalı psikoloji, aksine, temel psikolojik bilimlerin ortaya koyduğu psikolojik ilkelerin ve teorilerin uygulanmasını içerir; bu uygulamalar zihinsel ve fiziksel sağlık ayrıca eğitim gibi alanlarda sorunların üstesinden gelmeyi veya refahı artırmayı amaçlamaktadır.

Endüstri ve örgüt psikolojisi, psikoloji içinde uygulamalı bir disiplindir. Endüstri, iş ve örgütsel psikoloji (IWO), uluslararası alanda daha geniş bir küresel terimdir.