İçeriğe atla

Çölleşme

Küresel çölleşme riski haritası
2001 uydu görüntüsünde Çad Gölü. Mavi renk gerçek göl.Göl 1960'lardan beri %94 oranında küçülmüştür.[1]

Çölleşme, doğal yılların sonlarında Afrika'daki Sahel bölgesi çölleşmesi ile başladı. Ayrıca insanların doğa üzerindeki madencilik, tarım, ağaç kesme gibi aktiviteleri ile de gerçekleşir. Yağışların azalması, bitkilerin seyrekleşmesi, çıplak toprak arazisinin artması doğal çöl oluşumunun sebepleridir.[2] Çölleşme var olan çöllerin genişlemesini değil, yeni bir çölün oluşumunu ifade eder.[3]

Yağış yetersizliği, kuraklığın yanında, aşırı otlatma, ormansızlaşma, yanlış/aşırı sulama, toprağın kirlenmesi, çölleşmeye etki eden diğer faktörlerdir. Pek çok afette olduğu gibi temel sebep artan dünya nüfusunun doğal kaynak talebidir.[4] Önce toprağı bir arada tutan bitkiler yok olur, daha sonra da toprak erozyonla kaybedilmeye başlanır. Çölleşme yüzlerce yılda oluşan toprak katmanının önce incelmesine, sonra yok olmasına neden olur.

Dünyada çölleşme

Aral Gölü'nde çölleşme (1989-2008).

Çölleşme; yoksulluk, kıtlık, açlık, sel ve taşkın, göç ve savaşlara sebep olabilmektedir. Erozyon, gıda üretiminde azalma, biyoçeşitliliğin azalması çölleşmenin diğer sonuçlarıdır. Dünya karalarının %30'unu tehdit eden çölleşme, Asya, Afrika ve K. Amerika'yı ciddi şekilde tehdit etmektedir. Avrupa'da beş devletin çölleşme problemi bulunmaktadır.[4]

Her yıl dünyada en verimli üst kısmından olmak üzere 24 milyar ton toprak erozyon ile taşınmaktadır. Çölleşen alanın boyutu yıllık 6 milyar hektardır. Dünyada 10 milyon insan çölleşme sonucu ekolojik göçmen konumuna düşmüştür.[5]

Çölleşme dünya gündemine 1960'lı yıllarda altı yıllık kuraklık yaşanan Sahel bölgesi ile girdi. Sahel, Sahra Çölü'nün güneyindeki 11 ülkeyi kapsayan, yarı kurak-nemli bölgedir. 1968 ile 1974 yılları arasında yağış azlığı ile bitki örtüsü yok olmuş, milyonlarca hayvan ölmüş, hayatta kalabilen insanlar güneydeki kurak ve kalabalık kentlere göçmek zorunda kalmıştır.[6]

Türkiye'de çölleşme

Çölün bulunmadığı Türkiye'de Konya, Iğdır ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi çölleşme tehlikesi altındadır. Türkiye arazisinin %65'i dikkatli kullanılmadığında çölleşme sorunu oluşabilecek kurak/yarı kurak iklim etkisindedir. Türkiye erozyon ve çölleşme ile en fazla mücadele eden dünyadaki 5 ülkeden biridir.[4] İç Anadolu bölgesi dünyada çölleşme açısından aşırı/çok hassas alan olarak kabul edilmektedir.

Türkiye BM'nin Çölleşme ile Mücadele sözleşmesini 1994 yılında imzalayıp, 1998 yılında onaylamıştır. Ulusal eylem planı hazırlanmış, Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü kurulmuştur.

Karapınar kumullarının oluşumu tipik bir çölleşme olayıdır. Daha önce çöl olmayan bir alanda şartların oluşması durumunda çölleşme başlayacağını göstermektedir. Bu alandaki çölleşme Türkiye'nin kurak alanlarının çölleşmeye karşı hassasiyetini teyit etmiştir. Alan 15 yıl gibi kısa zamanda çöl görünümü almıştır.[7]

Çölleşmenin başladığı alanda rüzgâr erozyonuna karşı önlemler alınarak çölleşme durdurulmuştur. Kamış perdeler, otlandırma ve ağaçlandırma çalışması yapılmıştır. Ağaç çeşidi olarak iklime uygun akasya, iğde, dişbudak, akçaağaç, karaağaç, çam, sedir, badem kullanılmıştır.[7] Karapınar çalışmaları dünyadaki en başarılı 10 projeden biri kabul edilir. Çölleşen arazi yeniden tarım arazisine dönüşmüştür.[3]

Kaynakça

  1. ^ "Dünya hızlı yaşlanıyor". radikal.com.tr. 18 Ekim 2003. 25 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Eylül 2015. 
  2. ^ İZBIRAK, Prof. Dr. Reşat, Coğrafya Terimleri Sözlüğü, 1992, İstanbul, 975.11.0665-6
  3. ^ a b "Çölleşmeyle Mücadele". tema.org.tr. 5 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Eylül 2015. 
  4. ^ a b c "Çölleşme Nedir?". cem.gov.tr. 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Eylül 2015. 
  5. ^ "Giriş" (PDF). ÇÖLLEŞME İLE MÜCADELE ULUSAL STRATEJİ BELGESİ. 14 Haziran 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Eylül 2015. 
  6. ^ TÜMERTEKİN, Prof. Dr. Erol; ÖZGÜÇ, Prof. Dr. Nazmiye. Beşeri Coğrafya (1997 bas.). Çantay Kitabevi. s. 468. ISBN 9757206156. 
  7. ^ a b AĞCA, Barçın. "Birleşmiş Milletler Çölleşme ile Mücadele Sözleşmesi ve Türkiye'de Örnek Uygulama "Konya Karapınar"". Uluslararası Ekonomik Sorunlar Dergisi. mfa.gov.tr. 21 Temmuz 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Eylül 2015. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Güneydoğu Anadolu Bölgesi</span> Türkiyenin güneydoğusundaki coğrafi bölgesi

Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden biridir. Güneydoğu Torosların güneyinden Suriye sınırına kadar olan yerleri kaplar. Bölge doğu ve kuzeyden Doğu Anadolu Bölgesi, batıdan Akdeniz Bölgesi, güneyden Suriye ve kısa bir sınırla da Irak ile çevrilidir.

<span class="mw-page-title-main">Moritanya</span> Batı Afrikada bulunan bir ülke

Moritanya ya da resmî adıyla Moritanya İslam Cumhuriyeti, Afrika kıtasının batısında yer alan bir ülkedir. Ülkenin sınır komşularını Fas tarafından ilhak edilen Batı Sahra ile aynı bölge üzerinde Polisario tarafından tek taraflı bağımsızlığı ilan edilen Sahra Demokratik Arap Cumhuriyeti, Cezayir, Mali ve Senegal oluşturmaktadır. Bunun haricinde ülkenin batısında Atlas Okyanusu yer almaktadır. Ülkenin başkenti ve en büyük şehri Nuakşot'tur.

<span class="mw-page-title-main">Sahra</span> Afrikada bir çöl

Sahra ya da Büyük Sahra, Afrika'nın kuzeyinde yer alan, kıtanın ortası ile kuzeyini ayıran 9 milyon km² büyüklüğünde bir çöl. Dünyanın en büyük sıcak çölüdür. Antarktika ve Arktika'nın ardından en büyük üçüncü çöldür. Yaklaşık olarak Afrika kıtasının %30’u kadardır.

<span class="mw-page-title-main">Orman</span> büyük bir alandaki yoğun ağaç topluluğu

Orman, belirli yükseklikteki ve büyüklükteki çeşitli ağaçlar, çalılar, otsu bitkiler, mantarlar, mikroorganizmalar, böcekler ve hayvanlar bütününü içeren, topraklı alanda genellikle doğal yollardan oluşmuş bir kara ekosistemidir.

<span class="mw-page-title-main">Erozyon</span> toprağı bir yerden başka bir yere taşıyan dışsal süreçler

Erozyon, diğer adıyla aşınım, yer kabuğunun üzerindeki toprakların, başta akarsular olmak üzere türlü dış etkenlerle aşındırılıp, yerinden koparılması, bir yerden başka bir yere taşınması ve biriktirilmesi olayına denir.

<span class="mw-page-title-main">TEMA</span> Türk sivil toplum örgütü

Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı ya da kısaca TEMA, 11 Eylül 1992 tarihinde İstanbul'da kurulmuş olan çevreci bir vakıftır.

<span class="mw-page-title-main">Çöl iklimi</span> İklim çeşidi

Çöl iklimi veya kurak iklim, bitki örtüsü çalı ve kurakçıl otlar olan, çok az yağış alan ve kutup iklimi olarak sınıflandırılacak kriterleri karşılamayan bir iklimdir.

<span class="mw-page-title-main">Palas Tuzla Gölü</span> Kayseride tuz gölü

Palas Tuzla Gölü, Kayseri ili, Sarıoğlan ilçe sınırlarında bulunan tektonik oluşumlu tuzlu göldür. Yüzey rakımı 1131 m, uzunluğu 8 km, genişliği 8 km, alanı 23,5 km2'dir. Faylar ile çevrelenen, kapalı havza özellikli Palas Ovası'nın en alçak alanıdır.

<span class="mw-page-title-main">Yağış</span> havadaki su buğusunun yoğunlaşma sonunda sıvı ya da katı durumda yere düşmesi

Yağış, hava kütlelerinin soğuk bir hava tabakası ile karşılaşarak, soğuk bir yerden geçerek ya da yükselerek soğuması sonucunda içerisindeki su buharının yoğuşarak sıvı veya katı halde yeryüzüne inmesi olayıdır. Plüvyometre adı verilen bir âletle ölçülür. Yıllık yağış miktarı mm, cm ve m olarak, günlük yağış miktarı ise kg/m² ile ifade edilir. Yıllık toplam yağış miktarının bir alanda oluşturduğu yükseklik baz alındığı için uzunluk birimleriyle ifade edilir. Birçok farklı formda meydana gelebilir, bunlar yağmur, kar, graupel, dolu ve sulusepkendir.

<span class="mw-page-title-main">Konya Ovası</span>

Konya Ovası, İç Anadolu Bölgesi'nin orta ve güney kesiminde yer alıp, büyük bölümü Konya ili içinde yer alan çanak biçimli ovadır.

<span class="mw-page-title-main">Urmiye Gölü</span> İranın kuzeybatısındaki tektonik oluşumlu tuz gölü

Urmiye Gölü, İran'ın kuzeybatısında, Batı Azerbaycan Eyaleti ile Doğu Azerbaycan Eyaleti arasında bulunan tektonik oluşumlu tuz gölü.

<span class="mw-page-title-main">Kuraklık</span> uzun süre suyun olmayışı durumu

Bir bölgede nem miktarının geçici dengesizliğinden kaynaklanan su kıtlığı olarak tanımlanabilen kuraklık, doğal bir iklim olayıdır ve herhangi bir zamanda ve yerde meydana gelebilir. Kuraklık genellikle yavaş gelişir ve uzun bir dönemi kapsar. Kurak iklimlerin hüküm sürdüğü yerlerdeki hayvanlar ve bitkiler, nem eksikliğinden ve yüksek değişkenlikteki yağıştan dolayı olumsuz etkilenirler. Kuraklık tespit edilmesi en zor felaketlerdendir.

<span class="mw-page-title-main">Mera</span> hayvanların otlatılması için kullanılan kısa boylu buğdaygil ve baklagil bitkileriyle kaplı arazi

Mera, otlak, meyilli, engebeli ve taban suyunun derinde olduğu yem bitkilerinin bulunduğu alanlara ve hayvancılık amacı ile kullanılan alanlara verilen addır. Çayırlara göre daha kısa boylu, seyrek otların bulunduğu meralar kaba yem alanlarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Yarı kurak iklim</span>

Yarı kurak iklim veya step iklimi genellikle yıllık olarak düşük yağmur miktarı alan (250–400 mm) bölgelerin iklimini ifade eder. Daha kesin bir iklim tanımı Köppen iklim sınıflandırmasında ekolojik özellikler ve tarımsal birikim açısından çöl iklimi ve nemli iklimler arasında kalan step iklimleri olarak verilmiştir. Köppen iklim sınıflandırması sıcaklık ve yıllık yağış miktarının, özellikle ormanlık bölgeleri dışarıda bırakarak düzenlenmesine izin vermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Sahel</span>

Sahel, Sahil veya Sahil Kuşağı, yarı kurak Sahra sınır veya sahanlığında tropik ve alttropik otlaklar ve çalılıklardan oluşan savanalardır.

<span class="mw-page-title-main">Dust Bowl</span>

Dust Bowl veya Dirty Thirties, 1930'dan 1936'ya ve bazı bölgelerde 1940'a kadar şiddetli toz fırtınalarının, Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada'nın bozkır ve çayır topraklarına önemli derecede ekolojik ve tarımsal zarar verdiği bir dönemdir. Bu fenomen, aşırı kuraklıkla birlikte ürün rotasyonu, nadas alanları ve koruyucu bitki gibi erozyonu önleyici tarımsal yöntemlerin uzun yıllar kullanılmamasından kaynaklanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Nadas</span>

Nadas, araziye bir yılda düşen yağışın, her yıl ürün almaya yetmeyecek kadar az olduğu yerlerde toprağın bir yıl boş bırakma işlemidir. Kuru tarım bölgelerinde uygulanır. Nadas işlemesi, tarla yüzeyini işleyerek bırakmaya, yapılan işleme nadas işlemesi denilir. Nadas tarlanın belli bir zaman boş bırakılması ve bu süre içinde yapılan işlemleri ifade eder.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de kuraklık</span>

Türkiye'de kuraklık, yağışların azaldığı belli dönemlerde ortaya çıkan doğal bir kuraklık olaydır. Yağış azalmasıyla başlayan meteorolojik kuraklık, tarımsal kuraklık ve hidrolojik kuraklığa dönüşmektedir. Türkiye'de iklim değişikliği ile bazı yıllarda görülen kuraklıkların günlük hayatın parçası olması beklenmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Kazakistan coğrafyası</span>

Kazakistan, Orta Asya ve Doğu Avrupa'da 48°K 68°D koordinatlarında yer almaktadır. Yaklaşık 2.724.900 km2 bir alana sahip olan Kazakistan, diğer dört Orta Asya ülkesinin toplam büyüklüğünün iki katından ve Alaska'dan %60 daha büyüktür. Ülke güneyde Türkmenistan, Özbekistan ve Kırgızistan ile; Kuzeyde Rusya; Batıda Hazar Denizi; Doğuda ise Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi ile sınır komşusudur.

<span class="mw-page-title-main">Suriye coğrafyası</span> Suriyenin coğrafi özellikleri

Suriye, Batı Asya'da, Arap Yarımadası'nın kuzeyinde, Akdeniz'in doğu ucunda yer almaktadır. Kuzeyde Türkiye, batı ve güneybatıda Lübnan ve İsrail, doğuda Irak ve güneyde Ürdün ile komşudur. Batıda sıradağlardan ve iç kesimlerde sarp bir alandan oluşur. Doğuda Suriye Çölü, güneyde ise Cebel el-Dürzi Sıradağları yer almaktadır. İlk bölge Fırat Vadisi tarafından ikiye bölünür. Fırat üzerinde 1973 yılında inşa edilen bir baraj, Suriye'nin en büyük gölü olan Esad Gölü adında bir rezervuar oluşturur. Suriye'nin en yüksek noktası Lübnan sınırındaki 2,814 metre yüksekliğindeki Hermon Dağı'dır. Nemli Akdeniz kıyısı ile kurak çöl bölgeleri arasında, ülkenin dörtte üçüne yayılan ve çöl boyunca esen sıcak ve kuru rüzgarları alan yarı kurak sarp bir bölge yer alır. Suriye'de toprakların yüzde 28'i ekilebilir, yüzde 4'ü kalıcı ürünlere ayrılmış, yüzde 46'sı çayır ve mera olarak kullanılırken sadece yüzde 3'ü orman ve ağaçlıktır.